@peritozu1057
|
Eve gidip direkt üstümü değiştirdim. Bugün hem ruhen hemde bedenen çok yorulmuştum. Duş aldıktan sonra babamın odasına gittim. Kapının önünde durup uyanıkmı diye dinlemeye başladım. Birkaç takırtı sesi duyduktan sonra kapıyı çaldım. Gel komutunu duyunca içeri girdim. Babam beni görünce her zamanki gibi gelip bana sarıldı. Saçımı okşayıp " Günün nasıldı?" Diye sordu. " İyiydi fena değil. Senin günün nasıl geçti?" " Sen ve annen olmadan ne kadar iyi olabilirse o kadar." " Yapma baba. Emiynim annem bu sözlerine çok üzülürdü. " " Onun intikamını almadan nasıl uyuyabilirdim ki kızım. " " Alacağım baba. Ne olursa olsun o intikam alınacak." Bu intikamı almak zorundayım. Hem annemi ruhen rahatlatmak. Hemde babam için . Başımı okşayıp."Alacaksın tabi. Küçükkende böyleydin sen. Bir şeyi kafana koydun mu yapardın." Geçmişimden bahsedince biraz duygulandım. İnsanın geçmişini hatırlamaması çok kötü birşey. " Bana benden bahsedermisin baba. Kendimi hatırlamak istiyorum." "Hıhı. Olur anlatırım. Sen çok inatçı , her istediğini elde etmeye çalışan, hırslı, çalışkan, girişimci bir kızsın. Şuanda hatırlamıyor olabilirsin ama çok güzel çizim yaparsın. Tasarımların bile var. Sonra annen sana abur cubur yemeyi yasakladığı için bahçedeki büyük ağacın üstüne çıkıp yerdin. Biraz asi bir öğrenciydin. Ödevlerini yapmak istemez, kitap okumaktan nefret ederdin. Bahçeye ektiğimiz çiçekleri hep koparırdım. Onların zayıflık olduğunu söylerdin. Senin yüzünden annen içeri çiçek getirmeye korkardı. Çünkü hemen çöpe atardın. Aşktan nefret ederdin. Aşkın zayıflık olduğunu kendi ayakların üzeründe durman için uzak durman gerektiğini düşünürsün. Sen hep güçlü kadın olmayı seçtin kızım. Zayıflıklardan hep uzak durdun. Renkli elbise giymezdin. Terciğin hep siyah, laciver ve koyu yeşil tarafında olurdu. Saçını açık bırakmaktan hoşlanmaz hep toplardın. Sonra bir gün baba ben savcı olacağım kadına şiddet uygulayan herkesi içeri atacağım dedin. O günden sonra derslerine çok çalışır oldun. Dedim ya çok hırslıydın . Aklına birşey koydun mu onu yapmak zorundaydın. Sınava hazırdım. Savcı olmak için eşit ağırlık bölümünü seçmiştin. Ama sınava giremedin. Anneni kaybetmemiz. Ailenin batması . Senin delirip hastaneye yatman derken o sınava hiç giremedin. Sonra trafik kazası yaptın ve hafızanı kaybettin." Gözlerim dolmuştu. Kendimi duymak bana iyi hissettirmişti. " Baba bana annemşde anlatır mısın?" " Olur kızım. Çiğdem çok hayat dolu bir kızdı. Biz birbirimize aşıktık. Ama amcan onu hiç sevmiyordu. Biz daha sevgiliyken birlikte olmuştuk. 2 ay sonra amcan annene tecavüz etti. Sonra Çiğdemin hamile olduğunu öğrendik. Abime hamileydi. Hal böyle olunca annen amcan Muratla evlenmek zorunda kaldı. Evlilikleri kavgalıda olsa iyi geçiyordu. Ben hiç evlenmedim. Onun üstüne Gül koklayanazdım. Birgün yine Amcanla kavga etmişler. Eve sarhoş bir şekilde geldi. Bende alkollüydüm. İkimizde sarhoş olunca birlikte olduk. Sabah uyandığımızda herşeyin bir sır kalmasını istedik. Yanlışlıkla olmuştu. 3 hafta sonra annenin hamile olduğunu öğrendik. İkimizde çocuğun benden olabileceğini tahmin edemedik. O sırada senin 3 tane abin olmuştu. Sen doğduğunda amcan sana iyi bakmıyordu. Biraz cinsiyetçi biriydi. Sen 19 yaşına geldiğinde senin aslında benim kızım olduğunu öğrendik . Amcan delirdi. Anneni işte o zaman vurdu. Kardeşlerin seni istemedi. Amcan hapise girince onu kurtarmaya çalıştılar. Ve başardılar. Senin birde kız kardeşin var. Şu sana çok benzeyen meşhur Peri Sarmaşık. Senin zıttın gibi birşeydi. Deli gibi kitap okuyan. Sanatı çok seven. Aynı zamanda müzisyen olan biri. Amcan hapisten çıktıktan sonra nedendir bilinmez tüm ilgisini kızına vermeye başladı. Kızı o sırada Timur ile nişanlıydı. Kızının psikolojik sorunları vardı. Yanlış hatırlamıyorsam sosyal anksiyetesi vardı. Kızı evlendikten bir yıl sonra hamile kaldı. İkiz bebek bekliyordu. Kocası ona deliler gibi aşıktı. Sonra 3 aylıkken karnından bıçaklanmış. Bebeklerin öleceği kesindi zaten ama onun öleceğini kimse beklemezdi. Birçok mücadele veren kız bir bıçak kesiğiyle mücadele edememiş." İşte şimdi kız kardeşim için üzülmüştüm. Timurun ona bakışından belliydi nasıl sevdiği. Ama bugün ona verdiği söz. İntikamını aldığım gün yanına geleceğim sözü. İntihar etmeyimi düşünüyor acaba. " Baba birçok zorlukla mücadele etti derken ne demeye çalıştın." " Peri Türk istihbaratında çalışan bir ajanmış. Bunu ilk vurulduğunda öğrendik. Kalbinden vurulmuştu. 1 sene komada kaldı ama uyandı." Peri gerçekten kahraman bir kızmış. Onun bu kadar sevilmesine şaşmamalı. " Neyse hadi ilacını içte git uyu yarın işe gideceksin unutma. Başımı sallayıp bana uzattığı ilaç şişesini ve suyu aldım. İlacımı içtikten sonra odama gittim. Peri Karaarslan. Kardeşim olduğuna sevindim sanırım. Keşke Timuru bırakmasaydı. Adam gerçekten acı çekiyor. Yatağıma uzanıp uykuya dalmayı bekledim. İnsan yalnızca uyurken huzur bulabiliyor.
................. Timur' un anlatımıyla Eve geç bir saatte dönmüştüm. İşlerim çok yoğundu. Kerem pisliği hangi deliğe girdiyse hiç çıkmıyordu anlaşılan. Ama bulacaktım onu öldürmeden Peri'nin yanına gidemem. Odama girip üstümü değiştirdim. Sonra huzur bulduğum yere Peri'nin kütüphanesine gittim. Kütüphane dememin sebebi. O küçük kalp belası tam bir kitap kurdu. Günde iki kitap bitirirdi bazen. Tüm o kitaplarında kitaplığına yerleştirirdi. Birçok kitap okuduğu için bayağı kitabı vardı. Sayısını söylemiyim bereketi kaçmasın. Hafif bir tebessümle kütüphanesine girdim. Hala o kokan kütüphanesine. Bazen o kadar üşengeç biri oluyordu ki. Kitap okurken birşeyler yiyip içmeyi severdi. Ama mutfan ona çok uzak geldiği için burada çikolatası erimesin içeceği soğuk olsun diye ufak bir buzdolabı koydurmuştu. İçi hala onun çikolatalarıyla doluydu. Çikolatayı gerçekten çok severdi. Kitapları hep düzgündü. Tüm kitaplarını yazarlarına göre ayırmıştı. Sevdiği birçok yazar vardı. Kitaplarını canı gibi korurdu. Ondaki en sevdiği özelliği buydu. Bilgiye aç bir insandı. Sürekli yeni şeyler öğrenme peşindeydi. Tek tür okumazdı. Bazen tarih, bazen ansiklopedi, bazen fantastik, aşk... Onu kitap okurken özleyeceğim hiç aklıma gelmezdi. Sürekli kitap okuduğu için bazen şikayet ederdim. Hatta bazen kitapları benden daha çok sevdiğini düşünür kıskanırdım. Oda gönlümü almak için beni kullanırdı. Kullanırdı derken gerçekten kullanırdı. O küçük zeki peri kızı ona zafım olduğunu bildiği için iki öper kendini affettiriedi. Anılardan kopup bir kitaplığa yaklaştım. Bu kitaplıktan daha önce hiç kitap almamıştım. Gözüme bir defter çarptı. Normalde Peri kitaplarının arasına başka birşey koymazdı. Merak edip çıkardığımda karşıma bir günlük çıktı. Peri'nin günlük tuttuğunu bilmiyordum. Üzerinde kilit yoktu. Hemen koltuğa oturup okumaya başladım. İlk sayfada " Sevgili günlük. Sanırım aşık oldum. Hemde sürekli benimle uğraşan birine . Bana artık Peri tozu demiyor. Alay etmek için bana böyle seslenirdi ama artık peri kızı diyor." Bu yazdıklarına gülüp arka sayfaya çevirdim ona peri tozu demeyeli yıllar olmuştu. İkinci sayfada " Sevgili günlük. Halkı kitap okumaya teşvik etmek için bir kütüphane açmaya karar verdim. Ama ismini hala bulamadım." Kütüphane açmak istediğini bana hiç söylememişti. Hemen diğer sayfaya geçtim. " Sevgili günlük. Bugün bana hislerini itiraf etti. Ve beni dudağımdan öptü. Aklıma geldikçe hala kızarıyorum." Bir kahkaha daha atıp diğer sayfaya geçtim. " Sevgili günlük bugün sevgili olduk. Abilerim ve amcam öğrenirse yüksek ihtimalle onu öldürür cenazesinede gitmeme izin vermezler." Bu kızım her sözü bu kadarmı güzel olur deyip diğer sayfaya geçtim. " Sevgili günlük. Çok mutluyum çünkü kütüphanenin ismini buldum. Bugün Timur bana ilk kez orman perisi dedi. Öncedende bana isim takardı ama bu çok güzeldi. Kütüphaneme bu ismi vermeye karar verdim." Orman perisi Peri ormanda yürüyüş yapmayı çok sevdiği için ona böyle hitap etmiştim. Bu kadar hoşuna gittiğini bilmiyordum. Diğer sayfaya geçtiğimde şok olmadım değil. Benim küçük fesat perim. Benim banyodan çıktığımda üstümde yalnızca belime bağladığım havlu varken fotoğrafımı öekip buraya yapıştırmış. Gülümseme sen edemedim. Bir keresinde " Bu kasları beni taşımak için yapmadıysan ne için yaptın ki. " Deyip üstüme atlamıştı. Onu odasına ilk kez o gün taşımıştı. Fotoğrafların altınada " Rabbim herkesin sevgilisine böyle kas nasip etsin amin!" Yazmıştı. Kahkaha atıp diğer sayfaya geçtim. " Sevgili günlük bügün ilk kez doğum günümü kutladım. Timur bana evlenme teklifi etti. Tabiki hayır demedim. O dudaklar başka biri öperse kezzapla yıkarım." Bir kahkaha daha etıp diğer sayfaya geçtim. " Sevgili günlük. Bugün hamile olduğumu öğrendim. Aynı zamanda babamları affettim. Timur ilk baba olacağını öğrendiğinde yemek boğazında kalmıştı. Kırpkırmızı olmuştu yüzü. Hatta o kadar kızarmıştı ki onu orada öpmemek için kendimi zor tuttum." Baba olacağımı öğrendiğimde gerçekten çok fena olmuştum. Şuan hayatta olsaydı bebeklerimiz altı aylık olacaktı. Diğer sayfa son sayfaydı. " Sevgili günlük. Üstümde bir burukluk var. Sanki bu kadar mutlu olmam doğru değil gibi kendimi huzursuz hissediyorum. Kütüphane hayalimi sanırım gerçekleştiremeyeceğim. Kafam çok dolu..." Günlüğü kapatıp bir süre ağladım. Onu geerçekten çok özlemiştim. Yarın Murat amca beni yemeğe davet etmişti. Oraya gittiğimde onlarla " orman perisi kütüphanesini konuşacağım. O kütüphaneyi ben yapacağım. Günlüğü yerine koyup odama gittim. Peri'nin ayıcığına sarılıp uyudum... |
0% |