
"Bak Papatya mevsimi geldi Mevsimlerden papatyayı severim Sonra seni Sonra yine seni Ve hep seni..."
Cemal Süreya
Kızlara gittiğimizde ilk düşündüğüm duş almaktı Resmen suya hasrettim Ayaz beni bu halimle terk etmedi ise bir daha asla etmezdi herhalde Duş almama yardım için Ayaz gönüllü olsa da buna ne ben izin verebilirdim ne de Selin
Selin in yardımı ile güzelce temizlendikten sonra yüzümdeki yaralara baktım Bu sefer en azından diğer kaşım patlamıştı Sürekli aynı kaşımın açılıp kabuk bağlaması olacak iş değildi Bende kesin deliriyordum Bunları düşünebildiğime göre
Sonrasındaki sürede hem kızlar hem de Ayaz tarafından pamuklara sarıldım Defnem ise korkudan yanımdan bir adım milim bile ayrılmıyordu En çok ona içim acıyordu Yanında bir tek ben kalmıştım En azından onun için eskisi kadar korkmuyordum Ben olmasam kızlar büyütür, Ayaz da elini üstünden elini çekmezdi
Sonunda ilk bahar gelip havalar ısınmaya başlarken Ayaz'a sürpriz yapmak için yollara düşmüştüm Müdürlüğün koridorunda beni gören selam verirken yavru baş komiser ile dolanıyordum
Sonundan Ayaz'ın odasına geldiğimde kapıyı çalarak içeriye girdim Sevgilim dikkatle önündeki belgeyi okurken kafasını kaldırması ile göz göze geldik Yüzü aydınlanırken "güzelim bu ne güzel sürpriz" diyerek koltuğundan kalkarak yanıma doğru yürüdü
Boynuna atlayıp sarılırken "beni gezmeye götür" dedim Küçük bir kız çocuğundan farkım yoktu ve evde oturmaktan çok sıkılmıştım Ayaz "sen iste yeter ki" diyerek elimi tutarken binadan çıktık Beni sahile götürürken benden mutlusu yoktu
Büyük bir coşku ile arabadan inerek denize koştum Ayaz "dikkat et güzelim" dese de pek umurumda değildi Beraber dalgaları kovaladık, el ele yürüdük, ben kaçtım o kovaladı, birbirimize su attık Kahkahalarımız tüm sahile yayılırken güneşin batışında öpüştük
Ayaz bir an ortadan kaybolup piknik sepeti ile gelirken "yok artık" demiştim Ayaz gülerken "sen gelmesen de bugün için planlarım vardı" dedi Güneş yavaş yavaş yok olurken örtümüzü sererek atıştırdık
Denizi görebileceğimiz bir mekanda kahvelerimizi içtik Ben Ayaz'ın dibinden ayrılmazken, onun kollarında omzuna yatarak denizi izledim Önümde kahvem, karşımda deniz, yanımda ise Ayaz vardı Daha ne olsun
İkinci rotamız sinema olurken Ayaz iki kişilik organizasyonlu bir yere götürdü Mum ışığı, güller, atıştırmalıklar ve içecekler vardı Öyle romantikti ki Selvi boylum al yazmalım filmini seçmesi ise ayrı bir güzeldi Ayaz'a sarılarak omzuna yaslandım Gözümü ayırmadan filmi izlemiştim
Filmin çıkışında saat baya geç olurken Ayaz "bu gece seninle uyumak istiyorum Zaten çok ayrı kaldık" demesiyle ona geçtik Benim kaldığım oda yerine Ayaz'ın odasına geçtik Ayaz yine bana kıyafetlerinden birini verirken beni kollarına aldı "Seni çok seviyorum Rüyam" dedi Bende "Seni çok seviyorum Ayaz" dediğimde kısa sürede uykuya daldık
Gözüme güneşin gelip beni rahatsız etmesiyle uyanmam gerektiğini bilsem de Ayaz'a sığınarak uyumaya devam etmeye çalıştım Belli bir süre sonra kıkırtılar eşliğin "güzelim şimdi yataktan düşeceğiz" demesiyle gözlerim bir anda açıldı Ayaz beni seyrederek eğlenirken "bana mı gülüyorsun sen" diyerek yastığı suratına geçirdim Bu aramızdaki savaşın başlangıcı olurken belli bir süre sonra kendimi nefes nefese Ayaz'ın altında buluverdim
Ona sadece bakarak kendimi kayıp ediyordum Bana yavaş yavaş yaklaşarak dudaklarımı esir alırken kısa sürede öpüşüne karşılık verdim Kendimizi kaybederken zorlukla ayrıldık Ayaz alnımdan öpüp konuyu değiştirmek için "kahvaltı benden" dese de müziğimi açtıktan sonra bende ona katılmıştım
Kısa sürede balkonda güzel bir sofra hazırlarken çok acıkmıştım Ayaz'ı beklemeden hafiften yürütmeye başlarken yakalanmamla gülümseyerek tatlı olmaya çalıştım Portakal sularımız geldiğinde kahvaltımız başlarken kısa sürede masayı süpürmüştüm
Çaylarımız ile gazete keyfi yaparken Selin aramış akşam abimle yemek teklif etmişti Bunu yapanın abim olduğunu bilsem de çaktırmadım Abim son zamanlarda sanki mümkünmüş gibi üzerime daha fazla düşmeye başladı İçten içe kendini suçladığını biliyordum Olanların onunla alakası olmadığını söylesem de pek etkili olamadım
Kahvaltı sonrası Ayaz ile oyun oynamayı tercih ederken dövüş oyunlarında ona acımadım Her kazanışımda daha fazla keyiflenirken psikolojik baskı yaparak onu alt ettim Futbol da ise o beni yenerken güzel bir kapışma olmuştu
Bu sefer izlemek için polis dizisi seçerken koltuğu kurularak birbirimize sarılıp başladık Bu kez Ayaz öyle suçlu mu kovalanır böyle operasyon mu olur diye söylendi Ben bu hallerine gülerken bana kaşlarını çatıp bakması ile boğazımı temizleyerek ciddileştim
Yemek için hazırlanmaya Selinlere geçtim Sahil kenarında köfte ekmek yemeği planladığımız için hazırlığı fazla abartmadık Beyler kapıya geldiğinde süzülerek evden çıktık Denizin kokusunu çekerek köfte ekmeklerimizi yerken hastane de son dakika haberlerini dinliyordum Ben olmayınca biraz sessiz kalmış olsalar da haberler fena değildi
Bir anda nisan yağmurunun başlaması ile arabalara geçerken Ayaz eve gitmek yerine sakin bir yere çekmişti Slow bir parça açarken ne yaptığını anlarken arabadan indik Yağmur altında dans etmeye başladık Selinlerde bize katılırken anın ve yağmurun tadını çıkardık Ayaz ile olmak her zaman özel, her zaman büyülüydü
Eve geldiğimizde sırılsıklam halimize rağmen kahkahalar atarken Eylül'ün kınayan bakışları ile karşılaştık "Hasta olursanız doktorculuk oynamam ha" derken kısa sürede kendimizi duşa attık Kahveleri Eylül hazırlamayı seçerken "dökülün" dediğinde hayatımızdaki adamlar sayesinde mutluluğumuzu paylaştık
Uyumadan önce yarım bıraktığım kitabı bitirmeye çalışırken bir yandan da Ayaz'a laf yetiştiriyordum Adam bensiz bir dakika geçiremez olmuştu resmen Biri benden habersiz dört yol ağzına gidip bağlanma büyüsü mü yaptı acaba diye düşünmeye başlayacaktım :)
Bu sefer kahvaltıyı Selinlerde yapmayı tercih ederken Ömer Ayaz ve Bora' yı hatta çiçeği burnunda evli çiftimiz Dünyaları çağırmıştık Hep beraber bahçede kahvaltı yaparken keyfimiz yerindeydi Defnem ve Öykümün isteği ile animasyon filmi izlerken eğlenmiştik
Bu keyfimiz gece babam ve annemin kaza haberi ile çatırdayarak yok olacaktı
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 24.16k Okunma |
1.46k Oy |
0 Takip |
48 Bölümlü Kitap |