@okyanus
|
İçimden geççek geççek elbet bu da geççek şarkısını söylerken fayans aralarını fırçalıyordum Bitmiştim, çamaşır suyunu içmeme az kalmıştı, midem artık yok olmuştu Bu işkenceye katlanmak yerine yüz bardaklı çay tepsisini taşımayı tercih ederdim Bu sakarlıkla nasıl zor bir şeyi tercih ettiğimi anlamış olmalısınız Çamaşır suyu genzimi yakarken suyu açmak için ayağa kalktım Tüm vücudumun gücü bir anda giderken, gözlerim bir anda geceyi tattı Zorlukla Ilgaz derken geceyi kabul ettim Artık dinlenebilirdim Uyandığımda kendimi salonda koltukta bulurken, başımda endişeli bir beton surat vardı Düşünün bir beton suratına rağmen endişesi anlaşılıyordu "Tabi sen kahvaltı da yapmadın Tansiyonun düştü tabi ki" diyerek bir yandan tansiyonumu ölçerken diğer yandan kolonya koklatıyordu Sanki kahvaltı yapmama izin vermişti de Sonunda Ilgaz diye seslendim Göz göze geldiğimizde inanılmaz şekilde rahatladı Saçımı okşarken "iyi misin" diye sordu Kafamı sallarken "banyo bitince kahvaltı edebilir miyiz" diye sordum Ilgaz ayaklanırken "sen üstünü değiştirirken ben toparlarım" diyerek ışık hızıyla gitti Benim saatler içinde yapabileceğimi dakikalar içinde yapıp "hadi" diyerek kapıdan çıkmıştı Koşarak yanına giderken kısa zamanda kahvaltı yapacağımız yere varmıştık Mükemmel bir yerdi Bir tarafı ağaçlar öbür tarafı deniz bayılmıştım Hevesle yerime otururken, serpme kahvaltı bekliyordum Şuan dünyaları yiyebilirdim Beton surat ani değişimime inanamazken onu umursamamayı seçtim Denize bakarken Balım aklıma geldi Pastane açılışında yaşadığımız şok Balım ile konuşmamız Onun yerine kendimi koymaya çalışsam da bu mümkün değildi Ben olsam büyük ihtimal yere oturur hüngür hüngür ağlardım Beton surat bana dikkatle bakarken "aklından yine neler geçiyor bakalım Yoksa benim yerime Deniz'i mi hayal ediyordun" Beton surata şaşkınca bakarken Deniz'in aslında hiç aklıma gelmediğini fark ettim Tabi ki onunla böyle bir yere gelmek isterdim ama bu ihtimal o kadar uzaktı ki "Hayır tabi ki Seninle geldiysem bir başkasını düşünmek yakışmaz ayrıca" dediğimde inanmayan gözlerle bakmıştı bana Ne yani bizimde bir raconumuz vardı elbet "Geçen gün pastane açılışına gittiğim arkadaşımı düşünüyordum Denize bakıyor pastanesi Böyle bir şey nasıl oldu hala anlayamıyorum Helin eğer Balım'ın elinden aldıysa bunun büyük bir aşk olması gerekirken Selim'e deli divane aşık gibi de gözükmüyor Sakladığı bir şeyler var belli bunu çözmem lazım" Beton surat gülümserken "çözeyim derken arapsaçına dönüştürme de" Beton surata tirip atıktan sonra masayı dolduran kahvaltıya bakarak başladım Kendimden geçerek her şeyi silip süpürürken insanlar yemek konusunda kendini nasıl sınırlandırıyorlar inanamıyordum Beton suratta bana şuan inanmayan bakışlarla bakıyordu ama neyse Üstüne keyif kahvelerimizi de içtikten sonra Deniz ile buluşacağım vaktin geldiğini gördüm Deniz beni arayarak daha önce orada staj yapmış arkadaşlarıyla buluşacağını istersem benim de gelebileceğimi söylemişti Dikey geçişle onun bölümünü okumak istemem nedense onu heyecanlandırmıştı Olacaktı bu iş olacaktı Ilgaz'a bakarken "acaba mükemmel tablo gibi temizlediğin banyonda duş almam mümkün mü" diye gözlerimi kırpıştırarak baktım Olmaz derse Deniz'in karşısına tiftik halimle nasıl çıkardım bilemiyordum Sonunda kabul ettiğinde büyük bir rahatlama yaşamıştım Kahveleri içtikten sonra kalkmış, ben saatler sürecek olan hazırlanmama başlamıştım Duşumu almış, dalgalı saçlarımı salmış, hafif bir makyaj bile yapmıştım Ilgaz dalga geçemesin diye sessizce çıkıp gitmeye çalışsam da yakalanmış, beni şöyle bir süzdükten sonra "iyi şanslar" dileyerek gitmişti Cafeye geçtiğimde Deniz'in çoktan geldiğini gördüm Merhabalaştıktan sonra "önemli bir randevunu bölmedim umarım" diye sordu Demek ki çok abartmıştım Ona hazırlandığımı da söyleyemezdim "Hayır görüşmem bitmişti" diyerek cafeye doğru yürümeye başladım Deniz hemen yanıma gelirken havadan sudan konuştuk Bana arkadaşlarını gösterirken çoktan geldiklerini fark ettim Üç kişilerdi Yanlarına geçtiğimizde hepsi beni büyük bir samimiyetle karşıladılar İlk baş kendilerini tanıttıktan sonra konu konuyu açarken saatler geçmişti Tabi ki ben hala arkadaşlarıyla yakın olduğum kadar Deniz ile olamıyordum Bu durum ne zaman geçecekti
Final haftası tüm gerçekliği ile başlarken benimde sabahlama seanslarım başlamıştı Bu sefer hafta sonunu kendime ayırarak hafta içi işe gitmeye karar vermiştim Sınav sonrası erken işe gidiyor İşten geç olmadan çıkarken çalışabilmek için kahveleri yuvarlıyordum Gözlerim altı uykusuzluktan çökerken saçlarım birbirine girmişti Sınav sonrası Deniz ve gurubuyla kahve içmelerimiz alışkanlık haline gelirken Deniz'in yanında daha rahat olmaya başlamıştım Enes ile de daha fazla fikir alışverişi sonrasında okumam gereken çok fazla kitap olduğunu anlamıştım Sınavalar sonrasında alışveriş beni bekliyordu Batu bu durumdan en şikayetçi kişi olurken işte olsam bile ruh gibi çalışıp, erken çıkmak için gıybet köşesine geçmemem onu delirtiyordu Yakında kesin patlayacaktı Sınavlarımda ölü halimden etkilenerek beton suratta yardımıma yetişmişti Zamanlamamız uyduğunda beni işten ya da okuldan alıp bırakıyordu Bazen derslerim için kolaylık da sağlıyordu Ama saatlerdir uğraştığım çalışma sayfalarını bir kez okuyarak özeti çıkartıp beni delirtmişti Keşke bende böyle kolay çalışabilseydim Böylece beton surat ile ders çalışma dönemimiz başlamıştı Benimle çalışma odasını paylaşmayı kabul ederken o dosyalarına çalışıyor bende derslerime odaklanıyordum Arada kilitlenen laptobum beni delirtirken laptobunu veriyor, anlamadığım iş ve sosyal güvenlik hukuku dersini yine benimle çalışıp finalden geçmemi sağlamıştı Sonunda beni bitiren final haftası biterken eve ölü gibi giderek kendimi zorlukla yatağa atmıştım Deliksiz bir uyku çektikten sonra sınavlarımın da iyi geçmesiyle rahatlamıştım Mutfakta beton döktürürken yanına gidip bir iki kızarmış patates çalmış bile olabilirim "Kendine geldin mi Ölü gibi uyuyordun Bir ara nefesini bile kontrol ettim" diye benimle dalga geçerken beni uyurken kontrol etmesi şaşırtmıştı "e bir hafta sonra uyuyunca bırak da biraz transa geçeyim" diyerek masaya yerleşerek yemeğin olmasını bekledim Yemeğimi yedikten sonra duş alıp kendime geldim Ve artık Deniz ile staj dönemim başlayabilirdiiii Sonunda ilk günüm geldiğinde erkenden kalkıp hazırlanmaya başladım Kıyafetimi dün gece tek tek bakarak karar vermiştim Tabi bu tek tek bakma kısmı baktıktan sonra asla olmaz diyerek yatağa atmamı kapsıyordu Beton surat dağınıklığı gördükten sonra havale geçirecekken hayata zor dönmüştü "Orayı toplamadan yatmayı aklından bile geçirme" dese de üstünde durmadım Deniz ile staj Deniz ile staj diye beynim dönüyordu sadece Özendiğim makyajdan sonra kıyafetimi giydiğimde tamamdım Neredeyse koşarak staja gittim Kimse benim gibi bir stajer bulamazdı İlk dakika Deniz ile karşılaşırken günaydınlaştık İşte şimdi gün gerçekten aymıştı İlk günüm olduğu için fazla yüklenmezlerken sıradan işler yaptım Ailemden kaçtıktan sonra tek başıma kaldığım için mecburen kendimi sevdirmenin yollarını bulmuştum Böylece kendimi kolayca burada da sevdirdim Öğle yemeğini Deniz ile beraber yerken yaptığımız basit işleri anlattık Beni çıkışta ilk günümüzü kutlama için çağırdı Tabi ki hemen bu fikre atladım Günü zorlukla bitirirken sadece Deniz Deniz Deniz diye sayıklıyordum Deniz beni kutlama için pahalı bir mekana götürdü Kutlama için şarap önerse de kibarca red etmiştim Zaten uçmuştum, bir de şarabın etkisiyle Deniz'i kaçırmak istemiyordum O da bana yıllarca düşünsem hatırlamayacağım bir kahve içirmişti Ben ise sadece kutlama pastası yemek istiyordum Deniz ile buzları eritmek için oradan buradan sohbet açmaya çalışsam da konuşkanlığımla ünlü ben sürekli tıkanıyordum Ama en başarılı buluşmamız bu olabilirdi Beni eve bırakırken Balım'ın pastanesinin önünde durmak istemiştim Ne olursa olsun o pastayı yemeliydim Tam hangisini alacağıma karar verirken telefonum çalmıştı Beton arıyordu Hiç birbirimizi aramadığımız bir şey olduğunu düşünerek hızlıca açmıştım "Bir şey mi oldu" diye merakla sorarken "hayır tabi ki kutlama için pasta aldım Ne zaman gelirsin diye sormak istedim Yanlış bir zamanda aramadım inşallah" derken pasta almasına gözlerim büyürken "çok doğru bir zamanda aradın Bende almak üzereydim Balım'a bir merhaba deyip geliyorum" diyerek telefonu kapattım Eve girdiğimde maytapları yakmış beni bekliyordu Bu davranışı beton surattan hiç beklemediğim için oldukça şaşırmıştım "İlk günümü kutlamak isteyeceğin hiç aklıma gelmezdi Yoksa teselli amaçlı mı alındı" diye sorarken çantamı koltuğa bırakmıştım "Kutlama pastası tabi nasıl özenerek çalıştığını biliyorum İlk gününü sorunsuz geçireceğini tahmin etmek zor değil" Beton suratın bana olan güveni beni duygulandırırken evden kaçmamın bir işe yaramış olması da beni mutlu etmişti Beton suratın güvenini sarsmayacak kişi olsam da zamanında güvenim nasıl yıkılmış olduğu gözümün önünden geçmişti Dalgınlığımı fark eden beton surat pastaya çatalı daldırarak bana vermişti "Sen dilimlemeye de karşısındır kesin" diyerek bana uyum sağlamıştı Balım ise işten sonra deniz kenarında kendimi toparlayıp görünüşte yolumu çizdikten sonra yılların sevdası nasıl bir anda yok edebilirdi ki Evde Helin ile karşılaşmamak kaçarken, dolaştığı yerlerde Selim ile anılarını görmemek için kaçıyordu Onların kaçması gerekirken Balım kaçıp saklanıyordu Yıllardır sarıp sarmaladığı sevdanın böyle sonuçlanacağını kim bilebilirdi ki Pastanede tüm vaktimi geçirirken gelişip büyümesi için büyük bir çaba sarf ediyordum Anlaşmalar için organizasyonları kovalarken instagrama sürekli yeni dizayn pastalar yükleyerek belli bir kitleye ulaşmıştım bile Yeri dolayısı ile gelip gidende çok olurken yakında yanıma yardımcı da almam gerekecekti Yorgunluktan ölüp uyuma zamanım gelince eve gidip duş alıp uyuyor, güneşin doğuşunu izlemek için geri geliyordum Tek düşündüğüm zaman güneşin doğuşu ile kahvemi içtiğim zamanlardı Hayallerimden o kadar uzaktım ki şuan Bu pastane, deniz ile ilgili o kadar çok Selimli hayallerim vardı ki Tutamadığım yaşlarım düşerken kalkıp delice çalışmalıydım Sürekli izlendiğimi düşünsem de bunu umursamıyor başıma gelecek her şeyi anında kabul edeceğimi düşünüyordum Yine gece yarısı eve giderken takip edildiğimi hissettim Umursamaz adımlarla devam ederken arkamdakinin adımları hızlandı Ben başıma geleceklere kendimi hazırlarken kolumdan tutulup çekildim Apartmanın duvarına sırtım yaslanırken yavaşça gözlerimi açtım Karşımda Selim'i görmem ile içim burkulurken en son ne zaman gördüğümü hatırlamıyordum bile Selim ise öfkeyle "bu saatte bu kadar korkusuzca nasıl yürüyebiliyorsun ya ben değil bir başkası olsaydı Başına neler gelebilirdi bir fikrin var mı" Ben ise söylediklerine acı bir gülümseme sunarken "senin kadar kimse camını acıtamaz" diyerek tuttuğu kolu çektim "Helin'in elini tutarken beni koruman da midemi bulandırıyor" diyerek geçmek isterken durdurdu Sesi titrerken "Balım" dedi Onun sesinden ismimi duymak daha da canımı yakarken "konuşmamız lazım" dedi Kafam dikleşirken "ben seninle konuşabileceklerimi o gece yitirdim Bizim konuşacak bir şeyimiz olamaz" sözlerim ile gözlerini kapattı "Balım bilmediğin şeyler var lütfen Sana açıkça söyleyemesem de seni korumam lazımdı Bu durumu çözeceğim Çözmezsem zaten yaşayamam Sadece birazcık zamana ihtiyacım var" Balım inanmayan gözlerle bakarken "Selim ne saçmalıyorsun sen Ne koruması ya Beni kardeşimle evlenerek mi koruyorsun Amacın ne senin Zamanmış ben gözümü açtığımdan beri seni bekliyorum" Selim gözlerini acıyla kaparken "biliyorum güzelim bilmez miyim Sana geleceğim ben Sana her türlü geleceğim güzelim" diyerek dudaklarına kapandı |
0% |