Not; Mahize, Mahir’de kayıtlı değil.

Not: Yarı texting’tir.

Erken uyandığımdan dolayı bugün kafeye erken gidecektim. Mahir’in geliş saatini bildiğimden dolayı oraya erken varırsam belki beraber aynı masada çay içebilecektik.

Evden çıktıktan sonra sahilde yürümeye başladım. Her adımımda esen rüzgarın yüzümü sevmesiyle tebessüm edip bugünün güzel geçmesini diledim.

Telefonum çalmaya başladığında, istemsizce ellerim heyecandan titremeye başlamıştı. Ekrana bir gözüm kapalı baktığımda, arayanın Yağmur olduğunu gördüm. Hevesim kursağımda kalsa da önemli bir şey olduğunu düşünüp açtım.

Hâl hatır sormak için aradığında, daha fazla uzatmamak adına kafeye yaklaştığımı söyledim. O da anlayışla karşılayıp telefonu kapattı ve beni sahille tekrardan baş başa bıraktı.

Boş bir bank bulduğumda, elimde olan telefonumun şifresini açtım ve WhatsApp’a girerek Mahir ile olan sohbete girdim.

En son Cevher teyzenin hastalığı konusu geçmiş, bir daha da görüşmemiştik.

Mahize; Merhaba Mahir. Başın kalabalıktır diye birkaç gündür yazmıyorum fakat anneni merak ettim. Nasıl oldu acaba?

Mesaj tek tık olmuştu. İnternetinin çekmediğini düşündüğümden daha fazla irdelemedim ve saatte baktım. Saat daha sekizi çeyrek geçiyordu.

Kafeye geldiğimde direkt mutfağa geçtim ve kendime kahve yaparak Mahir’den mesaj gelmesini bekledim.

Mesai saatine beş dakika kala kapıdan içeriye giren Mahir’i gördüğümde çok heyecanlanmıştım. Tebessüm ederek içeriye geçti ve önlüğünü giydi.

Telefonunu eline aldığında, kaşlarım istemsizce çatıldı. Telefonum seslideydi ve o mesaj attığında yakalanma riskim vardı. O görmeden hemen sessize aldım ve derin bir nefes alıp onu izlemeye başladım.

Telefonu hâlâ elindeydi ve tahminimce benim mesajımı okuyordu. Telefonumun titrediğini hissettiğimde bakamadım ve Cemre’nin yanına gittim. Cemre’nin yüzünün düştüğünü gördüğümde, endişelendim.

-Ne oldu sana? Hasta mısın, neden geldin?

Konuşacak hâli bile yoktu. Selma ablaya onun durumunu söylediğimde, Cemre’ye izin verdi ve Mahir ile baş başa çalışmaya başladık.

Masalar yavaş yavaş dolmaya başladığında, Selma ablaya lavaboya gideceğimi söyledim ve telefonumun da yanımda olduğunu kontrol edip mutfaktan ayrıldım.

WhatsApp’ı açtıktan sonra Mahir’in mesaj attığını gördüm.

Mahir; Annem daha iyi. Sorduğun için teşekkür ederim. Bugün işe gitmek zorundayım, mesajına geç cevap verebilirim.

Mahize; Annenin iyi olmasına sevindim. Umarım bir daha tekrarlanmaz. Mesajıma geç cevap vermen sorun değil. Sadece görüldüden hoşlanmıyorum.

Mahir yazıyor.

Mahir çevrimiçi.

Mahir’in son görülmesi (9.40)

Görüldüden hoşlanmadığımı söylesem de bugünü maruz görebilirdim. Ben de daha fazla dikkat çekmemek adına lavabodan çıktım.

Mahir bir oraya bir buraya koşuştururken ben de ona katıldım ve beraber bütün masaların siparişlerini aldık.

Mola vaktimizin geldiğini Selma ablaya bildirdikten sonra kendime çay koyup telefonumla ilgilenmeye başladım. Yanımdaki sandalyenin çekilme sesini duyduğumda, yan gözle baktım. Mahir’de oturmuş, telefonu ile ilgilenirken sıkıldığını anlayıp telefonla ilgilenmeyi bıraktım.

-Bugün de baya yoğundu. Pilim bitmek üzere.

"Sorma ya benim de öyle. Neyse ki erken çıkacağım. Annemin yanına uğramam gerekiyor. Sen halledersin değil mi buraları?"

-Tabii hallederim sen keyfine bak.

Önlüğü çıkartıp Selma ablaya "Abla ben çıkıyorum. Buralar sana ve Mahize’ye emanet." dedikten sonra Selma abla "Geçmiş olsun oğlum, dikkat et kendine." dedikten sonra ben de kalan işleri halledip kafeden çıktım.

Mahize; Seninle her konuştuğumda kalbim çıkacakmış gibi hissediyorum. Normal mi?

Mahize; Şimdi işin başından aşkındır seni rahatsız etmeyeyim. Uygun bir zamanda bunların aynısını yüzüne söylemek istiyorum. Umarım beklediğim gibi olur.

Mahize; Kendi kendimle yazışıyormuş gibi hissediyorum ama işin bittiğinde bana döneceğini biliyorum. Görüşürüz Mahir.

Eve geçtiğimde kısa bir duş alıp Yağmur’u aradım. Uzun sohbetimizin ardından kahkaha eşliğinde Mahir’den bahsedip duruyor, onun verdiği tavsiyeleri de bir kenara yazıyordum.

-Yakında onun karşısında çıkacağım. Heyecandan ölmezsem iyidir. Ya kabul etmezse o zaman ne yapacağım ben Yağmur?

Kısa bir sessizliğin ardından Yağmur: "Karşısına çıkmak için acele ediyorsun gibime geliyor. Biraz daha seni tanımasını sağlaman lazım. Yoksa olacağı varsa da olmaz." kısa bir sessizliğin ardından Yağmur "Ben kapatayım, sen de düşün taşın, kararını ver." Ona teşekkür edip telefonu kapattığımda, WhatsApp’tan mesaj geldiğini gördüm.

Hemen açıp mesajı okumaya başladım.

Mahir; Yazdığın her mesajı şaşkınlıkla okuyorum. Nasıl utanıp sıkılmadan bana olan duygularını yansıtabiliyorsun? Seninle tanışmak için gün saydığımı söylemeden edemeyeceğim. Umarım bir an önce karşıma çıkarsın da yüz yüze bu konuları konuşuruz.

Mahize; Aslında yazarken utanmıyorum fakat karşına geçtiğimde aynılarını söylemeye cesaret edemeyecekmişim gibime geliyor. En kısa zamanda karşına çıkacağım Mahir Alaca. Bundan hiç şüphen olmasın.

Mahir yazıyor.

Mahir çevrimiçi.

Son görülme saati (22.50)

Merhabalarrrr. Nasılsınız? Ben çok iyiyim. Aşk Şarabı’nı wattpad’e yazmıştım. Textingleri okumayı severim ve ben de neden yazmıyorum ki diye kendi kendime düşündüm. Evde sıkıldığımdan dolayı yazıp yayınladım. Umarım keyifle okursunuz.

Sağ üst yıldızı parlatmayı unutmayın lütfen ✨