Fotoğraftaki kadın Ala Arslan
Hatalarım olursa kusura bakmayın iyi
okumalar dilerim
Tesadüf değil, kimse hayatına boşu boşuna girmez kaderin değil kaderin olsa sen göndersen bile o yine de gitmez
Ala yı yoğun bakıma almışlardı timdekiler Merih Eylem Batur Göktürk ve Karan evlerine gitmişlerdi Ala uyandığında ziyaretine geleceklerdi yoğun bakımın içerisinde uyuyordu Ala ne utku ne de yiğit gitmemişti hep beraber bekliyorlardı Ala nın yengesi yasemin hanım gizlice Ala nın annesini aradı kızının başından geçenleri anlattı Ayçiçek hanım en yakın zamanda geleceğini söyledi ve telefonu kapattı
Yoğun bakımın camından Ala ya bakıyolardı çünkü doktor bu 24 saatin çok önemli olduğunu söylemişti yasemin hanımın daha yeni fark ettiği şey ise Ala nın saçlarının kisaliğıydı çünkü buraya geldiğinde uzundu ama şuan kızıl saçları omzunun az aşağısına geliyodu kesmişler miydi Allahın cezaları utkunun yanına gitti "oğlum Ala nın saçları daha uzundu sanki kesti de bizim mi fak etmedik acaba" dedi ama emin değildi utku ve yiğit Ala nın saçlarına baktılar ama ikisinin de emin olduğu tek gerçek vardı Ala nin kızıl ve uzun saçları şimdi kısaydı şerefsizler kesmişlerdi saçlarını tek bisey çıktı utkunun ağzından "uzundu saçları anne" dedi Albay nazım korsanı sorguya almaya gitmişti
4 saat sonra
Yazarın Anlatımıyla
Herkes Ala ya yoğun bakımın camından bakıyolardı sağlıklı bi şekilde çıkmasını istiyorlardı o sırada Ala nın bağlı olduğu monitörden ses gelmeye başlamıştı çok fazla ses geliyodu yasemin hanım ne oluyo diye bağırdı doktor yokmu nerde bu doktor bişey oluyo Ala ya diye bağırmistı utku hemşire ve doktorlar koşarak geldi ve içeri girdiler utku yasemin hanım ve Yiğit yoğun bakımın camından ne 8 olduğunu bakıyolardı
Hemşire nabız ve tansiyon gittikçe düşüyo hocam dedi 2 mg adrenalin verin çabuk dedi doktor ama nabız gitmek üzereydi kalp masajı yapıcam dedi ve Ala nın kalbine kalp masajı yapmaya başladı nabız çok düşük elektro şoku hazırlayın 120 hemşire hazır hadi 3 2 1 elektro şoku Ala nın kalbi çalışsın diye hocam hastayı kaybediyoruz 160 hazırla bi kere daha elektro şoku hazırladılar Ala nın bedeni şokla beraber yukarı kalktı doktor son kez hadi bi kere daha elektro şok verdiler ve hasta geri geldi nabız normale döndü hocam dedi hemşire
Alanın yoğun bakımdaki Rüyası
Yemyeşil bi ormandaydım benim burda ne işim var üstümde Beyaz bi elbise vardı çok güzeldi neredeydim ben orman çok güzeldi çok hoş bi koku vardı kimse yok mu diye bağırdım ama ses gelmedi biraz yürüdükten sonra bi şelale gördüm ormanın içinde su çok hızlı bi şekilde akıyodu tekrar kimse yok mu diye bağırdım ve şelalenin yanına gidip oturdum ve bi ses geldi babamın sesiydi "sen hiçbir zaman benim istediğim gibi kız olmadın Ala" dedi ve tam karşımda durdu "hiçbir zaman seni sevmedim sen hep benim için bi pişmanlıktan öte olmayacaksın Ala" dedi "neden abimden farkım neydi" dedim "bunu zamanla anlayacaksın şimdi senden sonsuza dek kurtuluyorum: ve silahı tam kalbimin ortasına ateşledi gözümden bi yaş geldi ve dizlerimin üstüne çöktüm üstümdeki Beyaz elbiseye artık kana bulanmıştı. Babam da arkasını dönüp gitti kulağıma bağırma sesleri geldi ama gözlerim kapanmak üzereydi ki yiğiti gördüm başımı kucağına çekti şuan yiğit ne alakaydı "sakin ol hiçbişey olmayacak sana izin vermem" dedi dudaklarımdan sadece yiğit in ismi döküldü "konuşma yorma kendini bu sefer olmaz seni de kaybedemem kurtulucaz tamam mı birlikte" dedi gözlerimden yaşlar akıyodu ama gülümsüyodum neye gülüyodum bilmiyorum bu aciz hayattan kurtulduğuma mı
Yiğit bi anda yüzüme eğildi ve gülümseyen dudaklarımdan öptü ve masal sona erdi
Doktor Ala ya müdahale ettikten sonra dışarı çıktı Ala hanım bizi biraz zorladı ama hayata geri tutundu hayatı tehlikeyi atlattı geçmiş olsun dedi ve gitti yasemin hanım çok şükür Allahım onu bize bağışladın ağlayarak gitti ve kendisi gibi ağlayan oğlu utkuya sarıldı utku annesinden ayrıldıktan sonra yiğite sarıldı bize geri döndü yiğit bırakmadı dedi Yiğit arkadaşını kan kardeşini ilk defa ağlarken görmüştü gerçi kendisi de farksız değildi gözleri dolmuştu çünkü korkmuştu çünkü Ala ya bi şey olucak diye dilemesi gereken bi özür vardı bu kadından koridorun başından bi kadın gelmeye başladı orta yaşlı kızıl saçları ve yeşil gözleri olan sanki Alanın yaşlanmış hali dedi Yiğit içinden geldi tam yanlarında durdu Yasemin hanımda büyük şaşkınlık vardı yaklaşık 6 sene sora görmüştü eltisini hemen sarıldılar ve birlikte ağlamaya başladılar çünkü birinin kendi kızıydı diğerinin kendi kızı yerine koymuştu Alayı .
Alanın annesi utkuyada sarıldı hemen kızının olduğu yoğun bakıma baktı çok yıpranmış görünüyordu kızı tekrar onlara döndü nasıl oldu diye sordu utku da kaçırmışlar önce askeriyeye geliyo diye takip etmişler sonra , ama şuan hayatı tehlikeyi atlattığını soyledi doktor diye devam etti. Ala nın annesi yiğite döndü ve elini uzattı Ayçiçek Ala nın annesiyim dedi yiğitte zaten bunu bekliyodu eli tuttu ve Yüzbaşı Yiğit Türker utkuyla aynı karargahta görev yapıyoruz dedi
2 gün sonra
Ala yı yoğun bakımdan şimdi çıkartmış odaya almışlardı Çakır Timi de ziyarete gelmişti Yiğit zaten hiç gitmemişti 2 gündür burdaydı doktor odaya girmeden önce Ala nin kaçırıldığında sürekli iğneyle ilaç almış olduğunu bu iğneleri şuan onun sersemlettiği bi de ameliyatta narkoz aldığı için şuan ne dediğini bilemeyeceğim söyledi ve içeri girdiğim de kapıyı açıp timim ile birlikte içeri girdik.
Ala daha yeni uyanmistı galiba içerde annesi yengesi bi de bizim tim vardı timdekiler geçmiş olsun dediler ve oturdular. Ala hepimizde göz gezdiriyor en sonunda annesinden baktı saşkınca gözlerini açtı "anne senin burda ne işin var" dedi annesi de "başı beladan hiç kurtulmayan bi kızım var onu ziyarete geldim" dedi herkes tebessüm etti
Sonra yengesine döndü "yenge sen bu kadar çocuğu ne zaman doğurdun benim niye haberim yok" bu sefer herkes kahkaha atmıştı ama Ala anlamaz gözlerle bize bakiyodu sanki hiç tanışmamışız gibi yengesi de onlar utkunun arkadaşları dedi sonra benim çok uykum geldi dedi timdekiler hasta ziyareti kısa olur dedilerve ayaklandılar kapıdan çıktılar bende bi ihtiyacınız varmı diye sorucakken yengesi biz Ala ya hem temiz kıyafet hemde yemek yapmaya gitsek utkuyu Albay çağırmış önemli bi konuşmuş heralde sen 1 saat Ala nın başında bekler misin dedi bende tabi ki beklerim sorun değil dedim .
Onlar odadan çıktıktan sonra tam koltuğa oturdum Ala uyandı ve bana döndü artık özrümü dilemem gerekiyodu "Ala Ben senden çok özür dilerim seni o şekilde suçlamamalıydım ama sana ya da o çocuğa bişey olucak diye korktum gerçekten özür dilerim" dedim "sorun değil yiğit sende beni kurtardın ödenmiş olduk" dedi
"Hayır benim görevimdi seni kurtarmak" "Yiğit ben seni rüyamda gördüm yine sen kurtarıyodun beni bi de yastığımı düzeltebilir misin sırtımı acıtıyoda" dedi tabi salak kafam sırtını yaktılar kızın insan sorar yastığın rahat mı diye salak yiğit yatağına yaklaştım yastığını düzelttim iyimi böyle evet sağol dedi bana doğru yüzünü çevirdiği için yastığı düzeltirken yüz yüze gelmiştik tam şuan mavi gözleriyle bakışıyodum geri çekilicekken teşekkür ederim dedi ve yanağımı öptü afallamıştım napıcağimı bilememiştim uyuyucam ışığı kapatır misin dedi ışığı kapattım ve koltuğa oturdum .
Tim ile olan gruba girdim
Batur : of be yine göremedim kaç gündür iki gözümün çiçeğini
Merih : git gör kardeşim görme deyen mı var
Eylem: Utanıyorum falan deme Batur
Merih: aga herkes birini buldu bi sap ben kaldim
Eylem: derken bu timde bi tek Karan abi evli bi de Batur platonik başka bi de Göktürk Albayın kızından hoşlaniyo garibim yakında selası okunacak
Göktürk : beni karıştırmayın
Merih: sen olmada olmaz Göktürkcüğüm
Yiğit: amma boş konuştunuz
Merih: tabi komutanım size hava hoş kaptinız gül gibi kızı
Yiğit: kimi kapmısım merih boş konuşma
Eylem :kimden bahsediyorsunuz
Merih: tabi ki Ala hanımdan
Yiğit : beni oraya getittirme merih yarın sabah 5 te tam teçhizat kapının önünde hazır ol biz özel olarak bi antrenman yapalım senle
Merih : sustum komutanim yapmayın etmeyin
Daha fazla bakmadım mesajlara Ala ya baktığımda uyuyordu saçları ilk gördüğümden kısaydı kesmislerdi . Hesabini bir bir sormazsam benim adımda yiğit değil kapı açıldı baktığımda Ala nin annesi gelmişti sadece teşekkür etti ama benim sormak istediğim şeyler vardı bu kadına Ayçiçek hanım iki dk dışarıda konuşabilirsiniz
Alanın odasından çıktık merak ediyodum hangi anne evladını bu tehlikenin içine yollar ki
Ayçiçek hanım kusura bakmazsanız neden Ala yi bu tehlikenin içine gelmesine izin verdiniz
Kendisi gelmek istedi kızım buradaki hastalara yardım edecekti
Ama yine de anlamadığım şeyler var neden kızını tek gönderdiniz
Size açık olucam yiğit bey benim kızım ailevi meselelerde uzaklaşmak için geldi buraya
Sizde izin mi verdiniz
Yapacağım bisey yoktu gitmek istedi babası izin vermedi tartistılar ve buraya geldi başka açıklamaya gerek yoksa kızımın yanına gitmem gerekiyo
Yok iyi günler tekrar geçmiş olsun dedim ve çıktım yok ben anlamıyorum bu kadinda bisey vardı söylemediği bisey illaki çıkardı ortaya zaten konuşurken bi gerildi .
Hastaneden çıktım ve karagaha gidiyodum bi de biz girelim şu Ala yi kaçıran adamın sorgusuna.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |