"Sen nereye, ben oraya adım adım.

İnsan sevdikçe iyileşiyor artık anladım..."

Turgut Uyar

Ayaz bu coşkulu halime kahkahalar atarak gülerken sarılmaya devam ettik Kollarından çıktıktan sonra dudaklarına ateşli bir öpücük bırakırken ilk baş benden beklemediği için şok olsa da Sonrasında bana eşlik etti

Dudaklarımız ayrıldığında yine ilk etapta birbirimize gelemedik Resmen büyülüydü Sonrasında Ayaz valizleri bagaja yerleştirdi Yolda olanları anlatırken Defnemi arkadaşının evinden almaya gittik Defnem bugün Arın ile birlikte bir arkadaşının doğum gününe katılmıştı Beraber ilk katıldıkları davet olduğu için günlerce hazırlandık :)

Defnem beni karşısında gördüğünde koşarak yanıma gelerek sarıldı Evden çıkıp Ayaz'ın arabasına bindiğimizde meraklı gözlerle bir açıklama bekliyordu Kızların yanına gitmeyi beklemesini söylediğimizde sızlansa da kabullendi

Sonunda eve geldiğimizde kızlar da merakla bizi karşıladı Valizlerle beraber içeriye girdiğimizde artık burada yaşayacağız diye bağırdığımda Kızlar çığlık atarak üstüme çullandılar Kızlar bizim için çatı katındaki odayı çoktan hazırlamışlardı Oda iki renkti Bir tarafı Defnem gibi toz pembe, diğer tarafı benim sevdiğim uçuk eflatundu Defnem çoktan posterlerini asmıştı bile

Ayaz en üst kata valizleri taşırken zorlanmasa da onun için üzülmüştüm Ayaz kızlarla beni yalnız bırakmak için giderken "bugün böyle olsun ama yarın bunu kesinlikle telafi ediyoruz" dedi Benim zaten canıma minnetti "Tabi ki" diyerek yanağına ufak bir öpücük kondurmuştum

Gece kızlarla pizza kola partisi verirken ayıcıklı pijamalarımızı giymeyi unutmadık Not defteri filmini izleyerek duygulanırken garfield izleyerek kahkahalara boğulduk Geceyi Dünya'nın nikah hazırlıklarının detayları ile sonlandırırken hepimiz bir görevi üstlenmiştik

Yarın hastaneye dönüyordum Benim için tam zamanıydı Hayatımı tamamen yoluna koyduktan sonra kendimi işime verebilirdim Bu gece Defneme sarılıp huzurlu bir uyku çektim

Evden çıktığımda Ayaz'ın arabasını kapıda görmem ile günüm aydınlandı Hızlıca gidip arabaya binerken günaydınlaştık "Neden haber vermedin Daha önce çıkardım" dediğimde "sana sürpriz yapmak istedim" dedi Elindeki kahvelerden birini bana uzatırken "bugün işte ilk günün sayılır Seni yalnız bırakmak istemedim" dediğinde uzattığı kahveyi alarak "sen bir tanesin" dedim

Kahvelerimizi yudumlayarak hastaneye geçtiğimizde "senden akşam için haber bekliyorum" dedi "Tabi" diyerek yanağını öperek indim Geri dönmemin şerefine günlerce çalışacağımı düşünüyorsa yanılıyordu Ona koşmak için herkese işkence çektirecektim :)

Rüyam sahalara geri dönüyordu Hastanedeki arkadaşlarım beni büyük bir gürültü ile karşılarken, doğum günümü atlamamışlardı Ekip arkadaşlarım bana iş bırakmayarak çok düzgün çalışmışlardı Hatta evrak işi bile bırakmamışlardı

Koridorda yürürken abimin karşıdan geldiğini gördüm Birbirimize gülerek yaklaşırken "sonunda sahalara döndü ha" dediğinde "tabi ki" dedim Gülerek "korkmalı mıyız" diye sorduğunda tehditkar bakışlarımdan birini attım "Yine de seni görmek güzel" diyerek kolumu okşayarak geçip gitti

Alıştığım tempoya kısa sürede ayak uydururken, kısa sürede her şeyi kontrol altına almıştım Gün beklediğimde hızlı geçerken Ayaz'a gitme zamanım gelmişti Onun yaptığı gibi bende ona sürpriz yapmak istiyordum Makyajımı tazeleyip üstüme çeki düzen verdikten sonra çıktım

Yürürken kalbim pır pır atıyordu Sanki adamı ilk defa göreceğim Sonunda emniyet müdürlüğüne geldiğimde girip girmemek konuşunda kararsızdım Odasında ifade vermek için girmiştim ama bu başkaydı

Bora yanımda biterken "yenge binaya bakarak giremezsin" diyerek soğuk bir espiri yapmıştı Bora'ya dönüp bakarken "sence girmem doğru olur mu" diye sordum "Buraya ne suçlular geldi yengem Senin girmen tabi ki doğru olur" dediğinde bu çocukla konuşamayacağımı anlamıştım Yine de Bora bana dönerek "bak yengem siz daha sevgili olmadan sana yenge dediğim için çok ceza aldım ben" dediğinde şaşırıp kalmıştım Bora devam ederek "o yüzden yengem biraz da baş komiserim bana yaptıkları için utansın Sonuçta haklı çıktım dimi" diyerek beni yönlendirerek yürümeye başladı Kafamı sallayarak onunla yürümeye devam ettim Bu çocuk akıllanmazdı

Ayaz'ın odasına geldiğimizde bana sus işareti yaparak ilk o içeriye girdi Duymam için kapıyı açıkta bırakırken "baş komiserim" dedi "Dışarıda sizi görmek isteyen afet var Biz yardımcı olalım dedik ama komiserim de komiserim diyor Başka bir şey demiyor" dediğinde Ayaz "saçma saçma konuşup beni delirtme oğlum Kim bana böyle diyebilir" dediğinde Bora "ben bilmem baş komiserim Yalnız bu durum uçan önlüğün kulağına giderse neler olur bilemiyorum" dedikten sonra sesini alçaltarak "bir içim su resmen" dediğinde Ayaz'ın yerine benim tepem atmıştı

Ayaz büyük bir gürültü ile ayağa kalkarken "bu saçma konuşman için binanın etrafında elli tur koşacaksın Ayrıca dışarıdaki her kim ise sen ilgileniyorsun bende bunu Eylül'e ballandıra ballandıra anlatıyorum" dediğinde Bora'nın gerekli cezayı aldığını duyduğum için içeriye girdim

Karşımda fokurdayan bir Ayaz dururken "demek ki sevgilim Bir içim su olan sevgilisini Bora'ya emanet ediyor" dediğimde Ayaz ile göz göze geldik Ayaz'ın siniri anında yok olurken Bora' ya bakmadan "kaybol" dedi Bora gülerek odadan çıkarken Ayaz yavaş yavaş bana gelmeye başladı Bir adım bir adım daha bir adım daha derken kapıyı kapatıp kilitledi

Sonrasında bana dönüp gelmeye başlarken "ne dedin sen bana az önce" diyerek bir adım "ne demişim ki" dediğimde bir adım daha atmasıyla ayaklarımız resmen birbirine geçmiş gibi duruyordu Ayaz bana doğru gelmeye devam ederken bende arkaya doğru gidiyordum Sesini alçaltarak "ne söylediğini biliyorsun, bir daha söyle" dediğinde sırtım duvara yapışmıştı Kollarımı Ayaz'ın boynuna sararken "sevgilim dedim ne olmuş" dedim

Ayaz gülümseyip ellerini belime koyarken "ne olabilir ki" diyerek dudağımda ateşli bir öpücük çaldı "Demek Bora ile bana oyun yaptınız" dediğinde gülme sırası bendeydi "Açıkcası böyle bir şey yapacağını bilmiyordum Bana sadece beklememi söyledi ama uçan önlük olarak anılmak güzel" dediğimde "onun işi olduğunu biliyordum ama gözümün senden başkasını görmediğini bilmiş oldun" dedi Bende karşılık olarak "bilmediğimi kim söylemiş" dediğimde bana verdiği öpücükle kendimizi kaybetmiştik

Zorlukla ayrıldığımızda "aslında ben sana sürpriz yapmak istemiştim Girip girmeyeceğime emin olamazken Bora ile karşılaştık O cesaret verdi biraz" dediğimde kaşları çatıldı "Neden böyle düşündün" diye sorduğunda gömleğinin yakası ile oynarken "burada olmam doğru olur mu bilemedim Seni rahatsız etmek de istemedim Dışarda çıkmanı bekleyecektim" dediğimde "bir daha bunu duymamayayım Rüyam" dedi "Bu binada senin benim için anlamanı bilmeyen yok Seni kim görse benim yanıma getirir Senin yerin benim yanım Ayrıca senin beni rahatsız etmen mümkün değil" dediğinde kocaman sarıldım

Oda hatta bina alev almasın diye çıkmaya karar verirken kapıda Yaman ve üniformalı bir kız gördüm Yaman "baş komiserim Aden hanım bir suç örgütü için bize yardımcı olup bizimle çalışacak" dediğinde Ayaz'ın elimi tutan eli kasılmıştı

İkisi arasında bakışlarım gelip giderken Aden "uzun zaman oldu Baş komiserim Sizinle çalışmak için sabırsızlanıyorum" dedi Ayaz ise sadece "bizde sonra görüşürüz" diyerek beni çekerek yürümeye başladı

Biz kadınlar böyle anları bilirdik Böyle pat diye düşen kadınları tanırdık Bunun üzerine sayısız kitap okuyup ve dizi izledim O kadının bakışlarından hoşlanmazken Ayaz'ın tavrı da beni endişelendirdi Aramıza girmeyi başaramasa da bizi huzursuz edeceği ortadaydı

Ayaz ile yürürken "o kadını tanıyor musun" diye sordum Sorumu çok sonra algılarken düşüncelerinde boğulduğu anlaşılıyordu "Eski bir arkadaş sadece Göreve ilk başladığımda beraber çalışıyorduk Sonrasında ayrı yollarda yürümeye başladık" dedi

İşte o sihirli kelime eski bir arkadaşı duyduğuma göre şimdi gerçekten endişelenmeye başlayabilirdim