27. Bölüm

Sabah yine Ilgaz'ın kollarında uyandım Şaşırdınız mı :)

Ilgaz'a teşekkür için kahvaltı hazırlamaya karar verirken sessizce mutfağa geçtim Bugün enfes bir kahvaltı yiyecektik ve bugün ben şeytanın bacağını kıracaktım

Bugün enfes bir kahvaltı yiyecektik ve bugün ben şeytanın bacağını kıracaktım

Diyen kızı buraya getirin kafasında tabak kıracağım

Tabi ki ben kısa bir süre içerisinde mutfağı savaş alanına çevirmiş Ilgaz'ın mutfağı havaya uçurmadan uyanmasıyla "bir daha bana teşekkür etme olur mu" diyerek kovulmuştum Kısaca bizim için klasik günlerden biriydi

Bende bu fırsatı duş almak için kullanırken Ilgaz her şeyi ayarlamıştı Güzel bir kahvaltıdan sonra evden çıkacakken çantamdan bir zarf düştü

Alıp baktığımda elime tutuşturulan babamın vasiyeti aklıma geldi Açıp baktığımda bir kaç vicdan azabı cümlesinden sonra evi bana bıraktığını yazmıştı Yaptığına şaşırsam da pek önemsemedim Artık ne kadar uğraşırsam uğraşayım o ev benim evim olmayacaktı

Ilgaz'a vekalet vererek evle ilgilenmesini istedim Satıştan sonra borçlar kapatılacak geriye bir şey kalırsa hesaba yatırılacaktı Hiç gurur yapıp o pislikten bir şey istemiyorum demeyecektim Hayat o kadar kolay değildi

Okulun bitmesi ile cafe de tam zamanlı çalışmaya başlamıştım Cafeye geçtiğimde Batu'nun depresif halini görünce yokluğumun böyle yapmasını doğru bularak türlü şekilde takılmıştım İşten şikayet ederken ben okulu bitirmeden bir yere gitmek yok Yoksa gittiğin yerden kovdururum diye tehdit bile etmiştim

Buraya ne kadar alışsam da benim için geçici bir duraktı Ama Batu'nun ilerisini görememesi çok normaldi Artık hayatında Ayça da varken kendi için bir şeyler yapmak istiyordu Günü Batu'yu eğlendirmek ile harcarken bitirmiştim

Kalbimin sahibinin gelmesiyle çıkarken ofistekilerle bir yemek düzenlendiğini söylemişti Onlarında benim mezuniyetim için toplaştığını biliyordum Ama son olanlar ertelemişti Artık bu yemek bana moral yemeği haline gelmişti İstersen erteleriz dese de onları özlediğim için sesimi çıkarmamıştım El ele cafeden çıkarken Batu'ya hava atmayı ihmal etmemiştim Biraz Ayça'yı özlesin

Eve geçtiğimizde Ilgaz'ın çoktan hazırlamış olduğu masaya geçtik Ilgaz'ın son zamanlardaki anlayışlı ve yakın hali beni hem rahatlatmış hem de aramızdaki bağı daha da güçlendirmişti Yemeğe başlarken Ilgaz "kendini daha iyi hissediyor musun İstersen tekrar Manisa'ya gidebiliriz" deyince kafamı sallayarak reddetmiştim "Artık orayla hiç bir bağım kalmadı Belli bir süre sonra sadece annemi ziyaret ederim O zaten hep benim yanımda" diyerek gülümsemeye çalıştım

Yemek sonrasında Ilgaz evraklarına boğulurken bende romantik kitapların birinde kayıp etmiştim Gözlerimden kalpler çıkartan sahneler geldiğinde ayyy ya diye seslice söylenemeye başladım

Ilgaz ne olduğunu merak edip yanıma geldiğinde hevesle gösterdim Ilgaz bozulup ben sana bugüne kadar bunların kat kat büyüğünü yaşattım Ada Bunlara mı için gidiyor diye surat assa da aldırmadım

Kıskançlıktan delirmesini keyifle izledim

Ilgaz'ın iş arkadaşlarıyla yemek de bol bol özlem gidermeyle geçti Hepsi bana karşı hassas davranırken aslında ailemin çoktan oluştuğunu ve yalnız olmadığımı fark ettim Ilgaz'ın de amacı buydu büyük ihtimal

Yemek sonrasında canlı müzikli bir mekana geçilirken kendimizden geçerek eğlenmiştik Gecenin ilerleyen saatlerinde Ilgaz'ın mikrofonu alması beni şok etse de meraklı gözlerle bakmaya başladım Göz göze geldiğimizde yarım bir gülümseme yollarken kendinden emin hali beni büyülemişti

Söylemek için bir tek ben anlarım şarkısını seçmişti Aşk şarkısı olmasa da o kadar anlamlıydı ki Zaten bizim ilişkimizde ilk görüşte aşk olmayıp çok derin bağları ifade ediyordu Gözlerime bakarak şarkısını bitirdikten sonra gözlerini ayırmadan yanıma gelmeye başladı Etrafım çember halini alırken biz ortasında kalmıştık

İş arkadaşları, Tuğba Enes, Balım Selim, Ayça Batu tüm ailem bir aradaydı Batu'yu olanları anlatırken çatlatacağım diye düşünürken olanlara şahit olması beni biraz üzdü Ilgaz tam karşıma dikilirken konuşmaya başladı "Hayatımın tam ortasına düşmüşken ne yapacağımı bilemedim, panikledim ve kalbimi çok geç dinleyip hatalar yaptım Seni ilk gördüğüm de ne yapacağımı bilemesem de şimdi ve gelecekte ne yapacağımı biliyorum Adam" diyerek yere çöküp yüzük kutusunu çıkartarak açtı "Bir ömür senin yanında olacağıma, sarıp sarmalayıp seveceğime söz versem elimi tutup bir ömrü benimle paylaşır mısın" Daha ilk kelimesinde gözlerim dolarken göz yaşlarım eşliğinde başımı sallayarak kabul ettim

-Konfetiler patlayıp alkışlar ve destek bağırışlarından sonra yüzüğü parmağıma taktı ve unutamayacağım bir öpücük vererek sarıldı Kalbim bir ömür tamamlanırken anın tadını çıkardım

Ve tabi ki Balım yarışmayı kazanmıştı Bu hepimizi hem mutlu etmiş hem de gururlandırmıştı Başarısına ve kariyerine bir ekleme yaptı 6 ay yurt dışında çok yıldızlı bir yerde kurs kazandı

Artık bu iş sadece Balım'ın elinden müthiş tatlı yemenim ötesine geçmişti

Uzun zamandır beklediğim gün sonunda gelmişti Doğum günüm

Yaz çocukları beni anlayacaktır Hep doğum günlerimiz tek başımıza geçer Arkadaşlarımız tatildedir ve hiç bir zaman okulda doğum günü kutlayamayız

Babam kesinlikle böyle organizasyonlara karşı olduğu için doğduğuma mutlu olmadığım zamanlar bile olmuştu

ve şimdi gece on ikiyi geçince kutlayacağını düşündüğüm Ilgaz tek kelime etmemişti O çalışma odasına bende odaya kapanmışken geceyi bitirmiştik

Sabah ise müthiş bir kahvaltı beklemiştim Hatta abartarak yatakta kahvaltı için kapımı çalacağını bile düşünmüştüm Ama işler beklediğim gibi gitmemiştim Saatlerce beklememe rağmen hiç ses yoktu

Odadan çıkıp baktığımda evde kimse yoktu Acil bir işi olduğu için çıkması gerektiğini söyleyen bir not vardı sadece

İşe geçtim Yıllardır yeri göğü inleterek doğum günümü kutlayan Batu tek kelime etmemişti Günü hatırlatmaya çalışmalarım boşa çıkmıştı Son umudum Balım, Selim ve Ayça da hiç oralı olmazken kendimi motive etmeye çalıştım

Balım'a inat başka pastaneden aldığım minik pastam ile deniz kenarında bir yere gittim

Mumumu yaktım Dileğimi dileyerek üfledim Yaşım kadar maytapları yakıp izlerken slow parçalardan birini açtım Gözyaşlarım süzülürken pastamı çatallıyordum

Sonra bir anda maytaplarla etrafım sarıldı Başımı kaldırıp baktığımda Ilgaz üstü mumla kaplı pasta ile bana doğru yürüyordu

Yüzümde kocaman bir gülümseme ile yaa derken ayaklanmıştım Herkes bir ağızdan doğum günümü kutlarken mumları üflememi beklediler

Mumumu üfledikten sonra ilk söylediğim "siz çok adisiniz ama" oldu Onlar ise "unutacağımızı düşünmen ve boynu bükükler gibi takılman senin suçun" dediler

Ilgaz pastayı Balım'a verirken yanıma gelerek ellerimi tuttu "Bugün sayesinde sen benim hayatıma girdin Ada Ben nasıl bugünü unutabilirim ki İyi ki doğdun Ada İyi ki o kişi sensin" Uzanıp koklayarak saçlarımı öperken gözlerim kapanmıştı Bende iyi ki sen Ilgaz demeden duramadım

Kocaman sarıldıktan sonra bizim için şarkı açıldı Küçük bir danstan sonra kutlama amaçlı canlı şarkılara geçildi

Dışarda olmamızı, etrafımızda olabilecek insanları kimse umursamadı Hatta etrafımızdaki insanlarda gaza gelerek bize katıldılar

Gecemizi Balım'ın muhteşem pastası ile sonlandırırken Ilgaz yüzüğüme uyumlu aldığı seti taktı

Batu ve Ayça uzun uzun zamandır beğendiğim pahalı çantayı alırken Balım ve Selim son zamanlarda meraklı olduğum için makyaj seti almışlardı

Ama benim için en büyük hediye bu gece hep beraber burada olmamızdı