Yeni Üyelik
1.
Bölüm

1. Bölüm

@rabiatnc

Aralık perdenin arasından sızan güneş ışıkları gözlerimle buluştu ve uyanmama sebep olmuştu.Yatağımdan kalktığım gibi pecereme yöneldim ve perdelerimi sonuna kadar açarak bütün gün ışığının odama girmesini sağladım. Kendime gelebilmem için ılık bir duşa ihtiyacım vardı.Hemen banyoma doğru ilerledim üzerimdeki kıyaferlerimi teker teker çıkarttım kendimi içi su dolu kuvetime bırakarak rahatlamaya calıştım yaklaşık 20dk sonra duştan çıktım ve giyinme odama doğru ilerledim.Üzerime yeşil fazla kabarık olmayan bir elbise giydim ve altına kırem topuklularımı saçımı her zamanki gibi topladım ve büyük salona kahvaltı için indim.Her zamanki gibi herkes üvey annemi bekliyordu masaya yöneldim ve babama ve abimme"günaydın"diyerek minik bir tebessümde bulundum.Babam"sanada günaydın Olivia" dedi.Ben sandalyemi çekip hemen yerime oturdum o sırada üvey annem de gelmişti "gunaydın"diyerek yanıma oturdu yemek bittikten sonra abim ve babam gitti üvey annem ve ben birlikte oturuyorduk üvey anneme "canım çok sıkıldı biraz ormana gidip çizim yapsam iyi olur"dedim.Annem "peki çok gecikme kızım"diyerek izin vermişti.Buyuk bir mutlulukla odama yöneldim ordan çizim defterimi ve kalemimi alarak ayrıldım.Atıma binerek ormana doğru ilerledim.Bir dere yatagının önünde durup atımı bagladım.Her zamanki tasın üzerine oturup resim çizmeye basladım.o sırada siyah atıyla yaklaşan biri beni izleyip duruyordu.Yarım satten fazla duramadım hemen dönmek istedim arkamı döndüğümde şok olmuştum atım atım yoktu hemen etrafa bakınmaya başladım ama yoktu o sırada hala beni izleyen kişi hala oradaydı çok geç olmuştu saraya dönmem gerekti ama atım yoktu yapıcak biseyim yoktu yürümek zorundaydım ama arkamda beni izleyen siyah atlı adamdan dolayı endişeliydim.Ben ilerledikçe o adam arkamdam gelmeye devam ediyordu endişeli bir şekilde hızlı adımlarla yürüdüm ve önümdeki ağacın kalın köküne takılarak yere düştüm ve bagırdım.siyah atından inen kumral tenli adam koşarak yanıma geldi ve "iyi misiniz"diyerek bana sordu o anki sokun ve korunun verdiği refleksle yerdeki defterimi ona fırlattım.sonra iki elini kafasının üstüne koyarak gendini korudu sonra defterimi eline alıp çizimlerime bakmaya basladı."çok yeteneklisin"dedi ve bana bakarak sırıttı hemen defterimi elinden aldım ve ayağa kalktım ve arkamı bile dönmeden yürümeye başladım sanki ondan kaça bilecekmisim gibi sonra bir ses duydum."Bu halde gidemezsin seni biraka bilirim"diye seslendi ama duymamazlıktan gelerek ordan uzaklasmata çalıştım sonra çok hızlı bir şekilde atıyla peşimden geldiğini farkettim arkamı döndüğümde bana bağırıp duruyodu"hey hey hanım efendi"diye bagrınıyodu bendurunca oda durdu artık daha fazla dayanamıyıp"sen kendini ne sanıyosun he"diyerek tepkimi belirtmek istedim"eşkıyamısın sen"diye bağırmaya devam ettim.sonra atından inip bana yaklaştı "hayır eşkıya falan değilim burdan geçerken düştüğünüzü gördüm yardım etmek istedim"dedisakinlikla bakıyorum ona ama o nerdeyse yarı saattir beni izliyodu."yardıma ihtiyacım yok"diyerek konuyu kapatmak istemiştim."yanlış anlamayın saat geç oldu dizimiz bu halde yürüyemezsiniz sizi evinize bırakmamı istermisiniz"diye sorduğunda cevabım kesindi onunla gitmiycektim sonuçta o bir yabancı onunla gidemezdim"hayır istemiyorum kendim giderim"diyerek ordan uzaklasmaya calıstım ve şöyle seslendi"tamam o zaman dikat edin"diyerek o da atına binip uzaklaşmıştı.o an aklımdaki tek soru o kimdi daha önce bu kırallıkta onun gibi birini görmemiştim.

Loading...
0%