@peritozu1057
|
Timur' un anlatımıyla Sabah erkenden kalkıp Peri'nin mezarına gittim. Bugün ona sarı papatya götürmeye karar verdim. Mezarlığa gittiğimde içimi yine bir hüzün yakalamaya başladı. Mezarın yanına gidip yanına oturdum. " Günaydın peri kızı. Bugün birkez daha gün sensiz aydı. Bugün babanın doğum günü hatırladın mı. Evinde yemek düzenliyor. Merak etme senin ona vereceğin hediyeyi aldım. Sana birşey itiraf etmeliyim ama kızmandan korkuyorum. Dün gece senin günlüğünü okudum. Çok tatlı şeyler yazmıştın. Merak etme senin için spor yapıp kaslarımı koruyacağım. Çiçeklerin hala yaşıyor. Merak etme senin yanına gelene kadar onları koruyacağım. " Aşağıdan onun için aldığım çiçekleri alıp mezarının üstüne koydum. "Senin için sarı papatya aldım bugün. Seversin. Bir keresinde sana sarı papatya almam için başımın etini yemiştim hatırlıyormusun. Sen üşendiğin için almaya gitmemiştin. Ben alayım diye gün boyu trip atıp bana laf etmiştin." Gözümdeki yaşları silip konuşmaya devam ettim. " Yeğenin bu sene ortaokula başlıyor. Poyraz abin mutlu olamıyor çünkü mutlu olursa senin üzüleceğini düşünüyor. İkizler hala bekar. Evlenmeyi düşünmüyorlar. Sen gittikten sonra işkolik olmaya başladılar. Sanırım kafalarını meşgul etmeye çalışıyorlar. Çok kırdın bizi peri kızı. Yokluğunla bizi çok kırdın. " Mezarının üstüne su döktüm. Mezarına ektiğim çiçekler yeşermeye başlamıştı. Son kez ona bakıp " Yarın görüşürüz masal perisi. Sana iyi uykular. Ve merak etme bugünde senin için kitap okumaya çalışacağım" Arkamı döndüğümde gördüğüm kişiyle ufak çaplı bir şok yaşadım. " Asistan hanım burada ne işiniz olduğunu sorabilirmiyim." " Şey. Efendim aslında annemi ziyarete gelmiştim. Giderken sizin ağladığınızı gördümde. Birşey lazım mı diye sormaya gelmiştim. " " Birşey lazım değil. Tesise mi geleceksin." " Evet efendim. Merak etmeyin sizden önce orada olurum." " Nasıl olacakmış o?" " Taksi çağıracağım. Tesise yakın bir yerde iner. Devamını yüriyerek gelirim." " Yalnız ben bura hiç durmadan direkt tesise gideceğim. Benden önce nasıl orada olacaksın." " Bir şekilde gelmeye çalışırım" " Rica etmek bu kadar zor olmasa gerek . İsterseniz benimle gelebilirsiniz" dedim. Bu kız ciddi anlamda beni delirtecekti. İşlerimin aksanasından nefret ettiğimi kimse ona söylemedi mi. " Beni de götürürseniz çok sevinirim Timur Bey. Birdaha böyle olmaz emin olabilirsiniz" Kafamı sallayıp ona bşrşey demeden önden yürümeye başladım. Arkamdan adım sesleri geliyordu. Normalde biri bana yaklaşınca adım seslerini hemen duyarım ama Peri'nin yanına geldiğimde bu biraz zor oluyor. Arka koltuğun kapısını ona açınca biraz şaşırsada itiraz etmeden bindi. Perimin oturduğu ön koltuğa kimse oturamaz. Bende arabaya geçince emniyet kemerini takıp arabayı çalıştırdım. Arabamın içine hergün Peri'nin parfümünü sıktığım için yine perim kokuyordu . Totpidodan gözlüğümü alıp taktım. Yola çıkınca otomatik perimin şarkıları çalmaya başladı. Arkaya birkez olsun bakmadım. On dakika kadar sonra " Timur Bey yanlış anlamayacaksınız birşey sorabilir miyim?" Dedi. " Tabi buyurun" dedim. " Şey arabanızdan gelen koku tam olarak ne kokusu. Bana çok tanıdık geldide." " Çikolatayla karışık vanilya kokusu. Neden sordunuz ki" " Bana geçmişimde bu kokuyu çok solmuşum gibi geldi. Belki geçmişe dair birşeyler hatırlarım diye sordum" Aklım karışmıştı. Neden geçmişi hatırlamak istiyordu ki. Çabuk unutan birimiydi acaba. " Neden geçmişi hatırlamak istiyorsun. Zaten hatırlaman gerekir." " Bundan 1 ay önce bir trafik kazası geçirdim. Kazada hafızamı kaybetmişim. Geçmişime dair hiçbirley hatırlamıyorum." " Durumuna üzüldüm. Umarım çok zorlanmıyorsundur." " Alışmaya vaşladım. Bazen baş dönmelerim oluyor onun haricinde iyiyim" dedi. Tesisin otoparkına girip arabayı park ettim arkama dönüp " Siz önden girin . Yanlış anlaşılmasın." Tam çıkacaktı ki aklına birşey takılmış gibi bana döndü " Efendim son birşey sorabilirmiyim." " Sor." " Neden ön koltuk değilde arka koltuk. Yanlış anlamayın ama çok kafama takıldı." Yanımdaki koltuğa baktım. "Oraya bu güne kadar sadece o oturdu. Başka kimsenin oturmasına izin vermezdi" dedim. "Umarım sizde alışmışsınızdır onun yokluğuna" Bu konu hakkında konuşmak istemediğim için " Polen hanım. 12. Katta arşiv odası var. Masanızın üstüne bıraktığım kişilerin dosyasını alıp odama getirin" dedim. Konuşmak istemediğimi anlamış olmalı ki hemen çıktı. Beş dakika kadar arabada onun şarkısını dinledikten sonra bande arabadan indim. Yukarı çıkıp kendi odama girdim. Odamdaki çiçekleri suladıktan sonra yerime geçtim. Polen masama dosyaları bırakıp gitmişti. Bugün erken çıkmam gerektiği için hemen çalışmaya başladım. Operasyonlara katılan bir ajan değildim artık. Onların üsleriyim. Onları bölümlerine ve yeteneklerine göre ayırıp. Operasyon yapılacaksa plan kuran biriyim. Peri benim bir üst basamağımda çalışıyordu. O inatçı kız beni geçmek için çok şey yapmıştı. Bir keresinde daha sevgiliyken küsmüştük. Bir hafta benimle konuşmayınca onu tesisten kaçırmıştım.
.......... Geçmişten alıntı " Peri gel konuşalım sonra ne halt yiyorsan ye" " Konuşmayacağım seninle git konuşacak başka bir kız bul. Yada bulma bu senin ölümün olur" Her türlü beni deli etmeyi başarıyordu. " Peri beni zora yönlendirme. Gel konuşup halledelim işte ne inat ediyorsun. " " Konuşmayacağım Timur . Zorlama" İşte şimdi sabrım taşmıştı. Bir anda onu sırtlayınca neye uğradığını şaşırdı. " Timur delirdin mi ne yapıyorsun indir beni aşağıya " kalçasına bir tane vurup " çok konuşma bunu bana sen mecbur ettin. Güzellikle konuşmuyorsan zorla konuşuruz." Tesisten dışarı çıkmaya başladım. Herkez bir haftalık mücadelemi bildiği için şimdi neden Peri'yi kaçırdığımı az çok tahmin ediyordu. Bıyık altından bize gülüyorlardı. Tesisteki herkez birbirinin arkadaşı gibi olduğundan birbirimizi çok seviyorduk. Peri sırtıma vurup " İndir beni hayvan herif. Seni dava edeceğim akıl hastası adam" " Peri ayıp olmuyor mu müstakbel kocana hayvan diyorsun" Bağırarak " Ne bakıyorsunuz . Yardım etsenize kaçırıyor beni" dedi. Bu sefer herkes kahkaha atmaya başladı. Bu kız gerçekten her haliyle çok tatlıydı. Kalçasına bir tane daha vurup. " Çok konuşma arabamız geliyor. Sonra seninle bol bol konuşuruz" dedim. Debelenmeyi bırakmayıp " Bakalım seni dava edince de benimle konuşabilecek misin. O sırada tesisten iki arkadaşım arabamızı getirdiler. Biride arkadan Peri'ye yaklaşıp onu etherle bayılttı. " Oh be. Bir an hiç susmayacak sandım. Alt tarafı konuşacağız niye bu kadar abartıyorsa. Tesisten bir arkadaşım " Ama sende az yapmadın. Sonuçta onun bahçede ektiği çiçeğe bastın" dedi. " Oğlum sanki bilerek bastık. Neyse arabanın kapısını açında yerleştireyim. Peri'yi yavaşça arabaya bindirdim. Sonra bende binip yola çıktık.
.......... Peri'nin anlatımıyla Gözlerimi yavaşça açtığımda kendimi bir yatağın üstünde bulmuştum. Adi herif bayılttığı yetmezmiş gibi birde etherle bayıltmıştı. Kapı açıldığında içeri girdi. Bana gülümseyip " Günaydın masal perisi. İyi uyuyabildin mi. Beni soracaksan çok güzel bir uyku çektim." Dedi. " Timur hemen beni buradan götürüyorsun. Sonrada beni yormadan karakola gidip suçunu itiraf ediyorsun " dedim. " Döneceğiz ama önce benimle gelmeni istiyorum." Dedi. Hemen gitmek istediğim için hızlıca ayağa kalktım. Beni bahçeye çıkardığında şok oldum. Burası bir çiçek serasıydı. İçinde birsürü çiçek olan bir seraydı. Arkama döndüğümde elinde bir buket kırmızı gül vardı. Bana uzatıp " Umarım affedilmişimdir masal perisi." Dedi. Ona kocaman gülümseyip sarıldım. O bu dünyadaki en iyi kaslı sevgiliydi. " Affettim. Ama bir daha çiçeklerime zarar verirsen bir seradan fazlasını yapman gerekecek " dedim. " Sevgilimin ne tür bir kaçık olduğunu bildiğim için bunu tahmin edebiliyorum" dedi. Uzanıp dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım. Tam çekilecektim ki beni tutup " Bir haftadır seni öpmüyorum. Kuru bir öpücükle açlığım giderilmez" deyip dudağıma yapıştı.
........... Şimdiki zaman Sonunda işlerim bitmişti. Hemen tesisten çıkıp eve gittim. Duş alıp üstümü değiştirdikten sonra hediyeleri alıp yola çıktım. Uzun zamandır yalıya gitmiyordum. Yaliya giriş yaptıktan sonra hediyeleride alıp zili çaldım. Kapıyı Poyraz açmıştı. Birbirimizi selamladıktan sonra içeri girdim. Melih ve Merihide selamladıktan sonra Murat amcanın yanına gittim. Elini öpüp alnıma koyduktan sonra birkez daha öpüp alnıma koydum. Birini Peri için yaptığımı bildiklerinden ses çıkarmadılar. " Doğum günün kutlu olsun amca " dedim. Ona hediyelerini uzattım. " Neden iki tane aldın. Hiç almana gerek yoktu. " İkiside benim değilki. Biri Peri'nin hediyesi biri benim. " Dedim. Gözleri dolmaya başlayınca " Neyse hadi yemeğe geçelim" dedi. Yekek iyi geçti herkes sessizdi. Yemekten sonra kahve içmek için koltuklara oturduk. " Size söylemek istediğim bir şey var." Dedim. Merih " Umarım o piç kurusunu bulduğunu söyleyeceksin ." Dedi. " Malesef onu söylemeyeceğim. Peri'nin bir hayali varmış. Orman perisi adında bir kütüphane açtırmak istiyormuş. " Murat " Öylemi. Yapalım o zaman. O yapamamış olabilir ama ben yepmak için elimden gelen herşeyi yaparım." Dedi. Ona gülümsedim. Onun en büyük pişmanlığı kızının ona bşrkez olsun baba demeyişiydi. Ama artık çok geçti. Gecenin diğerlerinde sohbet ettik. Peri ile ilgili konuştuk. Saat geç olunca müsade isteyip eve gittim. Biraz kitap okuduktan sonra yatağa uzanıp tavanı izlemeye başladım. " Hayat ne grip değilmi peri kızı. Hep birileri acı çeksin istiyor. Baban hediyesini çok sevdi. Ona yapıp veremediğin tabloyu hatırlıyor musun. Ona o tabloyu verdim. Biraz duygulanıp ağladı ama yinede çok sevdi. Abilerinde çok özlemişler seni. Hep seni andılar. " Yatağın yanındaki sehpanın üstünden onun fotoğrafını alıp onu izlemeye başladım. Telefonumdan onun şarkısını açıp sesini dinledim. Bu sese çok hasret kalmıştım. Sesi insana huzur veriyordu. Ünlü bir şarkıcıyı. Ölümüyle hayranları amcasını protesto ettiler. Şarkıları heryerde çalmaya başladı. Haberlerde genç şarkıcının canice ölümü olarak geçti. " İyi uykular masal perisi. Umarım rüyan benden uzak kalmana değecek kadar güzeldir. Orada çocuklarımıza iyi bak olurmu. Yakında bende yanınıza geleceğim. O zamana kadar mutlu olun. Ben geldiğimde sizi mutsuz görmek istemiyorum. Fotoğrafı yerine bırakıp şarkıyı kapadım. Tam uyuyacaktım ki telefonum çaldı. Uzanıp elime aldım. Tesisten biri arıyordu. Açtığımda " Timur bugün 23 saatlerinde Kerem Sarmaşık bir parkta görüntülenmiş . Acil tesise gelmelisin." " Tamam. Siz araştırmaya devam edin. Ben hazırlanıp geliyorum." Deyip telefonu kapadım. Üstümü giğinip aşağıya indim. Arabaya bindim. Bakalım bu kez nereye kaçacaksın Kerem Sarmaşık... |
0% |