@pnrkynk20
|
🖤Ateş'in Anlatımıyla🖤
Öğrendiğim gerçekler bana bile bu kadar ağır gelirken Su neler yaşardı bilmiyorum... Daha olayı net bilmiyordum ama büyük ihtimalle babası bırakmıştı Su'yu... Öz babası kızını nasıl başka birine verebilirdi... Vereceği sadece ilgi, birazda şefkat...
Şimdiden sevdiğim kadının yaşıcağı acıyla gözlerim doluyordu. Ben ağlamazdım ama konu Su olunca gözpınarlarımda uzun süredir akmayan, birikmiş bütün yaşlar ona boyun eğiyordu...
Önceliğim hep Su'ydu o adamı bulucaktım nolursa olsun...
Eve geldiğimde televizyon izliyordu. Annesi kapıyı açmıştı bana, gözlerime bakamıyordu. Mahcuptu anlıyordum onu, böyle birşeyi ben daha yeni öğrenmeme rağmen böyleysem o kim bilir ne haldeydi...
Hemen yanımdan uzaklaştı... Mutfağa girdi. Demek istedim iyiki onun yanında siz vardınız diye ama yuttum. Oturma odasına girdiğimde ordaydı... Heyecanlı bir şekilde televizyona bakıyordu. Ne olduğuna baktım... Şaşırtmadı beni tek başına olduğunda yaptığı şeyi yapıp korku filmi açmıştı. Aslında korkmazdım bende... Hafızamı kaybettiğim zaman bile korkmadığımın farkındaydım... Eğer bir işin sonunda ona sarılmak varsa ben her şeyden korkan bir adamda olurdum. Televizyondan bağıran kadın sesine karşılık Su dahada heyecanlanmıştı...
Onu o kadar seviyordum ki...
Beni güldürcekte,öldürcekte tek oydu sanki... Yanına oturdum,farketmedi beni bir anda sarılınca irkildi. Sözde korkmuyordu bide...
"Ateş yaaaa haber versene... Aklım çıktı"saçlarına bir öpücük kondurdum.
" Napıyım o kadar heyecanlı izliyordun ki bölmek istemedim.... Bensiz nasıl korku filmi izlersin Su "
"Ama sevgilim sen korkuyorsun ya... Tek başımayken izliyim dedim" diyerek sırnaşmaya başlamıştı. Gelde şimdi kız... Öyle masumdu ki sesimi yükseltmeye korkuyordum... Bu aşk değildi bu bir sihirdi belkide büyü ama aşk buysa insan delirirdi...
"Ben senin karşındaysam herşeyden korkabilirim... Sen yeterki benim yanımda ol... Korkusuz olmaktansa senin yanında korkmayı seçerim ben" böyle dememi beklemiyordu sanırım dondu bir süre sonra şaşkın gözlerle çenesini göğsüme dayayıp bana baktı...
"Ateş aşk perileri mi geldi sana? Ne bu sözler... Şiir yazsaydın birde tam olsun" diyip gülümsedi. O gülünce kısılan gözlerine ölürdüm. İstemsizce sırıttım tabii bende karşı koymak imkansızdı.
"İstersen şiirde yazarım...yeter ki sen iste şairde olurum, yazarda... Sen ne istersen o olurum ben" elini alnıma koydu. Düşünür gibi yaparak konuşmaya başladı.
"Ateş'inde yok aslında... Bir doktora mı görünsek, hadi kalk hastaneye gidelim"sanki ilk defa böyle şeyler söylüyorduk.
" İlacım sensin...dert de sende, dermenda "yanımdan uzaklaşıp bağırmaya başladı.
" Anneğğğğğğ Ateş'e birşey olmuş ambulans'ı arıyalım"
"Su bağırma yaaaa... Neden kadını buraya kadar yoruyorsun ki, iyiyim ben"
"Sen normalde huysuzsun... Çabuk söyle naptın Ateş'e" yüksek sesli bir kahkaha atınca dahada büyüdü gözleri "Bak kahkaha da attın işte... Sen zorla tebessüm eden birisin ben bile beş kere falan görmüşümdür böyle kahkaha attığını.... Akınnnnn"
Ağzından benim adım dışında hangi erkeğin ismi çıksa olucak şey oldu bir anda kahkaha mı kestim,kaşlarımı çatıp tehditkar bir şekilde konuşmaya başladım. "Akın'ı neden çağırıyorsun Su? " Elini göğsüne koyup derin bir nefes verdi.
"Oh beee... Buna da tepki vermesen Doktor'u arıcaktım. Akın diye seslendim ama Akın evin içinde değil... Sadece seni denedim" yüz ifadem düzelmişti düzelmesine Akın benim kardeşimdi ama Su'yun ağzından başka bir erkek ismini duymaya katlanamazdım... Bende biraz sinir telleriyle ip atlamaya karar verdim. Bana yaptığının aynısını yapıcaktım. Koltuğa geri oturup ayak bileğimin dizinin üzerine denk getirip kollarımı koltuğun sırt kısmına koydum. Rahat bir pozisyon alıp konuşmaya başladım.
Allah Su'yun şerrinden beni korusun Amin...
"Aslında evet bugün çok keyfim yerinde... ondan böyle sırıtıyorum" gülerek gözlerine baktım... "Gelmeden Akın'la masaj'a gittik. Çok iyi geldi o yüzden, korkmanı istemezdim sevgilim" elleri sağa ve sola düştü. Boş boş yüzüme baktı kısa bir süre sonra oturma odasından çıktı... Evet gerçekten de çıktı gitti. Arkasından çıkıp mutfağa girdiğimde çekmece karıştırıyordu... "Ne aradığını sorabilir miyim? " annesi dikkatle kızına bakıyordu. Aceleyle bıçak çıkardı. Tam bana birşey yapıcak zannederken masaya oturdu.Masadaki sebzelerden karnıbaharı alıp doğramaya başladı.
Naptığını kestiremedim bana kızmışmıydı? . Alınmışmıydı? Bilmiyordum. Masaya gidip sandalyeyi çekip oturdum. Sakince sebze doğruyordu sinirli yada kızgın değildi ama anlamadım. Dikkatle ellerine baktım bir an kafamı kaldırıp Yüzüne baktığımda bir damla yaş süzüldü gözlerinden içime bir acı oturdu. Ağlıyordu. Sessizce ağlıyordu. Bana kızması gerekmez miydi? Kalbime bir hançer saplandı. Elimi uzatıp bıçağı aldım. Benim yüzümden ağlamamalıydı. Gerçek olmayan birşey için gözyaşını akıtmasına değmezdi...
Bıçağı alınca boş kalan elini masanın altına sokup parmaklarıyla oynamaya başladı. Yüzünü göremiyordum...yavaşca kalkıp mutfaktan gitti. Annesine baktığımda gözleri dolu doluydu...
"Neden böyle davrandı bilmiyorum... Gerçekten ben şaka yapmak istemiştim"
"Benim kızım güçlü gibi görünür ama çok kırılgandır... İçinde seni kaybetme korkusuyla yaşıyor. Seni başka kadınların bu kadar güldürüyor olması canını yaktı...Ona bile bu kadar gülmezken başka kadınların seni bambaşka birine çevirmesine kırıldı... Merak etme gelir birazdan... Senin gülümsemeni bile başka biriyle paylaşamıcak kadar çok seviyor...Benim kızım zor sever ama eşsiz sever, kalbini kırma değerini bil oğlum... O sana kalbini teslim etti. "
Su benim başka bir kadına güldüğümü düşündüğü için mi kırılmıştı. Ben ondan başka bir kadına nasıl gülebilirdim ki...
Kalkıp odasına gittim, şuan hiç birşey önemli değildi. Kapıyı açıp içeri girdim sonra tekrar kapattım. Yatağın köşesine kıvrılıp yatmıştı. Yanına yatıp sıkıca sarıldım, tepki vermedi. Kıpırdamadı bile. Böyle sessizleşmesi içime dokundu. Bana herşeyini anlatamıyor, acısını paylaşmıyordu. Babasının vefatından sonra korkuları artmıştı ama benim onu bırakabilceğimi düşünmesine çok şaşırdım. O benden sıkılır diye ben mesafe bile koymaya çalışmıştım. O nasıl böyle bir şeyi düşünebilirdi ki
Benim aşkım göğsümden taşıyordu ama onun ağladığı şey benim onu bırakmamdı...
Saçlarına bir öpücük kondurdum. Yüzümü boynuna gömdüm. Ömrüm boyunca burda kalabilirdim ama yine tepki vermedi. O an birşey oldu sanırım patlama noktası artık buydu. Bir hıçkırık kaçtı dudaklarından sonra ardı ardına devam etti. Ağlıyordu. Kendime döndürdüm. Yüzünü sakladı benden oysa yüzünü görmeye ihtiyacım vardı.
"Masaja gitmedim, Kimseyede gülmedim, kadınların olduğu yerede gitmedim... Ben sensiz,başka bir kadının olduğu yerde tek bir nefes bile alamam...Nolur ağlama her bir gözyaşına ölürüm, nolur ağlama sevgilim" yüzünü yine göstermedi ama ağlayışı iç çekişlere döndü.
"Şey özür dilerim ben biraz abarttım sanırım... Boşver sen beni " diyip gözyaşlarını silip yataktan kalkmak istedi. İzin vermedim yüzümü boynuna sakladım yine,buradan hiç bir yere gidemiceğimi anlamam çok sürmemişti ilk ona sarıldığımda anlamıştım zaten...
"Asıl ben özür dilerim... Senin böyle düşünmeni sağladım. Ben;sen benden sıkılırsın, soğursun, annenden çekinirsin diye aramıza biraz mesafe koymuştum sevgilim... Yemin ederim başka kimseye bakmam da gülmem de... Benim varım yoğum sensin... "
"Bu günlerde fazla hassasım sanırım oyüzden gerçekten arada geliyor bana böyle"
"Senin ağzından bir erkeğin adını bile duymaya tahammül edemeyen biriyken... Güldüğünü, baktığını düşünmek bile istemiyorum... O yüzden ben fazla ileri gittim. "
"Ateş sen mağaradan mı geldin yaaaa"diyerek kıkırdadı. Ölürdüm bu hallerine hemen göğsüme sindi.
" Aynen... Mağaradan senin için geldim küçük hanım beğenemediniz mi? "
"Çok beğendim... İyiki gelmişsin" diyerek yanağımdan öptü.
"Uyuyalım mı birtanem? Valla çok erken kalktım Su... Kokun olmadan nasıl uyunur bilmiyorum ben'
" Ateş sen normalde de erken kalkıyorsun"
"Hadi ordan... Ben öyle birşey hatırlamıyorum"
"Ama benim uykum yok ki Ateş... Nasıl uyucam geç kalktım ben"
"Gözlerin öyle demiyor ama güzelim"
"Ne diyormuş gözlerim"
"Tabiiki de uyurum diyor... Benim sevgilimin gözleri yalan söylemez bir kere"
"Belki sevgilin yalancıdır"
"Hayatta inanmam... O asla bana yalan söylemez, bide gözleri, asla böyle bir ihtimal yok... Şimdi kapa o güzel gözlerini"
"Ya ben seni daha ne kadar sevebilirim yaaa"
"En çoğu hangisiyse o kadar sev... Benim içime sığmıyor artık senin sevgin "
"Tamam hadi uyuyalım o zaman koca bebek " diyip gözlerini kapattı. Boynuna saklandım yine kokusunu içime çektim ve gözlerimi kapattım.
Bu nasıl birşeydi ki beni böyle köpek yapıyordu... Hiç fikrim yoktu ama o dümdüz dursa da ben yine it gibi koşardım peşinden öyle bir mevzuyu bende...
🪐
🖤Su'yun Anlatımıyla🖤
Uyandığımda onu yanımda,bana sıkı sıkı sarılarak uyumasını o kadar özledim ki kalkmadım, kalkmakta istemedim sadece yanağımı saçlarına yasladım...
Benim olmasını, bana ait olması o kadar iyi hissettiriyordu ki onsuz olmayı hayal bile edemezdim...
Ne gibi bir iyilik yaptım, nasıl bir sevap işledim de o bana geldi, benim bütün hayatım oldu bilmiyorum. Arkadaşımı kaybetmiştim, babamı kaybetmiştim... Kafamda hep saçma bir düşünce vardı ya onuda kaybedersem...
Öyle bir yere sahipti ki bende zordu, hemde çok zordu...
Ölümü,ölümüm olurdu...
Yaşıyor olmasına şükrettim,yanımda olmasına...
Kimsesiz gibi hissediyordum artık, bir anda hayatım tepetaklak olmuştu. Güvendiğim herkes giderken o gelmişti. Tanımadığım biri,bir anda hayatımın merkezine girerken, diğerleri çıkmıştı...
İçimde çok kötü bir his vardı, yada sıkıntı ne denirse ama korkuyorum...
Bu arka arkaya hayatımdaki insanların değişmesinden de olabilirdi.
Şuan belkide uyanıktı ama düşünmedim elimi saçlarına daldırdım. Öyle güzel uyuyordu ki. Saçları yumuşacıktı. Gözlerini açsa bu cesareti gösterebilirmiydim bilmiyorum ama yanağından da öptüm...
Hafızasını kaybettiğinde ve yollarımız kesiştiğinde sadece birine yardım etmek istemiştim... Ama o benim hayatım olmuştu.
Gözleri kapalıyken konuşmaya başladı.Uykusunda konuşuyordu o yüzden sesi biraz dahaa kalındı. "Seni seviyorum" dedi. "Saklamak istemezdim ama seni çok seviyorum... Herşey senin için, özür dilerim" ne dediğini anlamadım kime diyordu. Rüyasında ne görüyordu bilmiyordum.
"Ne saklıyorsun Ateş"dedim.
"Saklamak istemezdim özür dilerim"
"Neyi saklıyorsun söyle"
"Özür dilerim, senin için... Çok üzgünüm ama herşey senin için "diyince dayanamadım. Uyandırdım...
" Ateş uyan... Ateşşşş, kalk hadiii"
"Hı...mm " gibi değişik bir ses çıkardı ama gözünü açmadı...
"Ateş bi kalk yaaa"
"Söyle sevgilim, dinliyorum"
"Ateş... Benden sakladığın şey ne? " bir anda gözlerini açtı. Konu benimle mi ilgili emin değildim sadece denemek istemiştim. Bana soru soran gözlerle bakıyordu ama ağzını açmadı. Hiçbirşey demedi... Uykusunda dediği şeyleri ciddiye almalımıydım?
Ateş benden birşey saklamazdı.
Bu bakışlara anlam veremedim. Benden birşeyler saklama ihtimali olduğunu düşünmüyordum.
🪐
👋Ben geldimmm👋
Yeni bölümden selamlar
Oy ve yorumlarınız bekliyorum
😘😘Öpüldünüz😘😘
|
0% |