@rabiatopcan
|
Onurun anlatımıyla:
Bir'anda havalanıp pencerenin kenarına geçtim.
"Bunlar kim şimdi"
biraz daha bakıp
"bunlar acaba bebeğimin peşinde olan piçlermi"
hemen emreyi aradım.
"Alo emre bizim evin oraya adam gönder fazla olsun"
"abi ne için birşey mi oldu yoksa"
"sen gönder emre işte"
emre daha fazla birşey demesin diye yüzüne kapadım. Çünkü emre bir konuştumu susmazdı. Arkama döndüğümde bebeğim kıpırdıyordu, yanına geri döndüm birazdan kaldıracaktım tekrardan onu koklayıp yanağından öptüm, kokusundan ayrılamıyorum.
Gizemin anlatımıyla:
Dışarıdan bir anda silah sesi geldi, onur bunu duyduğu gibi yerinden fırlayıp konuşmaya başladı. Bu şerefsiz babamın beni sattığı adamdan bahsediyordu. Emre diye birini arayıp adam göndermesini söyledi. Telefonu kapayıp bana baktı, korkudan kıpırdanıyordum. Tekrardan yanıma yatıp boynumu öpmeye koklamaya başladı. Bende rahatladım için arkamı dönüp bacağımı bacağına atıp kolumuda göğsüne attım o da beni resmen kendine yapıştırdı. Tekrardan silah sesi gelince alnımı öpüp kalktı. Kulağıma yaklaşıp "bebeğim kalk hadi biryere gideceğiz"
"tamam kalkıyorum"
hemen kalktım saat daha beş"ti
"onur niye bu saate kalktık"
"sana sonra anlatacağım üstüne birşeyler giy gel bekliyorum"
"tamam hemen gelirim"
Bunları giydim saçımıda tepeden topladım.
"Onur hazırım"
onur bana sinirli gözlerle döndü.
" güzelim bunu bilerekmi yapıyorsun bu halin ne!"
" "uff onur yürü"
"tamam tamam bu seferlik ama acelemiz var diye ona göre küçük hanım"
bunları diyip burnumu sıkmıştı, bende dil çıkattım.
" off burnum acıdı"
bunu dediğim gibi onur burnumu öptü. "Özürdilerim bebeğim"
gülümseyip
"önemli değil acelemiz vardı hadi gidelim" hemen aşağıya indik, kapıyı açıp dışarı çıktık, kapıda bir adam vardı. En az onur kadar yakışıklı birisiydi.
"Ha emre geldimi adamlar Gizemi hemen getirmemiz gerekiyor burdan"
"tamam abi hallettim onu"
"adamsın emre teşekkür ederim"
emre denen çocuk utanmış olacakki kafasını yere eğdi sonra bana baktı.
"yenge ben emre onur abi'nin sol koluyum."
"Tanıştığıma memnun oldum" konuşmamızı onur böldü.
"Hadi gidelim acelemiz var"
bende tamam anlamında kafamı salladım. Ondan sonrası zaten tam bir karmaşaydı hiç birşey anlamamıştım arabada tekrardan Gözümü açtığımda saatin bir olduğunu gördüm. Onurda yanımda şoför koltuğunda uyuyordu. Birden bana döndü "güzelim uyandınmı"
"hıhı"
"sadece bir günlük otelde kalıcaz istemezsen başka bir yerde ev alabilirim" "yok ev almana gerek yok otelde kalalım" tamam anlamında bir otele doğru sürmeye başladı. "Buarada bebeğim kıyafetlerini otele getirecekler"
elimi elinin üstüne koyup.
"Teşekkür ederim sevgilim"
onur bana bakarak tebessüm etti "nedemek bebeğim".
Sonunda otele varmıştık ve ben gerçekten ölü gibi hissediyordum.
"Onur ben yata bilirmiyim"
"tabiki bitanem"
kafamı sallayıp pijama alacaktım bavuldan bir tane bulmuştum bile.
"Ya bebeğim senin hiç adam akıllı pijaman yokmu"
"hayır sevgilim yatarken kısa giymeyi seviyorum bu yüzden"
onur yanıma yaklaşıp pijamamı giydirdi. Beni kaldırıp yatağa geçti benide yanına çekip boynuma buse kondurdu
"İyi geceler bebeğim"
"İyi geceler sevgilim".
Sabah herzamanki gibi güneşin ışığının gözüme gelmesiyle gözlerimi açtım. Onur hâyla yatıyordu bir süre onu izledikten sonra yanağını öpüp üstümü giyinmeye gittim.
"Günaydın böceğim bu saatte niye kalktın." "Günaydın onurcum bilmem kalktım işte" "bana birdaha onur deme hayır yani sevgilim var aşkım var hayatım var neden onur."
"Tamam sevgilim gel"
"ha böyle bebeğim"
onur kedi gibi piti piti gelirken ona çarpık bir gülüş attım.
"Geldim böceğim"
Onurun boynuna ellerimi doladım ve dudağına minik bir öpücük kondurdum. "Karnım aç aşağı inip kahvaltı yapalım" bana yaklaşık saçımı öptü. "İnelim tabiki senin karnındaki canavarı doyuralım güzelim"
beraber restorant katına inip kahvaltı etmeye başladık.
"Sevgilim sana birşey sorabilirmiyim" "tabiki bebeğim"
"bugün dışarı çıkıp gezelim diyorum nedersin"
"tabiki gidelim bebeğim"
bu dediğine baya sevinmiştim. Bayadır dışarı çıkmıyordum. Bu bence bana iyi gelecekti.
"Sevgilim çok teşekkür ederim ne zamandır ihtiyacım vardı"
"güzelim keşke daha önce söyleseydin yine gezdirirdim ben seni"
"bilmem söylemedim işte".
Diyip yemeğe devam ettik benim sözümden sonra ne o konuştu nede ben sezsiz bir şekilde yemeği bitirip masadan kalktık. "Aşkım ben giyinmeye gidiyorum"
"tamam bebeğim sen giyin".
Kafamı sallayıp yukarı hızlı adımlarla çıktım. Giysi dolabımı karıştırmaya başladım. Bugün sade birşeyler giymek istiyordum sonunda bir elbise bulmuştum.

İşte bu elbise tam yazlıktı. Yazlık demişken kış yaklaşıyordu neyseki dışarı çıkıyorduk kışlık bir şeyler alırdık. Makyajım bittikten sonra aşağı fırladım onur koltukta gözleri kapalı birşekilde yatıyordu yanına yaklaşıp yanağından öptüm.
"Bebeğim çok güzel görünüyorsun" "gerçektenmi"
"sen zaten herzaman güzelsin benim güzelimsin"
bu dediğine yüzümün kızardığına yemin edebilirim.
"Ama bebeğim kızarmana gerek yok hem gel sen şöyle".
Diyip beni kucağına oturttu.
"Onur gitmiyormuyuz"
"tamam gideceğiz sakin ol "
başımı onurun omzuna koydum.
" Ben sana ne zaman alıştım sevgilim daha üç gün önce senden nefret ediyordum." "Bilmem bebeğim genellikle bana çabuk alışırlar"
"kimmiş o alışanlar"
Onura hızlıca dönüp çatık kaşlarla bakıyordum.
"Şaka ya şaka ama bilmeni isterim sevgilim benim kötü bir niyetim yok"
"bunu bir mafyamı söylüyor"
"günü gelince bebeğim günü gelince herşeyi anlatıcam "
"sen bilirsin aşkım ama bilmeni isterimki ben herzaman bu şekilde senin yanında olucam"
"bebeğim herkes gitti sen bırakma ne olur" Onurun geçmişte yaşadığı olay hâyla kalbindeydi bu kadar kötü ne yaşamış olabilirdiki.
"Tabikide seni bırakmıycam ne oluyor toparlan hadi gidelim zaten saat üç olmuş yürü"
onur mutsuz bir suratla bana baktı
"Hadi hadi"
dedim. "Nee"
dedi gülerek.
" hadi dedim ne var bunda."
"Tamam kalktım patron."
Onur sonunda poposunu kaldırdığında deniz kenarında bir yere gelmiştik. insanlar vardı ilk defa yanliz değildik. Ne zamandır adam gibi insan yüzü görmüyordum bile. dışarı çıkınca bir tuaf olmuştum.
"Bebeğim bir sıkıntımı var"
"yok aşkım sadece uzun zaman sonra dışarı çıkınca bir tuaf oldum"
"anladım ne zamandır evdesin tabi tuaf gelir ozaman yemek yiyelim acıkmışsındır zaten"
"hemde çok açım"
"o zaman haydi"
yürüyerek bir restoranda girdik ve yemek sipariş ettik.
"Sevgilim ben lavaboya gidip gelsem olurmu"
"tabiki bebeğim seni bekliyorum burda" kafamı sallayıp garsona yerini sordum. "Pardon toalet ne tarafta"
"sağdan ilerlerin ilk kapı"
"teşekkür ederim"
"rica ederim" Diyip.
Yanımdan uzaklaştı bende dediği yere doğru yürüdüm. Baya bi aradım ve sonunda bulmuştum. Hemen içeri girip işlerimi hallettim. Toaletten çıktığımdan beri garip birşey vardı, sanki arkamdan biri geliyordu. Herhalde onur diyip arkamı döndüm ve o ne zamandır görmediğim adam beni tecavüz edecek adam. beni nasıl bulmuştu ve asıl soru bana ne yapacaktı...
Günaydın aşklarım...Sizce ne olacak çiçeklerim😘
"İki bölüm kısa olduğu için aynı yere yazdım iyi okumalar..." |
0% |