Yeni Üyelik
6.
Bölüm

Bölüm 6

@okyanus

Bölüm şarkısı: Kahraman Deniz - Garezi var

Direndim yenildim ama kaybettim diyemem


Sonunda yurda vardığımda arabayı hızlıca park ettim Alaz' a "seni de buralara sürükledim ama kısa sürede sorunu çözeceğim" diyerek arabadan indim Yurdun bahçesine girdikten sonra binaya bakarak derin bir nefes aldım

Yerden bulduğum taşı cebime koyduktan sonra demirlerden tırmanmaya başladım Alaz "ne yapıyorsun" sorusuna rahatlıkla "tırmanıyorum" dedim Alaz beni tutmaya çalışsa da izin vermedim Sonunda üst katın balkonuna ulaşırken dengemi kaybetsem de toparlayarak balkona geçtim Bir ara Alaz' ın bağırışlarını daha doğrusu haykırışını duydum ama neyse

Balkonun kapısının camını aldığım yaş ile kırarken odaya geçtim Peri iki gözü iki çeşme ve korkuyla bana doğru dönerken "beni kilitli kapılar durdurmaz bilirsin Neler oluyor" dediğimde öfkeli gözlerle bana baktı Ayağa kalkıp karşımda dikilirken "babam ile görüşmem yasaklandı Bundan senin de haberin varmış Ben babamla yeni bir hayata başlamayı planlarken şimdi görüşemiyorum bile" dediğinde derin bir nefes aldım "Bunu daha kaç defa konuşmalıyız Peri Baban senin düşündüğün gibi bir adam değil" Peri ayağını yere vururken "buna sen mi karar veriyorsun Ben babamla kalmak istiyorum"

Sabrım tükenirken "babanla gidersen onunla kalabileceğini mi sanıyorsun Senin üzerinden evlilik anlaşması çoktan yapıldı Onunla gittiğinde kendini yabancı bir evde bir adamın yanında bulacaksın Baban çoktan tarih olacak" dediğimde burnumun dibine girerek "senin baban seni almaya hiç gelmedi diye bu tavrın Sen babasız kaldın diye herkes babasız kalsın istiyorsun Benim babam yıllarca beni aradı Böyle bir şey olması mümkün değil" dediğinde gözlerim ister istemez doldu

Uzanıp saçını okşadıktan sonra ılımlı bir ses tonu ile "ne düşünürsen düşün ne karar verirsen ver kendini koru tamam mı Ne olursa olsun beni arayabileceğini ve ne olursa olsun senin yanında olacağımı unutma" diyerek kapının anahtarını döndürerek kapıyı açtım Geriye doğru dönerken "bir daha bu kapı kilitlenirse sadece balkon kapısının camıyla yetinmem" dedim

Alaz' ın yanına giderken darmadağınıktım Babam beni terk etmese bile beni bulamamıştı Benim güvendiğim, aşık olduğum babam Her zaman beni koruyacağını söyleyen babam küçük kızını koruyamamıştı Bu da bir terk ediş değil miydi

Alaz ile arabaya bindiğimizde ikimizden de tek kelime çıkmadı Sanki içimi görmüş gibi benimle sadece sessizliği paylaştı O an tek ihtiyacım olan şeyi Aramızda sadece yol tarifi konuşmaları geçti Sonunda evime geldiğimizde uzanıp elimi tuttu

Canım yanarken elimi hızla çektim Alaz buna aldırmamaya çalışırken "orada neler yaşandı bilmiyorum ama çok kırılgan görünüyorsun Geç olmasaydı yanında kalmak için bahaneler bulurdum ama bu seni rahatsız eder diye düşünüyorum Ama istediğin zaman mesaj atabilir ya da arayabilirsin Çok dalgınsın aklım sende kalacak" dediğinde başımı sallayarak kabul ettim İyi geceler dileyerek ayrıldık

Eve gittiğimde Derfin' in çoktan uyuduğunu gördüm Sessizce odama geçerek yatağıma kıvrıldım Tekrar tekrar yaralarımı, içimdeki kırık parçalarımı sarmaya çalıştım

Yeni doğan günü çok geç karşılarken evde pineklemeyi tercih ettim Güneşin batışını seyretmek için deniz kenarına giderken derin nefesler aldım Kendime sadece bugün için izin vermiştim Yarın kendimi toparlamış dik bir şekilde ofiste olmalıydım

Ara sokaklardan amaçsızca yürürken kulağıma çığlık sesleri geliyordu İlk baş anlam vermesem de sonrasında yapma sesi ile titremeye başladım Hayır dedim hayır sırada bu olamaz O ana götürülmek istiyor olamam Bunu yapacaklarını bilsem de yaşamak bambaşka

Süveyda' nın doğum gününde canını yakanlar, acımasızca tekrar tekrar canını yakacaklardı

Titreyen ellerimle çantamı açmaya çalışırken yere düşürdüm Zorlukla telefonu bulduğumda uygulamadan acil çağrı yaptım

Geç kalmaktan korktuğum için titreyen bacaklarımla sessizce seslere doğru yürüyorum Çığlıklar artarken gördüğüm manzaranın korkunçluğu kanımı dondurdu Adam kıza zorla sahip olmaya çalışıyordu Yaşadığım şok ile kıza baktığımda sürekli kendi yüzüm ve onun yüzü olarak değişiyordu Bir o bir ben bir o bir ben Daha fazla dayanamayarak yan tarafta duran odunu bir cesaretle alırken adamın kafasına geçirdim Adam yığılıp kalırken kızın üzerinden zorlukla çektim Kızda korkudan kendine geçmişti Siren seslerini duyarken adrenalinin vermiş olduğu güç vücudumdan çekildi Duvarın dibinde dizlerimin üzerine düştüm

Yine o karanlık beni takip ediyordu Yine beni titretiyor, sarsıyor, korkutuyor ve yok ediyordu Ne zaman ağlamaya başladığımı bilmesem de göz yaşlarımı fark ettim Yerdeki telefonu alırken Aslan'ı aradım Sesimi zorlukla bulurken beni buradan al ne olur diyebildim sadece Konumu atarken biraz önce duyduğum çığlıkları tekrar duymaya başladım Kıvranıp duymamak için kulaklarımı kapatırken çığlıklar benim çığlıklarıma karıştı Benim küçücük yaştaki çığlıklarıma

Beşinci yaş günümdü Pamuk şekeri veren karanlık gölge bir sene boyunca peşimi bırakmamıştı Korkan içine kapanık bir kız çocuğuna dönüşmüştüm Yaş günümde bana bir hediye getireceğini karşılığında ona bir hediye vermem gerektiğini söyledi

Onun kötü biri olduğunu ve kalbinin kötü olduğunu biliyordum Hediyesini istemediğimi söylediğimde onun kızdırmamam gerektiğini söyledi Doğum gününde hediye çevirmenin uygunsuz bir davranış olduğunu dile getirdi Eğer bunu yaparsam korkunç cezaların beni beklediğini söyledi

Onun beni sürekli izlediğini fark ederken tüm günümü huzursuz geçirmeme sebep olmuştu Doğum günüm olduğu için mutlu olamamıştım Babamı her gün daha çok özlemiştim Onun güvenli kollarında olmak istiyordum

Karanlık çökerken doğum günümün son saatlerine gelmiştik Yatağımda dizlerimi kendime doğru çekmiş, kollarımla sararken titriyordum Tek dileğim bir an önce günün bitmesi idi Karanlık gölgenin ayak izlerini duyarken titremem mümkünmüş gibi daha da arttı Gölge yavaş yavaş yaklaşırken yatağımı kapladı Hediyeleşme zamanı diyerek beni odadan çıkartırken karanlık izbe bir bodrum katına sürükleyip götürdü İtiraz etmeye, bağırmaya çalıştığımda ağzımı kapattı

Kulağıma yaklaşırken sana kimse yardımcı olmayacak, tek başınasın dedi Ağzımı açtıktan sonra çığlıklarım dalga dalga yayılırken dediği gibi kimse gelmedi Masallardaki kahramanlar beni görmedi O koca gölge eteğimi yukarıya kaldırdı Elbisenin askılarını indirirken üzerime eğildi Aklıma o an kırmızı başlıklı kız masalı geldi Ben kurt tarafından yenecektim Kocaman elleri, kocaman vücudu, kocaman gözleri olan bir kurt tarafından yenecektim Kurt beni karanlığı ile yutarken canımı yaktı Çığlıklarım dalga dalga yayılırken. bana o gün orada ne yaptığını bile bilmiyordum Bunu yıllar sonra öğrenip ayrı bir yıkım yaşayacaktım Onun izlerini hayatım boyunca taşıyacak, hiç bir erkeğin bana dokunmasına izin vermeyecektim

Süveyda Beşinci doğum gününün bitmesine dakikalar kala tecavüze uğramıştı Hem de yurt müdürü tarafından İşini bitirdikten sonra kemerini bağlarken çığlıklarının onu daha çok tahrik ettiğini bunu duymaktan vazgeçemeyeceğini söylemişti

.....

Ben buradaki kız kadar şanslı bile değildim Herkes benim çığlıklarıma kulaklarını kapatmıştı Orada öylece ne kadar zaman kaldım bilmiyorum Etrafımda insanlar vardı ama hiç birini duymuyor Kendime yaklaştırmıyordum

Biri koşarak gelip omzuma dokunma çalışınca "dokunma" diye acı ile bağırdım Kendimi geri çekip daha fazla büzüşürken Aslan eğilip önüme çöktü "Ne oldu sana" diyerek beni kollarına alırken ona sımsıkı sarıldım Sanki o an beni o geceden bile kurtarmıştı Sanki kollarında olursam kimse bana zarar veremezdi Babam gelememişti Belki ama Aslan benim için buradaydı

Gözlerimi yavaşça açtığımda karşımda Alaz' ı gördüm Biraz önce bana dokunanın o olduğunu yüzündeki acı dolu ifadeden anladım Neler olduğunu anlayamazken beni izliyordu Aslan'ın kollarından çıkarken "ne oldu biri sana zarar mı vermeye kalktı Polisin bir kız ve adamı götürdüğünü gördüm Sana zarar mı verdiler Canını mı yaktılar"

Derin bir nefes alırken göz yaşlarımı silerek gülümsemeye çalıştım "Aslan bir sakin ol lütfen Adam kıza saldırmıştı Bende kızı korumak için adamın kafasına odun ile vurdum Kız ve adam bayıldı Benimde gücüm çekildi bir anda Lütfen benim için prosedürle halleder misin" soruma "tabi ki hallederim Keşke küçük bir kızken yaptığın gibi seni korumama izin versen Hep her şey olup bittikten sonra beni yanında istiyorsun Sen mi beni koruyorsun ben mi belli değil Bundan sonra bensiz bir adım bile atmak yok Telefonda titreyen sesini duyduğumda aklımı kaçıracaktım"

Aslan beni yerden kaldırıp yakındaki merdivene oturttu Vücudumu gözleri ile kontrol edip Dizin de kanamış ah Süveyda diye söylenirken polislerin yanına geçti Onun yerini Alaz alırken üzerime kabanını koydu "Benimde aklım çıktı Süveyda" sesinden endişeli olduğu anlaşılıyordu Dizime bakarken "canın acıyor mu" sorusuna başımı sallayarak hayır dedim

Alaz sıkıntılı bir nefes verirken uzanıp elini tuttum Bu hareketim onu şaşırtırken eğilip önümde oturdu "Babanla birlik ol ya da olma umurumda değil Bunların hiç biri tesadüf değildi biliyorum Seninle bu yolu yürürüm ben"


Derfin eve geldiğinde kapı duvardı Acaba hala babamla konuşuyorlar mı diye düşünürken merdivenlere oturarak beklemeye başladı Neredeyse uyuyacakken ayak sesiyle dikkat kesildim Sonunda Yamaç bey merdivenin başında göründü

Göz göze geldiğimiz de "o Derfin hanım babalı kızlı çalışmaya karar verdiniz sanırım ya da kazandığını duymaya mı geldin" diyerek bir şey söylememe izin vermeden içeriye geçti "Söylediklerini duymamış gibi yapacağım Kabul ettin mi" Yamaç gülerken "duysan şaşırırdım zaten Baban iki gün süre verdi Ama zaten kabul edeceğimden emin değil mi" dediğinde başımı sallayarak kabul ettim "E şimdi ne yapıyoruz Gelinlik provasına gitmeli miyim"

Derfin Yamaç ın ne diyeceğini bekliyordu Yamaç gülümserken "yaz gelini olacaksın ona göre bir gelinlik seçmelisin" demesiyle Derfin duygularını belli etmemek için gülümsedi "Şimdiden gelinlik dergilerine bakmalıyım"

Yamaç sinirle saçlarından parmaklarını geçirirken "bu duruma bayılıyorsun değil mi İstediğini de aldın" Derfin de artık sinirlenmeye başlamıştı "Bu evlilik fikrine benim de bayıldığım yok Beni suçlamak yerine bir plan mı yapsak" diyerek arkasına yaslandı

Yamaç biraz düşündükten sonra "ilk etapta babana teklifi kabul ettiğimi söylemeliyim Böylece ben şirkete bir adım daha yaklaşırken zaman kazanırız Düğün nasıl olsa yaza Ne dersin" dediğinde en akıllıca fikrin bu olduğunu bende biliyordum Ayaklanırken "tamam o zaman Sen teklifi kabul ettiğinde babam anında nişanı duyurup hemen hazırlıklara başlayacaktır Benim kaçmamdan korktuğu için bol korumalı villanın bahçesinde yapılır" Yamaç boş boş bana bakarken gülümseyerek yanağına masum bir öpücük kondurdum "Nişanda görüşürüz" diyerek evden çıkıp gittim

Loading...
0%