Bahçeye çıktığımda ekibin beni beklediğini gördüm. Ben onlara doğru yaklaşırken bir oğlanın Deniz'e yaklaştığını fark ettim. Ne konuştuklarını duymamıştım fakat Deniz ve Ece'nin kaşlarının çatılmasından ve Rüya'nın korku dolu gözlerinden iyi şeyler konuşmadıklarını anladım.

Yanlarına geldiğimde Deniz öfkelenmişti. Tam yumruk atacakken Deniz'in koluna dokundum.

"Dur, seni kışkırtmasına izin verme! Okulun kurallarına göre kavga etmek yasak. Yasağı çiğnersen okuldan atılırsın."

Kahverengi saçlı esmer oğlan bu seferde bana sataştı. "Sen kimsin be!" Dediğinde okulun bahçesinin hoparlöründe ding dong sesi geldi ve sonra şöyle bir ses duyuldu.

'Dikkat, dikkat 10-S sınıfına yeni bir öğrenci katılmıştır. Neşe Kaplan'ı rahatsız eden okuldan atılacaktır. Teşekkür ederim."

Ece ve Deniz bana hayretle baktılar. Rüya "Oha, bu çok iyi. Resmen dokunulmazlığın var."

Kahverengi saçlı esmer oğlan "Bu muymuş Neşe Kaplan?" Dedikten sonra bana yaklaşıp havayı koklamıştı.

"Bir varoş gibi kokuyor."

O sırada Marsel'in eli esmer çocuğun omuzuna gitti ve onu kendisine doğru çevirip "Alya'nın dediğini duymadın mı sen?" Dedi.

Çocuk birkaç adım geri gitti ve "O bir varoş. Varoşlar bu okulda okuyamaz. Siz koymuştunuz bu kuralı."

Kafamı çevirdim. "Kural mı?"

İşte ilk ipucum geliyordu. Bu oğlanı takip edersem bir şeyler çıkartabilirdim. Diğer taraftan Alya sanırım Marsel hakkında haklıydı. Onların yanında dikkatli olsam iyi olur.

"Bu akşam partiye gelirsen sana her şeyi açıklayacağım. Hem Uzay'ın doğum günü bugün."

Ona baktım ve "Uzay beni sevmiyor." Dedim düz bir sesle.

Esmer oğlan işaret parmağını bana doğru doğrulttu. "Çünkü bir varoşsun."

Marsel bıkkın bir ifadeyle "O bir varoş değil. Olsaydı fark ederdim." Dedi.

Esmer oğlan kafasını salladı. Fakat sesini çıkarmadı. Sadece "Sen öyle diyorsan." Dedikten sonra bunca zamandır bizi izlediklerini fark etmediğim iki oğlana dönüp "Gidelim beyler!" Dedi.

Marsel'e döndüm. "Her neyse ben..." Cümlemi keserek konuşmayı başladı Marsel.

"Merhaba, ben Marsel. Neşe'nin sevgilisiyim." Dediğinde Ece tek kaşını kaldırdı. Rüya ise "Hangi ara?" Diye sordu.

Açıkçası bende anlamamıstım. Sadece o ara test çözmeye çalışıyordum ve sonra anlaşarak sevgili olmuştuk. Gerçi hoşlanarak olmamıştı. Bir tür çıkar ilişkisiydi.

"Biricik sevgilim siz partiye gelmezseniz gelmeyeceğini söyledi. Bende sizi ikna etmeye geldim."

Rüya "Ben giderim. Fakat özel bir parti olduğunu duymuştum. İlla katılmak için parayla davetiye satın almak gerekiyormuş."

Marsel "Evet, doğru duymuşsun. Eğer fakir değilsen gerçekten de bu sorun olmasa gerek."

Ece "Açıkçası biz bir parti için 10.000 TL ödemeyi saçma buluyoruz. Onun yerine kitap olup okumayı tercih ederim."

Marsel "Ah, tam bir topraktan beklendiği gibi. Açıkçası Uzay da bu partiyi saçma buluyor. Beliz de öyle. Neyse ki ben onlar için eğlenceli bir şeyler ayarladım." Derken sırıttı. Sırıtışı biraz şeytani olduğu için ürkmüştüm. Kesinlikle Marsel'e karşı dikkat etmeliydim.

Ece "Evet, ama onlar için düzenlemişsin. Bizim için değil. Gidelim Deniz, Rüya." Dediğinde Rüya suratını astı. Ece tekrar bana döndü "Marsel ile mi kalacaksın yoksa bizimle geliyor musun?" Derken kaşlarını kaldırıp aşağıya indirdi. Benimle özel konuşmak istediğinde böyle yapardı.

Marsel "Sarışın kız bizimle gelmek istiyor ama." Dedi.

Ece "O sarışın kızın bir ismi var ve hayır kesinlikle partinize katılmayacak." Diyerek tepki verdi.

Elimi kaldırdım ve "Neden sen partiye tek başına katılmıyorsun? Ben sonra diğerleriyle sana partide katılırım." Dedim.

Marsel elini saçlarıma götürdü ve bir parmağını saçıma doladı.

"Demek partime katılmaya karar verdin." Dedikten sonra kulağıma doğru fısıldadı.

"Toz pembe rengin senin üzerinde güzel duracağına eminim tatlı kız." Dedi ve bahçeden ayrıldı.

Sonra ekibe doğru koştum ve "Beni bekleyin!"

Ece "Harika, nihayet bize katılmaya karar verdin." Derken ellerini göğsünde kavuşturdu. Benden bir açıklama bekliyordular.

"Her şeyi açıklayacağım. Ama partiye benimle katılmak zorundasınız."

Aslında değillerdi. Sadece ben fazla gaza gelmiştim.

Deniz "A sınıfında olan burslu öğrenciler partilere katılamazlar. Diyelim ki katıldık. Ama ne ile? Zaten bizden şüpheleniyorlar. Son iki yılımı zorbalarla uğraşmak istemiyorum Neşe."

"Hiçbir şey olmayacak. Müdireden sizin için özel izin aldım. Ayrıca bu kartla istediğimiz kıyafetleri alabiliriz." Derken siyah renkli limitsiz kredi kartımı çıkarmıştım.