Gün bitti ve balkona kendimi attım o kadar yorgunluğa rağmen uyuyamıyorum. Denizi izlemek sakinleştiriyor yanında kahvem ve sigaram da var daha ne isterim ki. Sigara içmek için bizimkilerin uyumasını beklemek bana zor geliyor ama sigara içtiğimi bilip üzülmelerini istemem. Üniversite yıllarından kalma bir alışkanlık ayrılıktan sonra paket taşımalara giden bir alışkanlık.

Işıklara bakıp boş anlamsız şekilde dalıyorum. Tüm heveslerimin son kullanma tarihi bitmiş gibi. İçimde yaşam kıpırtısı kalmamış gibi soğuk katı bir hal aldım. Pek çok şey boş geliyor artık. Şimdi burda durup yeniden başlaya bilsem görüşmeyeceğim o kadar çok insan var ki. Hiç birini yanıma bile yaklaştırmam. Ama bilemiyoruz işte malesf sonunu görmeden başını bilemiyoruz aynı ölüm gibi sonuna geldiğinde başını düşünür ya insan öyle..

Şimdi uyumalıyım..

Umay: Annee kiremit rengi ceketim nerede?

Zeynep Sultan: Dolabında yok mu?

Umay: Sence anne?

Zeynep Sultan: O zaman çiğdem almış olabilir.

Umay: Yine mi ya! Gerçekten buna cesareti var mı o takıntılı olduğu ceketler var ya hepsini parçalayacağım yeter artık ya. Hayır giyip geri yerine koysa anlayacağım alıp gitmek nedir ya. Geçen sefer Seline vermiştim bu sefer tüm mahalleye dağıtırım.

Çiğdem kardeşim annemle babamın öz çocukları benimde canımın içi ama kıyafetlerimi alıp üniversite yolunu tutanda yine kendisi.

Zeynep Sultan: Allah'tan benim kıyafetlerim olmuyor.(kahkahayı bastı)

Sinirden gülmeye başladım.

Umay: Çok şanslısın.

Zeynep Sultan: Ara tatilde bir planın var mı hafta bitiyor.

Umay: Evet seninle daha konuşamadım ama Kapadokya için bilet ayırttım.

Zeynep Sultan: Çok iyi düşünmüşsün bebeğim gez tabi.Melek de gelecek mi seninle?

Umay: Geçen hafta konuşmuştuk çok istiyordu ama Aykutla Alanyaya gideceklermiş. Erteleyemez misin dedi ama ben ertlemek istemedim. Anlarsın işte yalnız gitmek belki daha iyi olacak etrafımda enerjisi yüksek insanlara tahammül edemiyorum şu aralar. Ve kafa dinlemek istiyorum sakince istediğim gibi gezmek istiyorum bir rehberle anlaşıtım zaten.

Zeynep Sultan: Güzelce vakit geçir bebeğimm(sarılıp yanağımdan öptü)

Umay: Anne hazırım çıkmam lazım artık akşam gelince konuşuruz olur mu?

Zeynep Sultan: Tamam bebeğim

Umay: Görüşürüz Sultanım (öpücük atarak kapıdan çıktım)

Otobüse yine zorla yetiştim. Otobüste yaşlı amacalar okula giden öğrenciler birde ben varım. Pencereden arabayla giden hemcinslerime bakıyorum gurur verici eskiden bu kadar araba kullanan kadın yoktu ama şimdi heryerdeyiz.

Okul bahçesine girdim başım ağrımaya başladı geç yattığım için oluyor bunlar hep off migrenimide tetiklecek .

Umay: Sevgi Hanım acaba varsa bir çay alabilir miyim.

Sevgi Hanım: Tabi Umay hanım

Umay: Tamam ben sınıfa geçiyorum sen getirsin dimi?

Sevgi Hanım: Tabi

Çocuklar gelmeden birşeyler atıştırıp ağrı kesici almam lazım. Offf sıcacık simit. Bir parça koparıp ısırdım.

Üniversitedeyken 56 kiloydum ama buraya gelince 62 ye kadar çıktım. Kıyafetlerim dar gelmeye başlayınca hemen diyete başladım tabi anneminde zoruyla yoksa bir süre bu kiloda kalabilirdim . 168 boyla çokta kötü durmazdı. Bal sarısı gözler ince uzun bir yüz açıkkestane saçlar buğday ten. Hepsi kulağa karman çorman birşey gibi geliyor ama biliyorum ki güzeldim kendimce farklı ama güzeldim.

Çocukları bahçeye çıkardım kovalarını küreklerini alıp kum havuzuna geçtiler. Benim prens ve prenseslerim ağızlarında lolipop 🍭 kovalarını kumla dolduruyorlar. Çilekli portakallı karışık lolipop ilk kez yiyorum hiç fena değilmiş çocukları izlerken ara arada sallıyorum parkta kendimi ruhumun çocuk yanını öldürmedim şükür az kalbimi kırdırdım diye tamamen mezara girmedik benimkisi bir süre deva kuşu gibi kafayı gömmekti sadece.

Umay: Zeynep Sultan!

Evde yoklar yine. Babam emekli olduktan sonra sürekli dışardalar. Çiğdem okulda ben çalışıyorum. Onalarda kendilerine zaman ayırıyor haklarıda.

​​​​​​Annoşum bugün neler döktürmüş acaba ooo yeşil fasulye pilav cacık şu üçlüye can verilir can alınır vuhhhuhh.

Çay balkon sigara üçlüsü sizin içinde ölürüm bebeklerim. Selin arıyor.

Selin: Bebeğim nasılsın?

Umay: İyidir kuzo balkondayım çay içiyorum gelsene.

Selin: ooo çok özledim ya uçar gelirim elimde olsa ama bebek 32 haftalık oldu teyzesi

Umay: Biliyorum bebeğim biliyorum sen prensesimize iyi bak biz geliriz inşallah

Selin: eee analtasana ne yapıyorsun nasıl geçiyor zaman

Umay: aynı işte be kuzum ama bu ara tatilde Kapadokya ya gideceğim.

Selin: Ayyy süper ya bende hep gitmek istiyordum balona binmek istiyordum ya

Umay: O zaman Mustafa'ya söylüyoruz doğumdan sonra kendini toparladığın ilk zaman bebeğimi tatile çıkarıyor prensesede teyzesi bakar.

Selin: Ya kuzomm cansın sen iyi ki varsın sen ya

Umay: sende iyi ki varsın kuzomm kapı sesi geldi bizimkiler geldi galiba öpüyorum seni.

Selin: Tamam kuzom bende seni öpüyorum. Halamı öpüyorum.

Umay: Zeynep Sultan hoşgeldin nerelerdeydin

Zeynep Sultan: Ayy ayaklarım şişti çok fenayım. Amacım küçük torunu Berkay ın düğünü vardı sabahtan gittik düğün evine akşamda eğlence yaptılar yarında salonda.

Umay: ooo desene iki gün ordasın

Zeynep Sultan: Ne yapayım kızım herşeyimizde yanımızdalar en güzel günlerinde gitmeyelim mi?

Umay: Git tabi gitti kendini bu kadar yorma

Zeynep Sultan: Tamam sen kahve yapsana bize bir balkona görürsen bende üzerimi değişip geliyorum

Umay: Emredersiniz Sultanım

Zeynep Sultan: Baksen şuna ya geliyorum hemen.

13 yıldır kahveyi şekersiz içiyorum 15 yıldırda Sultanım içiyor. Bana alıştıranda o aslında birgün dediki bırak bunu çok zararlı içme şeker atıp dedi o gün oldu. Şimdi meyvesuyu kola şekerli hiç bir içeceği içemiyorum.

​​​​​​Kahvenin iyisi bakır cezvede olur derler bol köpüklü iki fincan hazır yanında gülsuyu ve soğuk su tamamdır.

Zeynep Sultan: O miss gibi koktu.

Umay : Herşey sizin için Sultanım

Zeynep Sultan: Baksen ya dalga geçiyor benle ee anlat bakalım hazır mı herşeyin cuma günü kaçta çıkıyorsun.

Umay: Ders çıkışı Sultanım

Zeynep Sultan: Tamam bak dikkat et orda bizi endiselendirme ne zaman atarsak aç tamam mı günde en az iki kezde beni arıyorsun.

Umay: Tamam Sultanım sen kaygı etme. E anlat bakalım düğünde neler oldu güzel miydi gelin nasıl herkes orda mıydı?

Ne kadar zaman balkonda sohbet ettik bilmiyorum ama baya konuştuk güldük eğlendik. Sabah derdim olduğu için kalkar kalmaz yattık.

3 gün sonra...

Cuma günü ders çıkışı otagara giden otobüse bindim. Otobüs yola çıktığında saat 2.30 du akşam orada olacaktım. Kulaklığı takıp biraz müzik dinledim. Biraz Neşet babadan biraz Sean Paul dan biraz Sezan Aksu derken uykum geldi kulaklığı çıkarıp gözlerimi dinlendirmek için biraz kapattım. Ve biliyordum ki gözlerimi kapattığım an uykuya dalacaktım.Herşey sessizleşti ufak ufak solumaya başladım derken kalbimin tuttuğunu hissedişim son bilinçli halimdi.

​​​​

​​​​​

​​​

​​​​​​

​​