@okyanus
|
Evlen benimle Cesur Cansel moda haftası için yurt dışına çıkarken verimli bir hafta geçirmişti Bir çok ülkeyi gezerek arkadaşı olan modacılarla fikir alışveriş yaparken çıkan işlere baktı Öbür yandan takı tasarımının ilk adımlarını atıyordu Uzun ve yorucu bir zamandan sonra biraz tatili hak ettiğini düşünerek kaçamak yapmaya karar verdi Yıllardır kendi için bir zaman ayırmamıştı Kalbinin istediği tek yere giderken acı çekeceğinden habersizdi Bir gece ağlama krizlerinin arasında ikizinin araması ile kendini toparlamaya çalıştı Alpaslan sesini çıkartmasına izin vermezken konuşmaya başladı "İkizim kaçıyorsun ve saklanıyorsun değil mi Neden ne oldu Ben bu moda haftası bahanesine inanmıyorum Cesur da ortadan kayboldu Bu evliliğe zaten inanmamıştım ama iyiydiniz Ne oldu birden böyle Acı çekiyorsun bilmiyorum Kalbimde hissediyorum bunu Biz ikiziz ikiz Sen istediğin kadar sakla ben ne olduğunu bulup ortaya çıkartacağım Kimse Cansel imi böyle üzemez" diyerek telefonu kapattı Cansel in ağlaması daha da hızlanırken nasıl bu hale geldiklerine inanamıyordu Cesur bir alyanslara bir de Cansel e bakarken içi gitse de "olmaz Cansel seni de kendi karanlığımla yok edemem Filmlerde olduğu gibi aşkla mutlu mesut yaşamamız mümkün değil" Cansel in duyduklarıyla gözlerinden yaş akarken bu evliliğin sonunu görüyordu adeta Dönme dolabı el hareketiyle çalıştırırken alyansları Cesur un yanına koyarken sessizce çıkıp gitti hayatından Cesur çok sonra kendine gelirken etrafına bakındı Cansel in yerinde alyanslar dururken Cansel i aradı Onun çoktan gitmiş olduğunu anlarken kendi kendine aferim Cesur dedi Yıllar önce annesini de böyle kaybederken şimdi de sevdiği kadını kaybetmişti Dağılmış bir şekilde eve gitmiş beklediği gibi Cansel i orada da görememişti Tam bir ay geçmişti Cansel i görmeyeli kokusunu koklamayalı sesini duymayalı tam bir ay geçmişti O gece ortadan öylece kaybolmasından sonra tam bir ay Ailesi de hiç bir şey bilmezken karış karış aramış ama bulamamıştı Alpaslan üstüne çökse de onunla başa çıkamayacak kadar yorgun ve umutsuzdu Günden güne çökerken Cansel i korumak isterken onsuz kalacağını nereden bilebilirdi ki Evin her köşesinde Cansel vardı Film izleyen, mutfakta dans eden, kitap okuyan, kek yapmak için una bulanan, ayakları çıplak toprakla oynayan Cansel Cansel Cansel her yerde o varken kokusunu duyabilmek için onun yatağında yastığını koklayarak ancak bir iki saat uyabiliyordu Yemiyor içmiyor doğru düzgün uyumazken holding de herkese kök söktürüyordu Aklına son gelen yerle son umut yola çıktı Gittikçe yol daha da uzarken Cansel in orada olmasından başka bir şey istemiyordu Sonunda varıp sahile gittiğinde Cansel i gördü Öylece oturmuş denizi izliyordu Yüzü çökmüş, bir deri bir kemik kalmış, omuzları sönerken küçücük kalmıştı Cesur hızlıca yanına giderken zorlukla Cansel diyebildi Cansel dönüp baktığında "hayalin bile beni rahat bırakmazken bu durumla nasıl başa çıkacağım" diyerek önüne döndü Gözleri dolmuştu Cesur önüne geçip ellerinden tutarak ayağa kaldırdı "Hayal değilim Cansel tamamen gerçeğim ve karşında duruyorum O kadar yer varken nasıl balayı yaptığımız yerde saklanmayı seçersin Ben her yerine izlerin sinmiş evde yaşarken sende benim izlerimin olduğu bu yerde mı yaşamayı seçtin Belki de aynı odada Biz ayrıyken bile birbirimizle tıka başa doluyken neden bunu birbirimize yaşatıyoruz ki" Cansel sinirle Cesur u iterken "hepsi senin suçun Sözde beni koruyorsun Ama bak şu halime, koruyabilmişsin gerçekten beni" diyerek bağırdı Cesur ani gelen itmeyle sendelerken Cansel in söyledikleriyle bir darbe daha aldı Cansel in tekrar ellerini tutarken "haklısın güzelim Ben çok büyük bir hata yaptım Korkup kaçarken sensiz yaşayamayacağımı düşünemedim Seni seviyorum Cansel Artık sensiz yaşamam mümkün değil Seni çok seviyorum" Cansel de "seni seviyorum" diyerek gözyaşları eşliğinde boynuna atladı İşte şimdi tamamlanmıştı Cesur Cansel i tıka basa yedirirken Cansel artık çatlayacağını hissediyordu Cesur "yeter artık" dese de "şu haline bak zaten zayıftın artık kemiklerin sayılıyor bahane bulma da ye" diyerek devam etti Sonundan yemek masasından kalkarken el ele odalarına geçtiler Belli bir süre sadece birbirlerine bakarak gözleriyle sevdiler Cesur Cansel in yanına gidip önüne çökerken "yaşattığım her şey için özür dilerim ben korkak gibi kaçarken aslında sana doğru geldiğimi hiç fark edememişim Bu duygular bana çok yabancı ve yardımına ihtiyacım var Cansel Ben sana iyi bir koca ve çocuklarımıza iyi bir baba olmak için çabalayacağım Ama sende bana nasıl yapacağımı öğret olur mu babam gibi olmak istemiyorum" derken Cansel başını salladı Gözünden bir damla yaş düşerken Cesur dudaklarıyla yakaladı Öpücükleriyle Cansel i severken yavaş yavaş üstüne giderek yatağa sırtının değmesini sağladı Her bir noktasını dudaklarıyla severken kıyafetler bir bir üstlerinden çıktı Aşkla birbirlerini keşfederken derinliklerine indiler Cesur Cansel i kollarına alarak uzun zamandır hasret kaldığı huzurlu bir uykuya daldı Sabah öpücüklerle Cansel i uyandırırken uyku mahmuru hallerini izledi Dayanamayarak uzun ve ateşli bir öpücük bırakmış tepside getirdiği kahvaltıyı kucağına bıraktı Odaya dolduran güneş ışığı ve camdan gelen mis gibi bir havayla kahvaltılarını yaptılar Bugünü kendilerine tatil ilan ederken akşam geri dönmeye karar verdiler Odadan çıkmadan önce duş alırlarken dayanamayarak tekrar derinliklere gömüldüler Cansel yeni yaşadığı bu duygulara, arzu ve isteklerine inanamazken Cesur biriyle beraber olurken ilk kez doyamıyordu Uzun bir duştan sonra denize gidebildiler Balayında olduğu gibi el ele yürüyüş, su savaşları ve yüzme yarışlarıyla devam etti Güneşin batışını izledikten sonra yola çıktılar Yolda şarkılar söyleyerek ve birbirlerine takılarak geçti Sonunda şehire giriş yaparken Cansel nereye gittiklerini anlayamadı Cesur ne kadar sorsa da cevap vermezken geldikleri yeri gördüğünde gözlerine inanmadı Cansel sadece "Cesur" diyebildi Cesur hadi diyerek arabadan inip Cansel in tarafına dolaştı Elini uzatıp tuttuğunda arabadan inerken giriş kapısına gittiler Bizim yarım kalmış bir turumuz vardı Onu tamamlamalıyız dimi diyerek göz kırptı Cansel dönme dolaba bakarken gülümsemeden edemedi Sonunda binecekleri yere geldiklerinde her yer gül yaprakları ve mumlarla doluydu Cansel inanmayan gözlerle Cesur a bakarken Cesur un çekmesiyle geçip oturdu Yavaş yavaş yükselip etrafı izlerlerken son turda tepede durdu Cansel büyük bir heyecanla Cesur a bakarken Cesur söze başladı "eğer o gece öyle bir aptallık yapmasaydım Bu bir ayı o zaman yaşamamış olacaktık Ama ben olan hiç bir şeyden pişman değilim Çünkü içinde sen varsın" Cebinden alyansları çıkartırken Cansel bu zamana kadar sakladığına inanamadı Öylece bırakıp gider diye düşünmüştü Cesur devam ederek "bu evliliğe korkularım ve duvarlarım yüzünden başladım Ama sen benim duvarlarıma vura vura yıktın yok ettin Aşkınla yerle bir ettin Cansel Seni çok seviyorum Seni hayatımda yanımda yatağımda kalbimde ofisimde her anımda istiyorum Benimle bu yolu yürümeye var mısın" Cansel in gözünden yaşlar düşerken "varım seninle bu yolu seve seve yürürüm" alyansları birbirlerinin parmaklarına takarken aşkla gülümsediler Böylece kalpleri büyük bir bağla bağlanmış oldu |
0% |