@okyanus
|
Son siparişimdeki sıcak çikolatayı da verdikten sonra kendime inanamayan gözlerle bakmaya başladım Acaba deliliğin bir sıralaması olsa kaçıncı sırada olurdum Diğer yandan çaresizlik beni bu noktaya getirmişti Evi boşaltmama çok az kalmıştı Eşyalarımı toplasam da onları nereye koyabileceğim meçhuldü Beton suratlıya oda kiralamasını söylemem nasıl bir çaresizlikti Gözlerini sonuna kadar açıp bakarken aklından neler geçiyordu acaba Büyük ihtimal bir daha karşılaşmayız O yüzden ne düşündüğünü umursamamalıyım değil mi Kendime yaptığım motivasyon konuşması çok iyi giderken arkamı döner dönmez bir anda yıkılmıştım Beton surat laptobu ile masada oturmuş beni çağırıyordu Evrene de doğru mesajı verdiğime eminim ama neden böyle sonuçlandı ki İstemeyerek de olsa giderek siparişini aldım Sanki onu ilk defa görüyormuş gibi yaptım Gerektiğinden fazla battım zaten Beton suratlı sessiz bir şekilde kahvesini içtikten sonra kalkmış, diğer günleri gelip aynı döngüyü tekrarlamıştı Ben en azından eşyaları Batu'nun evine koymaya hazırlanırken beton surat kafeye giriş yaptı Siparişini verip eve gitmeyi planlıyordum Sade kahveden başka bir şey istemiyordu zaten Yanına gidip "sade kahve mi" diye sordum Yüzündeki beton ifadesi bozulmazken "hayır bu sefer seninle konuşmaya geldim" diyerek sandalyeyi gösterdi Ben kesin laptobun parasını isteyecek nasıl toparlarım acaba derken "şu oda kiralama meselesini düşündüm" demesiyle kafamı kaldırıp inanmayan gözlerle bakmaya başladım "Belli kurallar içerisinde kabul edebilirim" dedi Ben neredeyse pardon yanlış anladım sanırım Tekrarı var mı diyecek olsam da "tabi ki kuralları bende çok severim" demekle yetindim Maddeler ve eve daha detaylı bakmam için bir kaç saat sonra buluşacaktık Batu diye bağırarak benim listemi çal dedim Cafe de istediğim parçalar çalarken dans etmeye başlamış anında cafenin havasını değiştirmiştim Batu'nun konuşmadan haberi olmadığı için delirdiğimi düşünen ifadeyle bana baksa da eşlik etmekten geri kalmamıştı Kutlama pastasını sonraya bırakırken beton surat vazgeçmesin diye koşarak çıktım Beton surat yine lakabına yakışır şekilde karşılarken kısaca evi gezdirdi Çoğunu geldiğimde görmüştüm zaten Burası kaldığım yere göre saraydı Uzun süre yalnız yaşadıktan sonra beton yüzle kalmak zor olacaktı ama bu evi kaçıramazdım Ev gezmesi bitince beton yüz bana döndü "Kurallara gelirsek ortak alanlar düzgün kullanılacak ve temiz tutulacak, kendi odan olsa bile dağınıklık istemiyorum Misafir kabul etmiyorum Senin yaşadığını gözüme sokan hiç bir eşya istemiyorum" derken kampa mı geldim diye düşünmeye başladım Hepsine şimdilik he he desem de beni yoracakları kesindi Şimdilik anlaşmış olarak ayırıldık Elime 500 sayfalık yazıyı da sıkıştırmadan bırakmadı İyi mi yaptım kötü mü zamanla görecektik En azından bu sıkıntılı durumdan şimdilik kurtuldum Evrak topladığım grupları ayaklandırırken, anında iş bulmuştum bile Eve gidip son eşyaları topladım Batu'nun yardımıyla taşıyacağım eve götürürken beton suratı görmemek için kapıya bırakıp gitmişti İçeriye girdiğimle betonla yüz yüze geldik Onları halılarıma değdirmeyi aklından bile geçirme derken sinirim tepeme çıksa da ilk dakikadan ters düşmek istemediğim için sesimi çıkarmadan taşıdım Son koli bittiğinde bende bitmiştim Yatağıma uzanıp derin bir nefes aldım Bitmişti işte Hayatımdaki en büyük sıkıntım bu şekilde çözülmüştü Yorgunluktan öylece uyuyakalmıştım Uyandığımda bugünün cumartesi olması sevinciyle kalktım Oda bir karmaşa yazmam gereken 500 sayfa da olsa da aldırmadan kahve yapmak için odadan çıktım Evde bir sessizlik hakimdi Beton surata hazır olmadığım için hemen mutfağa kaçtım Belki de cumartesi günü bile çalışıyordu İşkolik olması büyük ihtimaldi Kahvemi alıp balkona çıktım Güneşin ve sonbaharın tadını çıkardım Aklıma Balım'a gitmek geldi Sınavlar ve evin stresinden uzun zamandır görüşememiştik Bir kutlama pastasını da hak etmiştim Günün kalanında işlerimi halleder eski tempoma dönerdim Balım'ın yanına gittiğimde arka tarafta yeni modeller denediğini gördüm En beğendiğini bana verirken o yeni açmak istediği yerin bende onun çıkaracağı yeni pastaların hayalini kurduk Sonrasında gerçek hayata dönerek okuldan, cafeden ve beton surat ile yeni yaşamımdan bahsettik Balım bana göre şanslıydı Selim'i her gün görüyordu Evleri yan yanaydı evleri Benim öyle bir şansım olsa sürekli Deniz'i dikizlerdim Sanki şimdi yapmıyorum da Aklımda ise Helin'in yalnız olması vardı Kısa zamanda onun da kalbini çarptıracak birini bulmalıydım O da platonik aşk acısı çekmeliydi Uzun bir sohbetten sonra eve dönerken rahatlamış hissediyordum Hoplaya zıplaya eve gelirken planlama yapıyordu Kapıdan girer girmez beton suratla karşılaşmış "odayı öyle tutmayı düşünmüyorsun herhalde Bir de dışarıya çıkmışsın" diyerek üstten bakmış, çalışma odasına girmişti Etrafımda kafasına atacak çekiç aradıysam da kendimi durdurmuştum Hemen odama geçip sinirle kollarımı sıvarken işe koyulmuştum Hareketli bir müzik açarken en sona bıraktığım kolileri bile sinirle açıp yerleştirmiştim Eşyam fazla olmasa da beni yormuştu Kahvemi alıp sosyal medya da gezerken bir kaç ek iş kovaladım Kirayı konuşmamıştık ama fazla isterse verebilmeliydim Bir iki işten sonra betonun verdiği yazıya başladım Beton surat ile yaşamaya başlayalı bir hafta geçmişti Ben okul ve cafe arasında gidip gelirken o da işkolikliğinden ölürken çokta karşılaşmıyorduk Devamlı müşterimin olması, asistan iken geçirdiğim zaman, etrafındakilerin yorumları ile kötü biri olmadığı anlaşılıyordu Ama yine de başta fazla tanımadığım için sessiz olmaya çalışmış, güvenliğim için kapının arkasına dolap çekmiştim Acil durum aramalarımda Batu ve Balım vardı Kendimi evine atmış olsam da kimin ne olacağı belli olmazdı diye düşünmüştüm Ama şimdi yavaş yavaş birbirimize alışmıştık Çok konuşmayan ve sert biri olsa da güvenilirdi Ailesi ile konuşmalarına denk geldiğimde beton surattan çok farklı olduklarını anlamıştım Sıcak, konuşkan ve neşelilerdi Ya ailesinden farklı biri olmak istemişti ya da büyük bir darbe almıştı Durduk yere onu değiştirmeye falan çalışmayacaktım Bu evde en azından bir senemi geçirmekti derdim Dikey geçişi kazanamazsam tam zamanlı çalışarak yanından ayrılabilirdim Kazanırsam onun hayatında biri olduğunda gitmem gerekirdi Karşıdan bakıldığında çok garip gözükecek bir durumdu O yüzden hazırlığıma şimdiden başlamalıydım Düşüncelere dalmışken hazır makarnamın olmasını bekliyordum Açlıktan ölmek üzereydim Beton surat şöyle bir makarnaya bakarken "bunu mu yemeği düşünüyorsun" diye sordu "Yaptığıma göre tabi ki" diye cevap verdim Beton tavayı eline alırken "nasıl kızsın sen yemek yapmayı bile bilmiyor musun" diye sordu Gözlerimden hüzün bulutları geçse de gülümsemeye çalıştım Evimizdeki kargaşayı annemden bir şey öğrenmemin mümkün olmadığını nasıl anlatabilirdim ki "Yeni modeller böyle" diye geçiştirmeye çalıştım Yaptığı tavuk çok güzel kokarken kedinin ciğere baktığı gibi bakmadan edemedim Beton tabağa özenle koyup masaya yerleşti Yanına içecek almayı unuttuğu için tekrar kalkıp içecek aldı Bende o araya makarnamı isteksizce karıştırıp sündürüyordum Beton tek tek yavaş yavaş tavuğunu ağzına atarken resmen bana işkence çektiriyordu Beton bir anda çatalını vurarak tavuğunda tadı bozulmuş diyerek yarısını yediği tabağını bırakmıştı İçeceğini alıp çıkıp giderken tavuk ile bakışıyordum O kadar güzel kokan tavuk nasıl kötü olabilir diye ağzıma bir tane attığımda bayılmıştım Dayanamayıp hepsini yerken tamamen doymuş kedi gibi ağzımı yalamıştım bile Beton surat o gece den sonra yemeğin yarısını bırakmaya başlamıştı Herhalde umutsuz vaka olduğumu o da anlamıştı Belki de betonla yaşamak o kadar da zor olmayacaktı |
0% |