Yeni Üyelik
8.
Bölüm

7.Bölüm Zamanın Güzelliği

@ozlem_a

 

Dün provalarımı yapmıştım.Cansu'ya da gösterdiğimde çok beğenmişti.Hayranlıkla izlediğini söylemişti.Salonu kapatıp akşam beraber yemeğe gitmiştik.Gece biraz yürüyüş yapıp vakit geçirdikten sonra evlerimize dağılmıştık.Bugün Mirza'nın yanına gidecektim.Çiçekçinin önüne gelince hoşuma giden çiçekleri seçmiştim.Beyaz güller, kırmızı güller aralarında bir kaç papatyalar.Tamam olduğunu söyleyerek çiçekçiye parasını verdim.Bir taksi çağırıp adresi söyledim.Dışardan denizi izlerken ne kadar çabuk geldiğimizin farkına varamamıştım bile.O eşsiz Deniz'in güzelliğine büyülenmiştim her zamanki gibi.Taksiden aşağı inip adrese tekrar baktım.Bu ev olmalıydı.Kocaman bir villa desek daha doğru olur.Ailenin tamamı burda oturuyor galiba diye düşündüm yoksa neden bu kadar büyük bir evde oturur ki bir insan.Kapıya yaklaşıp önce etrafıma baktım.Kucağımdaki çiçek biletini düzeltip zile bastım.Kapıyı tanımadığım bir yüz açmıştı.

-Buyrun kime bakmıştınız?

-Ben Mirza'yı görmeye geldim.Ayşe Hanım davet etti beni.

-Tabi buyrun Ayşe Hanım söylemişti.

İçeriye geçince ceketimi çıkarıp yanımdaki kadına verdim.Ayakkabılarımı çıkarmama gerek olmadığını söyleyince içeri böyle girdim.Salona geçtiğimde evde sessizlik hakimdi.Ayşe Hanım içeriye girince ayağa kalktım.

-Hoşgeldin canım.

-Hoşbulduk Ayşe Hanım.

Ayşe Hanım'a getirdiğim çiçekleri verirken o da beni öpmeyi ihmal etmedi.Yakın olması hoşuma gidiyordu.Ne de olsa daha yeni tanışmıştık.Ona rağmen beni sevdiğini hissedebiliyordum.

-Bana Hanım deme lütfen.

-Abla desem olur mu ki?

-Neden olmasın canım.Abla de sen bana hem ben seni çok sevdim.

-Bende sizi çok sevdim.

Gülümseyerek verdiğim cevap üzerine içeriye geçen kadını çağırıp iki tane kahve istedi.

-Nasıl içiyordun kahveni canım?

-Orta şekerli.

-Bir tane sade bir de orta şekerli kahve yap canım bize.

Kadın içeriye geçince Ayşe abla bana döndü.Çiçekleri koklayıp masanın üzerine bıraktı.

-Mirza nasıl oldu?

-Odasında dinleniyor.Geldiğinden haberi yoktu az sonra çıkalım yanına.

Kadın kahveleri getirince Ayşe abla çiçekleri verip suya koymasını istedi.Mirza'nın odasına götürün diye de son sözünü belirtti.

-Eviniz çok güzelmiş.

-Teşekkür ederim kızım.Biraz büyük bizim için aslında.Gelinim,oğlum ve torunum geldiği zaman daha kalabalık güzel oluyor.Onlar yoksa sessiz sakin.Mirza kendi odasında.Ela kendi odasında bizde Fatih'le baş başayız.

Oğlunun ayrı evi vardı demekki diye düşündüm.Eşi de hamileydi son ayları olmalıydı.

-Gelininiz hamileydi değil mi?

-Evet ikinci torunum olacak.Küçük bir kızımız daha olacak.Doğumuna az kaldı.Buraya davet ettim ne olur ne olmaz diye bizde kalacaklar doğuma kadar.

Ne kadar düşünceli bir kadındı.Kahvelerimizi bitirip masanın üzerine bıraktık.

-Gel ben sana Mirza'nın odasını göstereyim.

İkimizde ayaklanıp yukarıya çıktık.

-Burası Ela'nın odası şuan evde değil.Okulu burada ama dersleri çok yoğun olduğu için pek göremiyoruz.

-Ne bölümü okuyordu?

-Psikoloji okuyor.Çok iyi bir psikiyatri olacağını söylüyor.İyi yerlere gelmesini çok istiyoruz.

-İnşallah hayalleri gerçek olur.

-Sen ne iş yapıyorsun kızım?

-Ben balerinim.Bale salonun var kendime ait orayı işletiyorum.

-Seni dans ederken görmeyi çok isterim.

-Yakın zamanda yarışmam var hepinizi davet edeyim buyrun gelin.Mirza'ya yerini ve gününü mesaj atarım.

-Tamam canım geliriz bizde.

Mirza'nın odasına gelince Ayşe abla içeri gelip benim geldiğimi söyledi.Sonra ben içeri girince o da işi olduğunu söyleyip odadan çıktı.Mirza yatağında hafif doğrulmuş bir şekilde oturuyordu.Ellerinde kağıt ve kalem vardı.Sanırım çizim yapıyordu diye düşündüm.Ayağa kalkıp karşıladı beni.

-Hoşgeldin.

-Hoşbuldum.

-Gel otur lütfen.

Yatağının ucuna çantamı bırakıp daha sonra oturdum.Oda benim yanıma geldikten sonra bana baktı.

-Gelmene çok sevindim.

-Rahatsız ettiğimi düşünüyorum.Hatırlamadığın için kendimi de uzak tutmak istiyorum senden.

-Hatırlayacağıma emin olabilirsin.Aklımdan silebileceğim bir kişi olmadığını biliyorum.

Söyledikleri sözler karşısında istemsiz gülümsemiştim.Böyle düşünmesi beni mutlu etmişti.Ben konuşmayınca Mirza konuşmaya başladı.

-Çizimlerime bakmak ister misin?

-Olur tabi.

Eline aldığı çizimleri yanıma getirip tek tek göstermeye başladı.Bir birinden güzel ayakkabı modelleri karşısında şaşkınlıkla ağzım açık kalmıştı.

-Bunları sen mi çiziyorsun gerçekten? Hepsi birbirinden güzel.

-Beğenmene sevindim.Yeni bir koleksiyon için hazırlanıyorum.

Elimdeki kağıtları yanıma bırakıp ona döndüm.

-Yakında bale yarışması var annenleri de davet ettim.Sende gelir misin?

-Tabi isterim.

-Ben sana yeri ve gününü mesaj atarım o zaman.

-Yeni telefon aldım.Numaramı vereyim ben sana.

Tamam diyerek telefonumu çıkardım.Numarasını verince telefonuma kaydettim.O da beni kaydedince ayaklandım.

-Gitsem iyi olacak artık.Sende baya toparlamış duruyorsun.Tekrar yürürken görmek çok güzel seni.

-Yine gelecek misin?

Bu soruyu beklemediğim için biraz afallamıştım.Beni görmek istediği için mi böyle diyordu yoksa benden sıkılmış mıydı?

-Yarışmaya az kaldı biraz çalışmam gerekiyor.Yarışma günü görüşürüz.

-Peki madem.Bu arada Beril önümüzdeki hafta tekrar başlayacak.

-Tamam gelsin bekliyorum heyecanla.Öyle bir öğrenciyi kaybetmek istemem.

Mirza gülerek odasının kapısını açtı.Aşağıya kadar bana eşlik etti.

-İstersen eve bıraktırabilirim.

-Taksi çağırman yeterli olur benim için.

Taksi çağırdıktan sonra benimle bekleme başladı.Bahçe kısmına geçip etrafa baktım.Çok güzel çiçekler,bitkiler vardı.

-Bir dahakine daha uzun kalabilirsin.

-Hatırladığın zaman daha rahat edebilirim diye düşünüyorum.

-Çekinmene gerek yok seni hatırlayacağımı biliyorum.Bu güzelliği hatırlamamak mümkün değil.

Söylediği sözler karşısında yüzümdeki sıcaklığı engelleyememiştim.O da fark etmiş olacak ki yüzündeki tebessümü gizleyemiyordu.Hafif bir gamzesi vardı dudağının kenarında.Daha fazla yüzüne bakmayıp önüme doğru eğildim.Taksinin geldiğini görünce hızlıca uzaklaştım.Arkamdan yine bekliyorum diye bağırması içimi kıpır kıpır etmişti.Taksiye binip camdan dışarı bakarak gülümsedim.Gideceğim yeri söyleyince taksi ilerlemeye başladı.Mirza görüş alanımdan çıkınca telefonumu çıkarıp Cansu'yu aradım.Olanları hemen ona anlatmalıydım.

-Cansu'm nasılsın?

-İyiyim kuzum fazla zamanım yok acile hasta gelecek az sonra.

-Kısadan anlatıyorum o zaman.

-Tamam dinliyorum canım.

-Yarışmaya davet ettim.Mirza' yı ve ailesini.Gayet yakındı bana karşı.Güzelce konuştuk.Annesiyle beraber kahve içtik.Şimdide evden çıktım.En son bana bu güzelliği hatırlamamak mümkün değil dedi.İnanabiliyor musun bu iltifatı hiç beklemiyordum.

-Yok artık.Süper haber bunlar, bu kadarını bende beklemiyordum bir şey hatırlamadan.

-Gerçekten öyle ya.İnanıyorum hatırlayacak beni.Çabaladığını görebiliyorum.

-Tamam kuzum nöbettiyim şimdi yarın uğrayabilirsem gelirim yanına.

-Tamam canım öpüyorum kolay gelsin.

Bu kızın da işi zordu ne gecesi ne gündüzü belliydi.Bu hastanede işe yeni başlamıştı.Aslında Mirza'nın kaldığı hastaneydi ama olduğu bölümler birbirinden çok alakasız olduğu için onu hiç görmemişti.Zaten görse de tanıyamazdı.Eve geldiğimi görünce taksiden indim.Anahtarımı çantamdan çıkarıp kapıyı açtım.Mutfaktan gelen tıkırtılarla anneminde kurstan geldiğini anlamıştım.Yanına giderek yanağına öpücük kondurdum.

-Annem benim.

-Canım kızım.

-Arkadaşın nasıl oldu bakalım?

-Daha iyi olduğuna eminim.

Annemle kendime türk kahvesi yapıp salona geçmiştik ona biraz Mirza'dan bahsetmiştim.Gayet güzel bir şekilde konuşup dertleşmiştik.Olumlu karşılaması beni mutlu etmişti.Sadece bazı şeylerin aceleye gelmemesi gerektiğini söylemişti.Acele etmek bazen ayağımızı kaydırabilirdi.Ya da mutluluk sandığımız şey bir duygu olmayabilirdi.Annem en güzel şeyler zamanla belli olur, zaman her şeyi güzelleştirir demişti.Ne güzel bir cümleydi.Zaman her şeyi güzelleştirir.Hayran kalmıştım bu cümleye.Zaman her şeyin ilacıydı.Eskiler her zaman doğruyu söylemiştir.En güzel sözler eskilerin sözleriydi.Yaşamış tecrübe etmiş insan her zaman başkadır.Bambaşkadır.Kahvem bitince anneme iyi geceler diyip odama geçtim.Üzerime pijamalarımı geçirip yatağıma uzandım.Nasıl bir dünyada yaşıyorduk? Bir saniye sonra ne olacağını bilmiyorduk.Sabah güzel uyanıp gece üzgün yatabiliyorduk.Duygularımız ansızın değişebiliyordu.İnsanoğlu işte hepimiz farklıyız.Öyle bir dünyaki bizi içine çekmeyi başarıyordu.Telaşımızdan her şeyi unutabiliyorduk.Mutlu olmak için elimizden ne geliyorsa yapıyorduk.Her şeyin en güzeli olması için çabalıyorduk.Ben mutlu olmak istiyordum.Güzel, mutlu ve huzurlu bir hayat istiyordum.Mutlu olacağım bir insanla birliktelik yaşamak istiyordum.Bu insan Mirza mıydı? Hakkımda o hayırlısı olsun.Onunla mutlu olma fikri bile heyecan vericiydi.Onu daha çok tanımak istiyordum.Tanıdıkça daha çok sevmek istiyordum.Biliyorum bu aşk değildi ya da belkide aşktı.Ama duyduğum bu sevgi ilk görüşte olmuştu.İlk an o ilk bakış her şeyi başlatmıştı.Tanımdan sevmiştim onu.Kim bilir tanıdıkça daha ne kadar çok sevecektim.

 

Bölüm sonu.Heyecanla yeni bölüme geçiyorum arkadaşlar.Fikrinizi yorumlara yazarsanız mutlu olurum.

Sevgiyle kalın.Mutlu kalın.

Loading...
0%