Yeni Üyelik
13.
Bölüm

Bölüm 13

@okyanus

Saatlerce süren çalışmamdan sonra rahatlamış, beğeni ile resmimi süzerken memnundum Saate baktığımda geç olduğunu fark ederken beyimin gelmesine az kalmıştı Gülerek odadan çıkarken mutfağa gittim Herkes akşam yemeği hazırlığı yapıyordu Meyve suyumu aldıktan sonra mutfaktaki masaya oturarak Doğa ve Duru nun atışmalarını izledim

Babamın başka kadından bir kızı daha olduğunu biliyordum Bu zamana kadar merak etmesem de onunla böyle olabilir miydik diye düşünmeden edemedim Ben onu hiç suçlamamıştım ama o beni suçlamış mıydı

Düşüncelerim Selim in gelmesi ile bölünürken bahçeye çıkarak onu karşıladım Beni görünce gülümserken "bugün hem tuvalde hem de üzerinde çalıştın herhalde diyerek yüzümdeki boyaya silmişti" ikimizde gülerken dokunuşu değdiği yeri yakmıştı Oyalanmadan masaya geçerken Selim projelerinden, bende planlarımdan bahsetmiştim

Artık sergimi açmak istiyordum Açacağım sergi yerini seçmiş, bir kaç örnek göndererek heyecanla cevabı bekleyecektim Selim buna çok sevinirken şirketin yıl dönümü partisinden bahsetti Bu bizim beraber gideceğimiz ilk davetti Bir nevi evliliğimizi duyuracaktık Selim biraz gergin bahsederken "senin de benimle gelmen gerekecek Bu zamana kadar idare ettim ama o gece tek başıma olmak olmaz " dediğinde benim gelmek istemeyeceğimi düşündüğünü anladım Karşımda kıvranırken bunun üzerine biraz daha gidebilirdim ama kıyamadım

Elini tutarken "Selim biz birlikte bir yola çıktık Sen benim için hiç şey yapmak zorunda değildin ama babamın yaptıklarına rağmen, babamdan fazla yardımcı oldun bana Ben bu evlilikten memnunum Selim" dediğimde elimi sıkarak, içten sıcacık bir gülümseme sundu bana "Ay ama ne giyeceğim ben Daha önce hiç davete katılmadım Daha önceki davetlerin görüntüsü var mıdır" diye sordum heyecanla Selim halime gülerken "sakin ol Defne Seni asistanımla alışverişe göndereyim Yardımcı olur" dediğinde "hım dedim Demek bir bayan asistanın var" dediğimde anlamsız gözlerle bakarken "güzel mi Dizilerdeki gibi mini etek giyiyor mu Uzun bacakları var mı" diye sordum Cümlem bittiğinde Selim kahkahalara boğulurken, ne var diye omuz silktim Selim "Defnecim asistanım yıllardır Volkan ile beraber Ayrıca mini giymesine herkesten önce Volkan izin vermez" dediğinde bir parça rahatlasam da belli etmedim

Kahveden sonra takip ettiğim komedi dizisinin yeni bölümünü Selim diziyi bilmemesine rağmen beraber izledik Zaten durmadan yaptığım yorumlarla diziyi anlamıştır diye düşünüyorum Roma ya gittiğimde yerim belli olmasın diye sosyal medya hesaplarımı dondurmuştum Artık Defne Kara olarak rahatlıkla açacaktım İlk Roma da ki fotoğraflarımı yüklemeliydim Bir anda Selim e dönerken "bizim nikahımızdan fotoğraflarımız var mı" diye sordum Selim "ne için lazım" dediğinde "hem merak ediyorum hem de sosyal medyada paylaşmam gerekmez mi" diye sordum Gözleri telefonuma kayarken soyadımı değiştirdiğimi görünce gözlerinin içi güldü "Ben yukarıdan getiriyim Sonra bilgisayardakilere bakarsın" diyerek uçarak gitti

Elinde bir sürü hatta çerçeveli olanlarla gelince "bunları şirket, çalışma odası ve yatak odası için yaptırmıştım Ama başkası olsun dersen değiştirelim" dediğinde başımı sallayarak birini seçtim "bunu ben alıyım olur mu" dediğimde "tabi" dedi O zamanlar farkında olmasam da sosyal medyaya aşık çift gibi yükleyebileceğim pozlar bile vardı

Selim bir anda dans müziği açarken ne yaptığını anlamaya çalıştım "Nikahtan sonra ilk dansımızı yapamamıştık" diyerek elini uzatırken "bu dansı bana lütfeder misin" diye sordu O kadar tatlıydı ki Nasıl hayır diyebilirdim Elimi uzatıp avcuna bırakırken, sıkıca tutarak çekti Kollarına alıp beni sararken müzikle beraber sallanmaya başladık Çok özel ve anlatılmaz bir andı

Geç saate kadar bahçede oturduktan sonra son güzel havaların tadını çıkartıyorduk Resmi baş ucuma koyduktan sonra yorgunlukla kendimi yatağa attım Selim in gelmesi ile birbirimize iyi geceler derken gözlerimi fazla açık tutamamıştım Gece büyük bir baskı ile uyanıp gözlerimi açarken kendimi Selim in kollarında bana sımsıkı sarılmış iken buldum Bundan da ilginç olanı rahatsız hissetmemiştim Huzurluydum Olmam gereken yerdeydim Selim e birazcık daha sokulurken huzurla gözlerimi kapattım

****

Ambulansı çağırın diye bağırırken Güneş in bileğini sarmış, sudan çıkartarak battaniye ile örterken, seslenmelerim sonuçsuz kalıyordu Zayıf bir kalp atışı vardı ve ben buna tutunmak istiyordum Kucağıma aldığımda kolu düşse de aldırmayarak, evden çıktım Ambulans gelirken hızlıca hastaneye geçtik

Sonuç beklerken delirecek olsam da bunu hak etmiştim Sonunda doktor çıkarken "geldiğinde kalbi durmuştu Çok zor kendine getirdik Çok da kan kaybetmiş Şuan destek veriliyor Vücut direnci de çok zayıf Bu geceyi sorunsuz atlatırsak yarın çıkartabiliriz" dedi Her duyduğum yeni cümle de yeni bir darbe alırken duvardan destek alarak ayakta durabildim

Onu görmek için içeriye girdiğimde yatakta sanki daha da küçülmüştü Zaten açık olan rengi, iyice uçmuştu Ben ne diyeceğimi, ne yapacağımı bilmezken sadece yaşamasını istiyordum Umutsuzca yaşamasını

Yoğun bakımın önünde sabaha kadar gözümü kırpmadan ara ara volta atarak bekledim Sonunda doktorlar kontrole gelirken, iyi bir haber almak için bekliyordum Doktor çıkarken "hastamız gözlerini açmış Onu odaya alırken, tahlilleri tekrar edeceğiz Eğer bir problem yoksa bugün çıkar" dedi Yüzümde güller açıp teşekkür ederken, Güneş çıkartılıyordu Beni gördüğünde gözlerini kapatması içimi acıtsa da yaşıyor ya bu yeter dedim

Odaya aldığımızda sadece camdan dışarıya bakarken, göz göze geldiğimizde sadece nefret görüyordum Ne söylesem beni duymazdan gelirken, ağzından tek kelime çıkmamıştı Tahlil sonuçları normal çıkarken, iyi bir bakıma ihtiyacı vardı Çıkarken bana tutunmak yerine duvara tutunmayı tercih ederken, takılmasıyla tuttuğumda ateşe değmiş gibi kendini çekmişti Gözlerimi kapatırken ne kadar zarar verdiğimi bir kez daha anlamıştım

Hastaneden çıkacakken birden banka otururken titriyordu Ne olduğunu anlayamazken ona değmeden önünde çöktüm "Sorun ne Güneş" diye sorduğumda dolu gözlerle bana baktı Nefretten çok korku vardı "Ben buradan nasıl çıkacağım şimdi Arabaya da binemem" diyerek yaşlar düşerken yine ona dokunmamaya dikkat ederek "tamam sakin ol ben bir çözüm bulacağım şimdi" dedim Bana güvenmediği ortada iken sakinleşemedi tabi

Hemen doktoru ile görüşüp durumu anlattığımda sakinleştirici iğne yapılmasına karar verdi Hemşire ile geri döndüğümde Güneş bıraktığım gibi duruyordu Başı önde suçlu çocuklar gibi titreyerek Aslında suçlu olan bendim Hemşire odaya alıp sedyeye yatırarak iğnesini yaptı Çıktığında Güneş in yanına giderek "bu iğne seni rahatlatıp uyutacak Sen kendine gelene kadar eve gitmiş oluruz" dediğimde sadece kafasını salladı Kısa bir süre sonra gözleri kapanırken kucağıma alarak hastaneden çıktık

Arabada da kucağımdan indirmezken en azından kendinde değilken kollarımda olmasını istedim Bileğindeki sargı bende büyük bir kesik açarken, her şeyi batırmayı geçtim Dibe çökertmiştim Gözlerimi kapatırken eve gidinceye kadar dinlenebilmeyi diledim

Eve geldiğimizde onu arabadan çıkarttım Kolumda hareketlendiğini fark ederken bahçedeki koltuğa oturttum Biraz nefes almasını istiyordum Gözlerini açtığında hastaneden çıkıp, eve geldiği için rahatlamıştı Üşümesin diye üzerine battaniye örterken diken üstünde olduğu belliydi Çalışanlardan tüm ilaç ve kesici aletleri kaldırmalarını istedim

Saatlerce öylece otururken boş bir noktaya baktı Dinlenmesi gerektiğini söylesem de beni duyduğu bile meçhuldü Zorla çorbasını içmesini sağladım Sonunda içeriye girdiğinde, yavaş adımlarla yukarıya çıktı Odamıza geldiğinde kapıda öylece kaldı Ben ne yapacağını beklerken yatağa bakarak ağlamaya başladı Onu saramamak, yaşlarını silememek o kadar zordu ki

Geriye dönerken salona inip koltuklardan birine arkasını dönerek kıvrıldı Ondan kalabildiği, en azından balkonunda biraz nefes alabildiği odasını bile elinden almıştım

Loading...
0%