Saçımda gezinen ellerle gözlerim aralandı ablamın kollarına girmiş camdan esen rüzgara yüzümü dönmüş

bir ayağımı yataktan atmış

vaziyette uyanmıştım.

"Günaydın hayatımın anlamı"

diyerek ablamın yanağından öpüp kalktım

bugün işlerim vardı enerjim yerindeydi

Şarkı çalmasada dans ede ede banyoya girip işlerimi hallederken bile aynada acayip danslar ediyordum bir anlık kendime şaşırmıştım tekrar odamıza dönüp bugün bizimkilerle buluşacağımızı isterse onunda gelebilecegini söyledigimde reddetmişti ama biraz ısrar etmiş hava almanın iyi geleceğini söylemiş ve başarılı olmuştum

"Hep böylesin" dedi ablam laf arasında

"nasılmışım güzelim değilmi ?"

"Güzelsin tabi de onu kast etmiyorum hani hep böyle zor bir gece geçirdiğimizden sonra hiç bir şey olmamış gibi güle eğlene kalkıyorsun ya ondan bahs ediyorum."

Dediğinde bir şey söylememiştim doğru söze ne denirdi ki .

"Acın varsa üzgünsen bunu bastırma gizlemek için mücadele verme saklama"

"Tamam " dedim ama bu alışkanlıktan kişiliğe dönmüştü artık bırakmam biraz güçtü .berfin'e ve yağız'a bugün müsaitlerse buluşacağımızı yazdım dünde konuşmuştuk ama yinede işleri varsa onları alıkoymak istemezdim mutfağa geçtiğimde annem hala uyuyordu. oyüzden çayı koyup kahvaltı hazırlamaya başlamış çok geçmeden ablam yardıma gelmişti mutfağa her girdiğimde yaptığım gibi yine elimi yakmıştım arkadaki çaydanlığı alıyım derken yumurta pişen tavaya bileğim yapışmıştı ufacık bir inleme ağzımdan firar edince ablam bana dönmüş yine azarlarlarına başlamıştı.

"Kaç kere diyeceğim asin ya dikkat et biraz besmele çekte gir şu mutfağa illa sakatlıycan bir yerini suya tut çabuk! " diye telkinlerine bu sefer uymuş bileğimi suya tutup işime devam etmiştim .

Annemin odasına girip onuda uyandırdım kahvaltıya çağırmıştım kahvaltıdan sonra bu sefer bulaşıkları anneme bırakmış ablamla hazırlanıp buluşacağımız yere gitmek için taksi çağırmıştık.

Biz geldiğimizde yağız ile İrem çoktan gelmiş hararetli bur şekilde sohbet ediyorlardı biz gelince durmuşlardı.

"Rahatsız olmayın"desemde çoktan sarılmak için ayağa kalkmışlardı

Yağızla ablam el sıkışırken berfin'e sarılıyordum .

"ayy ne kadar özlemişim." dedim daha sıkı sarılırken işlerimizin yoğunluğundan görüşmelerimiz zaten az ken hepten azalmıştı

yağız'a geçince onada gülerek sarılmıştım ablamın bakıp bakmadığını konturol etmesi komiğime gitmiş onun bakmadığını görünce derin bir nefes çekerek boynuma öpücük kondurmuştu bende kıkırdayarak ona sıkıca sarılmıştım.

bugün çalışmadığı için üzerinde tişört ve keten bir pantolon vardı sarı 'ya yakın saçları dağınıktı ama ona yakışıyordu

Yerlerimize yerleşmiş çoktan bir sohbet açılmıştı fakat ben nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum Berfin daha anlayışla karşılardı ama yağız yürütemeyecegimizi düşünüp ayrılmak istermiydi? ,eğer isterse çok üzülürdüm ama kabul ederdim onada hak verirdim lanet olsun çok düşünceliyim

Ablamla berfin derin bir sohbete girmiş yağız onları dinliyor arada dahil oluyordu gözleri yanındaki benim üzerimde vücudumu süzüyor göz göze geldiğimizde gülüp göz kırpıyordu. Ablam ilişkimizi biliyordu ama sürekli dikkatli ve anlayışlı olmamı tambihliyordu

Sipariş ettiğimiz içecekler gelmişti

"Ee sen napiyon nasıl gidiyor kanka "dedi Berfin

"İyi nasıl olsun....,aslında bir şey söyleyecektim size oyuzden çağırdım"

dediğimde dikkatleri bana döndü

"Çalıştığım yerin ikinci şubesinde ciddi bir eksiklik var .biliyorsunuz ki üç seneyi aşkın bir süredir yanlarındayım ücretindende patronumdan da memnunum o da bana güvendiği için benide Antalya'da ki şubelerine almak istediler ." Dediğimde yağız kaşları çatık duruyor berfin şaşkınlıkla dinliyordu .

"İlk başta kabul etmedim ama mantıklı düşününce yattı kafama çünkü iki şubeyi işletmekte güçlük çekiyorduk orda bir tık daha fazla iş var ama güvenilir çalışan bulmak zor en azından ordan kazanılan gelirle burdaki yerimizide rahata erdire biliriz diye düşündük bu yüzden kabul ettim" dediğimde

Berfin tebrik etmiş benim adıma sevindiğini kendisinin biraz üzülüp sıkılacağını söylemişti yağız çatık kaşlarıyla düşünceli bir vaziyette masaya dikmişti gözlerini

"Yağız biz şuradaki masaya bir geçelim mi?" dedim sessizce yağız kafasını kaldırıp onaylamıştı o oturduğunda yanındaki sandalyeyi çekip yanına oturmuştum

Vücudunu bana doğru döndürmüştü

"Biliyorum zor bir karar ama emin ol mecbur olmasam gitmezdim ."

Dediğimde hala bir şey söylememişti elini elime alarak

"Bak eğer ilerletmek istemezsen

seni anlamaya çalışır-"

Demeye kalmadan

"hayır öyle bir şey yok ben nasıl bırakırım seni sırf şehir değiştiriyorsun diye "

Elini tuttuğum elinden tutup çekti beni kendine sarılıdı

Ablamla gözlerimiz kesişti karşı masadan tebessüm etti Berfinle de göz göze geldik yüzü düşük bize bakıyordu beni görünce acı bir tebessümle güldü

Yağız 'dan ayrılıp tekra yüzüne döndüm

"Seninle sevgili olmadan önce ufak bir anlaşma yapmıştık hatırlıyorsun değilmi"

Yağız benden hoşlandığını söylemiş sevgili olmak istediğinde ona açıkça cinselliği istemediğimi belirtmiştim oda buna saygı duyup kabul etmişti

"Evet hatırlıyorum "demişti

"şimdi aramıza mesafede girecek bak seni gerçekten seviyorum ama seni zorlayamam bunun için anladın mı? "

"Zorlamıyorsun asin .dert etme sen bunu "

"Peki tamam "dedim öyleyse öyleydi o kendini daha iyi biliyordu .

"Ne zaman gidiceksin tam olarak" diye sordu

"Bir aya yakın zamanım var anca

toparlanırım zaten " diye yanıt verdim

"Anladım "demişti

Gözleri bileğime takıldığında

"Buraya ne oldu ?" Diye sorduğunda yandığını söylediğimde belki bana öyle gelimişti ama yüzünü hafif buruşturmuştu çok mu kötü diye baktığımda henüz kabuk bağlamadığı için kızarık ve şişti

O ana kadar acısını unutmuştum ama o öyle bakınca dahada artmıştı canımın acısı

biraz daha oturduktan sonra müsade isteyip kalktık ablamla çarşı pazar dolaşıp yeni yaşayacağım yer için eşya almaya gittik orası yaşayacağım yerdi ama inşallah hiç tatmadığım ev sıcaklığını verebilirdi ,verdirebilirdim .

Bir kaç tava tencere bir iki tabak bardak kaşık ,çatal vs mutfak araç gereçleri okeydi

Ablamın bir elbiseyi beğenmiş etiketine bakınca geri yerine bırakmıştı ablamın bedenine olanı bulup kasaya geçidim ve hallettim benim ablam hep kendinden önce beni düşünürdu bir elbise çokmuydu ?

Aldıklarımızı eve bırakmış dedemi görmeye gitmiştim kapıyı açmış bizi görünce yüzünde güller açmıştı

"Ooo bebelerim gelmiiş " dedem bize böyle hitab ederdi bebeğim değil bebelerim.

Elimdeki tatlı malzemelerini kenara bırakıp koşarak ihtiyarlamış kollarının arasına girdim işte bu bir ev sıcaklığıydı tıpkı abla ve annemde tattığım gibi dedemdede oluyordu.

Benden sonra ablamda sarılmışken. bende içeride televizyona bakan bizi fark etmemiş babannemin yanına ilerledim kafasını bana doğru çevirdi gözlerinde tarifsiz fırtınalar koptu önce şaşırdı ,sonra sevindi ,sonra hüzün kapladı mavilerini onlada sarıldıktan sonra ablamı zorla oturtmuş kendinin halledecegime ikna etmiş dedemin en sevdiği bisküvi tatlısını yapmak için kolları sıvadım ve evet bu sefer besmeleyle hatta sağ ayağımla girdim mutfağa.

Dedeme eskidende öğrendiğimiz tariflerden yapardık yerdi güzel olmuş elinize sağlık der överdi ama hiç birini bisküvi tatlısı kadar içten yemiyordu .artık yaşlanmışdı bu durum beni üzüyordu ama hayatın kanunuydu değişmeyecek olan

Dedem ara ara mutfağa uğramış gerek olmadığını kendimi yormamamı söyleye söyleye beni izliyor sonra tekrar salona geçiyordu tatlıyı buzdolabına yerleştirip bende salona geçtim babam belki buraya gelir belki kendi yaşadığımız yere geçerdi pek takılmadım ben ailemi özlemiştim gerisi tezahüratdı

Dedemle babannemede yumuşak ve anlayabilecekleri şekilde anlatmıştım geçici müddetliğine Antalya'ya yerleşeceğimi .dedem ilk başta

" Nerden çıktı bu " desede sonralara doğru

Biraz daha anlayış göstermişti

Dedem ve babannemle yaptığımız çay faslından sonra eve dönmüştük babam evdeydi sinirli bir şekilde televizyona bakıyordu bizi görünce bir anlık baktı suratını buruşturup tekrar döndü çok kıymetli futbol kanalına

Ablamla aldığımız şeyleri anneme gösteriyorduk annem genel olarak beğenmiş hatta bir tanesine el koymuştu .

İKİ HAFTA SONRA

Tam Tamına iki haftayı bitirmiştik ve bende bitmiştim .

bütün eşyalarımı kolilemiş , kıyafetlerimi valize ,sığmayanları büyük poşetlere yerleştirmiştim kitaplarımı kutulara koyup çoğunluk olan iş ablamla annemin yardımıyla nerdeyse bitirmiştik mobilya almamıştım görev bitince gideceğim için Antalya'dan eşyalı bir daire kiralamak istiyordum bulabilirsem tabii

Elimi yüzümü yıkayıp kapı sesi duyunca

"Geldimi babam ?" diye fısıldadım ablama

Gözünü kırpıp onayladı

İçeri girdi babam ablama gülümsiyerek sarıldı annemde bu sıra elindeki poşetleri alıyordu ablamdan ayrılıp bana baktı suratı düştü yüzünü buruşturdu

sarılmasını bekledim.

"Hoşgeldin baba "dediğimde

"Hoşbulduk " deyip öylece geçip gitti

Babamın O bakışları ömrüm boyu unutamayacağım bakışlardı

Babamın gelmesini beklerken boynumdaki kelebekli kolyeyle oynuyordum

Babam nihayet geldiğinde

"Baba konuşabilirmiyiz?" diye sorduğumda

Kafasını sallamıştı Karşısına geçip oturdum

Parmak uçlarımla oynuyor halıya bakıyorken güçlükle kafamı kaldırıp göz teması kurdum

"Küs gibi ayrılalım istemiyorum ,rızanla göndermeni istiyorum elimde olsa gitmeyeceğimi sende biliyorsun....hem belki bir şehir değişikliği iyi gelir. sizde ,bende ziyarete geliriz görüşürüz yani"

"İyi git " demişti babam

"Gerçekten mi ?"

"Evet aklına koymuşsun zaten git ,geri dönmen şartıyla "

"Gelicem söz "demiş sarılmak istedim ama çekinmiştimde teşekkür edip kalktım

ve odamızın kapısından bizi sessizce dinliyen ablama sarıldım öyle sarıldım ki ikimizde sırt üstü gülüşerek yatağa düşmüştük. son bir haftamdı burada onları izleyip ihtiyaç duyacak olsamda elimi taşın altına koymalıdım

Derken komidinde duran telefonuma mesajlar düşmüştü ısrarla titreyince yağızdan olduğunu görünce

gülümsedim bir saat buçuk saati önce atmıştı ama mesaj sayfasına girince yüzüm düştü yağız ağzı gözü kan içindeydi ne oluyordu???