Bir Kral olan Gabriel vardı birde Savaşçı olan. Ben Krala Gabriel demezdim. Kral derdim.

Gabriele ise Gabo derdim.

Saçma. Her neyse.

Elime siyah bandajı bağlamaya devam ettim.

Parmaklarım arasından geçirip bileğime doluyordum.

Masaya geldim.

Bu salak Kralların incelediği dövüş şeylerini kendi önüme aldım.

Dikkatle inceledim.

Ben yine 3 kişiyle dövüşecektim.

Bakalım bunlar kimmiş.

Erkek erkek erkek.

Vay canına.

Çok şaşırdım!

İsimlerine bakarken bir isimde takılı kaldım.

" Joan... " Dedim ve düşünmeye başladım.

Tanıdık bir isimdi.

Ama çıkaramıyordum.

Belkide yüzünü görmeliydim.

" Benedict. Joanın dosyasını... " Diyip devam edecekken önüme koydu.

Dosyayı açtım.

Ama açmamla resime bakıp " Hassiktir!" Diye bağırmam bir oldu.

Joan. 

Ünlü ve uzak bir Krallıktan yani Wallacenin Krallıktan tekwandocu.

Siyah kuşak.

Uzun bir kahkaha patlattım.

İçeriye Tiagoda girdi.

Ona biraz küsmüştüm.

Bilmiyorum...

Her neyse.

Loyal " Ne oluyor?" Dedi.

Dosyayı birkez daha inceledim.

Ama YAKINI yerinde yazan isim bir kızdı.

Evlenmişti.

Zaten o 24 yaşındaydı. Şuan ise 25 veya 26..

Burukça gülümsedim.

" Yakının mı?" Dedi Gabriel.

" Eski sevgilim. Ama evlenmiş. Ne iyi ki beni aldattığı 3 kadından biri değil bu kız. " Diyip dosyayı kapattım.

Masaya koyup elime boks eldivenlerini giydim.

Anons yapıldı.

" RAKİPLER VE KRALLAR geldiği an .. " diyecekken ses bozuldu. Krallar ayaklanırken ben pencereyi açtım. Direkt atladım.

Ama sonra gücümü kullanıp yere sağ salim indim.

Dövüş alanına gelirken " Joan ve VEAE Krallığının sahibi Kraliçe Valencia! " Dedi anons.

Kahkaha atarak geldim ortama.

" They call me the freak of the fall! You fell like a badboy well I'm kingkong! I'm the not higk an your the same Bong! I know I'm I know I'm ! Hot dont cry! Talksick3 in the fall! I'm that New album your the same song! That say I'm sick! And it wont take a long! Till my sickness! Spreads worldwide! Drop it !" Diye bağırdım.

Bana hastalıklı ucube diyorlar. Kötü çocuk gibi mi hissediyorsun O halde ben king kong'um. Ben yeni rekorum sense aynı zil sesi. Biliyorum biliyorum çekiciyim ağlama! Talksick3 hastalıklı! Ben yeni albümüm sense aynı şarkı! Hasta olduğumu ve uzun sürmeyeceğini söylüyorlar! Hastalığım dünyaya yayılana kadar! Bırak!

Joan ringdeydi.

Zıplıyordu tekwando kıyafetleri içinde.

Ama durmuştu.

Beni gördüğüne şaşırmıştı.

Değişimime belkide?

Yada Kraliçeyim diye.

Onunla sevgili olduğum zamanlar renkli renkli tokalar taçlar takardım. Şimdi ise dövmelerim vardı hatta geçenlerde sol kolumu tamamen dövme ile doldurmuştum. Yani sol kolum ve sağ bacağım tamamen dövmeydi.

O beni gördüğünde bacağımda bu kadar demir yoktu. Bedenimde bu kadar yara yoktu. Vitiligo yoktu.

Ben değişmiştim. Hem psikolojik olarak hem de fiziksel olarak.

Arkasındaki kadına baktım.

Güzel miydi? Benim kadar değil!

Cidden iğrençti!

Latin makyajı vardı suratında ama fondoteni çok açıktı. Hayalet gibi!

Midem bulanınca ona bakmayı kestim ve Joana baktım.

" Joan. Beni gördüğüne bu kadar sevineceğini düşünmemiştim. En son en zaman görüştük. Hah! Sen beni 3 kadınla aldatmıştın! Şimdi ise başka bir kadın! Joan ne olacak senin bu boktan fantazilerin! En azından Tiagoyla fantazilerin senin kadar boktan değil!" Diye bağırdım.

" Tiago kim!" Dedi.

" Sevgilim! " Diye üzerine basa basa söyledim.

Tiago ondan bin kat daha iyiydi.

" Benim yerimi tutamaz. " Dedi.

Ringden indi ve yanıma yürüdü.

" Valencia,Valencia, Valencia! " Dedi bağırarak.

Çenemi dikleştirdim.

" Hadi boşver onu sen benimle ol. 8 kadınım var. 8 parmağımda yüzükler! Bir 9 niye olmayasın!" Dedi.

Ve karısı buna sınırlı değildi. Arkadan " O senin yapacaklarına dayanamaz!" Dedi.

Dişlerimi dudağıma geçirip sakinliğimi korumayı denedim.

Arkamdan Tiago geldi.

Tam zamanında be koçum!

Elini omzuma attı.

Tiago,Joandan uzundu.

Joan yutkunurken Tiago sakince " Emin ol senin yaptıklarından daha beterini yaptım ona. " Dedi.

Sırıttım.

" Joan! Ah olamaz! Bok kokuyor! Sıçtın mı!" Diye bagırdığımda Tiago ile birbirimize bakarak kahkaha attık.

Yavaşça sustuk.

Tiago yanağımı öptü ve kulağıma " Benim yerime de döver misin? Şimdi ben seni korkutmayayım " dedi.

" Ooo! Ben bunu yaparsam karşılık isterim ama! " Dedim.

" Vay! Bak hele bak karşılıkta istermiş!" Dedi.

Gülümsedim.

" Bir zahmet. " Dedim.

" Pavyonu satın alacağım ve 1 günlüğüne boşaltmalarını söyleyeceğim. " Dedi.

Düşünmeye başladım.

" Olmaz. " Dedim.

" Pavyondaki direkte sikerim seni !" Dedi.

" Kabul. Hadi sen git otur orda sevgilini izle. " Dedim.

Kıkırdayp yerine giderken ringe geçtim.

Joanda geldi.

Ben göğsüme dokundum ve maskem kapandı.

" İddialı.. " dedi.

" Her zamanki gibi " dedim.

Yumruklarımı havaya kaldırdım.

Hakem düdüğü çalınca direkt atıldı.

Yüzüme tekme vuracakken eğilip karnına tekme attım.

Geriye çekildi.

Hakem düdük çalıp bana puan yazdı.

" Kaşınıyorsun sen ama !" Dedi Joan.

" Gel kaşı! Ama dikkat et kim kimi kaşıyor " dedim.

Düdük sesini duyunca beklemeden kollarımı onun beline sardım ve kendimi 180 derece çevirdim.

Ayak bileklerini boynuna çenemi dizine yaslayıp ona sert bir takla attırdım. Takla sonrası üstündeki bendim.

Yüzüne yumruklarımla vurmaya başladım.

Ama o yüzüme öyle sert vurdu ki savruldum.

Geriye çakıldım.

Üzerime o oturdu ve beni yumrukladı.

Hakem bizi durdurunca ayaklandık.

Geri başladık.

Ben yine beklemeden havada 9 takla atıp yüzüne okkalı bir tekme çaktım.

Ve sonuç... Yere çakılıp bayıldı.

Kahkaha attım.

Tiagoya baktım.

" Doktor! Gel döv!" Dedim.

" Küçük hastam. Senin yanında adam dövmeyeceğime söz verdim! Ama o bir adam bile değil " dedi.

Kalktı ama etrafa hakemler ve sağlık ekipleri gelince ikimizde durduk.

Hakem elimi kaldırdı.

Bir daha ve bir daha.

" Ver! Tüm Paralel Evren arası yapılacak Turnuvaya giden isim Valencia oluyor!" Dedi hakem elimi kaldırırken.

Nefes nefese gülümsedim.

Kazandım ama daha asıl Turnuvayı değil.