Yeni Üyelik
4.
Bölüm

4.BÖLÜM: Mesaj

@princesesnisa

Akşam olmuştu herkes yattıktan sonra bende kendi masama geçtim Oğuz ve Arslan'ı düşünüyordum. Annemin ölümünü söylediğimde ikiside mutsuzdu. Abimgilin olduğu askeriye ye çalışma izni gönderdim ve yattım bu perşembe günü oraya gidicektim, yattım ve uyudum.Saat 12 civarıydı bir ses geldi diğerleri camış gibi yatıyordu aşağı indim ve komutan yere düşmüştü.

 

  

Ben ona ellerimle destek verdim kanepeye doğru uzattım.

 

Bağtur:

"Teşekkür ederim"

 

Nazende:

"Rica ederim"

 

Bir tık ayağım arkaya gitti Oğuz'un sırtına değdim Oğuz irkilerek.

 

Oğuz:

"Noluyor ya"

 

Nazende:

"Yok bişey uyu sen eeeee" diye geçiştirdim.

 

Oğuz benim olduğum yere döndü ve ayağımı tam gidicekken komutanın üzerine düştüm.

 

Bağtur:

"Aaaaaa"diye bağırdı acıyla ben sabah Oğuz'un ağızına sıçıcaktım.

 

BAĞTUR

 

Ben hayatımda ilk defa âşık olmuştum. O da Nazende'ydi ben bu güne kadar sanki hiç kimseye âşık olmamıştım. Telefona baktığımda generalden mesaj gelmişti.

 

                             Mesaj 

 

Genaral:

"Komutan çarşamba günü sizi alamaya gelicekler ve revire yeni doktor gelicek çarşamba günü revirde kalıcaksın hah bu arada Nasılsın komutan?"

 

Komutan:

"Biraz ağrım var da adı nedir?"

 

General:

"Orası süpriz olsun perşembe günü gelicek haberin olsun ve Geçmiş olsun"

 

Komutan:

"Sağolun Generalim iyi geceler"

 

General:

"Sizede" deyip kapattım.

 

NAZENDE

 

Sabah uyandım herkes camış gibi yatıyordu ve telefonumu alıp aşağıya indim. Mutfak biraz dağınıktı. Mutfağı toparladıktan sonra telefonumu açtım ve Instagramda gezinmeye başladım çok sıkıcı geldiği telefonu bıraktım.Bağtur komutan yanıma geldi.

 

Nazende:

"Geceki için özür dilerim"

 

Bağtur:

"Önemli değil"

  

Bağtur:

"Ailen nerde yaşıyor"

 

Nazende:

" Ben küçükken babam vefat etti annem ise ben mezun olduktan sonra kalp krizi geçirdi ve öldü"

 

Bağtur:

"Özür dilerim, ben bunu bunu bilmiyordum. Peki ailende görüştüğün kişiler varmı"

 

Nazende:

"İkiz abim var Oğuz ve Arslan ikisi sizin bölükteler ya sen senin ailen var mı?

 

Bağtur:

"Benim ailem iki yıl önce öldürüler"

 

Tam benim konuşacağım zaman Oğuz ve Arslan uyandı.Hava soğmaya başlayınca içeriye geçtik ve Bağturun kolundan tutup kanepeye doğru uzattım.

 

Oğuz:

"Abisinin gülü"

 

Nazende:

"Hayır"

 

Oğuz:

"Neden ama abicim menemen yapsan bana olmaz mı?"

 

Nazende:

"Hayır küsüm ben senle Arslan yapsın."

 

Oğuz:

"Neden küsüsün?"

 

Nazende:

"Gece yarısı ayağımı tutun ve beni komutanın üzerine düşürdüğün için olmasın."

 

Oğuz:

"Abicim özür dilerim ayrıca ben senin nerden olduğunu nerden bilcem biz deli gibi uyduğumuz için."

 

Nazende:

"Yanağımdan öpersen kabul ederim"dedim ve yanağımdan öptü.

 

Oğuz:

"Affettim mi kız"

 

Nazende:

"Affettim"

 

Oğuz:

"Şimdi menemen yapcan mı?"

 

Nazende:

"Tamam"deyince diğer tarafa baktığımda bütün ekip bizi merdivenden dinliyormuş.

 

Nazende:

"Siz ne ara kaltınız"

 

Demircan:

"Sen Oğuza tirip attğından beri"

 

Nazende:

"iyi de niye içeri girmediniz?"

 

Semih:

"Ne konuşuyorsunuz diye merak ettik."

 

Nazende:

"Siz gelmeseydiniz gene ben bu Oğuza yine tirip atacaktım."

 

Oğuz:

" Abiye noldu ben sanki bilerek yaptım"

 

Nazende:

"Keşke bilerek yapsaydın keşke bilerek yapsaydı cezalısın bulaşıkları sen yıkıyacaksın"

 

Oğuz:

"Yapma be abim gözünü seveyim lütfen"

 

Nazende:

"Yaptım bile,Demir sen bunun başında nöbet tutar mısın?"

 

Oğuz:

"Hani beni affetiydin"

 

Nazende:

"Acep beni çileden çıkaran kimdi?"

 

Hayri Zülfikara:

"İnşallah siniri bize patlamaz"

 

Zülfikar:

"İnşallah "

 

Nazende:

"Oğuz benimle mutfağa geliyorsun"

 

Oğuz:

"Tamam"

Diyip herkese menemen yaptım,yemeğimizi yedikten sonra saat 10 olmuştu. Bağtur'un ilaçlarını getirdim.

 

Bağtur:

"Acıycak mı?"

 

Nazende:

"Hayır"

 

Bağtur:

"Başımı öbür yana çevireyim mi?"

 

Nazende tebessüm ederek:

"Çevir,Bağtur bir şey sorucam sen niye iğnelerden bu kadar çok korkuyorsun?"

 

Bağtur:

"Çocukken annem ve babama iğne ile zehir vermişlerdi bu yüzden korkuyorum."

 

Bu sırada iğneyi yaptım.

 

Zülfikar:

"Koskoca komutanın korkusuna bak bizimkinin korkusuna"

 

Semih:

"Sanki sen hiç birşeyden korkmuyorsun"

 

Zülfikar:

"Oğlum sende son dinleme hastalığı mi var"

 

Semih:

"Yok birader de senin korkuların mı var bizim bilmediğmiz."

 

Zülfikar:

"Yükseklik korkusu ve Allah korkusu var."

 

Demir:

"Zülfikar senin sevdiceğin yok mu?"

 

Zülfikar:

"Yok ben tek taraflı devam ediyorum."

 

Bugün ben köydeki hastaneye gidicektim. 4 saat sonra;

 

Nazende:

"Ben çıkıyorum"

 

Oğuz:

"Nereye"

 

Nazende:

"Köydeki hastaneye "

 

Deniz:

"Bizde gelelim mi? "

 

Nazende:

"Gelin,Oğuz sen komutanla kal."

 

Oğuz:

"Tamam" dedi. Biz hazırlandık çıkıyoruz.Yolda yürürken Zehra ile karşılaştık, o da bizimle köydeki hastaneye gidiyorduk,mehrabalaştık.

 

Hastaneye vardığımızda bizim 4lü Arslan,Demircan, Semih,Hayri dışarıda nöbet tutuyordu gelen hasatalara yardım ediyordu. Metehan ve Deniz bana yardımcı oluyorlardı. Hastalar geneliklle hasta olduklarında, kırık olduklarında ya da ağrı olan yerlerde geliyorlardı.Biz hep birlikte yemek yedik. Yaklaşık 2 saat boyunca 12 hasta buraya geldi.

Tam sonuncu hasta ile ilgilenirken bir telefon geldi arayan Oğuzdu telefonu açtım ve höporlara aldım.

 

 

Oğuz:

"Benim güzeller güzeli kardeşim bişey diyicem komutanın ateşi var napacağız "

 

Nazende:

"Kaç derece"

 

Oğuz:

"39"

 

Nazende:

"Banyo yaptır ılık su ile ben çıkarım birazdan"

 

Oğuz:

"Tamam"

Tam o sırada bir ses geldi birisi acılar içinde eli kesilmişti. Hasta sedyeye oturdu.Muayenesini yaptım. Ekiple beraber çıktık eve giderken Oğuz bizi tekrar aradı.Ateşi 38 dereceye düşmüştü.

 

Zülfikar:

" Nazende ben bişiy sorcam"

 

Nazende:

"Sor"

 

Zülfikar:

"Neden doktorluk"

 

Nazende:

"Annem doktordu babam ise asker çocukken 7 ile 8 yaşlarında anneme " bende doktor olmak istiyorum." Anneme doktor olucam sözünü tutmak için."

 

Semih:

"Vay be ailen şimdi seninle gurur duyuyordur."

 

Eve vardığımızda Bağtur ince giyinmişti.Bağturun ateşine baktığımda37.5 ti normale dönmüştü.

 

Bağtur:

"Biz acıktık"

 

Nazende:

"Oğuz komutanına niye yemek yapmadın"

 

Oğuz:

"Sen gelene kadar ben komutanın baynosunu yaptırdığım için olmasın acaba"

 

Nazende:

"İyi tamam ben yaparım bişeyler"

 

Mutfağa geçtim. Patatesleri küp küp doğrayıp yağda kavurdum. Biraz ekmek doğradım ve yumurtayla pişirdim. Oğuz'un ve Bağtur yemeği yediler bulaşıkları mutfağa götürdüm ve yıkadım.Hep beraber oturduk, televizyon izliyorduk.Alper ve Zehra geldiler gelirken çekirdek almışlardı. Oturduk hep beraber film izliyorduk o sırada beni birisi arıyordu, arayan kişi generaldi.Ben ise dışarı ön kapıya çıktım kimsenin görmemesi için.

 

General:

"Merhabalar,Nazende hanım özel harikatta çalışıcaksınız yani bizim alanda doğru müdür?"

 

Nazende:

"Evet,doğrudur"

 

General:

"Tamam o zaman perşembe değilde yarın gelseniz perşembe günü general toplantımız var"

 

Nazende:

"Bişey sorabilir miyim?"

 

General:

"Sorun

 

Nazende:

"Helikopter saat kaçta kalkacak"

 

General:

"Hangi helikopter?"

 

Nazende:

"Gök timi benim evimdeler saat kaçata kalkıcak"

 

General:

"7 de kalkacakta siz gök timini nerden biliyorsunuz?"

 

Nazende:

"Bağtur komutanın yarasına bizzat ben baktım"

 

Genarel:

"O zaman saat 16 da gel, helikopter yarın saat 7 de kalkacak başka sorunuz var mı?"

 

Nazende:

"Yok ,iyi günler"

 

General:

"Sizede" deyip kapattı.Konuşmam bittikten sonra içeriye geçtim.Oğuz'un yanına oturdum.Alperen ve Zehra ben konuştuğum sırada gitmişlerdi hep beraber ortalığı toplayıp yatakları açtık. Ben yukarıya çıktım.Odama gidip yattım.

 

 

Bay bay🖐🏻 diğer partlar gelicek.

Loading...
0%