Yeni Üyelik
7.
Bölüm

7.BÖLÜM

@pain.mdg

"Emre ne demek intihar etmiş?" "Bilmiyorum.Akşam beraber uyuduk sabah uyandım yoktu tuvaletteydi bir tan ilaç vardı." "Hemşire!" "Tamam sakin ol tamam mı?" "Ben bakıcam." "Abi lütfen..." "Tamam sen çık bana bir sedye getir" "Tamam" Emre koşarak sedyeyi getirir."Hadi ekim!" gözlerimi actığımda yoğun bakımdaydım.Başımdaki hemşireye Emre'nin nerde olduğunu sordum."Emre nerde?" "Konferans salonunda" birden ayağa kalktım.Konferans salonuna gittim.Kapı aralıktı.Emre'yle Arda abiyi konuşurken dudum."Abi gerçekten çok korkuyorum" "Neden Emre?" "Ekim için.Sürekli başına bir iş geliyor ve belki bir sonraki sefere kurtaramam.Belkide yaptığım bir şey için intihar etmiştir.Yada ne biliyim." Arda abi elini Emre'nin kine koydu. "Bak Emre.Siz bunuda atlatacaksınız.Sadece Ekim'i yanlız bırakma.Belkide depresyondadır.Onun senden başka ilaca ihtiyacı yok.Onun sana ihtiyacı var." "Abi bilemiyorum.Ne hissetmem gerektiğini,ne bilmem gerektiğini.Hatta neyle yüzleştiğimi." "Her şey geçecek.Hem evleneceksin.Her şey yoluna girecek.Ama sen yeterki Ekim'in neyi olduğunu bul.Ve yaralarını sar." "Teşekkürler abi." "Bir sey değil." tam bu anda dengemi kaybettim.Salonun içine dogru düştüm.Emre hemen yanıma geldi.

"Ekim!İyi misin?" "Evet tamam tamam iyiyim." "Senin dinlenmen gerek senin burda ne işin var?" "Emre" "Senin dinlenmen lazım" "Emre" "Hadi ben seni götüriyim" "Abi test sonucları geldimi" "Bakayım ben" "Emre" "Hadi Ekim hadi." "Emre ben intihar etmedim!" "Ne?" "Konuşurken duydum.Ama beni intihar etmedim!" "O zaman o ilaclar neydi?" "Bilmiyorum.Oradaydı sabah.Elimi yüzümü yıkadım sadece.Aynada birini gördüm.Bir anda bayıldım sonra." "Ne?" "Biyerin acıyormu?" "Biraz karnım neden ki?" Emre'yle Arda abi birbirine baktı. "Biri emar sonuclarını değiştirmiş!" dediler aynanda."Ekim hemen agrıyan yeri aç." açtığımda kocaman bir delik vardı.Bu sefer yine bakıştılar."Bıçaklanmış" dedi Arda abi sesizce." Odada yaramı dikmeye kalktı."Ya tamam ben yaparım.Biliyorsun bende doktorum." "Öylemi doktor." "Öyle doktor" "Ekim." "Sana neler oluyor." "Neden sürekli bir şeyler geliyor başına" "Bilmiyorum Emre" "Ekim." "Gerçekten." "Ekim.Ben sadece korkuyorum." "Neden?" "Endişeliniyorum Ekim.Seni kaybetmekten.Bir sabah uyanınca seni görememekten.Senin üzerini örtmekten.Seni morgta görmekten."

"Korkma Emre." "Ben son nefeseme kadar yanındayım." "Bende o yüzden korkuyorum Ekim." "Seni görememekten.Son kez gözlerini görmekten.Son kez nefes almandan.Son kez imza atmandan.Bana son kez sarılmandan.Elimi bir gün bırakmandan.." "Emre..." "İzin alıcam.Evde biraz dinleniriz." "Emre gerek yok" "Sürekli başına bir iş geliyiyor" "Belki orada daha güvende olursun" "Benim hastalarımla ilgilenmem lazım.Sende şu serumu kaldır." "Şst otur oturduğun yere.Hiç bir yere gitmek yok.Oturup dinlen" 'Söz veriyorum her saat yanında olucam.Ufak vakalarla ilgilenicem.Saat başı haver vericem." "Hım.Bir düşüniyim.Tamam" "Süper" "Hadi o zaman bana müsade.Şunlarıda çıkarın"

"Peki doktor." acile gittim.Ne kadarda özlemiştim o kokuyu.O sesi.O görüntüyü."Evet neler var bakalım" Temmuz hemen atladı."Hocam sizi burada görmeği çok özlemişiz." "Saol al bendende o kadar." "Evet neler var bakalım" "Hocam trafik kazası.4 yaralı var biri siyah kademe iki kırmızı birde sarı." "Tamamdır gönder gelsin Temmuz" "Tamam hocam." tam bu sırada bir sedye geldi."Trafik kazası.Kırmızı kod.Emliyet kemeri yaralnması,omur iliği kırık.Boynunda,kollarında ve bacaklarında 2. derece kesik var.Kafasını sadece omur iliğindeki kırık tutuyor." "Tamamdır alın 3 numaraya." Tam bu sırada sedye ortadan kırıldı ve hasta içerisine düştü.Boynunu sedyenin ayağına vurdu.Değerli hızla düşüyordu.Ne yapacağımı bilemeden öylece kaldım.Bir kaç saniye sonra kendime geldim ve müdahale etmeye çalıştım.Tam bu anda Enre geldi."Ekim sen iyisin değil mi?" "Evet sadece bir an şoka girdim." "Yeni sedye getirin!" "Çok kanama var." "Bendede.Hiç bir şey göremiyorum." "Ambuya devam" "Kafası komucak" "Kaslar bile zar zor tutuyor" "Kan kaybından ölücek" 'Dört ünite kan getirin" bir an başım döndü.Emre nin omzuna tutundum."Ekim iyimisin?" "Evet sadece başım döndü." "Bak eğer değilsen git dinlen." "Yok iyiyim bir şey yok"

"Eminsin değilmi?" "Evet iyiyim" "Sen hastayla ilgilen." "Abi" "Tamamdır sen Ekim'le ilgilen burası bende" "Tamam" Emre koltuğumun altından elini sırtıma doğru ilerletti.Hala başım dönüyordu."Hiç itraz istemiyorum emar'a gireceksin" "Olmaz" "İtraz istemiyorum" "Tamam" Yine dengemi kaybedip sağa doğru düştüm."Ekim!Beni duyuyormusun?" görüntü bulanıklaştı.Seslerde boğuk boğuk geliyordu."Tamam iyiyim." "Ekim ne iyisinden bahsediyorsun sen ya" "Ekim ne oluyor." "Ekim!" "Ekim bana bak!"

"Fatih!Deniz!" "Neler oluyor Emre?" "Bilmiyorum Deniz bir anda vakadaykende başı döndü getirirken düştü." "Temmuz ışık ver" Deniz gözüme ışık tuttu."Anlamıyorum." "Yine onu kaybedemem" "Merak etme bulucaz" "Hemşire sakinleştirici" bir anda bacağımda bir acı hissettim.Muhtemelen sakinleştirici vurmuşlardı.Derin derin nefes alıp veriyordum."Sedye getirin" "Emre." "Sakin kalmaya çalış" "Neye sakin kalıyim?He?Nişanlımın başına sürekli bir şeyler geliyor.Ve ben bir şey yapamıyorum.İlk bomba,ondan sonra tümör.Şimdide bu." "Haklısın ama Ekim'in sesin sakin kalmana ihtiyacı var.Seninle olmaya ihtiyacı var.Güçlü kalmaya çalış." "Deniyicem" "Süper" Odaya geçince Emre yanıma oturdu."Ekim.Peşimizde biri var." "Ne?" "İlk bomba koydu.Sonrada intiharı bilanladı.Ama diğerlerini bende bilmiyorum"

"Ama neden?" "Bilmiyorum." "Ama söz veriyorum senin bu sefer ne olursa olsun yanından ayrılmıyacam.Hatta her kontürol yapılınca bizim eve gidelim.Biraz dinlenelim.İkimizde çok yorulduk" "İki üç gün dinlenmek iyi gelir." "Tamam" Gerçektende öyle oldu.Evde salonda oturuyorduk."Doktor.Ya biz senle ne zaman evlenicez" "Emre" elimden tuttu."Ya biz neyi bekliyoruz." "Emre." "Ya biz direk evlenelim" "Emre ben ayrılmak istiyorum" Emrenin gülen yüzü yavaş yavaş koku ve üzüntüye büründü."Ne?" "Ben ayrılmak istiyorum" "Neden?" "Ben evlenemem.Sende evlenmeyi çok istiyorsun.Ama ben yapamam.Evlenemiyeceğimiz biriyle neden nişanlı kalıyoruz.Hem biz sürekli nişanlı kalamayız.Sana bu kötülüğü yapamam." "Hem eğer ayrıldıktan sonra yapamam dersen.Yürt dışına gidicem.Beni görmezsin ömrünün sonuna kadar." "Ne diyorsun sen Ekim?" bana sarıldı. "Tamam evlenmeyiz.Ama ben senden asla ayrılmam." "Bunu kafana sok." "Yapamam Emre." "Peki neden evlenemiyoruz?" "Bilmiyorum" "Ne demek bilmiyorum Ekim?Biz durduk yeremi evlenemiyoruz?" "Sen evlenebilirsin.Ama benle değil tamam mı?" "Ne demek bu şimdi?Sen gerçekten böylemi düşünüyorsun.Yani ben senden ayrılıcam gidicem başkasıyla evlenicem.Öylemi?" "Ya Emre..." "Tamam.Ben duyucağımı duydum Ekim.." dedi ve kalkıp yukarıya çıktı.Bende peşinden gittim."Ya Emre!Tamam özür dilerim öyle demek istemedim.Sadece.." "Özür dileme tamam mı?Ben yoruldum.Sürekli yanındayım ama sen sürekli kendinden uzaklaştırıyorsun.Sonra başına bir iş gelicek diye endişelenirken gelmiş ayrılalım diyorsun.Neden ayrılırsak ben gidip başkasıyla evlenicem." "Tamam özür dilerim..." dedim ve sarıldım."Ayrılmayalım." "Ama ben sadece..." "Baban gibi olucağımdan korkuyorsun." "Biliyorum.Ama beni tanıyorsun.Ben öyle biri değilim" "Babamda değilmiş.Evlendikten sonra olmuş" "Ekim." dedive yüzümü iki ellerinin arasına aldı."Yapma böyle.Hem herkes baban gibi olucak diye bir şey yok" "Ama olabilir" "Beni tanıyorsun." "Annemde tanıyordu." "Hem sen söylemiştin.Sen babam gibi değilsin demiştin." "Hem annenle baban evlenmeden sadece 1-2 ay geçirdiler."

"Bilmiyorum." "Kafam allak bullak.Ben ne düşündüğümü neler hissettiğimi bilmiyorum" "Tamam.Biraz zaman geçsin.O arada düşünürüz." "Tamam." "Emre.Ben biraz uyuyacam" "Tamam" Sabah uyandığımda içerden mis gibi kokular geliyordu."Emre?" "Efendim." aşağıya indiğinde kos kocaman bir sofra hazırdı."Yok artık daha neler?Bunların hepsini sen ne ara hazırladın?" "Sen o kadar uzun süredir uyuyorsunki hepsini yapmama fazlaca vakit vardı." "Sen gerçekten delisin" "Hadi elini yüzünü yıkada gel sofraya." "Tamam." elimi yüzümü yıkadım sofraya geldim."Günaydın doktor" "Günaydın Emre" Emre gülümsiyerek bir çatal aldı yemekten."Sana bir şey söylemek istiyorum." "Söyle hayatım." "Tamam" Emre bir an kaldı."Ne tamam?" "Evlenicem seninle."

"Ne" bir an kaldı sonra gülmeye başladı."Doğru kararı vericeğini biliyordum." "E tamam.Şimdi tek eksik olan şey düğün mü?" "Evet.Bizim düğünümüz" "E nerede yapıcaz" "Ya dah dur bi bismillah" "Ama...Bildiğim bir yer var." "Ya.." ikimizde gülmeye başladık

 

Loading...
0%