12. Bölüm

Şarkı:Aashiqui (The Love Theme)

Müziği beğenmeyebilirsiniz😔 başka müzik bulamadım.

Satır başı yorumlarınızı bekliyorum, ayrıca ⭐ doldurmayı unutmayın canlar...❤️❤️❤️❤️

Asdor ve Aybarın Nişanı

Aycan'dan
Yağcı konağına üç arabayla gidiyorduk. Ben, Feraye, yengem, abim ve Aren'im bir arabayla, babam, amcam, Yaren dedem ve Azad abim bir arabayla gitmiştik.

​​​​​​

Aycan, Feraye, Handan, Aren ve Doruk'un bindiği araba, arabayı Doruk kullanıyordur. Aycan önde diğerleri arkada

Azad'ın arabası, önde Nasuh Ağa oturuyordur

Bir minibüstede tedbir amaçlı en güvenilir korumalarımız gelmişti.

Korumaların geldiği araba

Onların konağına az bir mesafe kala Aren'im konuşmaya başladı:Abla tuvaletim geldi

Aycan:Tamam ablacım gittiğimiz yerde yaparsın

Aren:Tamam abla.

Araba durduğunda hepimiz aşağıya indik. Aren'im arabadan inip benim elimi tuttuğunda klasik dedem yine beni süzmüştü.

Ben arabaya erken bindiğim için farketmemişti ne giydiğimi.

Yaren:Valla dedem ben dedim senin kızıcağını ama işte dinlemedi beni

Nasuh Ağa:Konağa gidince gösteririm ben ona

Dedem yine tehditini savurmuştu. Eşref abi ve Savaş abi arabaları götürürken bizde konak kapısından içeri girmiştik.

Bugün sadece abim ve Asiye nişanlanmıycaktı, bende Barış Murat'la nişanlanıcaktım.

Kalender Ağa en azından bu şeyin adını koyun demişti. İkimizinde sanki başka bir seçeneği vardı.

Barış Murat, benimle ne evlenmek nede nişanlı kalmak istemiyordu, bende aynı şekilde.

Ki zaten aldatılmamın üzerinden 1 hafta bile geçmemişti. Geçen gün sadece 2 gündü. Yeni bir aşka daha hazır değilim

Ki bu adama aşık olup olmıycağım muamma?

Aycan'ın boynunda her zamanki "A" yazan kolyesi vardır

Ayak tırnaklarının rengide bu oje gibidir

Aycan'ın saçı

Barış Murat tam karşımdaki merdivenden aşağıya indiğinde siyah giyinmişti.

Ama siyahta giyse baya yakışıklı olmuştu. Ne diyorum ben be? Bana ne nasıl olduğundan

Aren:Abla hadi gidelim tuvalete

Barış:Aslı, küçük beye lavaboya kadar eşlik et

Aslı:Tamam ağam. Gel hadi küçük bey gidelim

Aren'im bana baktığında gözlerimi olumlu anlamda kırptım. Aren'im, Aslı'nın elini tutarak merdivenlerden çıkarken Halis ağa konuşmaya başladı:Dışarsı soğuk içeri geçelim

Herkes merdivenlerden yukarı çıkarken benim telefonum çalıyordu. Telefonumu çantamdan çıkarıp ekrana baktığımda "Sevgilim❤️" yani "Zeyd" arıyordu.

Meşgüle attığımda tekrar çaldı. Tekrar meşgüle attığımda yine aradı.

Bu seferde tam kapatıcakken Barış telefonu elimden alıp açtı ve konuşmaya başladı.

Telefon görüşmesi
Barış:Kız açmıyorsa ya meşgüldür yada seninle konuşmak istemiyordur.

Zeyd:Sevgilimin telefonu sende ne arıyor lan?

Barış:Sevgilim derken?

-Onu aldatırken sevgilim demiyordun, hayırdır şimdi mi bir sevgilin olduğu aklına geldi?

Zeyd:Sen o adamsın, barda beni tehdit eden adamsın

Barış:Tebrikler hafızan kuvvetli. Ama ben seni tehdit etmedim, uyardım sadece.

-Ama bu üstüne çökmiyceğim anlamına gelmez. Bu kızı arama yoksa sonuçlarına katlan

Zeyd:Kimsin lan sen?

Barış:Benim kim olduğum seni ilgilendirmez. Bu kızı bidaha arama, numarayı engelliyorum.

Zeyd:Oğlum sen kimsinde..

Barış:Uzatma kapa..

Aycan, Barış'ın elinden telefonu alıp konuşmaya başlar:Bidaha beni arama Zeyd.

-Sana bardaki yeni sevgilinle mutluluklar, benide nişanlımla rahat bırak

Telefonu kapatır
🐥🦅🐥🦅🐥🦅🐥

Barış'tan
Aycan telefonda Zeyd'e "Sana bardaki sevgilinle mutluluklar, benide nişanlımla rahat bırak" dediğinde neden böyle söylediğini anlamıştım.

Bana bakarak konuşmaya başladı:Kusura bakma öyle demek zorunda kaldım çünkü uzatsaydın sıkıntı çıkardı

Barış:Sorun değil. Zaten göğde söylediğim şey hala geçerli

Aycan:Güzel. Şey eee çıkalım mı yukarı?

Barış:Çıkalım

Ben sol elimi "önden buyur" anlamında kaldırdım. Aycan yanımdan geçip gittiğinde bende arkasından yürüdüm.

Çok güzel olmuştu. Giydiği elbise ona çok yakışmıştı. Büyülenmiştim resmen güzelliği karşısında. Ne diyorum lan ben?

Aycan'dan
İçeri girdiğimizde Asiye salona gelmişti. Aren'imde, abimin yanında oturuyordu. Bende Aren'imin yanına oturduğumda Barış'ta, babaannesinin yanına oturdu.

Doruk'un içindeki tişört siyahtır

Ayakkabısı bu

Asiye'nin ayakkabısı

Elbisenin kolları böyledir, küpeleri ve saçı budur.

Halis Ağa:Adet yerini bulsun Asiye kızım haydi Aycan'la birlikte kahve yapın

Asiye:Tamam dede

Ben, Asiye'nin arkasından kalkıp salondan çıktık. Konaktan dışarı çıkıp merdivenlerden aşağıya indik. Sonrada sol tarafa yürüyüp mutfağa geçtik.

Asiye:Aycan cezveleri çıkartır mısın?

Asiye'nin gösterdiği yerden cezveleri çıkartırken Asiye'de kahveyi bulmuştu.

Asiye'den
Aycan:Dedem şekersiz içer, babam, yengem ve amcamda tek şekerli içer ama Azad abim, Feraye ve Yaren şekerli içer

Asiye:Benimkilerden de tek dedem ve babaannem şekersiz içer, abim ve annem tek şekerli içer. Bende iki şekerli içerim

Aycan:Hımm.

Ben kahveleri yaparken Aycan fincanları ayarlıyordu.

Asiye:Abime tuzlu kahve yapıcak mısın?

Aycan:Cık yapma gibi bir niyetim yok

Asiye:Neden yapmıycaksın?

Aycan:Bir nedeni yok. Zaten zorla evlendiriliyoruz, yanlış anlama abim ve sana bişey dediğim yok

Asiye:Yok ne yanlış anlaması zaten bunu senin başına biz açtık.

Aycan:Ben sizi suçlamıyom, siz doğru olanı yaptınız

-Eğer kaçmasaydınız sen başkasıyla evlenicektin bu seferde abimin başı belaya girerdi.

Doruk:Kimin başı belaya giriyormuş?

Doruk geldiğinde ben kapı tarafına baktığımda Doruk gülümseyerek bize doğru gelmişti.

Aycan'dan
Abim, önce benim yanağıma sonra Asiye'nin arkasından sarılıp yanağına bir öpücük kondurduğunda bende onlara gülümseyerek bakıyordum.

Doruk:Çok güzel olmuşsun peri kızım

Asiye:Teşekkür ederim, sende çok yakışıklı olmuşsun aşkım

Asiye olan kahveleri fincanlara dökerken ben konuşmaya başladım:Abi sen gitsen mi acaba salona?

Doruk:Dur kız bir, ben prensesime bakıyorum.

Aycan:Prensesin gelicek yukarı, hadi git sen

Asiye:Doruk, aşkım hadi salona git

Doruk:İyi tamam.

Abim gittiğinde bende diğer tepsideki küçük bardaklara su doldurdum.

Aycan:Eee biz bunların hangisinin tuzlu olduğunu nerden anlıycaz?

Asiye:Sonra götürücez

Aycan:Tamam. Sen kahveleri götür bende suları götüreyim.

Asiye olumlu anlamda başını sallayıp önden giderken bende onun arkasından ilerlerken Aslı bize dış kapıyı açmıştı.

Biz içeri girdikten sonra salona geçtik ve Asiye önden büyüklere kahveleri dağıtırken bende suları veriyordum.

Dedemin karşısında durduğumda dedem çatık kaşlarıyla bana bakıyordu. Nedenini anlamıştım, giydiğim kıyafetim gözüne batmıştı.

Dedem sonunda tepsideki bardağı aldığında amcamda aldı. Sonra tekrar salondan çıkıp dış kapıya doğru yürüycekken Asiye ve bir kadın elinde kahvelerle geliyordu.

Hamuş (Hasibe) yaşındaki kadın, benim tam karşımda durup konuşmaya başladı:Al bakalım kızım

Ben hiçbir şey söylemeyip tepsiyi kadının elinden aldım.

Hamide:Tü tü maşallah, pek bir güzelmişsin sen kızım

Aycan:Saolun
Bunu gülümseyerek söyledikten sonra Asiye'yle içeri girdik. Asiye abime, bende Barış Murat'a kahveyi verdiğimizde ikimizde yerlerimize oturduk.

Abim ve Barış Murat kahveleri aynı anda içtiklerinde öksürmeye başladılar. Bu benim azda olsa hoşuma gitmişti.

Barış Murat ve abim kahveleri içip yanan ağızlarını tatlandırmak niyetine kahvenin yanına koyulan çikolataları atıp sularını içtiler.

Azad'tan
Bişey yapmamak için kendimi zor tutuyordum. Şeytan diyor "çıkar şu belindeki silahı ailen hariç hepsini vur".

Nasuh Ağa:Söz senindir Halis Ağa

Halis Ağa:Peki. Allahın emri peygamberin kavliyle torunun Aycan'ı, (sol eliyle Barış'ın omzunu sıkarak) benim tek varisim olan, ben öldükten sonra aşiretin başına geçicek olan aslanım Barış'a istiyoruz

Nasuh Ağa:Çok uzatmaya gerek yok. Başkada bir çaremizde yok, kan dökülmemesi için verdim gitti

Sağ elimi yumruk yapıp sıktım. Eğer o yumruğumu sıkmasam bu belimdeki silah çıkacak ve kötü şeyler olucaktı

Nasuh Ağa:Allahın emri peygamberin kavliyle torunun Asiye'yi torunum Doruk'a istiyoruz

Halis Ağa:Doruk, senden tek isteğim şu, Barış benim nasıl torunumdan ziyade oğlumsa, Asiye'de torunum olmaktan ziyade kızım

-Ben bunca zaman Asiye'ye el kaldırmadım. Bir kere kaldırdım onda da benim sözüme ilk defa karşılık vermişti.

-Ama sen, sen ol sakın kızıma el kaldırmayasın

Multimedyadaki müziği çalın👇🏻

Asiye'den
Doruk:Merak etmeyin efendim. Torununuza hiçbir zaman el kaldırmıycam, onu herşeyden korıycam efendim

Ben Doruk'a gülümseyerek

baktığımda Doruk'ta bana gülerek baktı.

Doruk'tan
Hepimiz ayağa kalktık. Asiye'yle birbirimize gülümseyerek bakıyorduk

Mutluluğu gözlerinden okunuyordu.

Onu böyle mutlu görünce bende mutlu oluyordum.

Mihra, nişan tepsisini tutuyordu.

Asdorun nişan tepsisi

Ben, Asiye'ye gülümseyerek yüzüğü taktığımda

o da bana aynı şekilde bakarak taktı.

Aycan'dan
Azize hanım makası eline alıp konuşmaya başladı:Allah tamamına erdirsin inşallah, hayırlı uğurlu olsun

Azize hanım, abim ve Asiye'nin parmaklarına takılan yüzüğün kurdelesini kestiğinde sıra bize gelmişti.

Tepsiyi Feraye tutuyordu.

Barış Murat, bana baktı ve soğuk bir sesle konuşmaya başladı:İlk sen tak

Ben dediğini yapmıştım.

Alyansı kalbin üstünden alıp Barış'ın sol parmağına ona bakmadan taktığımda o da bana aynı şekilde bakmadan takmıştı.

Azad'tan
Bu manzara artık dayanılmaz bir hal almıştı. Mihra ve Aren olmasaydı bu belimdeki silah çoktan çıkmış, bu konakta ailem hariç hepsi ölmüştü

Dayanamayıp konaktan dışarı çıktım. Rüzgar sert ve soğuk esiyordu.

Canım yanıyordu. Sevdiğim kız, başkasıyla nişanlanmıştı.

Üstelik nişanlandığı kişi düşmanımızdı. Ateş'in hapse girmesine sebep olan adamın ve abisinin, kanındandı

Tabi Aycan bunu bilmiyordu. Bilse onunla asla nişanlanmaz, evlenmezdi.

Aycan'ın bildiği tek şey kendi abisinin, Barış Murat'ın abisinin ölümüne sebep olmasıydı.

Diğer gerçekleri bilmiyordu, o gerçekleri Doruk bile bilmiyordu. Bende zaten tesadüfen öğrenmiştim.

Ateş, Aycan ve Doruk'un en büyük abisiydi. Aycan, Ateş'in en değerlisiydi, en değerli varlığıydı.

Ve ben o en değerli varlığı, düşmana vermiştim. Sevdiğim kızı, düşmana vermiştim.

Aycan'dan
Nasuh Ağa:Hayırlı uğurlu olsun

Dedem kurdeleyi kestiğinde Barış Murat'a baktığımda yüzünde hiçbir mimik oynamıyordu.
Müzik burda biter👆🏻

Dördümüzde sırayla büyüklerin ellerini öpmeye başladık.

Asiye'den
El öpme merasimi bittikten sonra Doruk'a baktığımda Doruk konuşmaya başladı:Aldım seni güzellik artık istesende kaçamazsın benden

Ben Doruk'a bakarak

güldüm ve konuşmaya başladım:Senden kaçmak isteyen kim? Kaçsam şuan bu durumda olmazdık

Doruk:Yarın seni bir yere götürücem

Asiye:Nereye?

Doruk:Sürpriz

Asiye:Tamam

Çiftlerimizin alyansları

Aycan'dan
Telefonuma baktığımda bir mesaj vardı. Açıp okuduğumda Zeyd'tendi. "Dışarı çık, konuşmamız lazım" diyordu.

Bende "Konakta değilim" diye bir mesaj yazdığımda anında mesaj gelmişti. "Olduğun yerdeyim terasa gel" diye yazmıştı

Kalkıp odadan dışarı çıktım. Terasa çıktığımda Zeyd karşımda duruyordu.

Zeyd neyin peşinde?

Azad, şeytana uyup bir delilik yapar mı?

Sorulara cevaplarınızı bekliyorum.
Seviliyorsunuz canlar...❤️❤️❤️❤️