Okul açıldığı için çok yoğunum elimden geldiğince bölüm atmaya çalışacağım.

Yayınlanma Tarihi: 14 Eylül 2024

Keyifli Okumalar!

‘’Baba bende o filelerin altından geçmek istiyorum!’’ Özgür küçük kızına baktı. Kızı yanındayken işlerine odaklanamıyordu. Eşiyle kavga ettiği için kızını karargaha getirmişti. Tamay’ın elinden gelse babasıyla birlikte cehenneme bile giderdi.

‘’Olmaz.’’ Babası her zaman kızına kısa cevaplar verirdi. ‘’Niye?’’ Tamay’ın sesi bir anda olgun çıkmıştı. ‘’Yapamazsın çünkü.’’ Küçük kız babasının dediğine sinirlenmişti. ‘’Sen nasıl yapıyorsan bende öyle yaparım!’’ Koşmaya yeltendiğinde babası onu tek koluyla kucağına almıştı.

Babasının kolunu ısırıp Ali amcasına doğru koştu. ‘’Ali amca bende filelerin altında sürünmek istiyorum!’’ Ali Tamay’ın bu haline gülmekle yetindi. ‘’Bir şartla seni filelerin oraya götürürüm.’’ Tamay heyecanla atıldı. ‘’Dinliyorum.’’ Ali sırıtarak arkadaşının duyacağı, bir şekilde konuşmaya başladı. ‘’Büyüdüğünde oğlumla evlenirsen, seni oraya götürürüm.''

Özgür Ali’ye bu yönde çok kızıyordu. ‘’Ne yapsın benim kızım senin o boklu oğlunu!’’ Tamay’ı kucağına alıp konuşmaya başladı. ‘’İzin vericem ama canın acırsa ağlamayacaksın. Canının yandığını hissedersen yanıma geri geliyorsun. Tamam mı?’’ Tamay hevesle başını salladı.

Tamay’ın böyle şeylere heveslenmesi Özgür’ün hoşuna gitmiyor değildi. Tamay üzerinde ki montu babasına uzatıp filelerin oraya doğru koşmaya başladı. Yere çömelip çamurun içine girdi. Çiçek Tamay’ı bu halde görse kafayı yerdi. Cebinden telefonunu çıkartıp, video çekmeye başladı.

Kızı oldukça inatçıydı, kafasına koyduğu her şeyi yapmaya çalışıyordu. Arkasından gelen sesle irkildi. ‘’Çekirdekten yetişen küçük Gülmez.’’ Sert bakışlarıyla yanına gelen adama baktı. ‘’O gözlerini kızımın üstünden çek Ertürk!’’ Ertürk güldü.

‘’Sakin ol Gülmez. Bu gidişle Ali senin kızını oğluna alması birazcık zor olacak.’’

‘’Veren kim?’’

‘’Karın.’’

Arkasından duyduğu sesle Ali’ye dik dik bakmaya başladı.

‘’Çiçek dememiştir öyle. Götünden uydurma.’’

Ali Özgür’ün omzuna sertçe vurdu.

‘’Yav he. Daha geçen anlaştık. Bakarız dedi. İkimizde aynı anda çocuk yapalım ben Meltem’i ikna ederim. Senin oğlun olur, benimde kızım. Senin oğlun olduğunda, benim kızı ona veririm.’’

Ortamı Ertürk’ün kahkaha sesleri kaplamıştı.

‘’Lan Ali, senin karın en son seni boşamıyor muydu?’'

Özgür gülememek için kendini zor tutuyordu.

Tamay çamur içinde babasına doğru koşuyordu. ‘’Baba göremiyorum!’’ Gözleri görmediği için Ali’nin üzerine doğru koşuyordu. ‘’Gel kızım sen benim manevi kızımsın. Tertip vallaha o anlamda değil şuanlık.’’

Özgür Tamay’ı kucağına alıp musluğa doğru yürüdü. Elini yüzünü yıkayıp. Ertürk’ün çitlere astığı ceketini alıp, yolcu koltuğunun üzerine koydu. Tamay’ı oraya oturtup kemerini bağladı. Çiçeğin tepkisini çok merak ediyordum.

‘’Annen bize çok kızacak.’’ Küçük kızı omzunu silkti. ‘’Baba ben asker olmaya karar verdim.’’ Özgür kızına bakıp konuşmaya başladı. ‘’Bak beni örnek alman güzel bir şey ama… Annen duyarsa bana çok kızar. Bu düşünceyi aklından sil tamam mı? Hem sen kolay mı zannediyorsun askerliği? Yapamazsın sen, narin bir şeysin.’’ Tamay sustu. Bu susma şekli babasına trip attığını belli ediyordu.

Arabayı park edip Tamay’ı kucağına aldı. Asansöre binip tuşa bastılar. Özgür kapıyı çalmaktan korkuyordu. Zile basıp karısının kapıyı açmasını bekledi.

Çiçek kapıyı açınca durdu.

‘’Özgür…’’

‘’Yavrum bak ilk önce dinle beni bir sonra ne yapıyorsan yaparsın.’’

‘’Sakın kıpırdama.’’

Çiçek fotoğraf makinesini getirip eşiyle kızının fotoğraflarını çekmeye başladı. Özgür karısının yumuşadığını düşünüp içeri girdi. Karısının yeni aldığı beyaz halı çamur olunca kızını kucağına alıp banyoya doğru koştu. ‘’Özgür!’’ Kapıyı kilitleyip Tamay’ı çamaşır makinesinin üzerine oturttu.

‘’Özgür çabuk aç şu kapıyı! Yoksa bu akşam kanepede yatarsın.’’ Hızla kapıyı açıp üzerindeki body çıkardı. Çiçek onu görmezden gelerek kızına doğru yürüdü. ‘’Annecim ne oldu sana niye moralin bozuk?’’ Özgür hemen atıldı. ‘’Kardeşi yok ya yavrum, ondandır.’’ Gözlerini karısının bedeninde gezdirdi.

‘’Anne ben büyüdüğümde asker olabilir miyim?’’ Çiçek kızını çamurlu olmasına rağmen öptü. ‘’Tabi ki de olabilirisin. Olamazsın diye kim diyor?’’ Küçük kız eliyle babasını işaret etti. ‘’Babam!’’ Özgür kendini savunmaya geçercesine konuşmaya başladı.

‘’Yavrum ben ona öyle bir şey dedim ama güzelce, sen narin birisin dedim. Yapmaz.’’ Tamay hızla babasına dönüp bağırmaya başladı. ‘’Görürsün sen. Hem asker olucam, hem Ali amcanın oğluyla evlenicem!’’ Özgür bir şey diyecek gibi oldu ama Çiçek onu susturdu. ‘’Bizim oda da ki banyoya git geliyorum ben.’’ Sertçe çıkıp kapıyı örttü.

Çiçek önce kızını yıkadı. Kızının kaşları çatıktı. Sinirlendiğinde aynı babasına benziyordu. Tamay’ın upuzun saçları çok güzeldi. Özgür uzun saçı çok sevdiği için Çiçek kızının saçlarına ve kendi saçlarına makas dahi vurmuyordu. Tamay’ın üzerini giydirip odadan çıktı.

Kocası banyoda onu bekliyordu. Çiçek odaya girip üzerini değiştirdi. ‘’Beni yıkamayacak mısın?’’ Kocası yaramaz bir çocuk gibi banyonun kapısından kafasını uzatmıştı. ‘’Kendin yıkanabilirsin.’’ Özgür karısını belinden tutup banyoya soktu.

Fıskiyeyi açıp Çiçeği iyice kendine bastırdı. Çiçek homurdanmaya başlayınca Özgür ellerini karısının beline yerleştirdi. Hunharca dudaklarını öpmeye başladı. Çiçek ilk başlarda kocasına karşılık vermedi. Kocasına yenik düşüp o da öpmeye başladı. Özgür’ün eli arsızca karısının vücudunda gezdi. Çiçek sertçe kocasının alt dudağını ısırıp ayrıldı.

‘’Özgür… Tamay neden sana kızgın?’’ Çiçek bunları söylerken Özgür üzerini çıkarmaya başladı. ‘’Bebeğim, şimdi Tamay asker olacağım tarzı şeyler söyledi. Bende narinsin filan dedim ona alındı. Neyse boş ver onu bunu biz işimize devam edelim.’’ Çiçek öfkeyle kocasının ağzına vurdu. ‘’Neden böyle bir şey dedin kırk yılda bir onu yanında götürüyorsun, senin yaptığına bak.’’

Özgür muzip bir şekilde, ‘’Çiçeğim, yavrum, balım, aşk bahçem benim, gel şurada hasret giderelim. Vallaha çok özledim. Tamay’dan sonra beni ihmal etmeye başladın.’’ Çiçek ters bakışlarını ona gönderdi. ‘’Sen ne zaman evine bağlı bir adam oldun o zaman istediğini vericem sana.’’

‘’Diğer banyoya git saçımı hep çamur yaptın.’’ Özgür karısını köşeye sıkıştırıp dudaklarını öpmeye başladı. Çiçek kendine engel olamayıp, bacaklarını kocasının beline doladı…

⏳

Özgür Gülmez

‘’Amca.’’ Gözlerimi Barlas’a çevirdim. ‘’Bu gün sabah Tamay evden çıkmadı. Sadece eski yengem çıktı. Ama çıktığı saat 03.37’di. Araştırdım nöbet tablosu yenilenmiş. Çoğunluk olarak gece nöbetleri var. Önemli bir şey daha var.’’ Sertçe yutkundu. ‘’Barlas aslanım ağzında gevelemede söyle.’’

Yanıma oturup konuşmaya başladı. ‘’İlk önemli şey, annemle babam öğrendiler. Diğeri Tamayla alakalı pek hoşuna gitmeye bilir.’’ Sigaramı söndürüp ona hafif sesimi yükselttim. ‘’Oğlum ananla babanı hallederim ben. Tamayla ilgili ne olduğunu söyle sen!’’ Bıkkınlıkla konuşmaya başladı. ‘’Sanırım Tamay hasta eski yengem ona 4 günlük rapor yazdırmış. Amca benim aklıma mükemmel bir fikir geldi.’’ Balkona Aysuyla Yiğit girince ikimizde sustuk. Tamay’ı sadece onlar biliyordu. Aysu yengem öfkeyle konuşmaya başladı. ‘’Özgür sen sapık mısın? Çiçeğe yaptıkların yetmemiş gibi birde oğluma takip ettiriyor!’’ Bakışlarımı Yiğit ağabeyime çevirdim. ‘’Ağabey yengemi al da, Barlasla konuşayım.’’

Yiğit ağabeyim evlendikten sonra çok kılıbık biri olmuştu. ‘’ Yiğit sakın! Barlas sen niye amcana uyuyorsun?’’ Barlas eliyle para işareti yapınca, hafif bir şekilde ensesine vurdum. ‘’Oğlum ben sana para vermiyor muyum?’’ Yiğit ağabeyim böyle deyince gülmeye başladım. ‘’Baba veriyorsun amenna ama, Canay’ın sesi durmuyor. Yok 25 yaşına gelmişmişim de hala babamın parasını yiyormuşum. Özgür amcamı yakaladım sonra anlaştık işte.’’ Aysu yengem ellerini saçlarının arasından geçirdi.

Yiğit ağabeyim aklına bir şey gelmişçesine bana döndü. ‘’Yeğenimi göstersene nasıl bir bakayım. Belki senin kızla bizim Barlas’ın arasını yaparız.’’ Ağabeyim göz kırpınca sinirlendim. ‘’Ağabey siktir git şuradan. Hem benim kızım senin hacker oğlunu ne yapsın?!’’ Barlas çapkınca güldü. ‘’Baba Tamayla aramızda 7 yaş var. Hem ben öyle bir kızla yapamam.’’ Telefonumu çıkartıp Tamayla Çiçeğin birlikte, dondurma yediği fotoğrafı açtım.

Telefonumu Aysu yengeme verdim. Aysu yengeme telefonumu vermemle Samet’in alması bir olmuştu. ‘’Samet! Getir lan telefonumu sıpa!’’ Peşinden bende koşarak merdivenlerden indim. ‘’Babaanne, Özgür amcam azmış!’’ Annem sardığı sarmayı bırakıp bana baktı. ‘’Ne diyor bu çocuk Özgür?’’ Samet konuşmama izin vermeden konuşmaya başladı. ‘’Senin bu azmış oğlun yukarıda ki balkonda oturuyordu. Yanında Yiğit amcamgil vardı. Neyse işte yanlarına gittim amcam gülerek dondurma yiyen iki kadının fotoğrafını, Aysu yengeme uzattı!’’

Samet telefonu annemin kucağına atıp koşarak yukarı çıktı. Annem telefonu eline alıp resme baktı. Gözleri dolmuştu. ‘’Baba bunlar kim?’’ Doruğun soğuk sesiyle yutkundum.

Oğlum kendi annesini tanımamıştı.

‘’Annenle kız kardeşin! Babanızın bizden sakladığı kardeşiniz.’’

Kendi kızımı senelerce babaannemden uzak tutmak için her şeyi yapmıştım, ama başaramadım.

Onu koruyamadım.