@okyanus
|
Eylül Ömer in suçlu olmadığını öyle yapmasa da bulamama ihtimalini bilsem de söylediklerim beni rahatlatmıştı Bu yükü tek başıma taşımaktan da çok yorulmuştum İşe geçtiğimde Samet bey beni çağırmıştı Burada bir ayım dolmuştu Şubenin gelişimi ve desteklerimden dolayı şef olduğumu söyledi ve yaka kartımı verdi Bu beni az da olsa motive etti Tam bu sırada Ömer geldi Şube müdürü ona da durumu söylediğinde kartı göstererek ona göre diyerek gülümsedim İşle özeli karıştıramazdım Bu gülümsemenin sahte olduğunu ancak beni iyi tanıyanlar anlardı Kısa bir konuşmadan sonra işlere daldık Bugün çok yoğun değildi O yüzden gelenlerle fazla ilgileniyor daha fazla ürün ekleyerek ciroyu arttırmaya çalışıyordum Bir yandan da bilerek Ömer in yaptığı menülerden sipariş alıyordum Onu fazla çalıştırmak beni rahatlatıyordu Molamda Altan babayı arayarak bir gelişme olup var mı diye sordum Ama yoktu Belli bir süre sonra izi kayboluyordu Miray ın on altıncı yaş gününe çok az kalmıştı O gün gelmeden bulmalıydım Molam bittikten sonra yine kendimi işe vermiştim Bir şekilde düşünmemi engellemem gerekiyordu Kendime fazla yüklenmiştim İşten çıkarken resmen ölüyordum Hemen eve gitmek yerine deniz kenarına gidip biraz oturdum Rahatlamaya çalışıyordum ama mümkün değildi Bunca yıldır o adamın yanında nasıl yaşıyordur Beni suçluyor mudur acaba Ya bana öfkeliyse ya babam benim için ayrı bir masal anlattıysa ona bununla nasıl başa çıkardım Asıl o bulunsun da gerisi zamanla hal olurdu Burada da fazla işim kalmadı zaten Sınav sonuçlarının açıklanmasıyla en uzak noktaya gitmeliydim Eve döndüğümde çok geç olmuştu Herkes uyumuştu çoktan Yavaşça odama çıktım Biraz balkona çıkıp nefes almaya çalıştıktan sonra yatağa uzandım Boş boş takılıp uyudum Ertesi gün kimseyle karşılaşmamak için erkenden kalkıp evden çıkmak için hazırlandım Ömer de kapıdan çıkıyordu Şansızlığın bu kadarı Beni de gördü geri dönmek de olmazdı Neyse diyerek yanından geçip gittim Ben önde o arkada yürüyorduk şimdi Arkamdan söylediklerini duydum Eylül Ben böyle bir şeye sebep olduğumu bilemezdim Üzgünüm Eylül Arkamı dönerek sende ne yaptığını bilmeyerek yaşıyorsun sürekli farkında mısın diyerek önüme dönüp hızlıca yürümeye başladım Kendimi deniz kenarında bulmuştum Telefonumun çaldığını fark ettim Arayan Altan babaydı Babamın telefon numarasını bulduğunu isteyip istemediğimi sordu İstediğimi söyleyerek mesajı beklemeye başladım Peki ne yapacaktım Arasam kardeşimi ver desem vermezdi ki Bir plan yapmak zorundaydım Numara geldiğinde kendimi hazırlayarak aradım Duyduğum ses yıllar geçmesine rağmen aynıydı Baba benim Eylül diyebildim cılız bir sesle O kızım beni arar mıymış hiç Hangi dağda kurt ölmüş bakıyım diye benimle dalga geçti Pislik hala aynı pislikti Miray nasıl ona bir şey yapmadın dimi Kardeşin gayet iyi Eylül de evleniyor Adres yollarsan davetiye yollayalım Beklediğim oluyordu Ne evliliği baba kız daha on beş yaşında Sattın dimi onu Para için bu evlilik İğrenç sesiyle ooo zeki kızım hemen anladı Yıllar bir şey kaybettirmemiş Daha fazla tahammül edemeyerek o adam ne verecekse daha fazlasını verebilirim Kardeşimi bana ver hemen OO küçük kızım büyümüşte fedakarlık yaparmış Tamam benim için fark etmez paraya bakarım biliyorsun Bu gece 500 milyon getir kardeşini al Pislik herif araba satıyor sanki Tamam baba adresi ver akşama oradayım Hemen Altan babayı arayarak haber verdim Çantanın altına gazete kağıdı koyarak üstünü parayla doldurduk Altan baba benimle geleceğini söylese de istemedim Bu benim meselemdi O manyağın ne yapacağı belli olmazdı Başkasının zarar görmesini istemedim Adresi sonra vereceğini söyleyerek sakladım Saatler geçmek bilmiyordu Akşamı zor etmiştim Kimseye gözükmeden evden çıktım Hızlıca adrese gitmeye başladım Burnumun dibinde saklıyormuş kızı Miray ı aldıktan sonra nasıl kaçacaktım hiç bir fikrim yoktu Ya da paraları anlamadan Miray ı görebilir miyim onu da bilmiyorum Bodozlama dalıyordum resmen Bu düşüncelerle yürürken arkamda bir gölge gördüm Arkamı hızlıca döndüğüm de gördüğüm Ömer den başkası değildi Kısık sesle senin ne işin var burada diye sordum Konuştuklarımızı duymuş tek çıktığımı görünce gelmiş Ne kadar git desem de ikna edemedim Geç de kalmamam gerekiyordu O adamın ne yapacağı belli olmazdı Aslında Ömer in olması rahatlatmıştı Ömer dönüp bana ne olursa olsun kardeşimi alıp onu buradan götür tamam mı Önemli olan o ben ne yaparsa yapsın başa çıkabilirim Önemli olan onu bir daha bulamaması Söz ver bana bunu yapacaksın dedim çaresizce Ömer kabul ederken yere gelmiştik Babam evin kapısında bekliyordu Beni görür görmez OO en sevdiğim kızım gelmiş dedi Şimdiden içtiği belliydi Miray nerede onun iyi olduğunu görmeden zırnık yok dedim Babam o minik kızım tehditlere de başlamış aman da aman Miray gel kızım diye bağırdı Miray bu anı bekler gibi çıktı içeriden İyiydi Satmak için iyi bakmış belli Babam hadi bakalım paraları sökül kız iyi işte Babama doğru giderek al paraları diyerek çantayı attım O para çantasını açmaya çalışırken Miray ı çekip aldım Ömer i göstererek onun yanına koş dedim kulağına Miray beni dinleyip koşarken babam beni yakaladı Tek amacım güvende olduğunu bilip koşmaktı Babam engel olursa araya girmekti Beklediğim gibi de olmuştu zaten Sen beni mi kandırmaya çalışıyorsun sürtük diyerek bir tane patlattı Aldığım darbeyle yere düşüp başımı vurdum Bir iki tekmeden sonra polis sesleri duyuldu Babam kaçarken Ömer yanıma gelmişti Kolunu sırtıma atıp kaldırırken tek diyebildiğim Miray oldu Ömer iyi ve güvende cevabını verdikten sonra kendimden geçmiştim Bahar Aslan ailesinde kalmaya başlayalı iki gün olmuştu Ne kadar kaçmaya çalışırsam çalışayım Duru ile yapmam gereken konuşmanın zamanı çoktan gelmişti Karşımda başı yerde oturuyordu En baştan anlat bakalım Nasıl Orhan ile bir araya geldin Duru başını kaldırmadan anlatmaya başladı Tesadüflerle başladı her şey Her gittiğim yerde oluyor, her adımımda yanımda bitiyordu Sürekli bana deli divane aşıkmış gibi davranıyor, ne kadar istemediğimi söylesem de dinlemiyordu Zaman içerisinde ben de onu bekler olmuştum Kısa bir süre sonra sevgili olduk Bir dediğimi iki etmiyor, sürekli benle ilgileniyordu Bu ilgisi beni mutlu ediyordu Karanlık bir tarafı olsa da bunu görmeyi reddedip kendime hep bir bahane uydurdum Bizim şirkette çalıştığından ya da abimle arasında geçenlerden haberim yoktu Davranışlarını sorguladığımda sürprizlerle ağzımı kapatıyordu Ben de bir sonra ki sefere kadar susuyordum Bana ne yanlış harekette bulundu, ne canımı yaktı, ne de ekstra yakınlaşmaya çalıştı Zaten daha çok yeniydi derken gözünden bir yaş düştü Hemen uzanıp yaşını sildim Sevmek suç ya da yanlış değil Durum Sadece doğru kişiyi seversen anlamı olur Ben başına kötü bir şey gelmesin diye seni koruyabilmek için çabaladım ama ister istemez yara aldın Bunu engelleyemediğim için en başında görmediğim için çok üzgünüm bir tanem Kendini asla suçlama ve kalbini böyle biri için kapatma olur mu Ben her zaman buradayım ne zaman istersen kapım açık Gel bakalım şimdi kocaman sarıl bana Yaralarımızı saralım Arda aralık kapıdan Bahar ı dinlerken Duru ya gösterdiği ilgiye yaralarını sarmasına hayran kaldı Bahar herkesin kışını sonlandırırken onun da kalbindeki buzları eriten o değil miydi O ve ailesi için büyük bir şanstı Ona bu kadar yakınken ellerinden kayıp gitmesini istemiyordu Boğazımı temizlerken içeriye girdim Bir kızlar gecesini bölmüyorum inşallah Ortada çikolata ve kutu peçede göremedim ama neyse diyerek ortamı dağıtmaya çalıştım Leyla sultan yemeğe bekliyor hadi bakalım Duru kendini toparlamak için önden çıkarken kapıya yaslanarak hayran bakışlarla Bahar a baktım O yemek için toparlanmaya çalışırken benden yardım istememeye çalışıyordu Debelenmesi o kadar tatlıydı İyileşmesine çok az kalmıştı O gidince ne yapacaktım Onunla aynı evde olmaya da çoktan alışmıştım Daha fazla debelenmesine dayamayarak yardım ettim Akşam yemeği her zaman olduğu gibi sıcak ve samimi geçmişti Ben işte başıma gelen komik olayları anlatırken annem gençlik anılarını babam gerçek olmayan çapkınlıklarını Duru arkadaşlarını anlatıyordu Herkes anlaşmış gibi iyi güzel mutlu anılardan bahsetti Günler her zamanın aksine çok çabuk geçmişti Bu gece buradaki son gecemdi Aslı yı da çok özlemiştim Sürekli telefonda konuşsak da yetmesi mümkün değildi Ama buradan gitmek istemiyorum İstemiyorum diye diye çocuk gibi ağlamaya başlamıştım Arda sanki hissetmiş gibi yanıma geldi Panikle yanıma oturdu Ne oldu Bahar Ani bir hareket mi yaptın Canını yakacak bir şey mi oldu Evdekiler mi canını sıktı Arda tüm ihtimalleri sıralarken çocuk gibi ağladığımı söyleyemedim tabi Kabus yalanına sığındım Arda bana sarılırken saçlarımı okşamaya başladı Geçti güzelim derken böyle olacağını bilseydim daha önce yapardım ama zamanım kalmadı diye daha fazla ağladım Sonunda sakinleştiğimde Arda yatmama yardımcı olup üstümü örttü Saçımı öperek uyuyana kadar buradayım diyerek koltuğa oturdu Bakabilmek için dirensem de sonunda uykuma yenik düştüm Sabah çok güzel bir kahvaltı beni karşılarken herkes buruktu Anlatılanlar bile ilk günkü gibi güldürmüyordu Herkesin yüzünde yalancı bir gülümseme vardı Aslı beni almak için kapıyı çalarken zili söküp atmak istedim Herkesle vedalaşırken Aslan ailesinin kapısının hep açık olduğunu söylediler Aileden ayrılmak zor olsa da en zoru Arda dan ayrılmaktı Artık görmek için bahane aramaktan başka çarem kalmamıştı Son kez herkese baktıktan sonra yavaşça çıkıp gittim
Bahar elinde Arda nın verdiği onu koruyacağını söylediği melek kolyesini tutarken Arda Bahar ın kaldığı odanın kapısına dayanmış yokluğuyla yüzleşmeye çalışıyordu Daha fazla bekleyip onsuz yaşamayı göze alamazdı Ne olursa olsun elimi uzatacaktı |
0% |