@okurveyazarolankiz
|
Biz böyle eğlenmeye devam ederken her şey yolundaydı. Tiago şampuan yuttuğundan tuvaletteydi. Ee sanırım kusuyordu. " İyi misin?" Dedim. " Ağzımdan köpük çıkıyor mükemmelim!" Dedi ve yine kustu. Kahkaha attım. " Ben burda geberiyorum sen gülüyorsun!" Diyip yine kustu. Ben kahkaha atmaktan yere yuvarlanınca daha çok güldüm. Tam bu sırada kapı açıldı. Ama ben bakacak halde değildim. Gülmekten karnımı tuttum. Buraya Tiago geldi. " Oynamıyorum ben ya!" Dedi elini savurarak. Kaşlarını çatmıştı. Yanıma geldiğinde kendimi biraz tuttum. Gülmeyi yavaş yavaş kesmeyi denedim ama imkansızdı. " Ya tamam valla bir daha yapmayacağım ya!' dedim. Şey ağzına şampuanı sokan bendim. Yani kaydıraktan kaydıktan sonra kafasına oturduğum için olmuştu. " Yok oynamayacağım banane! Ben içerde geberiyorum Kusucam diye! Sen burda gülüyon ya!' dedi ağlamaklı bir sesle. Ben ise yine kahkaha attım. " Ama komik!" Dedim. " Komik değil! Götünle yüzüme oturman hoşuma gitti ama şampuanlı götünü ısırmak iyi gelmedi!" Dedi. " Ben mi dedim ısır?" Dedim. " Yav oynamıyorum ben ya! Duşa gidiyorum. " Dedi. Ama bacağına sarıldım. " Bende geldim?" Dedim. " Gelmiyorsun defol git küstüm. " Dedi ve beni kenara bıraktı. Sonra ise kucaklayıp kaydırağın tepesine koydu. Ben kayarken beni bırakıp duşa gitti. Yüz üstü yerde kayarken " Hadi iyi kaymalar " dedi ve kapıyı kapattı. Ama ben duvara kafa atınca inleyip kafamı tuttum. " Ah kafam!" Diye bağırdım. Tiago hemen koşarak yanıma geldi ama ayağı kaydı ve yere yapıştı. Kahkaha attım. Bana emekleyerek geldi. Kafamı tuttu ve öptü. Ovuşturup " İyi misin salak!" Dedi. " Gülmekten gebercem!" Diye bağırdım. Tam bu sırada bir ses duydum. Bir öksürük. Kapıya baktım. John. " Ne oldu?" Dedim. " Doktorlar toplantı yapıyor da Tiagoyu da istiyorlar. Çok hemen değil. Biraz konuşacaklarmış 30 dakika sonra filan. " Dedi. " İyi tamam gidebilirsin. " Dedim kapıyı kapatıp gitti. Tiago " Kapat gözlerini " dedi. Kapattım. Bir kaç dakika sonra " Aç " dedi açtım. Odam mükemmel olmuştu. Düzenlemişti ve yerdeki her şey gitmişti,halı dışında. Bana bakarken gülümsedi. " Hobi yapalım! Dövme yapalım! Sen seversin. " Dedi. Ama bu anda gülümseyişim soldu. " Yapmayalım. " Dedim. " Niye? " Dedi. Eskisi gibi olduğumu düşünmesi beni kırmıştı. Omuz silktim. Gözlerine bakmadan " İstemiyorum böyle iyi. " Dedim. " Sen bana yap o zaman. Sana yapmayalım sen bana yap. Resim defteri gibi süsle bedenimi. Biraz daha eğlensek olmaz mı?" Dedi. " Olur! Getir dövme makinesi yapım!" Dedim. Kıkırdadı ve elime bir makine verdi. Sırtını döndü. Üzerindeki tişörtü çıkarttı. " Zamanında ergen olduğum zamanlarda desem daha doğru... Bir dövme odam olsun isterdim. Kendi odamda olmasın da sarayda başka bir oda olsun o oda resim odası olsun istemiştim. Şimdi dövme yapmak... Kendime yapmak " dedim ve sustum. " O zaman yapalım. Dövme odası yapalım bir tane. Hadi. Dur bekle önce banyo yapalım. Sonra da bir oda!" Dedi. Önüne dönüp ayağa kalktı. Elimdeki makineyi alıp kenara koydu. Beni kucakladı. Banyoya girdik. " Küvet olmasın valla her yer şampuan olur! Ben bir daha şampuan görmek istemiyorum!" Dedi. Kahkaha attım. Şohbene ilerledi. Önce beni kenardaki klozete oturttu. " Ben niye burdayım. " Dedim. " Üzerimi çıkarcam sen kucağındayken nasıl yapayım. " Dedi. Önümde soyunmaya başladı. Bedenini görmeyi özlemiştim. Yaklaşıp üzerimdeki tişörtü çıkarttı. Ardından sütyeni de. Tam eşofmanımı da indiriyordu ki durdurdum. Bacağımı görmesini istemiyordum. Biliyordum ama ben bile kendimden tiksinirken onun da benden tiksinmesini istemiyordum. " Düşünme böyle. Ben senden tiksinmem ki? Niye tiksineyim ki? Sen benden tiksiniyor musun? Bak ben böyle kötü bir adamım diye kendimden tiksiniyorum sen tiksiniyor musun?" Dedi başımı olumsuzca salladım. " Bende senden tiksinmiyorum. " Dedi ama ben elimle hala dur işareti yaptığımdan indirmedi. " İstemediğin bir şeyi yapamam. " Dedi. Elimi çektim. Biraz daha bekledi. Ayağa kalkmayı deneyerek ona tutundum. İnledim ama ayağa destek alarak kalktım. Altımdaki eşofmanı yavaşça indirdim. Tiago bu sırada elini belime atmış beni tutuyordu. Ardından iç çamaşırımı da. " Ayakta durcam. " Dedim suyu açarken. Kıyafetlerimi kenara fırlattım. " Tutuyorum. " Dedi. Su yavaşça bedenimizden akıp giderken Tiagonun kafasına daldırdım ellerimi. Biraz saçlarıyla oynadım. Ve öyle klasik banyomuzu yaptık. Çıktıktan hemen sonra Tiago biraz traş olmak istedi ve banyoda durmaya devam etti. Ben ise odamdaki boy aynasının karşısındaydım. Bornozdan çıkan bacaklarıma bakıyordum. Biri pürüzsüz iken diğeri berbat haldeydi. Morluklar,şişlikler demirler ve dizlik. Tekerlekli sandalyede boş boş oturmaktan başka işim neydi. Oturmaya devam ettim. Arkamdan birden bir ses duyunca başımı oraya çevirdim. Tiago elinde bir kamera beni çekiyordu. Yanıma gelip elimi tuttu ve beni döndürdü. Tekerlekli sandalyede hemde. Sonra kendine çekti. Dudağıma minik bir buse kondurdu. " Dövme odası yapıcaz !" Dedi heyecanla. Gülümsedim. " Boş misafir odasına yapalım!" Dedim. Kamerayı kapatıp ışınladı. " Önce seni giydirelim. Ne giymek istersin?' dedi. Gardolabımı açtı. " İç çamaşırı ben seçicem!" Dedi gülerek. Gülümseyişim kahkahaya döndü. Bana dantelli bir sütyen getirdi. Suratıma attı hemde. Ardından dantelli bir iç çamaşırı da. Gardolabıma gömülüp kıyafet aradı. Bende bornozumu çıkartıp sütyenimi taktım. Ardından yavaşça iç çamaşırımı da giydim. Biraz zorlanarak kalçamı kaldırmayı becermiştim. Bacağıma bir kez daha baktım. Fazla acıyordu. Eğlence buraya kadar. Ağlamaya başladığımda Tiago bana döndü. Yanıma geldi. Dizleri üzerine çöktü. Ellerimi tuttu. " Ne oldu?" Derken bakışları bacağımdaydı. " Birden acıdı mı?" Dediğinde başımı salladım. Ayaklanıp bana bir su ve ilaç getirdi. Hapı uzattığında aldım. Ağzıma atıp su ile yuttum. Etkisini göstermesini bekledim. " İyi misin?" Dedi Tiago. Başımı ağrım hafif inmeye başlayınca salladım. Kullandığım güçlü bir ağrı kesiciydi. Ağlamayı kestim. Burnumu çekip bir kez hapşurdum. " Mutlu yaşa. " Dedi Tiago. " İmkansız. " Dedim. " Değil. Hiç bir şey imkansız değil. Kıyafet seçiyordum ben ne oldu?" Dedi ve gardolaba geri gitti. Bir tişört aldı. Üzerinde T harfi vardı. " Kombin yapalım !" Dedi kendi üzerindeki tişörte bakarken. Onun tişörtünde de V harfi vardı. Bana bir eşofman da verdi. Onları giydirdi. Ve ardından kamera hazırlayıp video çekti. " Göte vurma yarışı !" Diye bağırdım sebepsiz yere. Ve Tiagonun götüne yumruk attım. İnledi. Tekerlekli sandalyeyi kapıya ittirip odadan kaçtım. " Gel lan buraya !" Diye bağırdı. Ben ise kaçmaya devam ettim. ... Dövme salonundaydım. Güzel bir kaç resim çiziyor o resimleri tablolara asıp tabloları da duvara koyuyordum. Dövme masasında oturmaya devam ederken kapı açıldı. İçeriye psikoloğum geldi. " Oo Valencia selamlar. " Dedi. Kapıyı kapatıp etrafta gezinmeye başladı. Bende şuan yapmakta olduğum çığlık resmini yapmaya devam ettim. " Selam. " Dedim. " Ödevlerini yaptın mı?" Dediğinde gülümseyerek başımı salladım. " Doktorla konuştum. Doktora yemek yaptım. Doktorla hayal gerçekleştirdim. Ve hobi... Bak artık dövme odam var. Sana söylemiştim. Dövme yapmak hobim diye. Oda yaptık herkes için. Doktor diğrr doktorlarla konuşuyor. Bitince ona dövme yapacağım. " Dedim. Gülümseyerek yanıma oturdu. " Neden kendine yapmıyorsun? Çok seversin" dedi. Omuz silktim. " Ben bir kadınım. Dövme yaparsam... Yine dalga geçerler erkek diye. " Dedim. Kaşlarını çattı. " Ben erkek miyim yani?" Dedi. Onda da dövmeler elbette ki vardı. " Hayır sen güzelsin. " Dedim. " Sende öyle. " Dediğinde sustum. " İnsanların laflarını bazen önemsememek gerekir. Duysanda duymazdan gelmen gerek. Ya da karşı çık kurtul. " Dedi. Elimdeki resime baktı. " Doktor çok yakışıklı değil mi?" Dedim. Kahkaha attı. " Ben sana ne diyorum sen ne diyorsun. Ama cevap vereyim. Tiagoyla yakışıyorsun. O teyzenin deidği olayı hatırlıyorum. Teyze çok güzel demiş. Aklımdan çıkmadı. " Dedi. Başını eğdi. Onu ilk defa böyle görmüştüm. " Ne oldu?" Dedim. " Hiç bir şey. Daha bir çok kişinin psikolojisini düzeltmem gerek. 1 saate yeni bir hastam olacak. Senin gibi tecavüz edilen bir kız. Korkuyor. " Dedi ve ayaklandı. " O 1 saat ne yapacaksın?" Dedim. " Odamda biraz dinleneceğim neden sordun. " Dedi. Omuz silktim. " Biraz sohbet ederiz diye düşünmüştüm. Belki biraz tatlı yeriz. " Dedim. Gülümsedi. " Terasta buluşalım mı?" Dedim. " Olur. " Dedi. Başımı salladım. " Kendine ve beynine dikkat et "diyerek odadan çıktı. Bende kahkahalara boğuldum.
|
0% |