@okyanustutkunu
|
"Çok güzelsin sevgilim."
"İğrençç." Yüzünü buruşturdu Daren.
"Çok tatlısın bi tanem."
"Öğk!"
"Bu gün birlikte nehre gidelim mi?"
"Olur gidelim."
"Nehirde ne yapcaksınız siz?"
"Sana ne Daren."
"Ayyy inanamıyorum ne iğrençsiniz. Nasıl düşünceler bunlar? Cık cık cık..."
Kıpkırmızı olmuştum.
"Kes sesini Daren!"
"Sevgilin kızarmış gibi demek ki doğru tahmin etmişim."
"Kes dedim sana!"
"Yalnız amca olmak bana çok yakışır." Daha da kızardım.
"Aaa Nova utandın mı?"
"Alaycılığını bırakmazsan seni boğarım veliaht ateş lordu. Sönersin."
"Ooo tehlikeli... zevklerin senin sorunun Arıncığım."
"Ben gidiyorum afiyet olsun size." boğazıma dizdi! Odama girdim sinirle çok geçmeden de Arın geldi.
"Sana yemek getirdim güzelim." Hızla kalkıp yanına gittiğimde kolunu açtı. Ama ben yemeği alıp yatağa oturdum.
"Sarılacaksın sanmıştım."
"Çok açım. Başka zaman." Yanıma gelip oturdu. Önüme düşen saçımı kulağımın arkasına götürüp şakaklarımdan öptü.
"Çok güzelsin."
"Lorduma benzediğimdendir."
"Daren konuşur öyle sürekli. Canını sıkma."
"Söylediği şeyler normal değil Arın."
"Biliyorum biliyorum ama Daren işte."
"Peki peki öyle olsun. Sen git işlerinle ilgilen ben yemek yiyeceğim sonra yanına gelirim."
"Tamam güzelim." yanağıma bir öpücük kondurup gitti. Hemen yemeklere daldım. Baya dağıldığım için yüzümdeki makyajı silip baştan yaptım. Saçımı da düzelttim olan modeli sevmemiştim. Birden bire ben saçımı tararken Lala geldi. Yüzü endişeliydi.
"Ne oldu Lala?"
"Arın Lorduma söyleme ama o bu gün şeye gidecek."
"Nereye?"
"Ateş Vârisi lordundan kaçmış ve ondan yardım istemiş. Nova bu iyi değil. O senin lordun. Başka bir vârise yardım etmesi karışmak benim haddime değil ama bu çok kötü. Ona engel ol yoksa krallık zarar görecektir. Evran Lordum Vârisini sakladığı için buraya saldırabilir." elimdeki tarağı hızla masaya bırakıp hemen yan odada olan lordun odasına gittim. Direkt içeri daldım ve kavga ettiğini gördüm. Adalia ile kavga ediyordu.
"Vârisim gelmenize çok sevindim. Beni dinlemiyor ama sizi dinler belki. Eğer hâlâ size sadakatliyse."
"Adalia çok ileri gidiyorsun. Laflarına dikkat et."
"SEN NE YAPTIĞINI SANIYORSUN?" öfkeyle karşısına geçtim.
"Bilmedi-"
"Başlatma bilmediklerimden! Ateş Vârisi kendi lorduyla olacak ve sen bir şey yapmayacaksın."
"Benden yardım istedi Nova. Benden yardım isteyen birini yüzüstü bırakamam."
"O zaman beni bırakırsın."
"Sen ne saçmalıyorsun Nova?"
"Ne mi saçmalıyorum? SEN DEĞİL MİYDİN LORDLAR VE VÂRİSLERİN BAĞI ÇOK GÜÇLÜ VE ÖNEMLİ DİYE!"
"Bana bağırma Nova buna anlayışla karşılık vermem." arkasını dönüp gidiyordu ki kolundan tutup kendime çektim.
"Sana yemin ederim ki Su Lordu Arın eğer ki bu saraydan çıkıp o vârisi lordundan saklarsan artık bir vârisin olmaz." inanamazmış gibi baktı bana ve öfkeyle gülüp elini saçlarından geçip bana döndü.
"Daha insanların arasından yeni gelmiş olan sen mi bana ne yapacağımı söyleyeceksin?"
"Evet çünkü sen aptallık yapıyorsun!" ona kaldırdığım parmağımı bileğimden tutarak hızla itti.
"Benimle konuşurken dikkat et Su Vârisi. Sana anlayışlıyım ama fazla ileri gitme."
"Ne yaparsın? Yoksa ne yaparsın?"
"B enden yardım isteyen birini yalnız bırakmam."
"Geri geldiğinde bir vârisin olmayacak." kapıyı şiddetle kapatıp gitti. Peşinden gittim ve karşısında durdum.
"Gidiyor musun?"
"Evet."
"Vârisliğimden feragat ediyor beni reddeden lordumu reddediyorum. Krallığımı reddediyorum." büyük bir korku ve öfkeyle bana baktı.
"Sen... sen ne yaptın?"
"Seni uyarmıştım. Şimdi git nereye gidiyorsan." ve arkama bakmadan saraydan çıktım. Öfkeyle dolmuştum ve su önümdeydi.
"Size yardım edeceğim."
"Adalia?" ve ikizimizi de bedenledi.
"Doğru olan buydu." dedi.
"Bitti her şey."
"Gelip sizi bulursa bitmez. Giderse biter. Peri yardımcınızı yanınıza göndereceğim. Dikkat edin Vârisim." ve gitti. Bir süre sonra da Lala ve yanında bir kaç çantayla geldi.
"Bunlar kıyafet bunlar yiyecek ve diğer çanta da su var. Ve bir de harita ile bir kitap. Sizinle kalmak isterdim ama onun nagueliyim."
"Teşekkür ederim Adalia. Lala gelmek istemiyorsan gelme lütfen. Tehlikeli görünüyor."
"Asla seni bırakmam."
"Artık gitmem lazım." ona teşekkür ettim ve o da gitti. Daha dün gece gülüp sohbet ediyorduk. Ona güvenmiştim.
"Gidebileceğimiz bir yer biliyor musun Lala?"
"Maalesef bilmiyorum. Orman tek şansımız gibi görünüyor. Kalacak bir yer bulabiliriz sadakatsizleri bulursak da onlarla kalırız tabi Arın Lordum bizi daha önce bulmazsa."
"Ateş Vârisini bulsun o. Pislik herif!"
"Lorduma hakaret etme! Hem o senin de lordun."
"Artık değil. Hadi yürü gidelim."
"Nereye?"
"Ne bileyim ben nereye Lala? Orman işte gider bir yer buluruz bir şekilde." arkamdan söylene söylene geldi. Pislik lord bozuntusu! Su sadıkmış! Gördük sadakatini!
"Bakın burada kim varmış?"
"Sen!"
"Zavallı Su Vârisi sarayını mı terk etti?" alaycılıkla yanıma geldi.
"Sana ne!"
"Teklifim var. Bence dinle."
"Şeytanı dinlemem."
"Ateş Vârisini sakladı. İntikam istiyorum. Sen de istiyorsun."
"Ben Lorduma zarar vermem Evran."
"Mesela evlenirsek Arın artık tamamen bedel ödemiş olur. Ne dersin?" Tek parmağını çenemin altına koyup yüzümü kendi yüzüne yaklaştırdı. Arın bunları ödeyeceksin.
"Çok da iyi bir eş adayıydın ya Evran(!)"
"Belki bu fikrini değiştirir." arkamı dönmüş giderken geriye döndüm. Lanet olsun!
"Sen nasıl! Çabuk bana ver onu Evran!"
"Cık cık cık. Anlaşma anlaşma."
"Seninle evlenmem."
"Taşı unut o zaman! Bu taş bendeyken Arın'ı rahatlıkla yok edebilirim. Bence düşün. Sonra da cevabını vermek için sarayıma gel."
"Oraya adımımı atmam."
"Taşı laflara atsam ne olabilir ki?" Lanet olsun! Taş krallık için çok önemli!
"Tamam."
"Ne tamam?" keyifle bana döndü.
"Tamam seninle evlenirim ama-"
"Gerçek olmayacak. Aynı oda olarak anlaşabiliriz."
"Asla olmaz!"
"Herkes bizi evli bilecek Nova."
"Lanet olsun seni adi pislik! Tamam! Taşı ver."
"Hayır. Şimdi olmaz belki nikahtan sonra. Yani düğünümüzden sonra. Gel." Elini bana uzattı. Adi herif! Elini tuttum ve tuttuğum gibi hızla çektim.
"Ne var?"
"Cayır cayır yanıyorsun elini tutamam." Göz devirdi.
"Aptal mısın? Ben Arın değilim. Ateş lorduyum ben elbette cayır cayır yanacağım. Hem sen sadakatsizlikten çık."
"O nasıl olacak?"
"Sadakatsiz olmak istemiyorum de. Vâris olmak istiyorum de. Kafana göre takıl."
"Bu kadar kolay mı?"
"Arın sana bir şey öğretmedi mi?"
"Yoo öğretti ben kötü bir öğrenciyim."
"Kötü olman güzel."
"Su Vârisi olmak istiyorum. Bana vârisliğimi geri ver seni lanet olasıca diyâr! AHH!"
Ve kahkaha sesleri.
"Ne o diyar sana izini geri verirken intikam mı aldı?"
"Benim senden alacağım kadar değil." Elini tekrar uzattığında elimi eline bıraktım bu sefer fazla sıcaktı ama yakmıyordu. İyi bari yanmayız. Birden etrafımı karanlık pelerini sardı kül ve ateş kokusuyla kendimi birkaç saniye sonra o nefret ettiğim sarayda buldum. Bir odada.
"Bu sefer mahzenleri vermiyor musun?"
"Burası benim odam. Uslu dur ve burada kal."
"Seninle aynı odada kalmam!"
"Az önce ne konuştuk?"
"Daha evlenmedik!"
"Sence benim umrumda mı Nova?"
"Elbette değildir seni adi herif!"
"Benimle düzgün konuş. Haddini bil ben Arın değilim o seni boğmaz ama ben yakarım."
"Senden korkmuyorum."
"Zavallı lorduna yapacaklarımdan korkmam benden korktuğunu gösterir. Perin nerede?"
"Ne yapacaksın perimi?"
"Burada bir kaç saniyede ölür gider. Çık dışarı küçük sinek." Lala çantamdan dışarı çıktı be karşısında durdu.
"Küçük sevimli pericik. Şimdi koşa koşa Arın Lorduna gidip vârisinin benimle evleneceğini söylüyorsun. Ve ona tek kelime edersen seni yakarım."
"Onu tehdit etme!"
"O zaman ona emir ver."
"Lala bu şerefsizin dediğini yap."
Kolumdan sertçe tuttu ama bu sefer yaktı. Elimi onun elinin üzerine koyup buza çevirdim. İkimizde aynı anda elimizi çektik.
"Ne o üşüdün mü?"
"Ne o yandın mı?" Sonra da Lala'ya dönüp kovduktan sonra odadan çıkıp kapıyı mühürledi.
Tek başıma gelmeyen Ateş Şerefsiziyle evlenmemekte o da oldu tam oldu! Lanet olsun! Arın çok kırılacak. Çok üzülecek.
Sadakatler lordu ihanete uğrayacak. |
0% |