Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1-Aşk Şarabı🍷

@poncikss1234

 

Not; Mahir'in kısımları kayıtlı, Mahir'in telefonunda Mahize kayıtlı değildir. Karışmasın diye isim olarak verdim.

 

İyi okumalar diliyorum.

 

Çalıştığım kafeden ayrılır ayrılmaz elim telefonuma gitmişti. Mahir ile ayrı kalmaktan hiç hoşlanmıyordum. O da benden hiç hoşlanmıyordu.

 

En ücra köşede bulduğum banka oturup etrafı kolaçan ettim. Onun evi, bu parka çok yakın olduğundan, arkadaşları ile bu saatte toplanır şarap içerlerdi.

 

WhatsApp'a girdim ve titreyen ellerim ile ona yazmaya başladım.

 

Mahize; Bugün nasılsın? Umarım iyisindir. Çünkü ben sana her yazdığımda daha da iyi oluyorum.

 

Yolladıktan sonra etrafı incelemeye başladım. Etrafı kocaman ağaçlarla kaplı, ağaçların yanlarında ekilmiş rengarenk çiçekler, bahçenin tam ortasında kurulan çocuk parkı, parka bakan banklar vardı.

 

Telefonuma gelen bildirim sesiyle irkilip hemen mesaj bölümüne girdim ve cevabı okudum.

 

Mahir; Emin ol sen yazana kadar ben de çok iyiydim.

 

Bu mesajlarına alışmıştım. Fazla üstelemeden hemen cevap verdim.

 

Mahize; Benden bir gün mesaj alamadığında, merak etmiyor musun?

 

Çevrimiçi olduğunu gördüğümde heyecanlanmıştım. Benden mesaj bekliyor oluşu bile kalbimin ritmini değiştirmeye yetiyordu.

 

Mahir'in yazdığını görünce derin nefesler alıp bekledim. Mesaj düştüğünde ise okurken kaşlarımı çattım.

 

Mahir; Sen ve senin mesajlarını hiç merak etmiyorum. Merak edebileceğim bir insan değilsin.

 

Cevap vermek istedim. Klavyede gezen parmaklarım yazıp yazıp durdu. Sildim, tekrar yazdım ama olmadı.

 

Mahize; Umarım bir gün beni merak ettiğinde, bir mesaj uzaklığında olurum. Eğer olmazsam o zaman pişman olmanı istemiyorum.

 

Görüldü atıp uygulamadan çıktığında, ben de eve gitmek için ayağa kalkıp üstümü silkeledim. Kulaklığımı cebimden çıkardım ve telefonuma takarak rastgele bir şarkı seçtim. Etrafa fazla bakmadan yürüyen bir insan olduğumdan, sakarlığım tutuyordu. Şimdi de öyle olmuştu, birisine çarpmıştım.

 

Boyu benden uzundu, kafamı kaldırıp baktığımda, Mahir'in olduğunu gördüm. Görmemesini umarak gözlerimi belerttim ve kulaklığımı çıkararak hemen özür diledim. Dilim tutulmuş gibiydi. Kelimelerim, dilimde dönüyor, dudaklarımdan çıkmıyordu.

 

"Dalgındın, görememen normal. Umarım daha dikkatli olursun." dediğinde, ses tonuna bir kez daha hayran kalmıştım.

 

"Tekrardan özür dilerim. İyi günler." dediğimde, tebessüm etti ve arkadaşlarıyla beraber yürümeye başladı.

 

Onunla karşılaşmak, hayatımda olan bütün kötülükleri bir anda yok ediyordu. Keşke, keşke diyorum o da beni biraz fark etseydi.

 

Eve geldiğimde, üstümü değiştirip hemen yemek yedim. Kahvemi yapıp salona geçtiğimde telefonumun şarjına baktım. Bu gece bana yeterdi. Mahir'e baktığımda, beş dakika önce aktif olduğunu gördüm. Yazmak ile yazmamak arasında kaldığımda, yazmayı tercih ettim.

 

Mahize; Seni parktan geçerken gördüm. Gri tişört giyinmiştin. Arkadaşların ile beraberdin. Tahmin edeyim, her zaman ki gittiğiniz yere gittiniz ve orada şarap içtiniz.

 

Yazıp yolladığımda, mesaj geldi. Mahir'in bu kadar hızlı yazmasına şaşırsam da onun olmadığını gördüm. Arkadaşım Yağmur yazmıştı. Yarın işim yoksa bana gelip kalacağından bahsetmişti. Mahir ile olan mesajlarımızı daha söylememiştim. Gelmesi için onay verdim ve telefonu kapatarak bir kenara koydum.

 

Ne yapacağıma dair en ufak bir fikrim yoktu. Bir yola girmiştim. Ya sonsuza kadar anonim olarak devam edecektim ya da o istemese bile karşısına geçip duygularımı ifade edecektim.

 

Yarın için giyineceğim kıyafetleri seçmek için yerimden istemsizce kalkıp odama geçtim ve gardropu açarak bakındım. Yarın da karşılaşma ihtimalimizden dolayı birazcık özensem hiç de fena olmayacaktı.

 

Havanın da bu sıralar sıcak olması işime gelirken, şort eteğimi, üstüne de beyaz, zincir detaylı bluzumu aldım ve sandalyenin üstüne koydum.

 

Telefonumun sesi geldiğinde, heyecanlanıp odamdaki bütün işleri bir kenara bıraktım. Salona tekrar geçip elime telefonu aldım ve WhatsApp'a girdim. Onun her yazması, beni çok mutlu ediyordu.

 

Mahir; O park şehrin göbeği olduğu için geçmem normal değil mi? Hem sen benim şarap içtiğimi nereden biliyorsun, gizli gizli takip mi ediyorsun?

 

İstemsizce kıkırdadım ve mesajı sesli okumaya başladım. Şarap içtiğini nereden mi biliyormuşum? Ben senin annenin annesini tanırken, senin bana bunları sorman...

 

Mahize; Birkaç gün önce elinde tuttuğun siyah poşette, şarabın tirbuşon kısmı gözüküyordu. O kısmı gördüğüm için sence de seni takip mi ediyor oluyorum? Sonuçta, o park şehrin göbeğinde değil mi?

 

Onun mesajını bir nevi kendisine aktardığımda istemsizce gülümsedim ve yazıyor kısmını görünce ciddileşip bekledim.

 

Mahir; Anladığım kadarıyla o parktan hep geçiyorsun. Bunu öğrenmem iyi oldu. En azından gözümü bundan sonra dört açarım.

 

Kahkaha attığımda, elimi yatağa vurdum ve seslice "Mal ya çok tatlı." dedim. Ne dediğimi sonradan idrak edince de susup cevap verdim.

 

Mahize; Kocaman parkta beni bulmak biraz zor. Umarım bulursun beni de sana anonim olarak değil, gerçek numaramdan yazarım. Sahi, beni bulduğunda da böyle soğuk yapacak mısın, onu merak ediyorum.

 

Mahir'in çıktığını gördükçe istemsizce üzülüyordum. Ne var şunun şurasında bir saat mesajlaşsak? Eline mi batardı?

 

Saate baktığımda akşam on biri on geçiyordu. Yarın sabah uyanacağımı bildiğimden, telefonumu şarja takıp yatağıma yerleştim. Sabah göreceğim mesajdan şimdiden çok heyecanlanmıştım.

 

Mahir; Ben soğuk bir insan değilim. Yanlış tanımanı istemiyorum. Sadece, neyse ya sana neden açıklama yapmak zorundayım ki? İyi geceler.

 

Merhaba, ben geldim. Sıkılıp yazdığım çerezlik bir yarı texting. Umarım beğenirsiniz.

 

Sol yıldızı parlatmayı unutmayın lütfen 🌟

Loading...
0%