@peteksjsj
|
Bizde uçabilirdik kanatlarımızı kırmasalardı Hatalarım varsa şimdiden af ola iyi okumalar dilerim
Sabaha kadar gözüme doğru düzgün uyku girmemiştim Bavulumu alıp evden gizlice dışarı çıktımıştım Mutluydum babamın dayaklarından Sevgisiz bir aile ortamından kurtuluyordum arabaya binip havaalanına doğru gittim kontrollerden geçtikten sonra Uçağa bindim manzarası çok güzeldi Ankara ve Şırnak arası yaklaşık 2 saatte gece doğru düzgün uyumadığım için uçakta biraz gözlerimi dinlendirdikten sonra uçağın iniş anonsunu duydum çoğu insanın gelmekten çekindiği Şırnak benim umudum olmuştu havaalanından dışarı çıktım ve karargaha gitmek için bir taksi aradığım sırada telefonum çaldı kim olduğunu bakmadan açtım karşımdaki ses Alo Gönüllü Doktor olarak gelen Ala Hanımla mı görüşüyorum acaba dedi Ben de evet dedim Sonra "Şırnak Özel Kuvvetler Komutanlığına bekleniyorsunuz sizi almak için 2 asker gönderildi" dedi zaten karargaha gitmem gerektiğini biliyordum teşekkür ettim ve telefona bakarken biriyle çarpıştım sonra telefonum elimden yere düşmüştü "yavaş olsana kardeşim görmüyomusun önünü "diye söylenirken kimin çarptığina bakmamamıştım telefonumu terden aldım ve kimin çarptığina baktım. Telefondaki kişinin söylediği iki askerdi. çarpıştığım adam telefona bakacağınıza önünüze baksaydınız Ala hanim dedi sabır Gerçekten ya Hadi ben önüme bakmıyordum Sen de mi görmüyorsun önünü kardeşim sonra yanındaki asker "Kusura bakmayın Ala Hanım bizde sizi almak için gelmiştik kötü bi karşılaşma oldu ben Göktürk Yaman" dedi bende Ala Deniz Arslan dedim çarpıştım asker öylece bakıyordu aynı öküzün trene baktığı gibi sonra Göktürk bey beni arabaya yönlendirdi benim çapışan asker bizim arkamızdaydı sonra o da arabanin sürücu koltuğunu bindi ve birlikte ilerlemeye başladık bende bu sırada telefonuma bakıyodum ekranı kırılmıştı koruyucu ekranı çıkardım ve ana ekranına baktım bazı yerleri kırılmıştı ama şimdilik idare ederdi insan bi özür diler hayvan herif dedim içimden sonra Göktürk bey de elimdeki telefona bakıyodu ve dediki "Arkadaşım yiğitin kusuruna bakmayın isterseniz telefonunuzu yaptırabilirim" dedi bende "Yok teşekkür ederim Herkes kendi hatasını telafi etmeli" dedim adını daha yeni öğrendim Yiğit denen adam aynadan bana doğru Alaycı bir gülüşle baktı öküz bi de gülüyo Sessiz bi şekilde ilerliyoduk bi süre sonra karargaha gelmiştik arabadan indik ve yanımıza Bir asker geldi Albay odasına sizi çağırıyor dedi ve gitti Beraber albayın odasına gitmeye başladık ben neresi olduğunu bilmediğim için onları takip ediyodum kapıyı tıklayıp içeri girdik Albay Hoş geldiniz çocuklar oturun dedi ben oturduktan sonra Göktürk ve yiğit siz çıkabilirsiniz dedi sonra bana döndü ve "hoşgeldin kızım ben Albay Hüseyin Güner" dedi hoşbulduk efendim Ala Deniz Arslan dedim saygılı bir biçimde "duyduğun gibi köyleri bombalamış kansızlar çok sayıda yaralı var burda seninle birlikte 2 doktor 3 hemşire olarak çalışıyorlar.bildiğim kadarıyla" dedi "elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım "dedim sonra "zamanla zaten tanırız birbirimizi" dedi "evet efendim" dedim sonra "bosver resmiyetı kızım amca de sen bana" dedi peki hüseyin amca dedim buralarda güvenli ev bulabilmek zordur bulabildinmi kızım sen dedi yok çok ani oldu zaten buraya gelmem o yüzden ev işini halledemedim dedim senin şansına daha geçen gün bi asker tayini çıktı gitti istersen sana lojmanı ayarlayalım hem senin için daha güvenli olur dedi bende kabul ettim Tam odadan çıkıcakcakken Albay "bi ihtiyacın olduğunda hiç düşünmeden benim yanıma gel tamam mı Ala kızım" tamam teşekkür ederim Hüseyin amca dedim Ala kızım sen Nazım Arslan tanıyo musun dedi evet amcam olur dedim buraya yakın bi karargahta çalışıyo o da oğlu utku burda calışıyo dedi teşekkür edip odasından çıktım Amcamla nerdeyse 5 yıldır görüşmüyoduk çünkü babamla nedenini bilmediğim bi olay yüzünden kavga etmişlerdi o gündür konusmuyoduk burda olmaları benim için iyi olmuştu en azından tek kalmayacağım diye düşündüm ne kadar babamla arası bozuk olsa da beni çok severdi amcam ama o günden sonra hiç görmemiştim onları en son hatırladığım utku kara harçtan mezun olmuştu bi . Bu düşüncelerle karargahtan çıktım ve bi taksiye binip lojmana gittim kapıdaki askere kimliğimi gösterip içeri girdim sanki Albay haber vermişti hiç sormadan evin anahtarını verdi teşekkür edip içeri girdim 3. Kattı evin kapısını açıp içeri girdim ve evi incelemeye başladım evin bi sıkıntısı yoktu sadece biraz temizlik gerekiyodu onuda yapardım ama evde temizlik malzemesi yoktu eşyalarımı bırakıp yanıma para alıp evden çıktım ama marketin nerde olduğunu bilmiyodum kapıdaki askerlere sordum "şey kolay gelsin market ne tarafta acaba" diye sordum valla abla 2 sokak aşağıda bi market var dedi teşekkür edip markete doğru gitmeye başladım biraz uzaktı ama yapacak bişey yoktu markete girdim yiyeceklere bakarken kendimi fazla kaptirmış olucam ki çok bi bedene çarpmamla tam yere düşüçekken bi kol belimden tuttu ve beni kendine doğru çekti . Karşımdaki kişiye çemkiricekken yiğit olduğunu fark ettim bana "düz yolda yürümesini bilmez misin sen" dedi bende altta kalır mıyım "peki sen önüne bakmadan mi yürürsün" dedim ben şırnağa gelince çenem mi açıldı noldu anlamıyorum yiğit "farkındaysan düşme diye diye ben seni tuttum teşekkür etmen gereken yerde üste çıkıyosun" olduğumuz duruma baktığımda yiğit hala belimden tutuyodu hemen geri çekildim "kusura bakmada burda özür dilemesi gereken kişi sensin hem önüne bakmayan da sensin" dedim telefonumu kırdığını ima ederek özür bile dinlememiştim o gün alaycı bi gülümsemeyle konuştu o günde söylemiştim yine söylüyorum önüne bakicagina telefona bakan sizdiniz "dedi ve benim üstümdeki kıyafetlere garip bi bakış attı daha fazla atışmak istemediğim için marketten alacaklarını alıp lojmanı yolunu tuttum Eve geldim ve kıyafetlerimi çıkardım kırmizi siyah kareli pijamalarimı giyip temizlik yaptım aldığım yiyecekleri dolaba koydum çok yorulduğum için yemek yapamiyıcak kadar yorulmustum bende döner sipariş ettim onu beklerken telefonumu elime aldım ve arayan kişilere baktım annem aramıştım 3 kere duru aramıştım 8 kere yorgundum onlarla yarın konuşmaya karar verdim o sırada kapı çaldı Bende hemen açmaya gittim dönerim aldım hızlı bir şekilde yedim ve yatağa yattim bir kaç dakika sonra uykuya dalmışım
Sabah erken uyanmıştım güzel bi kahvaltı yapıp üzerime Beyaz belimi açık bırakan bi krop altıma siyah kısa etek bi de üstüme siyah bi ceket giyip evden çıktım ve bi taksiye binip bi mobilyaciya gittim orda beğendiğim köyü gri L koltuğu ve kahve makinesi ödemek için kasaya gittiğimde adamın iğrenç bakışlarına maruz kaldım 1 hafta içinde kurulum için geliriz dedi bende dükkandan hızlı bi şekilde çıktım ve taksiye binip karargaha geldim aslında utkuya sürpriz yapıcaktım ama şimdi albaya bi kaç evrak vermen gerekiyodu sonra yanına gidecektim albayın kapısını tıklayıp dosyami verdim ve utkunun yerini sordum arka bahçede askerlere antrenman yaptırdığını söyledi yerini bilmediğim için kapıdaki asker yardımcı oldu ons teşekkür edip merdivenlerden sessiz bi şekilde inmeye başladım beni gören askerler tam utkuya söylicekken elimle sus işareti yaptım ve utkunun tam arkasına geçip elimle gözlerini kapattım ve bil bakalım ben kimim tutku diye bağırdım çok şaşırmıştı Ala diye arkasını döndü ve bana sarılarak döndürmeye başladı sonra beni yere indirdi bi kere daha sarıldı o sırada bütün askerler bize bakıyodu sonra ayrıldığımızda Ala Deniz Arslan emir ve görüşlerinize hazırdır komutanım dedim O da oyunundevam ettirdi aferin asker dedi sonra gülmeye başladık küçükken bunun hayalini kurardık o komutan olurdu ben asker Olmuşmu tutku bey dedim sen tekmil verirsinde olmazmı Ala çok özlemişim seni ne zaman geldin bana niye haber vermedin Ala dedi çok uzun hikaye bi ara anlatırım tutkucum dedim küçükken böyle söylerdim "tutku diyip durma Ala bi karizmam var benim burda" dedi karizmanı yesinler tutkucum dedim burnumu sıktı bende eline bakiyodum "maviş maviş bakıyorsun bi de şaşi kalcan kızım" dedi sonra yanağımdan öptü beni benim şimdi antrenman yaptırmam lazım birazdan biter zaten bekle şu bankta bekle sonra konuşalım olur mu dedi olur tutku diyip bankların oraya doğru gidecekken Göktürk ve yiğit gördüm zaten nerdeyse bütün askerler bize bakıyodu bende geçip oturdum banka ve annemi aradım açmadı duruyu aradım hemen açti . Duru :Dünden beri telefonlarına ulaşılmıyor Öldüm meraktan Neredesin kızım sen ya hiç mi düşünmüyorsun beni duru merak eder diye Sen: iyiyim merak etme Duru alıştım ben buraya da hem amcam ve kuzenim Utku da burada tek değilim yani Merak etme Duru: Tamam yeter ki sen iyi ol da ala Ben bir şey yaptım 2 hafta sonra ben de Şırnak'a geliyorum Sen: Ne gerçekten mi Benim için düzenini bozmasaydın Duru Duru: merak ediyorum seni orada Ne yiyorsun Ne içiyorsun ne yapıyorsun ne etti diye En azından yanına gelirsem aklım sende kalmaz Sen Peki sen bilirsin Duru : Neyse şimdi acil pasta geliyor beni kapatmam lazım Sonra konuşalım olur mu Görüşürüz Dedi ve telefonu kapattı bende antrenman yapan askerlere bakmaya başladım ne kadar çok şınav çekiyorlardı hele yiğitte öyle kol kasları vardı ki nerdeyse kafam kadardı ben yigite bakarken göz göze geldik bi süre baktıktan sonra gözlerini çekti en son gözlerini çeken kazanır oynuyoruz sanki biraz bekledikten sonra antrenmanları bitmiş olacak ki utku yanıma geldi gidelim mi dedi bende gidelim dedim utkunun arabasına bindik "ee anlat bakalım tayini mi aldırdın buraya"dedi yok buradaki köyleri bombalamışlar orada gönüllü doktorluk yapmaya geldim" dedim amcam nasıl izin verdi normalde senin evden dışarı çıkmanı istemezdi dedi "İstemedi de zaten evde kavga ettik Eğer Şırnak gönüllü doktorluk yapmaya gidersem geri dönebileceğim bir ailemin olmayacağını söyledi Ben de kapıyı çarpıp çıktım evden sonra kendimi Şırnak'ta buldum" böyle işte "amcamdanda bu beklenirdi zaten iyiki geldin Bayadır görüşemiyoduk" dedi bize gidiyoruz itiraz istemiyorum dedi kabul ettim zaten amcamı da yengemi de çok özlemiştim Evin kapısının önüne geldik kapıyı Çaldık amcam açmıştı beni gördüğünde çok şaşırmıştı ve içeri gelin çocuklar dedi sonra bana sarıldı ne kadar büyümüşsün dedi içeri geçtik koltukta oturan yengem beni görünce hemen geldi sarıldı bana çok özlemişiz seni Ala dedi bende sizi özledim dedim sonra beraber yemeğe oturduk amcam buraya mı tayin aldırdın dedi yok buradaki köylere bombalı saldırı yapılmış yaralı Çok fazlaymış O yüzden gönüllü Doktor olarak geldim dedim aferin dedi amcamlarin kızı yoktu ama beni kendi kızı gibi severdi yengem de öyle tabi yemekten sonra nasıl geldiğimi anlattım babama çok kızdılar ama yapçak bisey yoktu oturduk konuştuk saat çok geçe geliyodu yarın yaralılara yardıma gidecektim köyler bombalandığı için insanların çoğu çadırda kaliyolarmiş bi de çadırdan hastane varmış orada bakıcaktım yaralılara Ayağa kalktım ben artık gidiyim yarın işim var dedim yengemle amcam çok ısrar etti ama başka zamana dedim utku da ayaklandı bende ona bakıyodum ne bakiyon bu saatte seni tek yollayacak değiliz heralde dedi beraber evden çıktık arabaya bindik ve lojmanin önüne kadar hiç konuşmadık ben arabadan indim iyi geceler dedim utku da gitti. Tam içeri girecekken Yiğiti gördüm iyi geceler dedim cevap vermeden lojmandan içeri girdi bende arkasından göz devirdim yavaş yavaş arkasından gittim bende yiğitin demekki o da lojmanda oturuyormuş Merdivenlerden 3. Kata çıktım ve eve girdim üstümü çıkardım ve yatağıma yattim ve kapı çaldı .
|
0% |