Yeni Üyelik
11.
Bölüm
@pwrettis

(Bu bölümü hangi kafayla yazdım bilmiyorum ama bazı sahneler biraz şeeyy-)

Egemen Öztürk

"Alo, Egemen abi? Bizim şu salak Sena alkolu fazla kaçırdı, zapt edemiyoruz. Sen gelip alırmısın şunu başımızdan?" Tuananın sözleriyle birlikte olduğum yerde sabitlenmiştim.

Sena alkollüydü ve onu zapt etmem için beni çağırıyorlardı.

"Tamam Tuana, ben gelir alırım onu." Dediğimde arkadan tanıdık bir ses "parti yapalım! Disko disko!" diye bağırdı.

Bunun kime ait olduğunu biliyordum.

"Ne yani? Buraya gelip Senayı mı alacaksın? Olur valla!" Tuananın heyecanlı sesi beni şaşırtsa da sesimi çıkartmamıştım.

"Ben gelirim birazdan, görüşürüz." Deyip cevap vermesine fırsat vermeden telefonu kapattım. Sena alkolu fazla kaçırdığında onu ben dışında kimse zapt edemiyordu.

Sena, nedensizce benimle konuştuğunda yumuşuyor, öfkeden deliye dönecekse bile yumuş yumuş birşey olup çıkıveriyordu.

Onu seviyordum.

Evden birkaç eşyamı aldıp anahtarı da aldıktan sonra evden çıktım. Arabaya binip artık ezberlediğim yolları geçtikten sonra arabayı durdurup aşağı indim.

Tam karşımda sarsak adımlarla yürüyen Sena yutkunmama sebep oldu. Göğüs dekolteli beyaz bir crop ile birlikte mavi mini etek giyen Sena beni şoka uğratmıştı.

Sena beni gördüğünde sarsak adımlarını hızlandırdı. Yanıma geldiğinde bir elini omzuma yerleştirdi.

Bir parmağı omzumdan yukarıya doğru çıktığında vücudumun kasıldığını hissetmiştim.

Senanın parmağı boynumu yakıp geçtiğinde daha fazla dayanamayıp bir elim ile bileğini tuttum.

Güçlükle "yeter," diye fısıldadığımda Sena sırıttı. "Küçük bir dokunuşumda bile bu hale giriyorsan seni yatakta düşünemiyorum bile."

Yanağımın kan pompaladığını hissettiğimde Senayı arabaya doğru sürükledim. Biraz daha ilerlerse bende kendimi tutacağımdan emin değildim.

"Ne oldu?" Dedi Sena gülerek. Onun sözlerine aldanmayarak arabanın kapısını açtım. Senayı arabanın içine bindirdikten sonra kendimde arabaya binip kapıları kilitledim.

"Cesaretimi topladım,"

"Gururumu ezdim geçtim."

"Bir zeybek gibi dimdik,"

"Dikildim tam karşında."

"Son bir defa,"

"Bugün fal bakmayı öğrendim,"

"Elini tutabilmek için."

"Son bir defa, boynuna sarıldım!"

"Gitsem huzuru koklasam Ege'de!"

"Aşk nereden nereye!"

Sena yüksek sesle şarkı söylemeye başladığında yüzüme bir gülümseme yayılmıştı. Sesi çok güzeldi, bende dahil herkes sesini beğeniyordu fakat o sesinin güzel olmadığını söylüyordu.

Sebebini hiç kimseye anlatmamıştı, kardeşi bile bilmiyordu.

"Çok güzel şarkı söylediğimi düşünüyorsun değil mi?" Dedi gülerek. Başımı olumlu anlamda salladığımda tekrardan güldü.

Gülüşü buruk bir gülümsemeye dönüştüğünde benim de gülüşüm sönmüştü.

"Annem sesimi hiç beğenmezdi," diye konuşmaya başladığında buz kesmiştim. Sebebinin annesinden kaynaklı olması canımı yakmıştı.

"Her şarkı söylediğimde 'sus, sesin kargalarınkine benziyor' derdi. Bende hep kargaları dinleyip kendi sesimle karşılaştırırdım." Duraksadığında bende gözlerimi ona çevirmiştim.

"Sonra da şarkı söylemeyi bıraktım. Ara sıra söylüyorum işte, ama hala etkisindeyim bunun. Siz sesimi ne kadar beğenseniz bile, ben beğenemiyorum bir türlü. Kargalara benzetiyorum hep." Onda oluşan bu kötü hislerle ile birlikte benim de canım yanıyordu.

Annesini bulup her yaptığı şeyi burnundan getirmek istiyordum.

Nihayet yolculuk bitip eve geldiğimizde Senayı arabadan indirdim. Onu dağdaki villaya getirmiştim.

Bu villayı çok seviyordu çünkü.

Ellerini çırparak "aaa," dedi sevinçle. "Dağ evine mi geldik?" Başımı olumlu anlamda sallayıp elimi beline yerleştirdim.

Zaten sarsak adımlarla yürüyordu, birde düşmesini istemezdim.

O da elini omzuma koyduğunda eve kadar yürümüştük. Villaya geldiğimizde eğilip Senanın sandaletlerini çıkardım.

Yere düşecek gibi olduğunda bir elimi de omzuna yerleştirip onu kucağıma almıştım.

Yukarıya misafir odasına onu çıkartıp yatağa bıraktığımda gözlerini yumdu. Sızmak üzere olduğunu fark ettiğimde ayağa kalkıp gitmeye yeltenmiştim.

Sena bir eli ile bileğimi kavradıktan sonra beni yatağa atmıştı.

Olanların şokundayken Sena bir elini karnıma koyup bana biraz daha yaklaştı. Bir parmağıyla karnımda daireler çizmeye başladığında vücudum kasılmaya başlamıştı bile.

Sıcak nefesini boynumda hissettiğimde yutkundum. Dudaklarını boynuma sürttüğünde gözlerimi yavaşça kapatmıştım.

Boşta kalan eliyle alnıma düşen saçlarımı çektikten sonra dudaklarını dudaklarımın kenarına bastırdı.

Karnımdaki eli pantolonumun fermuarına gittiğinde nefesimi tutmuştum.

"Sevdiğin kızı siktir et," diye mırıldandıktan sonra fermuarı tamamen indirdi.

"Benimle ol."

Ölüyorum burada bir gören yok muuu

Ne bölümmüş be, bir bitmedi ha

Cehenneme gideceğim bu kesinleşti

Loading...
0%