Yeni Üyelik
2.
Bölüm

1. BÖLÜM

@okurun_biriisteeee

(Sahra'nın anlatımıyla)

Sabah sabah güzel yüz maskem ve gözümde iki tane salata ile yatarken annemin sesleniş şekliyle hazır pozisyonuna girdim. Noldu anne dedim annem hadi kalk şu poğaçayı üst komşu Yaren teyzene götür gel annem hadi dedi klasik Türk anneleri ne yapalım. Annemin elindeki poğaça tabağını alıp kapıya yöneldim. Altımda çizgili pijamam, üstümde tişört ile merdivenlerden çıkıyorum. Aman ne olsun 4 kat çıktım, hani 1 kat çıkacaktım noldu ya o kadar keyfimden oldum. Neyse hemen 20. Numaraya yöneldim. Kapıyı çalar çalmaz biri açtı ama Yaren teyze değildi. 1.90 boyunda kumral birisiydi, onun yanında küçücük 1.60 boyumla beraber ona baktım. Bana selam alt katın altındaki katın ipek teyzenin kızı dedi. Nereden biliyor bu aptal çocuk beni, dedikten sonra boyumu yukarıya kaldırıp; sen beni nereden biliyorsin dedim ama yanlışlıkla Karadeniz şilveme döndüm. 1.90 boyundaki çocuk sen Karadenizli misin bakalım dedi. Bende "evet Karadenizli olmak suç mu dedim." Ama gerçekten suç muydu bilemiyorum artık. 1.90 boyundaki çocuk sırıtarak "belli belli küçük Karadenizli" dedi. Resmen beni 12 yaşındaki çocukmuşum gibi davranıyordu. Of yeter bırak beni al şu tabağı artık annen midir karınmıdır bilemiyorum hadi sana kolay gelsin dedim. Bana doğru gülerek o benim annem annem dedi. Ee ben nereden bileyim seni ilk defa görüyorum tanımaman çok normal değil mi dedim. 1.90 boyundaki çocuk tamam serbestsiniz Hanımefendi dedi. Ne bir dakika oğlum sen kim oluyon 2 dakikalık tanıştığın kıza Hanımefendiler falan benim babam kim biliyor musun sen, seni 1 saniyede hayatını karartır dikkatli ol dedim. 1.90 boyundaki çocuk kimmiş bakalım senin baban? Of uğraştırma beni dedim ama beni bırakmadı illa söyleyeceğim illa. Of tamam dur ya bir dur ya vallahi gına geçirdim resmen, benim babam savcı oldu mu rahatladın mı paşam hadi sana bay bay dedim. İnşallah annem benim ağzıma sıçmaz dedim ve hızlı bir şekilde ilerledim. Bir yandan ben ilerlerken bir yandan da 1.90 boyundaki çocuk ilerliyordu. Benim olduğum yerdede temizlik yapılıyormuş ben fark etmeden basamağa basarken ayağım kayı verdi ve yere düştüm. Bir yandan temizlikçi abla iyi misin bir şeyin var mı derken bir yandan 1.90 boyundaki çocuk iyi misin diyerek ayağa kaldırdı beni. Of tamam bırak beni ben kendim de kal karım derken tam kayarken arkadan 1.90 boyundaki çocuk beni tuttu ama bakmayın benim böyle davrandığımı "aşk kelimesini dâhi, sevgili muhabbeti işler benim midemi bulandırıyor" asla sevmem böyle işleri cart curt derken dikkatlice aşağıya indim. O sırada abim geliyordu ve beni 1.90 çocuk ile görünce benim kaçırdığım bir şeyler mi var yoksa bana söylemek istediğin bir şey mi var Sahra? Abi vallahi billahi umduğun gibi değil bak eve geçelim anlatacağım her şeyi dedim. Arkadan 1.90 boyundaki çocuk bu kız az kalsın merdivenlerden düşüyordu dikkat edin diyerek dış kapıya yöneldi. Hadi abiciğim seni eve alalım mı yoksa merdivenlerden düşmeye devam mı edeceksin diyerek alay geçiyordu. Of abi ya sen de düşersin inşallah derken ayağım yine kayarak popo üstü düşüp üstüne yetmiyormuş gibi yuvarlandım. Abim yukarıdan gülerken ben acı çekiyordum. Abi senin Allah belanı vermesin tamam mı dedim. Abim hâlâ bana gülme derdinde, bir yandan sırıtırken bir yandan çantasını karıştırıp telefonunu bulmaya çalışıyordu. Abime apartmanın duyabileceği bir şekilde bağırdım. Abim işi sonun ciddiye alarak yanıma geldi ve beni şükürler olsun kaldırdı. O sırada annem kapıyı açarak 2 saattir nerelerdesin sen diye azarlayamaya başladı. Abim eliyle ağzımı kapatarak bu kız varya tam tamına 3 kez ayağı kayarak yere düştü diyerek güldü. Pis zorba sana su getirirsem benim adımda Sahra olmasın diyerek içimden geçirdim. Annem ise kalk artık kalk üstün başın toz olmuş ben o çamaşırları yıkarken asarken anam ağladı siz devam edin sonuçta annem yıkar, annem temizler, annem kaldırır niyetindesiniz. Daha fazla apartmana rezil olmadan kalk içeriye gir dedi. Abimin desteği ile ayağa kalktım ve kapıya yöneldim. Evin içine girer girmez odama girip kapıyı kilitledimki üstümü değiştireyim, o sırada cep telefonuma bir mesaj geldi 3'lü kız arkadaşlarımla olduğum gruba 2 tane art arda mesaj geldi ve hemen mesaja tıkladım. Mesajda hepimiz için kahvecide buluşma ayarlanmışlar. Bende klavyeye tıklayarak mesaj yazdım. Tamam o zaman ben hemen hazırlanıp çıkarım zaten bizim buraya yakın bir kafe seçmişsiniz dedim. ve hemen dağınık gardırobumu açtım. Acaba ne giyinsem diye göz geçirirken beyaz eteğimi buldum ve eteğinin üstünüde uygun bir kıyafet seçimi yapmam gerekti, ne var pijamayla çıkmak varken böyle şeyler giymek. Aman boşver Sahra bul işte bir şeyler şeçemedim bu yüzden kısa şort, üstüne bordo kırmızı üstü aldım, kısa makyaj yaptım ve beyaz bir çanta alıp saçımı serbest bıraktım. Kapının kilidini açarken anneme yakalandım. Nereye gidiyorsun dedi. Anne Ece ile Zehray'la buluşacağım dedim. İyi tamam geç kalma dedi benim de çok umrumdaymış gibi hıhı tamam dedim ve kapıya yöneldim. Ayakkabılıktan ayakkabımı alıp giydim ve dış kapıya yöneldim. Kafeye çok yakınım hatta kızlarıda görüyorum şu iki çiftin çaprazında oturuyorlar. Yanlarına son gaz ilerledim ve Selamün hello dedim kızlarda hiç duraksamadan Aleyküm hello dediler. Oo sen buraralara gelirmiydin be Sahra dedi Zehra. Gelirim ben gelirim diyerek sandalyeye oturdum. Ece hemen söze girip, ee kızlar bakın bugün ne oldu diyerek söze başladı. Ne olmuş Ece dedik Zehra ile. Bakın kızlar Hani Yusuf var ya dedi. Ee ne varmış Yusuf'ta sevgili mi oldunuz olduysanız hayırlı uğurlu olsun mutlu mutlu yaşarsınız inşallah dedi Zehra. Eve mutsuz suratla of Zehra ya ne güzel anlatacaktım keyfimi bozdun resmen, senin ile konuşmayacağım Zehra diyerek Ece bana yöneldi ve bana bugün ne oldu sana kolların kızarmış yoksa abin denilecek o varlıktan mı dayak yedin dedi bana. Ben de hayır hayır merak etme dayak yemedim dedim . Ee ne oldu dedi Zehra . Bugün güzel güzel keyfimi yaparken annem poğçayı üst komşunun üstündeki komşunun üstünde ki komşuya götürmemi söyledi bende poğaça tabağını Yaren teyzeye bıraktım daha doğrusu bırakamadım. Bir tane çocuk beni iki de bir salmadı falan filan ben
merdivenlerden düştüm. Yani bildiğiniz üzere ayağım kaydı işte boş işler derken çantamdan titreşim geldi. Çantamı açmaya koyuldum o sırada akıllı Zehra arkadaşım nasıl düştüyse sandalye ile birlikte yuvarlandı. Ece bir andan kahkaha patlatırken bende cep telefonumu aramakla meşgulüm. Arayan kişi belli olduğu için hadi kızlar görüşürüz "siz rezil olmaya devam edin" diyerek ayağa kalkıp hem annemi ararken hem de dış kapıya yöneliyordum. Alo anne ne oldu dedim annem kızım evde bir kaç eksik var onları al gel dedi. Neymiş bu eksikler ipek Hanım daha dün pazar alışverişinizden döndünü dedim. Annem sinirili bir ses tonuyla süt, ekmek,yumurta, iki tane limon,5 tane soğan al gel!! Dedi. Tamam da benim param yok dedim. Annem at ibanı yollayayım sana parayı dedi. Ben de tamam anne hadi kapat şimdi bu arada- derken annem yüzüme kapattı. Belli ki iş yine bana düşmüştü. Markete girdim ve annemin dediklerinden aldım ve hızlı adımlarla kasaya ilerledim. Ama fark etmediğim bir şey vardı 1.90 boyundaki çocukla aynı kafadayım, ve sadece bir tane kasa var ya offf. Böyle şeyler sadece benim başıma gelsin derken ne ara bana sıra geldiğini anlamamıştım. Kasada ki görevli abla aldığım eşyaları geçerken, acaba 1.90 boyunda ki çocuk gitti mi diye kontrol ediyordum. Hanımefendi toplam 140 TL dedi. Hemen kredi kartımla ödeyip marketten çıkıp eve gidiyordum.

(1.90 boyundaki çocuğun anlatımıyla)

Marketten çıktığım anda beni görmemesi gereken bir yerde onu bekliyordum. Aslında onu görebiliyorum ama o benim varlığımdan bile haberi yoktu. O anda otomatik kapı açıldı ve tanımadığım sadece 2 dakikalık gördüğüm kızın bulunduğum bölgeye gelmesini bekledim. Ve gelince omzundan tutarak, ne oldu beni gömedin mi dedi. Bana sırıtarak. Yeter!! Artık bırak peşimi dedi. Bene noldu beğenemedin mi tipi mi dedim. Bana kızgın bir şekilde DEFOL GİT BAŞKMDAN! Diyerek bana kızıp gitti. kendi kendime seninle işimiz çok cücem. Eve yakın bir mesafede Hatice halamı gördüm. Hatice halam yukarıya baktı. Ve bana oğlum ne kadar büyümüşsün daha sen küçükken altına kaçırıp boklu bezle geziyordun ne ara bu kadar oldun diyerek herkesin içinde beni rezil ettikten sonra Hatice hala sonra konuşuruz. Derken içimden bir yalan atmam gerekiyordu. Aha buldum. Hatice hala yarın size geliriz rahat rahat konuşuruz olur mu dedim. Halam tamam tamam benimde işim vardı diyerek gitti. Şükürler olsun ki gitti diyerek apartmana yöneldim. Ve yavaş yavaş merdivenlerden çıkıyordum. Bir yandan çıkarken. Bir yandan da Sezen Aksu'nun "zalim" adlı şarkısını söylüyordum.

Benzedim bahtsız Mecnun'a

Yüce Mevlana'ya sığındım

Seyret perişan hâlimi, bende akşam olmakta

Dostlar seyretmiş, beyhude lafla vakit olmakta

Avare oldum, serseri oldum terkidiyarda

Zalim, senin Allah'ın yok mu?

Derken Evin kapısına vardım ve anahtarlarla kilidini açmaya başladım. Eve adımı attım, annemi görmek için salona girdim. Annemin yanında genç bir kadın vardı. Annem aa bak anlattığım oğlum bu, kendisi çok amaçlı Beyefendidir. Fırsat mı Fırsat anneni zaten tanıyorum. E Babanıda az çok tanıyorum. Bize ne kalıyor sizi istemek diye söze girdi annem, gözlerim doldu taşmaya az kalmıştı. Keşke eve adımımı atmaz olaydım diyerek odama girdim ve kapıyı kapattım. Hayır olamaz ben onu tanımıyorum, istemiyorum, keşke her şeye zorlayan bir ailem olmasaydı. Benim sığınacak kimsem yok bana kimse yardım edecek kimse yok. Ben tekim, kimsesiz bir tekim ben. Bana kimse sahip çıkmadı. Aklıma fikir geldi İpek teyzenin kızı evet işte bu ya diyerek kapıyı açtım. O sırada adını bilmediğim kız çıkıyordu. Hemen terliklerimi giyip alt kata yöneldim. Tam vardım geldim arkadan omzuma birisi tutundu, arkama dönünce siyah saçlı, mavi gözlü, açık tenli, 1.70'e yakın bir kızdı. O kızdı evdeki kızdı. Sen kimsin dedim sinirili bir şekilde bana sadece gülümsemeyle yetindi. Hemen sonra kime gidicen ki, senin sığınacak kimsen yok ki. Kiminle dertleşeceksin. Arkadaşlarınla düşmansınız, ailen zaten beraber olmamızı istiyor, seni dinlemez dedi. Sus zalim kız sus! Sana kalmadım, seni tanımadım DEFOL GİT! Diyerek bağırdım ve ipek teyzenin kapısını çalmaya koyuldum. "Tık tık tık" kapı açıldı ve İpek teyze bana bakarak ne oldu sana oğlum kim seni üzdü dedi. İpek teyze kızınız evde mi dedim. Bana bakarak evet evde de sen gel bakayım eve dedi. İpek teyze gelmeye hiç gerek yok ben sadece kısa bir şey söyleyeceğim dediğim halde beni dinlemeyip içeriye soktu. Arkadan dur diye bir ses yankılandı apartmanda. O sırada tanımadığım ve bizim evde olan kız bana bakarak ben de eve gireceğim konuşacak konumuz varsa beraber konuşalım diyerek içeriye girdi. Aslında izinsiz girmiş oldu ve benimle ne konuşacak ne edecek hiç bir fikrim olmamasına rağmen beni didikledi. Salona geçtik. İpek teyze anlat bakalım oğlum ne oldu dedi bana gülümseyerek.

(Sahra'nın anlatımıyla)

İçeriden sesler geliyordu. Sanki kanlı,bıçaklı kavga ediyormuş gibi. İçeride olup bitenleri merak ettiğim için gizlice dinlemeye karar verdim. Çünkü kimseyi dinlemek istemiyordum. Bu yüzden gizlice onları dinleme kararı aldım. Sanki bir gizli operasyondaydım. Kendi hayal dünyamda siyah boyayı yanağıma sürmüş, siyah bandana takmış, görünmezlik işindeydim. Kendine gel Sahra of alt tarafı sadece dinleyeceksin ne var bunda. Sanki Dünya'yı kurtaracaktım. Her neyse hemen odamdan çıkıp parmak uçlarımda yürüyordum. İçeriden bir kız sesi geliyordu. Kim o kız? Hemen kapalı olan kapıyı elimle sertçe açarak sen kimsin bizim evimizdesin dedim. 1.90 boyundaki çocuk bana bakarak Sanki kurtar beni diyormuş gibi bakıyordu. Esma? Bu esma idi ama ne işi vardı burada. Hemen Esma'ya bakarak. Esma senin burda ne işin var dedim. Esma Yiğit ile bir anlaşmazlığımız olduğu için kendisi sizin eve gelmeye tercih etti. Ne? Adı Yiğit mi? Dedim annem bana bakarak evet Yiğit dedi noldu? Şaşırdın ilk defa mı duyuyorsun dedi bana bakarak. Yani evet, hiç görmediğim için tanımıyordum. Ta ki o günden önce dedim. Aman boşver Sahra hadi dinle bakalım ne olmuş dedim içimden. Olayı merak ettiğim için hemen köşe de olan tekli koltuğa oturdum. Ve Yiğit anlatmaya başladı. Şimdi ben eve geldiğimde yanımda ki kız annem ile beraber yan yana konuşuyorlardı dedi. O anda Yiğit'in yanında ki kız yani Esma, Yiğit'e bakarak benim adım Esma şok şu mercimek kadar beynine lütfen. Daha az önce Sahra benim adımı söyledi diyerek sözü kesti. Annem of tamam hadi anlat Yiğit dedi. Yiğit söze girdi. Sonra annem Esma'yı istemeye gideceğimizi söyledi. Benim de kimsem olmadığı için size geldim İpek teyze Kusura bakma rahatsız ettim. Hakkını helal et dedi. Annem helal olsun olsun da bu annen senin kafayı mı yemiş diyerek Yıği'te baktı sonra da Esma'ya bakarak, kızım sen de amma heveslisin evlenmeye. Dikkat et yolda giderken tanımadın adama aşık olma dedi. Ben de kendimi tutamayacak kadar olduğum için, içimde ki bombayı patlatarak evi yıkacak şekilde kahkaha attım. Annem "Sahra! Sana kaç kere diyeceğim domuz gülüşü yapma kurban olduğum he dedi" ama anne ya diyerek odama geçtim. Salondan gülüşmeler sesleri artmaya başladı. Ben de o sırada olayı hâlâ kavramayarak beynimde parçaları yerleştirmeye çalışıyordum. O onu istedi, o kabul etmedi, o, da onu istemek için çabalıyor. Tamam tamam beynimde her şey yerine geldi onlar devam edebilir kavga etmeye derken kapı sesi duydum. Gelen kişi Esma'ydı gözleri dolmuş, elleri ayakları titriyor resmen şuracıkta bayılaverecrkmiş gibi bir haldeydi. Esma dedim ona bakarak. Ne oldu sana 2 dakikada dedim. Bana... Evet sen Esma noldu ölcen mi Allah korusun da yani bu kadar abartma. Sırf seni reddettiği için mi? Esma arkasına baktı sonra bana geri baktı ve sesi titrek bir şekilde Sahra dedi. Of dedim filmde miyiz Allah aşkına ya noldu ağzın var, dilin var konuşsana kızım dedim yüksek sesle. Esma hâlâ anlamak istemiyor gibi bana köpek gibi bakıyordu. Ya sabır ya sabır Esma dedim. Şeytan diyor ki al şu terliğini Yiğit'e fırlat diyor bir terliğime bakıyorum değmez diyorum. Ardından Esma bana sırıtarak bakıyordu. Galiba anlamama yarışmasına girmiş ya da dili tutulmuş olabilir diye aklımın ucundan geçiririken Esma sanki bir plastik mankenmiş gibi hareketsiz duruyordu Esma'ya bakarak. istersen bayıl Esma dediğim anda zaten bayılmıştı. Oha yuh!! Esma yani bu anı 2 saattir bekliyorsan kısaca Sahra bana bayıl istersen Esma dermisin dese yeterliydi. Anne! Odaya çabuk gelin ama kapıyı yavaş açın lütfen dedim. Annem ile Yiğit odama doğru yöneldiğinde ne oldu kızım der demez Esma'yı yerde baygın bir şekilde buldular. Annem, ben ve Yiğit Esma'yı kaldırarak oturma odasına götürdük. Annem bana kızım kolonya getirsene ne bekliyorsun dediği anda ruhumun başımda dolaştığını hissettim. Kendime gelmeye çalışıyordum. Ama bir şekilde gelemiyorum. Çünkü Esma benim en yakın arkadaşım onun başına bir şey gelmesine istemem bu yüzden ne pahasına olursa olsun onu kurtarırım. Ama galiba ben de Esma'nın yaşadığını yaşıyordum. Dudaklarım hafif aralandı. Hafif ses tonuyla Yiğit dedim. Bir daha ve bir daha ama beni duyamıyordu acaba ben içimden mi söylüyordum anlamıyorum. Sarılmaya başladım. Kendine gel Sahra kendine gel sen güçlüsün kendine gel ne olursun, ne pahasına olursa olsun kendine gel o kolonyayı en yakın arkadaşın Esma'ya getir. Allah'ım sen bana güç ver. Ben takılıp kaldım yardım istiyorum kimse beni tınlamıyor, kimse beni görmüyor. Ardından annemin bana bağrışıyla kendime geldim. Ve anneme t-tamam anne getireceğim. Dedim ve çarpa çarpa ilerlemeye başladım. Mutfağa gelince şeker kutusu gördüm evet işte şeker buldum. Şekerim düşmüş olabilirdi. Hemen şeker kovasına doğru ilerledim ve elime geçen kırmızı poşet gibi sarılmış çikolatayı elime alıp açmaya başladım. Ve o anki his evet sanki yıllardır bu anı bekliyordum. Kendime geldikten sonra hemen buzdolabını açıp kolonyayı elime aldım. Mutfaktan çıkarken aklıma şeker geldi. Evet ben nasıl Kendime geldiysem kesin Esma'da öyle kendine gelir diyip elime bir kaç tane şeker aldıktan sonra salona doğru yöneldim. Annem hemen elimdeki kolonyayı alıp Esma'ya kokmasını sağlıyordu. Ben de elimdeki herhangi bir şekeri açmaya başladım, açtığımda ise hemen Esma'nın ağzına yerleştirdim. Esma şeker tadını anlamaya çalışıyordu diyebilirim çünkü ikimizde böyle şeylere layık olduğumuz için kısacası...

Kısacası yok işte neyse diyeseye kadar Esma'ya şekeri yerine gelmiş oldu.

 

 

Loading...
0%