Melis’in evde kediyi tek başına bırakıp gitmek hiç içine sinmiyordu. Aslinda kakao oldukça iyiydi. Veteriner muhtemelen sokak kedileri ile kavga ettiğini ama önemli bir sorunu olmadığını söylemişti. Fiziksel olarak kalıcı bir hasar olmayacaktı. Merhemlerle birlikte acısını da hissetmeyecekti. Ancak Melis’in gözlemlediği kadarıyla hareketleri garipleşmişti. Oldukça korkak davranıyordu. Sürekli ağlıyordu.
Veterinerden çıktıktan sonra “Madem bana sığındı, ben de onu bırakmam.” diye geçirdi içinden. Geri dönüp ona bir yatak ve mama kapları aldı. Bundan sonra bir ev arkadaşı olacaktı. Bundan mutluluk duymuştu. Kediyi eve getirdikten sonra ona mama kabının yerini öğretti. Biraz mama yedikten sonra kendisine güvenli gelen bir köşe seçip uyumuştu.
Melis bir süre kediyi kafeye götürmemeye karar verdi. Kalabalık ve dışarıdaki kedilerin onu ürkütebileceğini düşündü. Böylece onu evde bırakarak dışarı çıktı.İşe giderken gergindi. Dün kırdığı pottan sonra Emre’yi görecek olmak onu korkutuyordu. Bir yandan da adamı göreceği için heyecanı da devam ediyordu.
Ancak saatler ilerledikçe korkusunun da heyecanının da boşa olduğunu anladı. Emre gelmemişti. Melis’in ona olan ilgisini fark etmişti. Fark ettiğini de açık açık açık belli etmişti ve gelmemişti. Her Gün kahve almaya gelen adam tam da bugün gelmemişti. Demek ki rahatsız olmuştu. Muhtemelen bir daha da gelmeyecekti.
Melis bu düşüncelerle utancı ve üzüntüsü ile kala kalmıştı artık.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
6.9k Okunma |
906 Oy |
0 Takip |
47 Bölümlü Kitap |