Yeni Üyelik
9.
Bölüm

9.Bölüm.KAZA

@pain.mdg

Muhtemelen yarım saat civarında bilincim kapalıydı.Gözlerimi açtığımda akşam olmuştu.Kafamı hareket ettirmeden gözlerimle etrefa baktım.Sonra kafamı yavaşça Emre'ye doğru çevirdim.Gözleri kapalıydı.Gözlerim dolu bir şekilde "Emre!" "Emre bana bak" "Emre!" Kafasını ellerimin arasına aldım.Bir paramğımı burun deliklerinin önüne koydum.Hava gelmiyordu.Ağlamaya başladım."Emre" Emre bir anda gülmeye başladı.Ona baktım."Allah senin cezanı vermesin!Ödümü patlattın deli!" "Sükürler olsun bir kere benimle ilgilendiğini gördük doktor" "Emre!" "Şuan bunun sırasımı?Kaza yaptık!Hatta yaptırdılar." "Akşam oldu.Kimse bizi göremez.Arabada siyah" "Ekim.Korkma buradan çıkıcaz." Başıma tekrar ağrı girdi."Ahh" "İyimisin?" "Tamam sadece migren" "Aynen migren.KAFANDA KOCAMAN BİR YARA VAR VE KANIYOR ODA MİGREN" "Tamam tamam.Şuan beni düşünmenin sırası değil." "Peki neyi düşünmenin sırası" "Farkında değilsin galiba arabayla aşağı doğru yuvarlandık,araba ters şuan ve gece.Ayrıca arabada siyah.Bu karanlıkta görünmemkz imkansız."

"Emliyet kemerini açamayız.Düşeriz." "Yemin et!" gözümü devirdim.Emre bana odaklandı."Ekim!" "Ne var?" "Sağ kolun?" yüzümde anlamaz ifadeyle Emre'ye baktım.Sonra yüyübü yavaşça sağ koluma doğru çevirdim.Cam kırıktı ve üzerinde kan vardı.Kolumun yarısı camın içindeydi.Yarısını cam ayırmak üzereydi.Titreyerek Emre'ye baktım.Gözlerimizde yaşlar vardı."Cerrahlık?" "Sakın hareket etme" "Emre...Benim haytım bitti." "Sakin ol" "Hayatım bitti" "Ekim bana bak" "Sakın kafanı çevirme.Oraya bakmak canını yakar.Hem ne kadardır kan kaybediyorsun bilmiyoruz.Bayılabilirsin."

"Emre...Mesleğim bitti...Hayatım bitti..." "Ekim!Bende kal tamam mı sakin olmalısın!Kolunuda senide kurtarıcam tamam mı?" "Ekim!Sakın kendini bırakma!" Emre bana doğru gelmeye çalıçırken bacağının sıkıştığını fark etti."Ekim!Bak bilincin yakında gidecek.Hem başından hemde kolundan çok kan kaybediyorsun." "BENİMLE DOKTOR OLARAK KONUŞMA EMRE NEYİM OLDUĞUNU BENDE BİLİYORUM.BENDE HATIRLARSAN BİR ARALAR DOKTORDUM.İNSAN GİBİ KONUŞ...BU KOL BENİ ÖLDÜRECEK DEĞİLMİ?" Emre endişeyle kafasını saladı."Tahmin etmiştim" "Ekim sakin olmalısın.Senin bana ihtiyacın var.Benimde sana." "Ben ölsemde hiç bir şey olmaz.Yaşarken ölümü 10 dakikada olsa tattım." "Zaten kolum olmadan sende beni sevmezsin.Aslında babam haklıymış.Keşke annem yerine ben ölseydim.Keşke o hata için ben bedel ödeseydim.

Emre gözlerime umutsuz gözlerle baktı.Ama ben ağlamamı durdurmuştum.Sadece gözüm doluydu.Emreye baktım.Ellerini yüzüme koydu."Ekim.Kolunu kurtarıcam.Ama ben ulaşamıyorum.Senin yapman gerek." "Tamam" "Telefon nerede onu bulmalıyız." "Emre." Emre bana odaklandı.Gözümle camdan dışarıyı işaret ettim.Emre hayır anlamında kafasını iki yana salladı."Ekim sakın!O kapıyı sakın açma!" "Yapamilirim.Güven bana" "Hayır.Ya yapamazsan." "O zaman en azından sen kurtulursun." "Ekim sakın.Kendini öldürmeyemi çalışiıyorsun?" "Eğer yapmazsam ikimizde kan kaybından ölücez." Sol kolumla kapıyı hafifçe araladım.Telefonu görebiliyordum.Ama ulaşmak için kapıyı daha çok acmam gerekiyordu.Emre'ye döndüm."Ampütasyon.." "EKİM!SAKIN YAPMA!ELBET BİZİ ARAYACAKLAR." "EMRE O ZAMANA KADAR ÖLÜCEZ."

"Yapmak zorundayım.." "İp,halat ne biliyim hortum falan bir şey yokmu?En azından bez." Emre bitkin ve çağresiz bir şekilde "Torpidoda var" dedi.Torpidoyu hızlıca açtım ve bezi çıkartıp kopucak olan yere sım sıkı sardım."Ekim.Bak bunun geri dönüşü yok.Tekrar düşün.Bu kolu zamanında yetiştirememe ihtimalimiz var." "O konudada sana güveniyorum.Sen koluda bizide yetiştiriceksin.Sana güveniyorum.Kanamadan ölmeden önce yada acıdan bayılmadan önce sadece 20 dakikamız olcak.Ben bayılmaya yakınken.." "Biliyorum.Dengemi sağlayıp kemerimi açıcam.İndikten sonra arabadan çıkıcam.Kolu beze sarıcam ve ambulansı arıyıcam." "Sana güveniyorum Emre." "Ekim.Çok canın acıyacak." "Umrumda bile değil.En azından kurtulacağız.Hem sana bakınca daha az canım acır.Ayrıca seninle 1 dakika fazla geçirmek için 20 dakika acı çekerim."

"Ekim.Mikrop kapabilirsin.Arabanın camı temiz değil.En azından tutunarak dene.Sonra eğer yetişemezsen ampütasyon yap." "Deniyicem" dedim ve bir ayağımı kapının iç tarafı daki raf gibi yere koydum.kapıyı yavaşça açtım.Diğeer elimle telefona uzandım.Tam olarak yetişmiyordum.Emre korkuyla bana baktı."Devam et sen asla pes etmezsin." "Emre.Olmuyor." "O ampütasyonu yapmıyacaksın Ekim." "Emre..Zorundayım." "Kolunu kesmene izin vermiyicem.Onun yerine sana 4 kere tabancayla ateş etsem daha az canın yanar.Hatta daha az riskli olur." "Emre.." "Hayır izin vermiyorum." "Deniyicem." ayağımla uzandım.Biraz daha kendime getirdim.Çok canım acıyordu.Ama dayanmalıydım.Elim ulaştı.Gülmeye başladım.E.rede bir oh cekti.

Oda gülüyordu."Biliyordum başarıcağını Ekim." bir anda ayağım kaydı.Gözlerimi kapadım.Bir kaç saniye sonra açtım.Emre yanımdaydı."Kolum...Koptumu..." "Merak etme.Hala yerinde." derin bir nefes verdim."Ambulansı aradım.Geliyorlar.Çıkıcaz buradan" "Yarana bakıcam." Dedi ve yaraya baktı."Merak etme tamam mı.Sadece camı çıkarmalıyız.Sonra sadece içindeki cam kırıntılarını çıkartıcaz varsa eger yoksa sadece dikicez tamam mı?" "Emre.İyimirsin sen?" "Benim hir şeyim yok" dedi ama burnundaki ve dudağının kenarındaki kan lekelerini görüyordum" "Burnun ve ağazın kanamış." "Hayırr kanamadı" "Emre izi kalmış" "Tamam kafamı vurdum tavana" "Biliyordum." "Hastanede sanada bir baksınlar" "Bir şeyyim yok Ekim.Senin kolun kopuyordu" "Tamam sakin ol Emre.Ama seninde kafa travman olabilir.Bir dakika.Emliyet kemeri yaralanması yok değilmi?"

"Ya bir şeyim yok.Olsa söylerim" "Aynen.Gördük.Bıçaklanınca bile söylemedin.Burnun ve ağazın kanamış onuda söylemedin.Bunu mu söyliyeceksin" "Ya yok bir seyim" ambulans gelmişti.Yanında itfayede vardı.Camı kesip kolumu çıkardılar.Ambulansla bizim hastaneye gidiyorduk.Bir anda nefesim kesildi.Emre nefes alamadağımı fark etti."Entübe edicem seni tamam mı?" Hafifce kafa salladım."Süper" entübe ettikten sonra ambuyu aldı.Oradaki çalışana "Ambuya hastaneye girene kadar devam et.O benim herşeyim.Onun başına hiç bir şey gelmesini istemiyorum"

Emre'ye iyi olacakmıyım dercesine bir bakış attım.Emrede bana gölümsedi."Evet.Olucaksın" dedi sanki anlamıs gibi.Emre her ne kadar belli etmemeye çalışsada endiseliydi ve korkuyordu.Hastanede Arda abi,Nisa,Temmuz ve fatih yanımdaydı.Emre'yi hiç söylemiyorum.Bir saniye bile yanımdan ayrılmadı.Ha bide Irmak.Sürekli ölüceksin diyip duruyordu.Sanki bilmiyordum ben ölünce Emre onu sevecek zannettiğini.Onun ne düşündüğü umrumda bile değildi.Ama böyle yapması rahatsız ediyordu.Kendisi hastanenin yöneticilerinden biriydi.O yüzden sürekli burnu kalkıktı.Birşey yapınca babası hemen üstünü örterdi.Artık herkes alışmıştı.

"Abla iyisin değilmi?" "Ne kadar iyi görünüyorum Nisa.O kaar iyiyim işte." "Emre!Sen sen nasıl ablamı tehlikeye atarsın!" "Nisa onu suçlama." "Aynen suçlamıyimde üste çıksın" "Nisa haklı Ekim." "Ne demek haklı ya.Sen bunları kafaya takma.Bu her zaman böyle saçmalar" "Ekim.Nisa haklı.Seni kurumalıydım." "Ama bu senin suçun değil.Bize bu kazayı yaptıran o pislik suçlu." "O adamın bizimle bir derdi var Ekim.O katil olabilir." "Ama bu kadar yakın olması normal değil" "Aynadan bile görebilirdik" "Sen söyledin.İntihar meselesinde aynadaa gördüm dedin."

"Ne biliyim.Bayılıp tam olarak göremiyeceğimi biliyordu demekki." "Bir dakika.Seni anestezi maddesiyle bayıltmadı mı?" "Evet" ikimizde aynanda; "Katil Doktor.." "Yada anesteci." dedim sesizce."Ama o ilaçları bilmesi gerek.Yani doktor." "Haklısın" "Ya farkında mısınız?Ekim hoca kan kaybından ölücek." Deniz yanımıza geldi."Ekim?" "Selam!Ya kan kaybından ölücem atsanızmı şu dikişi." "Ekim otururmusun şuraya.Ya dikiş senin atamayacağın bir yerde.Hem daha cam varmı diye bakıcaz" "Ya olsa hissederim" "Off çok zorluyorsun Ekim" derin bir nefes aldım ve sabır çektim."Emre" "Ekim!" "Off.Hiç pes etmiyeceksin değilmi?" "Sen edene kadar değil" dedi ve gülümsedi.Ya dikermisiniz kolumu artık off.Ne kadar zorladınız ya" "Tamam doktor.Dikiş malzemeleri getiriyorlar" "Off" dikiş bittikten sonra önlüğümü giyip acile gittim.Emre yanıma geldi.Üzerini giyinmiş beni bekliyordu.

"Ekim!Senin bu halde ne işin var." "Unutuysan söyliyim.Ben solağım.Ve beyin cerrahıyım.Ameliyat yada müdahale edebilirim." "öylemi" dedi ve beni tırtımdan tutup gendine doğru çekti."Öyleyse neden gidip evde dinlenmiyorsun?Yada beraber mis gibi yemek yapmıyoruz?" "Emre hastanedeyiz.Ben işimle özel hayatımı karıştırmam." "Bende bundan bahsediyorum..." cümlesini bitiremeden kolumla ittirdim kendimi.Ancak Emre ittirdiğim yeri tuttu. "Ne oldu?" dedim endişeli bir sekilde "Yok birşey' "Sen gelsene şöyle" dedim ve sedyeyi gösterdim. "Ya yok bir seyim Ekim" "Geç dedim!" "Tamam kızma doktor" keyifsizce sezyeye oturdu."Yarayı açıcak mısın?Yoksa davetiyemi bekliyorsun?" "Of.Yine başladık" "Emre!" "Tamam doktor.Tamam" dedi ve gömleğinin önündeki ilikleri açtı."Emre bune?" "Ya acımıyor bile" "Aynen o yüzden deyince tuttun değilmi?"

"Rümeysa dikiş malzemeleriyle pansuman malzemelerini getirirmisin?" "Rümeysa saçmalama." "Emre!" "Bak Ekim." dedi ve elimden tuttu."Sen iyi olduktan sonra bende iyiyim." "Senin iyi olmana ihtiyacım var" "Benimde senin varlığına!" dedim ve malzemeleri getirdim."Emre.Yapma" "Of tamam.Kaçmam" kafasını hafif sola doğru çevirdi.Ben kardındaki kesige pansuman yaparken oda çaktırmamaya çalışarak bana bakıyordu.Arada ona bakıyordum.

"Valla bakışlarını hiç gizleyemiyorsun Emre" gülümsiyerek; "Evet." dedi sesizce.Çenimin altından kafamı ona doğru kaldırdı."Saklayamıyorum." "Yapma işte şunu Emre.Hastanedeyiz" "Ekim.Biz evliyiz." "Evet ama kimsenin haberi yok.Herkes bizi hala nişanlı sanıyor" dikişe devam ettim.Bir anda Emre ah diye ses çıkardı."Canın acıdımı?" "Merak etme alışkınım.Bu en küçüğü." "Nedemek bu şimdi?" "Senin böyle benden kaçtığın her zaman bunun 10 katından fazla canım acıyor" ağına bilerek sus anlamında bastım."Bitti" dedim sinirli bir sesle.

"Yine acıyor normal mi doktor?" dedi dalga gecer bir o kadarda ciddi bir sesle.Ona döndüm."Değil." dedim ve yine sedyeye oturdu."Bak o zaman" "Neye?" "Kalbime." "Ben beyin cerrahıyım unuttun galiba." dedim hem sinirli hemde dalga geçer bir sesle."Ekim.Canımı yakma." "Benim canımı 12 yıl yaktın zaten.Daha fazla yakma." "O zaman sende ögren" "Neyi?" "İşinle ilişkini karıştırmamayı." dedim ve hızlı adımlarla gittim.Peşimden seslendiğini ve geldiğini biliyordum.Öylede oldu.

Kolumdan tuttu."Ekim.Yapma bunu bana ,yapma bunu kendine Yapma bunu bize." "Benden uzak durarak hiç bir yere varamazsın.Seni korumama izin ver" "Öylemi?Kusura bakma!" dedim ve sesizce "Ama ben kendimi senden korumayı çoktan öğrendim!" "Ekim ne demek bu?" "Ben kendimi senden koruyabilirim demek."Çıkışa doğru ilerlerken Emre bir anda bağırmaya başladı."Herkes bana bakabilirmi?Size çok önemli bir şey söylemem gerek.Ekim DEMİREL.Artık Ekim AKYILDIZ.Ben onu her zaman çok sevdim.Her zamanda sevicem.Tesekkür ederim." dedi bana bakarak.Konuşmaya başladığınd adurdum ama arkamı dönmedim.Cümlesi bitince herkes alkışlamaya basladı.Ben ise yürümeye devam ettim.Emre peşimden geldi."Ekim.Kimse bilmiyor dedin.Al artık herkes biliyor." "Sen beni hiç dinlememişsin.Ben bilmiyorlar dedim.Ögrensinler demedim Emre"

"Ben gidiyorum.Ne kadar geç gelirsen o kadar iyi.Biraz kafa dinliyicem." "Ne yani ben kafanı dinletmiyormuyum?" "EVET TAMAM MI EVET!DİNLETMİYORSUN!KAFA FALAN DİNLETMİYORSUN!" "Uzak dur benden.İkimiz içinde en doğrusu bu.Belkide hiç evlenmemeliydik.Belkide hiç tanışmamalıydık." dedim ve arabama binip gittim.Yoldayken göz yaslarıma hakim olamadım.Eve gidince bir bardak su içim yatağa girdim.Biraz olanları düşündüm.Sonra yatıp uyudum.Gece çok geç bir zamanda Emre geldi.Işığı yaktı."Emre kapatırmısın su ışığı." "Tamam sevgilim" "Şunuda deme" üzerini değiştirip yattı."Ekim.Bu gün ne demeye çalıştın." "Anlamamazlıktan gelme Emre." "Sen gerçekten evlenmememizi istedin?" "Beni rahat bırak Emre" bana sarıldı.Bende elini geri atarak ileri doğru gittim."Senden uzak durmamımı isterdin." "Emre" "Benden korunman gerektiğinimi düşünüyorsun?" "Evet aynen öyle düşünüyorum.En azından şimdilik." "Sana iyi geceler" dedim ve yastığımı alıp salonda uyudum.Sabah üstümü örtmememe rağmen üstümde örtü vardı.Belliki Emre örtmüştü.Sofraya gözüm çarpmıştı.En sevdiğim yemekler vardı.Masada bir not vardı.

Benden uzak durman gerekiyor.Bunu bende biliyorum.Peşimizdeki kimse derdi seninle değil,benimle.Her şeyle ben ilgilenicem.Beni görmemen için erkenden hastaneye gittim.Yemeğini ye.Aç kalma.Seni seviyorum hayatım...

                                    Emre

 

Loading...
0%