@okyanus
|
"Senin dağların benim yollarım O sen olsaydın"
Arabaya zorlukla bindiğimde belli bir süre öylece kaldım Yolumu kaybetmiş gibiydim Nereye gitmeliydim şimdi Arabayı çalıştırıp müziği son ses açarken bağıra bağıra kendi kendime sıfırdayım diyordum Saatlerce başı boş dolaştıktan sonra sonunda kızların evine geldiğimde minik kurabiyem Defne kapıda beni bekliyordu Müziği kıstım, gözyaşlarımı sildim Arabadan inip kollarımı kocaman açtım Kurabiyem koşarak sarılınca en azından o mutlu diye aklımdan geçirdim Yol boyunca aradaki farkı kapatmak için her şeyi bıcır bıcır anlattı Mesela Arın artık saçını çekmekten, silgi atmaktan vazgeçmiş Artık aynı sırada oturuyorlarmış Arın arada bahçeden çiçek kopartıp veriyormuş ya da sevdiği kekten alıyormuş Keşke Defne' nin yerinde olabilseydim dedim içimden Bir kekle tüm her şey hallolabilseydi Kapıdan girip arabayı şoföre teslim ettim Defne' nin elini tuttum Eve dışarıdan bakarken eskisinden de soğuk, ıssız gözüktü gözüme Yavaşça içeriye girdiğimde annem ile babamı salonda otururken buldum Babam yavaş yavaş içmeye başlamıştı Beni görünce "ooo biricik kızımız evin yolunu hatırlamış" diyerek güldü Ben eğilip Defne'ye "hadi bir tanem sen odaya geç Üstünü değiştir Masal kitabını seç geliyorum" dedim Defne sevinçle koşarak giderken aileme tekrar baktım Onlara bakarken Ayaz yine komiser olurken ailesiyle telefonda konuşmaları aklıma geldi Hatta bir görüntülü aramasına ben bile katılmıştım Doktor yanı başında merak etmeyin dediğimde komisere değil onun huysuzlukları çekeceğim bana üzüldüler Benim yanımda oldular O kadar tatlılardı ki Gözlerimin dolmasına engel olamadım Yanlarına giderken "baba" dedim "Daha ne kadar böyle yaşamayı düşünüyorsun Sence de kendine gelme vakti gelmedi mi" diye sorarken bir şey demesine izin vermeden devam ettim "Sen bir eğitimcisin Eğer böyle yaşayan birini görsen ona müdahale edersin ama kendi alkole bağımlılığını nasıl göremiyorsun" dediğimde "şuna da bakın büyümüş de bana akıl veriyor Ne oldu Rüya hanım sıradaki hastanız ben miyim yoksa" dedi alayla "Hastam değilsin ama yardıma ihtiyacın olduğu ortada Daha ne kadar böyle yaşamak zorundayız" diye sesimi yükselttiğimde elindeki bardağı duvara vururken bardağın paramparça oluşunu izledim Hızını alamayıp bana tokat attığında beklemediğim darbe ile yere düştüm "Kendine gel küçük hanım Sen bana akıl verecek son kişi bile değilsin Ayrıca Berke ile olanların hesabını sormadım bile" diyerek çıkıp gitti Ardından annemde bana şöyle bir bakıp geçip gitti İçimden ne bekliyordun Rüyam hanım dedim Babanın çok haklısın kızım Bende son zamanlarda bunu düşünüyordum Boşalt tüm şişeleri demesini mi Sen busun kızım Senin ailen bu Yerden destek alıp yavaşça kalkarken dizimin moraracağını biliyordum En azından tenimin böyle küçük darbeleri göstermemesini dilerdim Odama geçip aynada kendime bakarken dudağımın çoktan patlamış olduğunu daha da önemlisi şimdiden dağılmış olduğumu gördüm Defne'nin beni beklediğini hatırlayarak toparlandım, üstüme kocaman ayıcıklı pijamalar giydim Kafama ayıcıklı tokalarımı taktım Koşarak Defne'nin yanına geçtim Yatağına kurulmuş beni bekliyordu Deniz kızı masalını seçmişti Tam da duruma uygun Benim kim olduğumu hatırlatırken günden güne yok oluşum daha da canımı yakıyordu Bugün acilde en anlamsız işleri bile üstlenmiş, günler alacak işleri saatler içinde bitirmiştim Kendime nefes alacak bir dakika bile bırakmazken basit pansumanları bile yapmış, herkesi bol bol molaya çıkarmıştım Herkes daha da delirdiğimi düşünürken bunu umursamadım Ama acilin kapısının önüne çıktığımda geç kalınca beni bekleyen komiseri gördüm Geç bir saatte "ben yemek yemedim Sen de yememişsindir" diyerek elinde ekmek arasıyla gelen, arada "uykun gelmiştir sana kahve aldım" diyen komiseri gördüm Yolda yürürken koşuya çıktığımda peşimden gelen "acilde yeterince koşuyorsun zaten Ayrıca seni tehdit ediyorlar farkında mısın" diyen komiseri Beni rengarenk taytımla görüp "senin tayttan başka kıyafetin yok herhalde" diyen komiseri gördüm Ertan babama mezarlık ziyaretine giderken yanımda olmasını, saatlerce konuşurken beni bekleyip, saygı ile su dökmesini gördüm Gece kabus görüp sıçradığımda, komiserin uyurken beni izlemesini, rüyamda ağlarken gözyaşlarımı silişini hatırladıkça her kabusumda daha fazla ağlıyorum Komiser ne zaman hayatımın her yerini kaplamıştı Ne zaman her yerden çıkan birine dönüşmüştü Bir gece sokakta yürürken kafamı kaldığımda karşımda komiserin evi vardı Buraya nasıl gelmiştim Uzun süre evi uzaktan izlerken bunu sen istedin Rüyam dedim Şimdi şikayet edemezsin Bu halime daha fazla dayanamayan Selin elinde kahvelerle beni köşeye çekiyor "Dökül" diyor direk "Ne anlatmamı istersin" dediğimde "yapma Rüya" diyor "Dudağındaki yarayı es geçiyorum Ruh gibisin Gün geçtikçe gözlerinin altı çöküyor Tam da toparlamaya başladığını düşünüyordum Son zamanlarda gözlerinin içi bile gülüyordu Berke olayında bile bu kadar kötü değildin Ne oldu da tekrar en başa en kötü bir şekilde döndük Rüya" dediğinde gözümden bir yaş sızmıştı bile Selin "ya Rüya" diyerek bana sarılırken öyle kaldık bir süre "Ne problem Rüya Eğer ailen ise bize taşınabileceğini söyledim zaten Komiser ise problem Geçen gün ona gördüm Bitmiş bir haldeydi oda Neden ondan kaçıyorsun ki" diye sordu "Ne yapabilirim ki Selin" dedim "O evden çıkmayı ne kadar istediğimi, kaç kere denediğimi biliyorsun Ama oradan gidersem bana Defne' yi vermezler Onu da orada tek başına bırakamam Başka bir yol bulmak zorundayım Komisere gelirsek de Nasıl onunla olabilirim ki O ne kadar beyazsa ben o kadar siyahım Ona gidersem yüklerim de benimle gelir Ona ne verebilirim ki" deyip derin bir nefes aldım "Ailesini bir görsen Selin O kadar tatlı, cana yakın insanlar ki Onlarla ailemi nasıl bir araya getiririm" dediğimde Selin sadece elimi tutarak ben yanımdayım mesajnı verdi Bu bile yeterdi Söylenecek bir şey yoktu zaten Selin kızlarla bana moral pastası ısmarlamak isterken kendimizi Nazlım' ın pastanesinde bulduk Birbirinden lezzetli pastalarımızı yerken kahvelerimizi yudumluyorduk Bu beni daha iyi hissettirmişti Bir an Nazlım' ın karnı burnunda koştururken görünce yanına gidip bir problem mi var diye sormadan edemedim Selim enişte malzeme almaya gitmiş, çalışanlardan biri hasta olduğu için gelememişti Onun bu haliyle koşturmasına dayanamazken önlüğü alıp giydim "Çalışanın tam karşında duruyor Merak etme okurken az yapmadım" diyerek pasta tabaklarını kaptım Hangi masaya derken göz kırpmayı ihmal etmedim Okurken paraya ihtiyacım olmasa da evden kaçmak için bu yolu bulmuştum Hem evden kaçıyor, hem de çok yorgun gittiğim için direk uyuyordum Kızlar halime gülerken bir anda pastaneyi acile döndürüp uçuşmaya başladım Bugün bize inat gibi oldukça yoğundu Tam kahveyi masaya bırakıp arkamı döndüğümde komiser ve ekibini gördüm Selin' e yırtıcı bakışlarımdan birini atarken valla benle alakası yok diyordu Onlar masasına yerleştiğinde siparişler için mecbur yanlarına gittim "Ne alırsınız" dediğimde komiserin kafasını kaldırmasıyla göz göze geldik Bora "doktorlar az mı kazanıyor yoksa" diye soğuk bir espiri yaparken "bana iş çıksın diye insanları zehirliyorum" dediğimde biraz ürkmüştü Komiserin bakışları çatılan kaşlara dönerken ne düşündüğünü anlamaya çalışsam da boşaydı Kısa zamanda siparişlerini getirirken kızlarla masaları birleşmiş, en azından iki masaya koşmam gerekmemişti Abimde gelmişken ara ara sohbetlerine katılabiliyorum Sonunda Selim enişte gelirken müşteriler azalmış, mekan sakinleşmişti Nazlım bin bir teşekkür ederken hiç önemli olmadığını hatta böyle durumlarda beni arayabileceğini bile söylemiştim Tam önlüğü çıkartıp masaya geçecekken komiserin önümü kesmesiyle durdum Komiser tam elini kaldırıp dudağıma dokunacakken durdu "Nasıl oldu" diye sordu Gözleri gözlerimde, kokusu burnumda Ona ne diyebilirdim ki "Ufak bir kaza sadece Büyütecek bir şey değil" diyebildim "Başka yerinde bir şey var mı" diye sorarken dizimi es geçerek "yok" diyebildim Komiser derin bir nefes alırken "neden buna inanamıyorum acaba" diye sordu O andan sonra ne ben cevap verdim Ne de o bana başka bir soru sordu Sadece birbirimize baktık Gözlerime bakarken kalbimi görsün istedim Asıl yaramın, asıl paramparça olan yerimin orası olduğunu anlasın istedim |
0% |