Yeni Üyelik
4.
Bölüm
@perdidoentisara

cinaragaci: Günaydın

cinaragaci: Bugün kahven yok?

 

misraseylan: Canım kahve istemiyor

 

cinaragaci: Keyfin yok yani

 

misraseylan: Hayır, sadece canım bugün kahve istemedi.

misraseylan: Ben derse kaçıyorum. Sana da iyi dersler. (08.27)

misraseylan: Şaka mı yapıyorsun? (09.12)

misraseylan: Dersten çıktığım anda nasıl sınıfa girmiş olabilirsin?

misraseylan: Ayrıca ananas çayı ne alaka?

 

cinaragaci: Keyfin olmadığında genelde onu içersin, biliyorum.

 

misraseylan: Okulda satılmıyor ki onlar.

 

cinaragaci: Biliyorum.

cinaragaci: Yanımda vardı

 

misraseylan: Bu konuya sonra geleceğim. Sen ciddi ciddi benim giriş çıkış saatlerimi mi takip ediyorsun?

misraseylan: Dersin yok mu senin?

 

cinaragaci: Böyle söyleyince kötü hissettim

cinaragaci: Eğer seni rahatsız ediyorsa bu durum bir daha yapmam.

 

misraseylan: Hayır hayır, bahsettiğim o değil. Hoca blok derse ara verdi sadece sınıftakiler istedi diye. Ben de o arada lavaboya gidip geldim

misraseylan: Aynı sınıfta mıyız

 

cinaragaci: Bunu gerçekten isterdim, böylece seni her gün görebilirdim ama ne yazık ki değiliz

cinaragaci: Keşke olsaydık ama..

cinaragaci: Çok güzel olurdu, en azından benim için

 

misraseylan: Hiç inandırıcı gelmedi :P

 

cinaragaci: Ahhajkodlebhnjk emoji kullanmak yerine bunları kullanman o kadar hoşuma gidiyor ki ben de kulanıyorum sayende

 

misraseylan: ˆˆ3

 

cinaragaci: Bu

cinaragaci: Bu bir öpücük

cinaragaci: BU BİR ÖPÜCÜK

cinaragaci: SEN BANA ÖPÜCÜK MÜ ATTIN

cinaragaci: ÖPÜCÜK ATTIN MI SEN BANA

 

misraseylan: Öylesine atmıştım..

 

cinaragaci: Hayır, bana öpücük attın. Araştırmanı öneririm.

 

misraseylan: Göz deviriyorum şu an.

 

cinaragaci: Biliyorum ˆˆ

 

misraseylan: Biliyorsun?

misraseylan: Lan bu sınıftasın değil mi?

 

cinaragaci: Güzelim etrafa bakmayı keser misin?

 

misraseylan: ??????

 

cinaragaci: Yemin ederim sizin sınıfta değilim ya

cinaragaci: Tepkilerini görmek için 9 kez sınıfın önünden geçerken gördüm

 

misraseylan: NE AHDJNMKFEGVDSBE

 

cinaragaci: Kahkaha sesini duymayı bekledim :(

cinaragaci: DOLANDIRILDIM.

cinaragaci: Madem kahkaha atmıyorsunuz neden büyük harfle random atıyorsunuz hanımefendi?

 

misraseylan: Sen her randomda sesli kahkaha mı atıyorsun?

 

cinaragaci: Hayır ama konumuz bu değil ahahansmlödşf

cinaragaci: Hocan geliyor, kaçtım.

 

misraseylan: Teşekkür ederim

 

cinaragaci: Ne için?

 

misraseylan: Çay için.

 

cinaragaci: Teşekküre gerek yok, zaten senin için taşıyordum yanımda

 

misraseylan: Ne

 

cinaragaci: Kaçtım

 

misraseylan: Ortaya bomba atıp kaçamazsın ama ya

misraseylan: Ne demek senin için taşıyordum

 

cinaragaci: Ne anladıysan o demek beyaz manolyam.

cinaragaci: İyi dersler.

 

Telefonu kapatıp cebime attım. Basketbol sahasına ilerlerken etrafa bakındım tanıdık biri var mı diye. Kimsenin olmadığını görünce rahatça ilerlemeye devam ettim. Sahaya vardığımda antrenmanın çoktan başladığını görünce hızlıca hırkamı çıkartıp sahaya girdim.

Aklım Mısra'dayken ne kadar dikkatimi verebilirsem o kadar dikkatimi verdim maça.

Kahve içmediği gelince aklıma canım yeniden sıkılırken topa doğru ilerledim. Almak için hamle yapacakken cam kenarında oturmuş dalgınca bahçedeki kedileri izleyen Mısra'ya kaydı bakışlarım. İstemsizce duraksarken rakip takımın attığı omuzla sendeledim.

"Çınar! Kendini toparlar mısın artık?! Hem antrenmana geç geldin hem de odaklanmıyorsun. Kendini toplayana kadar geç dinlen ve bir daha sakın bu halde gelme antrenmana."

Bakışlarımı Mısra'dan çekip hocaya baktım. Bir şey demeyip başımı sallayarak sahanın çıkışına ilerledim. Sahadan çıkarken yanda duran hırkamı aldım. Hırkayı omzuma atıp soyunma odasına doğru ilerledim.

Okula girerken aklım hala Mısra'da olduğu için derin nefes verdim. Soyunma odasındaki dolabıma ilerleyip temiz kıyafetler alıp duşa ilerledim. Hızlıca duş alırken telefonuma mesaj gelince Mısra olabilme ihtimaline karşı daha da hızlandım. Havluyu belime sarıp duştan çıktım ve hızlıca telefonu elime aldım.

 

dincerpamir: Çınar, neredesin?

 

dincerpamir: Miray'la Mısra'nın ortak dersi var birazdan.

 

Elimdeki havluyla saçımı kurulamaya çalışırken Mısra olmadığı için moralim bozulsa da en azından onunla alakalı diyerek teselli ettim kendimi.

 

cinaragaci: Duştaydım, geliyorum.

 

Telefonu kapatıp havluyu banka attım. Kıyafetlerimi çıkarttım giyinmek için Tişörtü üstüme geçirirken Mısra'ya bu kez ne için yazabileceğimi düşünmeye başladım.

Aklıma hiçbir şey gelmeyince iç çekerek çantamı dolaba attım. Kilitledikten sonra kilidi cebime atıp önce soyunma odasından ardından da fakülteden çıkıp kızların fakültesine doğru ilerledim. Fakültenin girişinde Miray'la Mısra'yı gülerek konuşurken görünce gülümsedim.

Birkaç saniye adımlarımı yavaşlatıp onları izledikten sonra yanlarına geçtim. O sırada Pamir'de gelince 'ne yapacağım' dercesine Pamir'e baktım.

Benim burada ne işim var sahi? Kıza yazdığım hesabın adı çınar ağacı, adım Çınar; kırmızı seven arkadaşım var dedim aynı kişi onun da arkadaşı olan Miray ve şu an Miray bizi tanıştırırsa çınar ağacının ben olduğumu anlamamasının imkanı yok. Çaktırmadan kaçmam lazım.

Nasıl kaçacağımı düşünürken göz göze gelince gülümseyerek başını eğip selam verdi ve tekrar Miray'a döndü. İçimde bir kıpırtı hissedince elimi göğsüme götürme ihtiyacı duydum. Çalan telefonm bu ihtiyaca engel olurken izin isteyip yanlarından ayrıldım.

Telefonu cebimden çıkartınca nefret ettiğim banka reklamları aramasına ilk kez teşekkür ettim. Siz olmasaydınız az kalsın ifşa oluyordum.

Telefonu açıp kulağıma götürdüm.

"Merhaba, ben Aras Bankas-"

"Tamam açacağım hesap, mail adresime gerekli ne varsa gönderin. Sizin sayenizde ifşa olmaktan kurtuldum. Her şeye okeyim."

Birkaç saniye sessizlik olduktan sonra hat kesilince kaşlarımı çatarak telefona baktım. Cevap versek suç vermesek suç...

Mısra'ya doğru döndüm çaktırmadan. Hala gülümseyerek Miray'la konuştuğunu görünce iç çektim yeniden.

Telefonumun şifresini açıp konuşmaya girdim.

 

cinaragaci: Gülümserken çok güzel oluyorsun

cinaragaci: Keşke başkalarına bakarken değil de bana bakarken gülümsesen.

 

Mesajı attıktan sonra yeniden telefonum çalınca sinirle telefonu açtım. İki dakika rahat bırakmıyorsunuz insanı ya.

Az önceki arayan kadının saydığı koşulları dinlerken tekrar Mısra'ya baktım. Miray'a durması için işaret ettikten sonra telefonunu çıkarttı. Tahminimce benim attığım mesajın bildirimi gelmiş olmalıydı. Birkaç saniye ekrana baktıktan sonra gülümseyerek başını kaldırıp etrafa bakınırken bana doğru dönünce göz göze geldik.

"Çok düşük faizlerle 150.000 Türk Lirasına kadar kredi çekme hakkına sahipsiniz Çınar Bey."

Gülümseyişini yakalamak hoşuma gitse de ben olduğumu anlamaması için sanki hala telefonla konuşuyormuş gibi başımı salladım.

"Tamam, olur."

Bakışlarımı Mısra'dan çektikten etrafa bakınmaya başladım. Gerçekten gülüşü o kadar dikkatimi dağıtıyor ki ne olduğum yere odaklanabiliyorum ne de söylenenlere

"Tamam, ben işlemleri başlatıyorum o halde. Size bilgilendirme mesajı gelecektir. İyi günler."

Ağzımı açmama kalmadan telefon yeniden kapanınca kulağımdan çekip numaraya baktım. Aklım hala Mısra'nın gülüşündeyken az önce kadının dedikleri zihnimde döndü. Ne dediğini daha yeni idrak ederken kaşlarımı çattım.

150.000 liralık kredi mi çektim ben az önce?

 

***

 

Selam çok uzun bir aradan sonra.. Ben bu kitabın varlığını bile unutmuştum GVBHDEJNXS

Birkaç kişi yeni bölüm ne zaman gelecek deyince kıyamadım kalktım sizin için bir şeyler yazdım..

Çınar aşk sarhoşusun aşkım, haklısın ama 150k tl kredi de çekilmez yani bu nasıl bir alıklık VGBHJNMFKDCX


Profilimden diğer kurgularıma da göz atmayı unutmayın :33

Beni diğer sosyal medya hesaplarımda da takip etmek isterseniz şu şekilde;

tiktok/instagram: asraninzihni

twitter/inkspired/wattpad/cizgistudio: perdidoentisara

Loading...
0%