@rabiatopcan
|
Onurun anlatımıyla; Gizemin vurulmasıyla apar topar hastaneye gittik. Çok kan kaybediyordu, nihayet hastaneye geldiğimizde ameliyata aldılar. Emre beni teselli ediyordu ama ben hiçbirşey duymuyordum. Sanki dünya benim için donmuş gibiydi gizem'siz nefes alamıyordum ... Gizem 4 saat sonra ameliyattan çıkmıştı. Kurşun kalbin tam altına denk geldiği için hayati tehlikesi vardı. Öylece beklemek canımı sıkıyordu. O adamı bitirecektim. Benden kolay kolay kurtulamaz sonuçta mafyayım, benim sevgilime yaptıklarının tabikide cezası olacak. Doktorlar yanımıza geldi konuşmaya başladılar. "Şimdi onur bey çok ağır bir ameliyat geçirdik. Özellikle gizeme göre çok ağır. Gizem baya güçlü çıktı 3,4 güne uyanır diye düşünüyoruz. Zaten uyanmazsa komaya girebilir ve bir daha çıkamaya bilir." "Nasıl yani şakamı bu uyanmazsa koma ne demek sen nasıl doktorsun işini bilmiyormusun . Tamam yanına girmek istiyorum." "Peki girin ama yanında ağlamayın moralini bozmayın" " tamam öyle bir şey yapmam zaten" hemşireler girmeden önce maske ve önlük giydirdiler. Yavaş yavaş içeri doğru adımlar attım. Güzelimi gördüm onun güzel dudakları mosmor yüzü bembeyaz'dı yanına yaklaşık elini tutum. "Güzelim geçen beni kurtardığında . Ne diyorum biliyormusun sendemi mafya olsan sana baya yakışıyor. Sen uyan yeterki başka bir şey istemem şimdi gitmem gerek güzelim." Diyip çıktım oradan daha fazla dayanamadım ağlamak istedim o üzülmesin diye ağlamadım. "Emre çok canım yanıyor ne yapacağım ben. O adam işte ona yapacağımı biliyorum. Bana bak Emre o adamı buluyorsun depoya getiriyorsun bana haber veriyorsun bende onun ağzına sıçıyorum." "tamam abim emrin olur." Emre gitti o koridorda tek başıma kaldım tekrardan. Onu beklerken bende burda acı çekiyorum benim yüzümden oldu her şey. Belki ben olmasaydım mutlu olabilirdi enazından kurşun yemezdi bu kadar acı çekmezdi.
Gizemin anlatımı; Tamam bir süre gözüm kapalı olabilir bir yerden sonra nefes alamamaya başladım. Onurun çığlıkları tüm kulağımda yankı yapıyordu... sonunda tekrar'dan kendime gelmiştim. Sesleri duyuyordum fakat gözlerimi açamıyordum. Sanki gözlerimin üstüne bir şey koymuş gibiydi. Bir anda kapı açıldı biri içeri girdi. Bir süre bekledikten sonra gelip elimi tuttu. Konuşmaya başladı bu onurdu bu oydu. "Güzelim geçen beni kurtardığın'da. Ne diyorum biliyormusun sendemi mafya olsan sana baya yakışıyor. Sen uyan yeter'ki başka bir şey istemem şimdi gitmem gerek güzelim" Diyip çıktı. Bana mafya'lık yakışıyormuş demek. Benden olurmu acaba diye düşünmedim değil yani. Baya üzgün duyuluyor'du sesi. Benim acil gözlerimi açıp ona kocaman sarılmam gerekti. Kendimi biraz sıkıp gözlerimi açmam gerekti. gözlerimi sıkmaya başladım bir gözlerim açıldı ne yani bu kadar basitmiydi. Işık gözümü kamaştırdığı için geri kapadım. Kafamı yana çevirip gözlerimi tekrar açtım. Yanımda bir kırmızı buton vardı ona bastım. 10 dakika sonra hemşire geldi. "Günaydın gizem hanım onur bey dışarıda delirdi ilk doktoru çağırıyim. Doktor bey gittikten sonra onur bey'de girer." " peki hemşire hanım" dedim gülümsedim. Doktor bey 2 dakika sonra içeri girdi. "Merhaba gizem hanım baya zor bir ameliyattı. Şuan stabil durumunuz 2 gün daha misafir edeceğiz sizi isterseniz onur beyi çağırayım." " öncelikle herşey çok teşekkür ederim size çok sağolun. Evet onuru istiyorum lütfen gelsin". Doktor ve hemşire kafasını sallayıp odadan çıktılar. 1 dakika sonra kapıdan onur girdi önce beni süzdü yutkundu ve yanıma koştu önce elimi öptü sonra yanaklarımı. "Onur tamam ölmedim sonuçta yani" "ama ölebilirdin güzelim nefes alamadım sensiz. Sen niye böyle bir şey yaptın' ki az kalsın benim yüzümden ölüyordun." "Saçmalama onur onun derdi benimle seninle değildiki hiçbir zaman." Onur bana bakıp saçımla oynamaya başladı bana bakıp tam bir şey diyecekken kapı bir anda açıldı...
Bir bölüm daha atacağım çiçeklerim |
0% |