Yeni Üyelik
24.
Bölüm

23.Bölüm

@pnrkynk20

Su'yu kucağıma alıp odasına götürdüm. Yatağa götürüp yatırcaktım ama öyle güzel, öyle masumdu ki... Yatağa oturup kucağımdaki hazineye baktım. Benim herşeyim, bana sığınıp uyuyordu. Göğsümde saklamak ister gibi sıkı sıkı sarıldım. Uykusu ağırdı, bu hali beni gülümsetti... Yatakta olsa anca bu kadar rahat yatabilir...

 

Sırtımı yatak başlığına dayayıp, saçlarını kokladım... Ömrün boyunca, bu odada, Su'yla kalıcaksın deseler teşekkür edebilirdim...

 

Telefona bildirim sesi gelince Su'ya dikkat ederek telefonu cebimden çıkardım. Akından bir mesaj gelmişti.

 

Akın:Adamı güzelce ağırlayıp, bıraktık abi

   

 

Ben:Tamam

 

Akın'a cevap verip telefonu kapadım daha önemli işlerim vardı şuanda kucağımdami sevgilimin saçlarını sevip, öpmek gibi önemli meseleler...

Bir daha dokunamıcakmış gibi saçlarını okşamak...

 

Biraz daha saçlarını okşadıktan sonra yatağa yatırdım. Bu kıyafetlerle rahat edemezdi ama ben değiştirirsemde direk benim yaşamıma son verirdi. Su'yun tribi üzerine tanımazdım, o yüzden dokunmadım. Yanına yatıp sıkı sıkıya sarılmadan uyuyamıcağım için sarıldım... Ona sarılmak benim alışkanlığımdı.

 

Gözümü kapadığımda önüme birkaç anı meydana geldi. Siyahlar içinde ben ve ifadesiz gözlerle baktığım yer bir ayna...belli belirsiz fotoğraflar geliyordu önüme ama her resimde siyahlar içinde ben vardım...İşkence eden ben, masaya ayaklarını uzatıp oturan ben, bir kaç ev mimarisiyle ilgili proje hazırlayan ben ama hepsi fotoğraf... Ses yok sadece birkaç fotoğraf karesi...

 

Gözlerimi açtım. İtiraf etmem gerekirse kendimden korkmuştum...

 

Yataktan kalkıp kaldığım odaya girip, balkona çıktım. Ilık bir rüzgar esiyordu.Bu hava beni üşütmezdi...

İçimdeki o yangın ve korku geçmemişti.

 

Odaya Su'yun uyuduğu odaya girdim. Birşeyler hatırladığımda söyliceğimi, birşey saklamıcağımı söylemiştim... Yarını beklersem söyleyemezdim...

 

"Su...uyan, sana çok önemli birşey söylemem lazım" bırak uyanmayı,kıpırdamamıştı bile... Rahatsız etmicektim,sonuçta ben kaldırmayı denemiştim. Yarın söylerdim sonuçta, aynen aynen kesin söylerdim.

 

🪐

 

🖤Su'yun Anlatımıyla🖤

 

Gözlerimi açtığımda, karşılaşttığım görüntüye hiç şaşırmadım... Sanırım alışmıştım, hem ona kızmayada hakkım yoktu, çünkü;kene gibi yapışan kişi tamamen bendim. Koala gibi yapıştığım kişi, dünkü çizdiğim resimlerin başrolüydü... Ateş;benim aşkımdı, benim projemin konusuda Aşktı...

 

İlk defa ondan erken kalkmıştım, yataktan kalkmak için hareketlendiğimde dünkü kıyafetlerimin hala üzerinde olduğunu gördüm, bocaladım. Ben böyle mi yatmıştım, hatta dün ben nerde yatmıştım... Zaten mini olan eteğim belime kadar sıyrılmıştı... Biraz deli yattığım doğruydu, inşallah Ateş beni böyle görmemiştir, yoksa çok utanırdım.... Yaaaa yüzüne bakamazdım...

 

Yataktan kalkmak için hareketlenince kolumdan tutulan elle geri oturdum. Baktığımda kalbime o sızıyı saplayan kara gözleriyle karşı karşıyaydım.

 

"Neden tutuyorsun, ben küsüm sana " veee beklenilmeyen an...Ateş beni belime kadar sıyrılan mini eteğimide görmüştü ama birkaç saniye sonra gözlerini gözlerime sabitledi.

 

"Sana anlatmam gereken birşey var... Beni dinler misin? " sesi çok değişik geliyordu.

 

"Dinliyelim bakalım" battaniyeyle bacaklarımı örtüp Ateş'e döndüm.

 

"Bana bakmasan olur mu? Gözlerine bakarken anlatmakta zorlanırım, böyle birşey yaşamak istemiyorum"

 

"Zorlanmazsın Ateş...sen bu dünyada tek benim gözlerime bakarken zorlanamazsın"

 

"Aksine bir sana, tek sana bakarken zorlanıyorum Su... Sen benim en değerli, en kıymetli hazinemsin"

 

"Neyse küsüm ben sana " gözlerimi battaniyeye sabitleyip "dinliyorum " dedim.

 

"Ben bazı şeyler hatırladım ama ses yok, sadece birkaç görüntü... Senden saklamadım çünkü saklayınca bana kızıyorsun... Bir kere daha böyle şeyler yaşamak istemedim. "heyecanla dibine girdim... Evet evet resmen dibine girdim.

 

" Ateşşşş çok mutlu oldummm, nasıldın, ne yapıyordun, meselaaaa başka kız gördün mü o fotoğraflarda Ateşcim "

 

"Tabiki hayır Su"

 

"İyi bari, rahatladım... Eee ne gördün o zaman, Ateş çok heyecanlandım yaaa"

 

"Heyecanlanmana gerek yok Su... O gördüğüm şeylerde bu kişi yok... Bambaşka biri, o gördüğüm karelerin hiçbirinde düne kadar, hatta senin yanında olduğum zamanlarda tanıdığın kişi değilim" sanki zorlanıyor gibi derin bir nefes verip konuşmaya devam etti "O fotoğraflarda ben Boran'ım, siyah, kapkaranlık... Bilmiyorum sanki boşluktayım, şuanki halimden eser yok "

 

"Nasıl yani"

 

"Su ben o halimden korktum... Sana yemin ediyorum korktum, o anılarda, o karelerde bildiğin duygusuz, hissiz, bomboş biri" elimi bırakmak iatemezcesine sıkı sıkıya tuttu "Su ben Boran olmak istemiyorum... Ben mimarmışım ama o anlarda bile ben hissizim, Su, beni hiç bırakmazsın değil mi? Ben o hayatta ölürüm... Tamam belki güçlüyüm, belki korkusuzum ama his yok, sevgi yok... Yok yok yok ben o hayatı istemiyorum"

 

"İstemediğin hiçbirşey yapmıcaksın... Sen Ateşsin... İstediğin zaman Boran ol ama sen hep bana Ateşsin " gözlerimi gözlerine diktim, o zaten bana bakıyordu "Bana Boran olmazsın değil mi? Tek korkum bana da öyle olman Ateş"

 

"Hayır... İstesem bile sana öyle davranamam... Kıyamam zaten"

 

"Eee şimdi biz ikimizde çizim yapıyoruz yani öyle mi? "

 

"Öyle gibi görünüyor" yüzünde devasa bir gülümseme vardı... Eşsiz ve ona özel yada vazgeçtim sadece bana özel...

 

"Hmmm iyi... Bir masada sana koyarız, beraber çizim yaparız. "

 

"Aynen sen beni, ben projeleri çizerim artık... " sesindeki alayı farketmiştim ve utanmıştım... Ben aslında fazla utanan biri değildim ama şuan dibini sıyırıyordum.

 

"Ateş sen çizimleri gördün mü yaaa? "

 

"Evet gördüm tabii... Beni çizmişsin,haaa bak aklıma gelmişken hocanız ne çizin dedide beni çizdin"

 

"Ne dicek yaaa... Hayatınızda olan en uyuz, en ukala, en tipsiz,en huysuz insanı çizin dedi... Bak Allah'ın işine aklımada direk sen geldin"

 

"Konun bu yani...uyuz, ukala,tipsiz ve huysuz yani öyle mi? "

 

"Ayyy evet Ateş yaaa hadi acıktım ben... Birşeyler mi yesek " şuan ben belime kadar sıyrılan etekle burdan kalkamazdım. "Hadi sen hazırla, ben üstümü değiştirip geliyorum şimdi"yüzünde çapkın bir gülüş meydana getirip , tek kaşı havalandı.

 

" Neden ki yaaa... Hem sen nereye gidicektinde böyle giyindin"

 

"Hiççç... Ben öylesine böyle giyindin, ne o bir yere gitmedim diye üzüldün mü yoksa? " suratımı asıp "aslında bundan daha güzel elbiselerim var yarın onu giyip dışarı çıkıcam, şimdi birşeyler yiyelim lütfennn"

 

"Tamam demedik birşey, aklından bile geçirme öyle şeyi... Bundan daha güzel elbiselerin varsa onları da giy ama sadece benim yanımda, başkası sana göz ucuyla bile bakamaz anladın mı?...yada vazgeçtim sen istediğini giy sana bakan olursa onların gözlerini oyarım, onlar için istediğin şeyleri yapmaktan vazgeçme...bak bu fikir aklıma daha çok yattı"

 

"Hangi yılda yaşıyoruz Ateş yaaa... Seni tanımasam kıskandın dicem de seni tanıyorum"

 

"Ne o kıskanamazmıyım ben... Anlamadım"

 

"Kıskanamazsın, çünkü;benim senden başka birine bakmıcağımı bilirsin"

 

"Bakmazsın yani"şuan zevkten dört köşeydi kesin... Sözde küstük, tripliyim, deli edicektim adamı ama şimdi de deli edebilirdim sanırım...

 

"Yooo bakarım, yakışıklı, beni ki'lerimle kabul edicek, kaslı mı kaslı birine bakarım...neden bakmıyım ki Ateşcim"

 

"Su... Ayarlarımla oynama benim yada dur yaaa oyna, evet evet ayarlarımla oyna dibinden ayrılmıyım... Kuyruğun gibi geziyim peşinde, böyle devam et sevgilim"

 

"Biz sevgili değiliz"

 

"KANKA DİYE Mİ SESLENİYİM SU YAAA! "

 

"Saçmalama Ateş"

 

"Saçmalatma o zaman... Tek bir telin üzerindeyim, o telin adıda sensin... Kim sana dokunursa, musallat olurum... Ona göre"

 

"Offf sen çok kıskançsın, olmazsın sen... Daha iyisini bulmam lazım"

 

"Dur ya durrr sanki o hatırladığım anılarda birde kız vardı herhalde, şimdi akılma geldi... Sarışın, renkli gözlü, 1.75 boylarında, 22 yaşlarında, çıtı pıtı , güzel bir kız gördüm sanki bak"

 

"Haa gördün yani" battaniyenin altında elbisenin sağını solunu çekiştirip , yataktan kalktım. Koluna yapışıp kapıya kadar eşlik ettim. Hanım kişiliğimden asla ödün veremezdim "tamam o zaman o kızın yanına defol! "

 

"Aaaa kızım sen kıskanç değilsin ki yaaaa... Görende seni kıskanç biri sanıcak"

 

"Ateş ben bulcam dedim... Sende hazır bulunmuşu da var" kolundan ittim "Defol git o kızın yanına" onu kapının dışına atıp, evet evet resmen atıp mutfağa gittim, bu durumun üzerine soğuk bir Su içilir ki gerekeni yapıp soğuk suyumuda içtim. Tam o sırada kapı açıldı ve içeri Ateş girdi. Anahtarı yanındaymış demekki... Neyse iyi oldu onun gitme fikri beni korkutuyordu... Amaaa trip tripti ki benimki daha da fazlaydı küstüm adama ben...KÜSSSS!

 

"Ateş defol git! O kızın yanına git, gözüm görmesin seni... Bak görürsün musallat nasıl olunuyormuş"

 

Ne zaman yanıma geldiğini fark etmemiştim ama korkmamıştım da...onda hangi koşulda olursa olsun güven vardı, aşk vardı...

 

"Seni Seviyorum" Belimin iki yanından elleriyle sabitledikten sonra kendine çekti "Sadece Seni Seviyorum... Gerçekte de, rüyada da hatta kabusta bile benim görüceğim tek kız sensin"alnını alnıma yasladı "Ben burdan bir adım bile uzaklaşamam, seninde uzaklaşmana izin vermem "

 

"Ben seni sevmiyorum... Git o sarışın, renkli gözlü, 1.75 boylarında, 22 yaşlarında, güzel mi güzel, çıtı pıtı kızın yanına git Ateş" bir adım uzaklaştım "Seni Sevmiyorum defol git! "

 

"Benim sevgim ikimizde yeter, merak etme sen güzelim" açtığım bir adımı kapayıp başını boynuma gömdü... "Sen ve bu tapılası kokun hep burnumun dibinde olucak... Bunun hep böyle olması için elimden gelen herşeyi yapıcam , sen benim ömrümün geri kalanısın...hem sen bu dediklerimi nasıl aklında tuttun"

 

"Tutarım ben işte "

 

Gelde şimdi uzak dur bu adamdan... Nasıl uzak durucaktım şimdi ben, yapamazdım, o ve ben tektik, hep böyle olucaktık...

 

Yani böyle olmasını ümit ediyordum.

 

 

 

 

🪐

 

♥ Selamlar♥

Yine bennn

Su biraz nazlı sanki ne dersiniz yada acaba Ateş hakediyor mu?

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum

Sizi seviyorum

 

 

Loading...
0%