Yeni Üyelik
1.
Bölüm

(Asi). 1.Bölüm

@paptyayazar

Üç yıldır bu itlerin içindeyim. Görevim bitmesine çok az kalmıştı. Bu gece bitecekti . Görevim kampı patlatıp dosyaları alıp ve en önemlisi Şehmus orospu çocunu sağ teslim etmem gerekiyordu ne kadar kendi ellerimle gebertmek istesemde emir böyleydi .


Mağaradan çıkıp kamp ateşini oraya gittim. Biraz orda durduktan sonra mağaraya geri girdim . Hava iyice kararmıştı. Herkes uykuya dalmıştı. Mağaradan çıkıp bombaları gizlice yerleştirdikten sonra Şehmusun mağarasına girdim.


Şerefsiz uyuyordu. Yaklaşıp ağzını kapatınca gözlerini açıp çırpınmaya başlamıştı. Biraz uğraştırsada bayıltım. Hemen masaya gidip Şehmusun sakladığı yerden dosyaları alıp iç çamaşırıma sakladım.


Bir saat kadar daha bekledim herkes uyuduğunda emin olduktan sonra Şehmus ittini sırtıma alıp mağaradan çıktım. Hızlı burdan çıkmam gerekiyordu. Yetteri kadar uzaklaştıktan sonra Şehmusun taşın arkasına fırlatım. Cebimde ki kumandayı çıkartım. Düğmeye bastığım da kamp yerle bir olmuştu. Kahka atım . Üç yıl çektiğim eziyete değmişdi. Tuşlu telefonumu çıkartıp Mehmet albayı aradım.


" Yüzbaşı Asi Kaya /istanbul

komutanım görevi başarıyla tamamlanmıştır."


" Afferim yüzbaşı. Helikopter gönderemem bu senin için tehlikeli olabillir. Yaran varmı yüzbaşım."


Kanayan koluma baktım. Cidi bir yaram yoktu.


"Komutanım bende yara yok. Ama Şehmuzu vurmak zorunda kaldım. Şimdiden çok kan kaybetti. Şuanlık durumu iyi. "


"Anladım Yüzbaşım. Karargahta seni bekliyoruz. Dikatli olun yüzbaşım. "


" EMREDERSİNİZ KOMUTANIM."


Telefonu kapattıp telefonu cebime koyup tam arkamı dönecektim ki kolumda bir yanma oldu .


Hızlı bir şekilde arkamı döndüğümde, orospu çocuğu Şehmus uyanmış beni bıçaklamış dı. Siktim belanı Şehmus belimde ki silahla iki omuzuna ve bacaklarına sıktım. Şerefsiz acıdan bayılmıştı .Yarama baktığımda dayanamaycak kadar kötü değildi.


Şehmus piçini tekrardan sırtıma alıp yola devam etim. 4 saatten beri aralıksız yürüyordum. Kolum beni zorlamaya başlamıştı. Kaya'nın arkasına Şehmus şerefsizini atıp kayaya yaslandım. Sırtımın her yanı kan olmuştu. Şehmusa baktığımda halla yaşıyordu piç. Biraz daha durduktan sonra tekrardan sırtlandım Şehmuz piçini .1 saat kadar daha yürüdükten sonra Hakari sınır karargahı gözükmüştü. Özlemiştim uzun zamandır askeriye de değildim. Karargaha yaklaştığım da nöbetçi asker silahını bana doğrultmuşdu .


"Yaklaşma kaldır ellerini."


bağırdı .


" Mehmet Albayı çağır."


yanındaki askere kafa işareti verdi asker koşarak içeriye doğru gitti nöbetçi asker silahı bana doğrultmuş bekliyordu kan kaybından susuzluktan halim kalmamıştı biraz bekledikten sonra diğer asker koşarak gelip diğer askere


"kapıyı aç Mehmet komutanın emri "


asker silahını indirip kapıyı açtı bende beklemeden içeriye girdim. karakolun ortasına doğru yürüdüm Şehmuzu yere attım şerefsiz bunu öldürüp atmak vardı ama emir demiri kesiyordu .Mehmet Albayı bekliyordum diğer askerler bir bana birde yere attığım şerefsiz Şehmusa bakıyorlardı onlara dönüp 'neye bakıyon simit var poğaça var neye bakıyon lan ' diyip bağırasım var. Gerçi ben olsam bende öküzün tirene baktığı gibi bana bakardım şuan tam terörüste benziyordum 1.79 boyum vardı bir kıza göre çok uzundu saçlarımı mesleğim gereği kısacık kestirmiştim dıştan bana bakan erkek zanederdi sesimde bir okadar kalındı acıdan inleyen Şehmus ittine tekme attım gebersin it Kapıdan çıkan Mehmet Albayla hazırola geçip tekmil verdim .


" İstanbul /Asi Kaya emret komutanım"


" Rahat asker afferim yüzbaşım görevi başarıyla tamamladın odana git ünüformanı giyip odama gel"


"EMREDERSİNİZ KOMUTANIM "


Şehmus şerefsizi için gellen ambulansa bindirilip götürülmüştü . Odama girip duşumu alıp yaramı sardım ünüformamı giydikten sonra


Mehmet albayın odasına gittim kapıyı çalıp bekledim içeriden 'Gir' sesini duyunca kapıyı açıp içeriye girdim topuk selamı verdim


" YÜZBAŞI ASİ KAYA/ İSTANBUL EMRET KOMUTANIM"


" Rahat asker" 


ayakta beklemeye başladım


Mehmet albay " Otura bilirsin yüzbaşım "


Olduğum yerden kımıldamadım


" Bu bir emirdir "


hemen masanın önündeki koltuğa oturdum .


Mehmet albaya dosyalara teslim etim


" Yüzbaşım uzun bir görevden geldin bir ay izinlisin gidip dinlen ve tayinin çıktı yüzbaşım "


zarfı bana uzatınce açtım tayinim Mardin sınır karokoluna çıkmıştı benim için iyi olmuştu şehirde yapamazdım ben bana 1 ay izin bile çoktu ne gidebilecek bir yerim ne bekleyen bir ailem vardı .kimsem yoktu bu yüzden izne çıkmazdım ayağa kalkıp tekrardan topuk selamı verdim


Mehmet albay çıkabilirsin demesiyile odadan çıktım kolidorda ki askerler beni görünce hem selam veriyorlar hemde merakla bana bakıyorlardı hızlıca odama girip eşyalarımı sırt çantama tıktım zaten fazla eşyam yoktu masamdaki eşyalarımı da alınca çekmecemdeki telefonumu da aldım 3 yıldan beri kullanmıyordum koltuğa oturup telefonumu açtım kimse aramazdı beni zaten arayacak kimsem de yok telefon açıldığın da yabancı numuradan arama vardı aynı numaradan mesaj da gelmişti


"0535** .... Özel hastenesinde aradık ama en kısa sürede DNA testi için hastanemizde sizi bekliyoruz.


Mesajı okuyunca son arananlardan hastaneyi arayıp beklemeye başladım ikinci çalışda telefon açılmıştı .


" **** hastanesi size nasıl yardımcı olabiliriz "


" Ben Asi Kaya DNA testi için aramıştım"


sekreter " sizi başhekim Murat beye bağlıyorum efendim"


biraz bekledikten sonra 


" Asi hanım ben Başhekim Murat Demir size uzun zamandır ulaşmaya çalışıyorduk en kısa süre içerisinde hastanemize kan vermek için bekleniyorsunuz "


" yarın hastanede olurum "


başhekim iyi günler dedikten sonra telefonu yüzüne kapatım telefonumu cebime atıp üstüme spor takımımı giyinip odadan çıktım



Telefon görüşmesi bitince eşyalarımı alıp Karargahdan çıktım telefondan taksi çağırıp beklemeye başladım taksi geldiğinde eşyalarımı bağaja koyup taksiye binip hava alanına sürmesini söyledim yolu izlemeye başladım 1 saat sonra hava alanına geldiğimide parayı ödeyip eşyalarımı alıp indim hava alanın giriş kapısından geçerken alarm ötmeye başladı görevli beyfen di metal eşyalarınızı şuraya koyun diyince cüzdanı çıkartıp askeri kimliğimi gösterdim görevli kimliğimi gördüğünde


"buyrun komutanım "dedi


kapıdan geçtim biletimi aldım uçağım 2 saat sonra kalkaçaktı


uzun süredir doğru düzgün yemek yemediğim için restoranda geçip mercimek çorbası istedim garson çorbayı gettirdi hiç beklemeden çorba mı içitim çok iyi gelmişti açlığıma


çayımı da içtim saatte baktığım da uçak saatinin yaklaştığnı görünce garsonu el işaretiyle çağırıp çorba ve çay parasını ödeyip kalktım


uçağa en sonunda binip yerime oturdum uçak kalkınca uymaya karar verdim bakalım İstanbul'da beni ne gibi süpriz bekliyor .


Bu saaten sonra ailem olsada benim için pek birşey fark etmez sonuçta aile kavramı hayatım boyunca hiç olmamı

ştı şimdide olmasada olurdu .


Bana ulaşabileceğiniz yerler


Loading...
0%