@paptyayazar
|
İyi okumalarrr:))) Otele gelmiştim taksiden inip otele girdim hiç vakit kaybetmeden odama çıktım duş alıp uyudum ne kadar uyudum bilmiyorum ama telefonumun mesaj sesiyle uyandım yabancı numaradan gelen mesajı açtım. " Merhaba ben Murat Hancı sana geleceğin konumunu atım saat 8 gibi yemek yenecek kızım." Mesaj kısmından çıkıp saate baktım 7.30 geçiyordu yataktan kalkıp kendime gele bilmek için duşa girdim. 5 dk kadar duş aldıktan sonra saçlarımı kurutum evet zurnanın zırt dedi yere geldim ben ne giyicem şu yaşıma kadar ne misafirliğe gittim ne de davet edildim zaten kıyafetlerim az olduğu için pek fazla bir seçeneğim yok fazlada özen göstermek istemiyordum da hayatımda kalıcı olmayacak insanlara hazırlanmak da istemiyorum mavi pantolon üstüme beyaz sade bol gömlek giydim. (Saçları kısa ve kumral olduğunu düşünün lütfen:)) ) Saatte baktığım da 15 dk kaldığını gördüm otalden çıkıp taksi durdurup bindim Murat Bey'in bana yoladığı adresi taksiciye söyleyip yola bakmaya başladım 20 dk da gele bilmiştim demeki otalle ev birbirine çok yakın taksiye ücretini ödeyip indim evin dış kapısına geldiğim de korumalarla karşı karşıya kaldım biraz daha ilerleyip; " Burası Murat Hancı'nın evimi" sorduğumda korumanın birisi " Evet" dedi " Ben Asi kaya Murat Bey'in misafiriyim" dedim de hemen önümden çekilip kapıyı açmıştı kapıdan içeriye girdiğimde devasa bir bahçe vardı çeşitli çiçekler ve bir kış evi vardı zevkli insanlarmış eve baktığımda pardon ev hakaret olur şatoya baktımda ağzımdan " vay anasını avratını " kelime çıkmıştı Allah'tan yanımda kimse yoktu rezil olmamıştım patika yolu takip ederek şatonun kapısına vara bildim kapıyı çaldığımda beyaz gömlek kalem ettek giyinmiş 25 30 yaşlarında genç kadın açmıştı kadın halla önümde ağzı iki metre açılmış bana bakıyordu ömründe hiçmi 1.79 boyunda kadın görmedi amk uyarı anlamında ; " hanfendi" diğe seslendiğimde kendine gelip "hoşgeldiniz "diğip kapıdan çekildi kabanımı alıp bana gideçeğim yere kadar eşlik etti büyük salon gibi yere gelmiştik içeriye girdiğimde benden büyük olduğu beli olan 4 erkek onların yanında Çiçek ve Ayaz oturuyordu tekli koltuktada Murat Bey'in eşi ve diğer koltukta da Murat Bey oturuyordu beni fark ettiklerinde ayağa kalktılar. Murat Bey "Hoşgeldin Asi" " Hoşbulduk Murat Bey"dedim diğerleri şaşkın birşekilde bana bakarken onlara baktığımı farkedip hemen kendilerini toparladı lar. Onlar da baş selamı verip karşıdaki boş koltuğa oturdum. 4 erkekte bana iffadesiz bir şekilde bakıyordu Çiçeğin yanındaki 28 29 yaşlarındaki adam Çiçeği iyice kendine çekip sanki benden koruyordu yok amk şimdi kasaturaylı kızın başını kesiçem sanki onlara boş bir şekilde baktım Murat Bey'in konusmasıyla bakışlarımı ona çevirdim. " sana ailemi tanıtmak isterim" dediğinde sadece başımla onayladım yanımdaki karım Asya 56 yaşında beni biliyorsun yaşım 60 soldan başlayarak en büyük oğlum Polat 37 yaşında mimar kendi şirketimizde çalışıyor. Onun yanında Asiye hanıma benzeyen olan adama işaret etti bu da ikinçi oğlum kerim 35 yaşında asker dediğinde bakışlarım hızlı birşekilde ona döndüm oda bana çatık kaşlarla bakıyordu bakışlarımı Murat Beye çevirdim Kerim'in yanındaki olan adamı işaret etti buda üçüncü oğlum Semih 33 yaşında doktor Çiçeğe sarılan çocuğa işaret etti dördüncü oğlum Yağız 31 yaşında savcı Çiçeği sıra geldinde kızım dediğin de Murat beye döndüm gözlerinde soğukluk gitmiş şefkatle bakıyordu küçük bir tebessüm etti bana döndü eski soğuk haline döndü ismini biliyorsun 28 yaşında Ayazla ikiz güzel sanatlar okudu demeki biz Ayazla ikiziz ondan bukadar çok benziyordum ve beşinci oğlum Ayaz doktor başımı salladım sende kendini tanıtırmısın dediğinde başımı olumlu anlamında saladım geldiğimden itibaren yüzüme bakmayan Asiye hanım bakışlarını bana çevirdi boş bakıyordu çok ta sikimde sanki amına koyiyim " Asi Kaya 28 yaşındayım " Murat Bey "mesleğin , ailen varmı " Sorduğu soruya gülmek istedim ailem olsa yanımda olurlardı değilmi " Askerim " dediğim de herkes bir şaşırdı Kerem'in kaşları iyiçe çatıldı Murat bey rütbemi sordu " Yüzbaşıyım ve ailem yok yetimhanede büyüdüm" dedim de bir sesizlik oldu Asiye hanıma baktımda gözleri dolucak gibi oldu ama kendini toparladı Poyraz en büyük abi sözü aldı "İki sene önce DNA testi için başvurmuştuk hastene sana ulaşamamışlar sebebi niye" "Üç senedir dağdaydım görevim yeni bitti " Başını yavaşça salladı Kerem gözlerini kısmış bana bakıyordu bir yerden tanıdık geliyordu bir anda Kerem "sen kesik misin Asi o senmisin" dedi Nereden biliyordu okuldayken hocamız olan binbaşı takmıştı kaşlarımı çatıp ona bakmaya başladım "evet "dedim " seni nasıl yüzbaşı yaptılar ya torpilmi geçtiler "dediğinde "Torpil işlerini iyi biliyorsun galiba sen de mi torpile girdin yoksa " Sinirle yerinden dikleşip; "En azından mesleğimi layığıyla yapıyorum kendi emeğimle askerliğe girdim sizin gibi kimsesizlere acıdıkları için bir meslek sahibi olsun diğe torpil geçilmedi " "Yüzdan fazla göreve gittim bunun 50 den fazlasında ölümden döndüm amaliyattan çıktığımda bana bakabilecek kimsem yoktu o zorlukta bile mesleğimden vaz geçmedim şimdi senin gibi züpeler benim mesleğimle askerliğime laf edemez " "Buna senmi karar veriyorsun sen kimsinde benim ne diyeceğime karışırsın çakma yüzbaşı" Gözüm seyri meye başladı ayağa fırlayıp Kereme uçtum evet uçtum " AMK SİKİ SEN NEDİYON LAN KİMSİNDE BENİM ASKERLİME SÖZ EDERSİN HAAAAA GEBERTİRİM" diğe bağırıyordum yüzüne çok sert vuruyordum burnu kırılmıştı galiba Polat ve Murat bey zorla çektiler yerime oturtular. Çiçek ve Asiye hanım ağlıyordu Çiçek Ayaz'ın yanından fırlayıp bana saldırdı "SEN KİMSİNDE ABİME VURURSUN HEEE KİMSİN DEFOLLL" diğe bağırıyordu tam yüzüme vurucaktı ki kolunu tutup ittim arkaya doğru tam düşüyordu ki Ayaz tutu Ayaz Çiceği koltuğa oturtup bana doğru hızlıca atılıp yakalarımdan tutu " SENİ GEBERTİRİM BİRDAHA KARDEŞİME DOKUNUR SAN GEBERTİRİM ANLIYOR MUSUN" beni salıyordu bileklerinden tutup onuda geriye doğru ittirip kendimden uzaklaştırdım Murat bey " Ayazzzz yeterr kendine gel" sinirle bana bakıp Çiçeğe sarıldı Kerem'in pansumanı nı bittirmişdi Semih. Asiye hanım konuşamya başlamıştı " Asi lütfen evimiden git" demişti Murat bey bir kaç kez susturmak istese de susmamış dı ayağa kalkıp salonun kapısına yöneldim kimsede gitme falan demedi beklemiyordum zaten dünya istemiyordu beni Hancı larmı istiyecekler di ama pişman değilim kimse askerliğime söz edemez sinirle dışarı çıkıp anayola doğru yürümeye başladım birazdaha yürüdükten sonra durup gelen taksiyi durdurup otelin adresini verdim 20 dk sonra otele geldim duşumu alıp uyudum hiç birşey düşünmek istemiyordum uyandığımda güneş doğuyordu . Yemeğin üstünden 3 hafta geçmişti iki kez Murat bey arasa da açmamıştım bugün görev yerime Mardin'e gidecektim sırt çantamı topladım otelden çıktım uçağımın kalkmasına 2 saat vardı taksiye binip havaalnına sürmesini söyledim birbiçuk saate gele bilmiştik biraz daha bekleyip ucaga bindim başımı arkaya doğru yaslayıp gözlerimi yumdum olanları düşündüm saçmalıktı Murat Bey'in teklifini kabul etmek hataydı .Ben kim aile olmak onların içinde benim yerim yok ne Murat bey ne de Asiye hanım beni kızı olarak kabul etmezdi zaten etsinler de istemiyorum bu iyi oldu yarın birgün şehit olduğumda sessiz sedasız gömerlerdi benim gibi kimsesizlere böyle yakışır . Hancı oğuları Asi gittikten sonra Murat bey bağırarak " KEREM BİZ Sana BÖYLEMİ ÖĞRETİK GELEN MİSAFİRE SAYGISIZ OLMAYIMI ÖĞRETİK" "ama bab" " KESSS " derin nefes aldı sessizlik vardı salonda "Bugün beni hayal kırıklığına uğratınız benim çocuklarım böyle bişey yapmazlardı" kerem Ayaz ve Çiçeğe bakarak sonra karısına dönüp "sana hiç birşey demiyorum Asya kabul etmesen de Çiçek nasıl kızınsa o da kızın ve sen onu kovdun suçsuz olduğu bildiğin halde" arkasına dönüp salondan çıkmıştı Asya hanımın gözleri dolmuştu çok pişman olmuştu ama son pişmanlık ne fayda eder. Merh aba üçünçü bölümde bitti inşallah beyenirsiniz lütfen beyenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın şimdiden herkese teşekkür ederim:)))) |
0% |