Yeni Üyelik
15.
Bölüm

İntikam İçin

@oohhhaaaaaaa

Tören bitince ordan ayrıldım. İntikamlarını almadan buraya gelemezmişim gibi hissettim. Üstümü değiştirip karargaha geçtim. Albayın kapısını çalıp gir sesi iler içeri girdim. Bir süre sessiz bana baktı.

 

" İntikam istiyorsun, biliyorum."

 

" Tek bir şey istiyorum. Dağa çıkıp o itlerin leşlerini. "

 

" Bunu yapamam asker."

 

" Komutanım siz göndermeseniz ben kendim gitmek zorunda kalıcak."

 

Kaşları çatıldı. Bir kaç sanıye düşünüp derin nefes verdi.

 

" Üstler ile konuşucam yüzbaşı, o zamana kadar sorun istemiyorum."

 

" Emredersiniz"

 

Odadan çıkıp bahçeye geçtim. Hala alışamadığım yokluklarına. Sanki birazdan Alparslan yanma gelicek ve...ve....offff. çok özledim. İki kardeşimi ve sevdiğim amadı. Üçünüde çok özlüyorum. Saatlerce orda oturdum. Cebimdeki sigara paketi içmekte bitti. Yanımdan geçen erlerden birinden sigara bulmasını istedim. Gelen yeni paketi alıp içmeye devam ettim. Yanıma yaklaşan adım sesleri döndüm.

 

"Komutanım buyrun hava serin üşümüşsünüzdür. "

 

Yanıma bir bardak çay ve kalın bir hırka bıraktı.

 

" Saol aslanım.

 

" Ne demek komutanım. "

 

Yanımdan gidince çayı elime alıp bir yudum içtim. Boğazımın kuruduğunu o zaman anladım. Hırkayı üstüme alıp bir sigara daha yaktım. Onlarda üşüyordur şimdi. Gözümden bir damla aktı hızla. Çaydan bir yudum daha aldım. Önce Mustafa şimdi Hakan, Salim ve Alparslan. Aklıma Ömer ve Sevgi gelince telefonu çıkarıp onları aradım. Sevgi telefonu hemen açtı.

 

" Abla"

 

" Prensesim, nasılsın, Ömer nerde?"

 

" İyiyim abla, Ömer odadaydı bakıyım bi."

 

Telefondan Sevginin bağırmasını duydum.

 

" Ömer, gel bi."

 

Bir kaç saniye sonra uzaktan Ömer'in sesi geldi.

 

" Ne oldu?"

 

" Ablam telefonda seni sordu."

 

" Hoparlöre al."

 

Sevgi sesi hopörleri aldı.

 

" Pınar abla nasılsın?"

 

Kötü

 

" İyiyim aslanım, sen nasılsın?"

 

" Bende iyiyim, Sevgi ile uğraşıyorum."

 

" Ne alaka ben, hem ben hiç bir şey yapmadım"

 

" Tabi yapmadın "

 

" Kapa çeneni Ömer "

 

" Yeter, siz niye tartışıyorsunuz şimid. "

 

" Abla bu Sevgi varya gidip..."

 

Sesi bir anda gibince telefonun ekranına baktım. Suratıma kapattılar. Ne karıştırıyor bunlar.

 

Tekrar aradım hemen. Bir süre sonra telefon açıldı. Sevgi nefes nefese konuşmaya başladı.

 

" Aaa abla kapanmış telefon, hiç farkında değilim ya."

 

" Yaaa, bak küçük hanım bu numaralar bana sökmez. Bir işler var sizde ya sen söyle ya ben öğreniyim. "

 

" Yaa abla yok bir şey. Hem boşver beni sen ne yapıyorsun. Timin nasıl? "

 

" Dün üç şehit verdik. Biri bizim timden di. "

 

" Başımız sağolsun "

 

" Vatan sağolsun."

 

" İstersen yanına gelelim abla."

 

" Gerek yok kuzum. Görev çıkacak gibi zaten. Bi belli olsun haber veririm sana. Neyse öyle sesinizi duyayım diye aradım. Allah'a emanet, dikkat edin."

 

" Sende abla. Göreve gidersen ara beni."

 

" Tamamdır."

 

" Görüşürüz."

 

Telefonu kapatıp bir süre düşündüm. Kafamda ne yapacağımı dağıt planlar yaparken yeni bir güne başlanmıştı bile. Güneş daha yeni doğarken albayın postası yanıma geldi.

 

" Yüzbaşı, albay sizi bekliyor."

 

" Geldi."

 

Oturduğum yerden kalkıp hızla albayın odasına çıktım. Kapıyı çalıp gel sesi ile içeri geçtim. Selam verip beklemeye başladım.

 

" Otur yüzbaşı."

 

Olduğum yerde beklemeye devam ettim.

 

" Bu bir emirdir. Otur şuraya."

 

Karşısındaki boş yere oturdum.

 

" Üstler ile konuştum. Zor oldu ama halettim. Doğlarda şu ara çok fazla küçük kamplar kurulmaya başladı. Temizlenmesi gerekiyor. Ama tanınmaman gerek yüzbaşı. Akşama kadar hazırlan. Akşam yola çıkacaksın."

 

" Emredersiniz."

 

Yanından ayrılıp eşyalarımın olduğu yere geçtim. Lazım olan şeyleri çantaya koyup simsiyah giyindim. Yüzümü siyah bir bandana ile kapatıp akşama kadar biraz uyumaya çalıştım. Sekiz gibi kalkıp mühimmat alarak albayın yanına çıktım.

 

" Dikkatli ol yüzbaşı. Biliyorum acın taze , intikamımızı al. Telsizin açık olsun. Sana her an ulaşmama gerekebilir."

 

" Emredersiniz "

 

" On dakikaya helikopter kalkıyor. Yolun açık olsun."

 

" Saol."

 

Odadan çıkıp pistin oraya geldim Sevgi'yi aradım hemen.

 

" Abla."

 

" Ömer yanındamı güzelim."

 

" Burdayım abla."

 

" Canlarım şimdi bir göreve gidiyorum, ne zaman gelirirm belli değil. Kendinize dikkat edin. Önce Allah'a sonra birbirinize emanetsiniz. "

 

" Vedalaşır gibi konuşma abla."

 

" Sende kendine dikkat et abla. "

 

" Sizi seviyorum kuzularım."

 

" Bizde seni seviyoruz abla."

 

" Bizde seni seviyoruz abla."

 

" Allah'a emanet olun."

 

" Sende." Telefonu kapatıp helikoptere bindim.

 

İşti şimdi başlıyoruz. Dişe diş, kana kan. Kardeşlerim için.

Loading...
0%