Yeni Üyelik
13.
Bölüm

Bana Elini Uzatsan Olmaz Mi

@okyanus

Sabah rahat bir uyku ile uyandım Bugün Ateş Mirza ile işe gidecektim Ondan sonra da kendi işlerime koşacaktım Ateş Mirza sayesinde bir iki tercümanlık işi almıştım Onları bağlamam gerekiyordu

Kahvaltıya indiğimde kızlar çoktan başlamışlardı Yerime geçince "sizi son günlerde ihmal ettim değil mi Bugün çıkışta bir şeyler yapalım mı Ne istersiniz" diye sordum Asel "bizimde çok işimiz vardı zaten annecim" dediğinde gülümsemeden edemedim

Ne işleri vardı acaba Ağzıma peyniri atarken "Asel hanım ne işleriniz vardı acaba Bizi aydınlatır mısınız" dediğimde Lilya "kreşte çok ödev verdiler Ayrıca cuma günü için elbise seçmeye çalışırken bir çok deneme yaptık" portakal suyumdan bir yudum alırken "ya defileyi kaçırdım ha tüh" dememe Asel dayanamadı "Sen bize babaannem ve dedemi getirdin Bir daha defile yaparız" Asel' in yanaklarını sıkarken "acaba seni yesem mi ben Yiyim ya" derken Asel "ya anne ya" derken kahkahaları mutfağı kapladı Asel' i bırakıp Lilya' ya geçerken onu da yemiştim

Ateş Mirza çalışma odasından çıkıp bize katılırken hızlıca kahvaltımızı bitirdik Kızlar ile beraber arabaya yerleşirken ilk onları bırakıp şirkete geçecektik Yanıma hediye çikolatalarımı da alırken gitmek için hazırdım

Kızlar kreşte öğrendikleri kırmızı balık şarkısını söylerlerken bende katıldıktan sonra Ateş Mirza gelmişti Halimize gülerken "yine üç çocuğum oldu galiba" takılmasından geri kalmadı dimi Kızları öpücüklerle kreşe uğurlarken Ateş Mirza "benimle şirkete gelme nedeniniz nedir acaba Ahu hanım" sorusuna "birazcık patronculuk oynamak istiyorum 23 Nisan değil ama koltuğunu bana verir misin" cevabıma kahkaha atmakla yetindi

Işıklarda durduğumuzda "gerçekten sebebin ne Ahu" bu sefer şakaya vurmadan "aslında gelmemin seninle pek alakası yok Aslan ve Dağhan' a bir teşekkür borcum var" Ateş Mirza meraklansa bile onu cevapsız bırakarak etrafı izlemeyi tercih ettim

Bir çok yolu, esnafı öğrenmiştim İnsanlar yeni Ahu' ya alışmışlardı Yakında neredeyse buralı olacaktım Sonunda şirkete geldiğimizde Ateş Mirza' nın yol vermesi ile girdik Bahar bizi karşılarken Ateş Mirza portakal suyu ve kahveyi istemişti Evde portakal kalmadığı için içememiştim Ne dikkatli adam

Ateş Mirza odasına geçerken "teşekküründen sonra odama beklerim" demişti "Peki" diyerek Aslan ve Dağhan' ın odasına geçtim Beni görünce şaşırmışlardı Çikolatayı masaya koyarken Aslan'ın masasının önündeki koltuğa oturdum

Derin bir nefes alırken "yardımınız için çok teşekkür ederim Sonunda Sipahi ailesi bir araya geldi" Dağhan "sonunda be" derken Aslan "neden görüşmüyorlarmış" diye sordu "Bunu size Ateş Mirza söylemediyse benim söylemem doğru olmaz ama benim sebep olduğumu söyleyebilirim Ateş Mirza bir tercih olarak görüyor Yine de kabul edebilir bir şey değil Neyse ki sorunu geç de olsa çözebildik Sizin sayenizde" Dağhan "yapma Ahu sen uğraşmasan aileyi ikna etsen bunlar olmazdı" karşıdan böyle düşünülse de ben üstümdeki yükü atamıyordum

Sinir ile "ayrıca kazadan önce aramız bozulunca Ateş Mirza görüşmeye başlamış Hepsi beni oyuna getirip canıma okudular" küskün bir çocuk gibi otururken Aslan ve Dağhan gülmeye başladı Ayağa kalkarken parmağımı sallayarak "hiç gülmeyin Hele o Buse yok mu Üstümden tır ile geçti resmen" hediye çikolatayı ittirirken "bu sinirle getirdiğim hediyeyi bitirebilirim O yüzden gidiyorum Size kolay gelsin" derken iki arkadaş kazandığımı biliyordum Bundan sonra Ateş Mirza kadar beni koruyacaklardı

Ateş Mirza' nın yanına geçtiğimde "ne teşekkürmüş Portakallar çürüyecekti" yorumuna gülerken "kıskanma hiç Çalış senin de olur Ayrıca arkadaşlarını çalmam hoşuna gitmedi anladık" Ateş Mirza keyifle gülümserken "çevreniz genişliyor Ahu hanım Hızınıza yetişemez olduk" dediğinde saatime bakarken "ah toplantıya geç kalıyormuşum" ayaklanacakken Ateş Mirza "otur lütfen Ben seni bırakırım Zaten dışarıda işim var" demesi işime gelmişti Portakal suyumu bitirdikten sonra şirketten ayrıldık

Arabaya bindiğimizde Ateş Mirza "aslında siz bisiklet turlarını seversiniz ama bu seferlik idare edin artık" takılmasından geri kalmamıştı Bisiklet turumuzu hatırlayınca gülümserken durduğumuzdaki yakınlığı düşünmemek için konuyu değiştirdim "bu gittiğim iş ile ne kadar alakam yok desen de Dolambaçlı yoldan hallettiğini anlamadım sanma" Ateş Mirza yandan bir bakış atıp önüne dönerken "bu işlere koştururken asıl hedefin ne bakalım" sorusuna ses tonumu alçaltarak "eğer bunu sana söylersem beni öldürmek zorunda kalırsın" cevabım Ateş Mirza' nın öfkeli bakışları eşliğinde patladı Arkama yaslanırken "ne olacak Ateş Mirza Herkesin yaptığı işi öğrenip piyasayı birbirine katacağım" Ateş Mirza keyifle gülerken "senden beklenir" demesine bozulsam da belli etmedim

Sonunda toplantı yerine geldiğimizde geç kalmamak için teşekkür ederek hızla indim Anlaşma yapacağım şirketi dolaşırken açıkcası pek beğenmedim Boğuk bir ofisti Sonunda toplantı odasına alındığımda kısa bir süre sonra ofis sahibi geldi

Açıkcası onu da pek gözüm tutmamıştı Kaşı gözü ayrı oynuyordu İşle ilgili sorduğum soruları görmezden gelerek boş muhabbet yapıyordu Sonunda dayanamayarak başka bir toplantıya yetişmem gerek Siz toplantı içeriğini ve şartları mesaj olarak atarsınız Ayaklanıp kapıdan çıkacakken adam yolumu kesti

"Yapma Ahu bu sefer hangi oyunu oynuyorsun Zaten sana ulaşmam çok zor oldu" sözleri kanım çekilirken gene hangi hatanla yüzleşeceğim Ahu diye düşünmeden edemedim "Sizi tanımıyorum Önümden çekilir misiniz" demem onu durdurmazken üstüme gelerek duvarla arasında kalmamı sağladı

"Biz bu kısmı geçmiştik Ahu Birbirimizi çok yakından tanıyoruz zaten" ne yani Ahu Ateş Mirza' yı aldatmış mıydı Adamı ittirmeye çalışırken "daha önce ne yaptığımız ile ilgilenmiyorum Seni istemiyorum Şimdi çekil önümden" sözlerime aldırmazken daha çok yaklaştı "asi kız ha Severim bilirsin" içimden çattık ha derken beni öpmeye çalışması son noktaydı Yüzümü anında çevirirken pis nefesini boynumda hissediyordum

Bağırmaya, ittirmeye, yardım istemeye çalıştım Tam gücüm tükenecekken bir anda adam üstümden çekildi Karşımda Ateş Mirza' dan başkası yoktu Adama güzel bir yumruk geçirirken burnunun kırıldığına emindim

Beni arkasına alırken "ne oluyor burada" diye kükredi Adam kan fışkıran burnunu tutarken "oo Ateş Mirza bey" bakışları bana dönerken "sonunda kocanla tanıştık" bu cümlesi Ateş Mirza' nın sarsılmasına sebep oldu "Ne demek oluyor bu" sorusuna "karın seni benimle aldatıyor demek oluyor Demek ki ona yetememişsin" sözleri ile Ateş Mirza önümden çekildi

Göz göze geldiğimizde gözünde sadece hayal kırıklığı ve acı vardı Başımı sallayıp hayır desem de Ben bile ne olduğunu bilmiyordum ki Acı çeker gibi "Ateş Mirza" dedim "Belki de bu yüzden hafıza kaybı oyununu oynadın Ahu" dediğinde bu sefer canı yanan bendim

Gözlerim dolarken Ateş Mirza' nın arkasını dönüp gitmesini izledim Sonunda dayanamayarak "bir oyun olduğunu düşünsen bile kalbini dileyip bana elini uzatamaz mısın" bağırışım onu durdururken bana doğru döndü Göz göze gelirken "beni hatırlamadığım bir geçmişle cezalandıramazsın Mirza Bana elini uzatsan olmaz mı" gözlerimle yapmadım dedim Ahu bile bu adamla aldatmaz

Gözümden yaşlar süzülmeye başlarken Ateş Mirza elini uzattı Adam aptal dese de onu duyan yoktu Yüzümde bir gülümseme belirirken emin adımlarla yürüyerek elini tuttum Teşekkür ederim dediğimde tam çıkıp gidecekken geriye döndüm "Eğer Ateş Mirza' yı seninle aldattıysam kasıklarımda bir dövme olduğunu bilirsin Var mıydı" adam açılmış göbeğimden dövmenin ucunu görmesi ile pis pis sırıttı "Vardı" dedi

Onun cevabı beni güldürürken pantolonumu aşağıya çekerek göbeğimdeki mor gülü gösterdim "Yanlış Bunu dün gece ikizlerle oyun olsun diye yaptık Geçici dövme Demek ki Ateş Mirza' yı aldatmamışım" Ateş Mirza ile kapıdan çıkarken arkamızdan adamın bağırışları duyuldu Kasıklarımda gerçekten bir dövme olsa da onu yaptırdığım zaman Ahu'nun tepkisini hatırlıyorum O böyle bir acıya asla katlanmazdı

Yanımızdan geçip giden adamların Ateş Mirza' nın şirketinden geldiğini biliyordum Güzel bir dayağı hak etmişti Ateş Mirza' ya dönerek "aldatmadığımı şimdi kanıtladım Bu adamları ne ara çağırdın" soruma "aldatmış olsa bile bir dayağı hak etmişti" cevabına gülmeden edemedim

Arabaya binmek yerine önünde durup beni kendine çevirirken cep telefonumu uzattı "Bunun için gelmiştim Arabada düşürmüşsün" Ateş Mirza başını eğerken "özür dilerim Ahu Ne kadar yol alsak da yine seni suçlamadan edemiyorum" gülümserken uzanıp elini tuttum "Bana elini uzattın Mirza Seni aldatmış olabilecek bir kadına elini uzattın

Bu her şeyi telafi eder Bu ne kadar yol aldığımızı gösterir" Çünkü ilk geldiğim zamanlarda bu adam karşımıza çıksaydı Beni bırakıp gideceğini biliyorum Çünkü artık bana inandığını biliyorum

Loading...
0%