Kedinin ikinci hayatı 4. kısım

O gece Emre bir daha uyuyamadı. Kendine bir kahve demledi. Kahvesini içerken klasiklerden bir roman okumaya başladı. Zorro bu sırada az önce hiçbir şey yaşanmamış gibi adamın kafasında, göğsünde, göbeğinde ve ayaklarında dolanıp duruyordu. Rahatını bir türlü bulamıyordu. En son kafasını kitap ile Emre’nin arasına soktu. Ve en rahat yerin burası olduğuna karar verdi. Emre de mecburen Zorroyu sevmeye koyuldu.

Sonra aklına bir fikir geldi. Pis pis sırıtarak Zorroya baktı ve kumandaya uzandı. İnternete bağlı olan televizyonundan büyük kedi belgeseli açtı. Zorro çıldırmış bir şekilde televizyona doğru hopladı. Sahibi ise onun televizyon önünde kabarmasını eğlenerek izliyordu. Ancak bir süre sonra Zorro dayanamadı ve televizyona saldırdı. İşte tam o sırada koca bir aslan ağzını açarak kükreyince, Zorro da birden uçarak sahibinin arkasına sığındı.

Emre bu olanlardan çok eğleniyordu. Yine de kediye kıyamadı ve kanalı değiştirip çizgi film açtı. Zorro çizgi filmlere bayılırdı. Yavaş yavaş adamın arkasından çıkıp televizyonun tam karşısındaki koltuğa geçti. Kısa süre sonra horlamaya başladı. Emre de rahat rahat kitabını okudu.

Güneşin doğuşu ile kitabını bıraktı. Saate bakmak için telefonunu eline aldığında Pelin’den gelen mesajı tekrar gördü. Canı sıkılmıştı. İç geçirerek duşa girip hazırlanmaya başladı. Bir yandan da kafasından bugünün planını yapıyordu.

Pelin’e hiç cevap vermek istemiyordu ama evden çıkmadan ona mesaj atmalıydı. Çünkü kahvecide karşılaşma ihtimalleri vardı. Ayrıca ilk adımı o atmıştı ve tepkisiz kalmak çok yavşakçaydı. Bir şekilde incitmeden mesafeyi koyabilmeliydi.

Aslında bugün kahve içmek için gitmese de olurdu. Sonuçta sabah kahvesini çoktan içimişti ama o kafeyi seviyordu. Kafeyi içindeki insanlar dahil fazlasıyla uyumlu buluyordu. Her şey olması gerektiği gibi hissini yaşatıyordu ona.

Televizyonu kapatır kapatmaz Zorro ayağa fırladı. Emre başını biraz okşadıktan sonra kabına su ekledi ve mamasını koydu. Kedi sanki yıllardır yemek yemiyormuş gibi kabına yumuldu.

Kapıdan çıkmadan önce Pelin’e mesaj attı.

“Çok iş yoğunluğum var. İlk fırsatta sana dönmeye çalışacağım.”