@olmusumolmekten
|
Dolandırılmıştım ! Bunu idrak edebilmem ise sadece yirmi dakikamı almıştı. Kafamı yerden yere vurmadan önce yeniden yaşanan olanları zihnimden geçirdim. Hayvanlara yardım eden bir hesap bana mesaj atmıştı yüksek takipçili olduğu için de dikkatimi hemen çekmişti. Bir de zaten çok nadir mesaj alırdım. Bana " nesli tükenmekte olan hayvanların varlığını sürdürebilme kampanyası "için yardımda bulunup bulunamayacağımı sorduğunda tabii ki de tereddütte kalmıştım zira hesabın kim tarafından yönetildiğini bilmiyordum fakat ardından gelen mühürlü dilekçeleri gördüğümde devletten izin alındığını sanıp kart bilgilerimi girip sadece 250 Tl atmak istemiştim! İçimdeki hayvan sevgisi ile oynayan aşağılık kişiler kartımdaki bütün paramı çekip beni dımdızlak ortada bırakana kadar. Staj maaşı ile emek emek dizdiğim bütün param püf olup ellerimin arasından uçmuş gibiydi. Tabii durmadım hemen hesabına girip methiyeler düzeceğim sırada engellendiğimi anladım. Hızlıca stolk yaptığım hesaba girerek adi bir dolandırıcı olduklarını paramın hemen geri yatmasını söyledim. Aynen kardeşim! Mesajıma sadece görüldü atıp ardından hesaplarını gizliye almalarıyla kalbim artık bu acıya dayanamadığı için yere çöküp ağlamaya başlamıştım bile fazlasıyla feryat figan ağlamalarım ile birlikte annem sanki etlerimin koparıldığını sanarak odama girdi. Zaten ağlamaktan nefes alamazken annemin noldu diye soruları arasında sadece ağzımdan alabildiğim kadar nefes almaya çalışıyordum. "Beyza noldu!" Kolumdan tuttuğu gibi beni silkelemesi ile duvardaki peteğe kadar uçurmuştu. Benden bu kadar parayı elimde tuttuğumu sanmayacağından dolayı rahattı. Kafamı iki yana sallayıp başımı büktüğüm dizlerime koydum. Annem gelip başımı kaldırdığında " Sakin ol kızım sıkma canını ne kadar vardı hesabında söyle polise gidelim." Yavaşça bir nefes alıp annemin gözlerine baktım gayet sakin duruyordu "Sakin ol canını almadılar ya." Demesiyle akan yaşlarımı elimin tersi ile silip konuştum. " 10 bin TL" Annem gözlerimin içine bakarak parayı idrak etmeye çalışıyordu benim ardımdan tekrarladı "10 Bin TL?" Kafamı salladığımda omuzlarımdan tuttu. "Bana bak Beyza senin ilkokuldan beri matematiğin kötüydü kızım şimdi bak bana on bin bak on bin tane para anladın mı kızım bir 10 var başında ardında üç tane sıfır var biliyorsun dimi kızım." Kafamı onaylar biçimde salladığımda biraz da olsa sakinlemiştim. "Evet anne 10.000 TL doğru diyorsun o kadar." Dememle annemin bayılması bir olmuştu. Şok içerisinde yerde yatan anneme bakarken bir kez daha ağlamaya başlamıştım. Tüm bu olaylar üzerine karakola gelmiş ellerim başımda oturuyordum. Birazdan ifade vermeye gideceğim için ağlamamak için kendime motivasyon veriyordum. Bir de konuşma hazırlığı yapıyordum tabii çünkü sosyal anksiyetem vardı. Polisin beni çağırması ile birlikte adımlarımı odaya doğru atmıştım. Asla dizilerdeki gibi olmayan ifade verme yerine geçtiğimde karşımda esmer üniformalı orta yaşlarda bir polis duruyordu. "Hoş geldiniz buyrun oturun." Demesiyle öndeki siyah deri koltuğa oturdum. Bilgisayarsan bir şeyler yapmaya devam ederken 'artık birisi bana yardım edebilir mi?' Diye düşünüyordum. Beş dakikanın ardından yeniden bana döndüğünde "Ben Polis Memuru Cihan Demir, ifadeni ben alacağım şimdi bana olayı anlatmanı istiyorum." Demişti. Şükür nidaları sıralarken az önce yaptığım bütün çalışmalar boşuna gitmişti çünkü ülkeye yeni gelmiş mülteci gibi konuşmaya başlamıştım. "Şey oldu.. ben, yani dolandırıldım!" Bilgisayardan gözlerini çekerek bana baktığında kendimi aptal gibi hissetmiştim. "Sakin ol nasıl dolandırıldın peki?" "Şimdi şöyle ben evde kendi kendime otururken bana mesaj geldi nesli tükenen hayvanları yeniden yaşatma derneği gibi bir şey ben de yardım olsun istedim tabii ama hemen atmadım ardından mühürlü belge fotoğrafları atınca gerçek sanıp kart bilgilerini attım sonra da mal gibi ortada kaldım." Pür dikkat anlattıklarımı dinlerken hafiften güldüğünü anlamam çokta zamanımı almamıştı. Sinirle kaşlarımı çattığımda "Tekefonunu verir misin dosyaya dekontları ekleyelim." Dedi telefonu sağıma soluma bakarak aradığımda cebimden çıkarıp konuşmayı açıp uzattım. Telefonumda bir kaç şey yaparken kendimi tutamayarak kendi kendime mırıldandım. "Çok kötüyüm galiba ağlayacağım." " Ağlanacak bir durum yok herkesin başıma gelebilir sıkıntı yapma." Telefonu bana uzattığında ellerimiz anlık olarak değmişti telefondan ne yaptığına bakarken dik oturmaya başlayarak konuştu. " Dediklerinin hepsini yazdım kendi numaramı da kaydedip bütün şahısla olan konuşmalarını kendime attım. Dosyanı ben yöneteceğin herhangi bir şey sormak istersen mesaj atabilirsin, geçmiş olsun." Yerimden kalkıp yavaşça kapıya doğru yönelirken içimden sadece tek bir ses yükseliyordu "Geçirenler sağ olsun." |
0% |