Yeni Üyelik
20.
Bölüm

17. Bölüm

@rapunzel_102219

Şarkı:Kıraç - Aşk Ve Ceza...

Biraz kaldığım yeri yazıp kafamdaki kurguya geçicem.

Satır başı yorumlarınızı bekliyorum, ayrıca ⭐ doldurmayı unutmayın canlar...❤️❤️❤️❤️

Barış'tan
Arka taraftan bir bağrış sesi duyduğumda Aycan'ın sesi olduğunu anlamıştım. Hemen gidicekken Yaren elimi tutup konuşmaya başladı:Bırak kimse kim?

Barış:Benden uzak dur. Benden sana yar olmaz

Aycan'dan
Zeyd'i itip konuşmaya başladım:Sen naptığını sanıyon?

Zeyd:Gidiyoruz.

Aycan:Hiçbir yere gitmiyorum seninle. Defol git kavga çıksın istemiyom

Zeyd:Aycan seni almadan hiçbir yere gitmiyorum.

Aycan:Ya git, dedem seni görürse yaşatmaz

Zeyd:Deden mi yoksa o herif mi?

Aycan:İkiside.

Zeyd:Beni hala seviyorsun bu gözlerinden okunuyor

Aycan:Sevmiyorum seni. Sadece sevdiklerimin senin yüzünden başlarını belaya sokmalarını istemiyorum.

-Şimdi defol git burdan.

Zeyd gittiğinde tam dönüp gidicekken Barış karşımdaydı.

Barış:Sen iyi misin?

Aycan:İyiyim.

Barış:Bağrış sesin geldi.

Aycan:Zeyd çıktı geldi bir anda o yüzden korktum ama sorun yok, bişey yapmadı bana

Barış:İyi tamam hadi gel gidelim

Aycan:Sen ne konuşuyodun Yaren'le?

Barış:Boş şey boşver

Aybar düğün günü

Aycan'dan
Barış Murat'la düğün günümüz gelmişti. İçimde azda olsa bir heyecan vardı.

Tamamen hazır olduğumda boy aynasından kendime bakarken kapım çalmıştı. Gir komutunu verdiğimde içeriye Hamuş (Hasibe) ve Melike girmişti.

Hamuş (Hasibe):Tü tü maşallah çok güzel olmuşsun güzel kızım benim

Aycan:Teşekkür ederim Hamuşum

Hamuş, benim annem gibi gördüğüm biriydi. Annem öldükten sonra beni evladı yerine koymuş biriydi. Asıl adı Hasibe'ydi ama biz Hamuş diyorduk.

Hamuşun bir oğlu vardı ama askerdeydi. Askerliğinin bitmesine 2 ay kalmıştı.

Yengemde geldiğinde o da çok güzel olduğumu söylemişti.

Handan:De haydi çıkalım dışarı, gelirler artık

Yaren:Anne hepiniz çıkın dışarı. Benim Aycan'a bişey söylemem lazım

Handan:Ne söyliyceksen sonra söyle kızım, damat gelmiştir.

Aycan:Tamam yenge siz çıkın gelicem ben

Hamuş (Hasibe) ve yengem odamdan çıktığında Yaren yine siyah giyinmişti.

Aycan:Seni dinliyorum Yaren

Yaren:Abini kurtarmak için kendini ölüme atmak yerine benim sevdiğim adamla niye evleniyorsun?

Aycan:Sen onu seviyorsun ama o seni sevmiyor

Yaren:Sen girmeseydin aramıza sevebilirdi.

Aycan:Ben olmasamda sevmezdi seni Yaren.

-Barış benide sevmiycek

Yaren:Bu senin düşüncen Aycan

Aycan:Yaren, Barış zaten ölmüş birine deli gibi aşık.

-İstesende onun kalbine giremezsin bende giremem

Yaren:Unutma! Şu konağın duvarları şahidim olsun ki, asla mutlu olmayacaksın! Bana yaptığının cezasını çekeceksin.

-Hem de öyle bir çekeceksin ki, "Yandım Allah!" desen bir damla su verenin olmayacak.

Aycan:O nasıl ah etmek, Yaren? Yarın öbür gün mutsuz olsam üzülmiycek misin?

Yaren:Üzülmeyecem. Sadece o günün gelmesini bekleyecem.

-Şunu aklına sok Aycan bundan böyle seninle ben can düşmanıyız.

Aycan:Yaren, Barış'ı seviyorsun anladım ama benim buna yapıcağım hiçbir şey yok.

Yaren:Öyle yada böyle. Sen benim can düşmanımsın Aycan

Aycan:Sen hiçbir zaman bana iyi davranmadın ki Yaren, sen hep dedemin yanında oldun.

-Dedem beni her dövdüğünde, kilere kapattığında sen hep dedemin yanında oluyodun.

-Hatırlıyon mu? Bir keresine sen dedemin annesinden kalma antika bir vazoyu kırmıştın.

-Dedem görmesin diyede kaçıp gitmiştin. Ama ben kaçamadım Yaren. O gün senin yaptığın cezayı ben çektim.

-Dedem beni dövdü sonrada kilere kapattı. Karanlıktan korktuğumu bile bile bunu yaptı bana.

Yaren:Neyse ne, seninle burda oturup geçmişi yad edicek değilim.

Aycan:Yaren bana ettiğin ahını geri al

Yaren:Almayacam.

Aycan:Yaren al dedim.

Yaren:Almayacam dedim.

Yaren odamdan çıkıp gittiğinde Feraye girmişti. Feraye mavi güzel bir elbise giymişti.

Feraye:Yaren ne dedi sana?

Aycan:Boşver, hadi çıkalım

Feraye'yle konaktan çıktık.

Yazardan
Handan:Yaren, kızım Allah aşkına gene ne bu suratının hali?

Yaren:Elbiseme uygun bir makyaj işte anne

Handan:Biraz Feraye gibi bir makyaj yapsaydın ya kızım

Yaren:Offf anne yaa karışma bana. Zaten sinirliyim

Handan:Bana bak sakın bana Barış Murat'a aşık olduğunu söyleme

Yaren:Günaydın annecim

Handan:Sakın delice bişey yapayım deme Kalender ağaya bırakmam seni ben gebertirim

Yaren:Ay anne psikopat değilim.

Handan:Hele bişey yap senin bacaklarını kırarım Yaren. Şu iş bir hayırlısıyla bitsin sana bulacam birini

Yaren:Anne dalga mı geçiyorsun? Ben Barış Murat'ı seviyorum

Handan:Barış Murat artık evli olduğu için onu alamazsın kızım.

-O çocuk Aycan'ın üzerine kumada almaz, o çocukta öyle bir göz yok

Yaren:Belkide almak zorunda kalır annecim

Handan:Yürü Yaren yürü.

Doruk'tan
Aycan merdivenlerden aşağıya indikten sonra konağın kapısı çalmıştı.

Aycan'dan
Aslı'nın yaptığını bu sefer Melike yapmıştı. Kapıyı hafif açıp konuşmaya başladı:Kapı açılmıyor damat beyim

Barış'tan
Doruk'ta olan şey şimdi banada olmuştu. Ceketimin iç cebinden çıkarıp

kapı araladığından verdiğimde

kapının arkasındaki kişi konuşmaya başladı:

Berkan:Az daha açıcaksın kasayı kardo

Ben hiçbir şey söylemeyip biraz daha çıkarıp verdim.

Aycan'dan

Babam eliyle "tamam aç artık" dediğinde Melike konuşmaya başladı:

Barış kapıyı koluyla sert bir şekilde açtığında

Melike konuşmaya başladı:Allah bismillah yaa

Bende gülmüştüm.

Barış'tan
Omzumu temizlerken görüş

açıma Aycan gelmişti. Yine çok güzel olmuştu.

Makyajı, saçı giydiği gelinlik çok yakışmıştı. Prenses demek bile az kalırdı.

Aycan bana gülümseyerek bakarken bende ona aynı şekilde gülümseyerek baktım

İçeri tamamen girdiğimde Aren konuşmaya başladı:Ablamı dansa kaldır hadi

Barış:Yapıcaz küçük paşa merak etme.

Aycan'dan
Barış benim karşımda durdu ve kulağıma yaklaşıp bişeyler fısıldadı:Benim hakkımda öğrenmen gereken bişey daha

-Dans etmeyi pek beceremem.

Bende onun kulağına yaklaşarak bişeyler fısıldadım:Becerirsin, güveniyom sana

Barış:O zaman başlayalım mı?

Aycan:Başlıyalım

Ortaya geçtiğimizde kapı ağzından biri konuşmaya başladı:Bensiz mi evleniyorsun civciv?

Barış'tan
Biri kapı ağzından "bensiz mi evleniyorsun civciv?" dediğinde hepimiz kapı tarafına baktık.

Bir kadın önümden hızla geçip ona sarılmıştı. Oğlu olduğunu anlamıştım.

Biraz sarılıp ayrıldıklarında annesiyle yanımıza geldi bu sefer Aycan ona sarıldı.

Aycan:Nerden çıktın sen?

Yiğit:Çıktım işte. Annem bir prensess evleniyor dedi 2 günlüğüne izin aldım geldim

Aycan:Hoşgeldin Yiğit

Yiğit, Aycan'dan ayrılıp Aycan'ın elini tuttu ve bir tur döndürüp konuşmaya başladı:Çok güzel olmuşsun prenses

Aycan:Teşekkür ederim

Asdor

Aley

Mihra'nın ayakkabısı

Doruk, Feraye, Yaren ve Azad'ta sırayla sarıldığında nihayet bana sıra gelmişti.

Yiğit:Meraba Yiğit ben

Yiğit'in uzattığı eli nezaketen tutup konuşmaya başladım:Bende Barış Murat

Yiğit:Memnun oldum tanıştığıma

Barış:Bende memnun oldum bilader

Yiğit benim elimi bırakıp Nasuh Ağanın karşısına geçip elini öptüğünde konuşmaya başladı:Hoşgeldin evlat

Yiğit:Hoşbulduk ağam

-E hadi bakalım çal reyhaniyi

Dansımız bittiğinde Aycan konuşmaya başladı:Fena değildin

Barış:Sen daha iyiydin

Nikah masası

Azad'tan
Aycan ve Barış nikah masasına oturmuştu. Nikah memuru klasik sorularını ikisinede sorduğunda cevaplamışlardı.

Tekrar Aycan'a bakıp konuşmaya başladı:Siz Aycan Yanaç, hastalıkta sağlıkta, iyi günde kötü günde, hiç bir baskı ve tesir altında kalmadan, kendi hür iradenizle Barış Murat Yağcı'yı kocalığa kabul ediyor musunuz?

Aycan eline mikrofonu aldı ve Barış'a gülen yüzüyle bakıp konuşmaya başladı:Evet

Ben sağ elimi yumruk yapıp sıkarken nikah memuru aynı soruları Barış Murat'a sorduğunda o da "evet" demişti.

Nikah memuru onları resmi olarak karı koca ilan ettiğinde defteri imzaladılar sonra Aycan, Feraye'nin komutuyla Barış'ın ayağına bastı.

Barış "ah" dediğinde Aycan hiçbir şey söylemeyip sadece gülüyordu. İkiside ayağa kalktı ve Barış Murat, Aycan'ı alnından öptü.

Bu manzara daha fazla dayanamayıp hızla merdivenlerden çıkıp arka taraftan çıktım.

Akşam saat 22:30

Barış'tan
Saat baya olmuştu ve eğlence hala devam ediyordu. Bir ara Asiye, Aren ve Mihra konak dışına balon almak için gitmişlerdi.

Daha gelmemişlerdi. Aycan sonunda yanıma gelip oturduğunda konuşmaya başladım:Sonunda gelebildin, kurtlarını döktün mü?

Aycan:Sende döksen fena olmaz

Barış:Yok ben almayayım.

Aycan:Dans etmeyi ondan dolayı mı sevmiyon?

Barış:Yooo onunla bir alakası yok.

-Oldum olası beceremem zaten böyle hareketleri.

Aycan ayağa kalktığında elimi tuttu ve konuşmaya başladı:Gel benimle

Barış:Nereye?

Aycan:Sen gel öğrenirsin

Ayağa kalktığımda Aycan beni ortaya getirdiğinde kulağıma yaklaşarak bişeyler fısıldadı:Şarkının ritmine göre hareket et.

Barış:Aycan, ben..

Aycan:Yaparsın. Sadece dediğimi yap

-Geliyorum hemen.

Aycan, Yiğit'in yanına gidip kulağına bişeyler fısıldayıp yanıma geldi.

Aycan:Güven bana

Yiğit bir müzik çalıcakken kapı tarafından bir silah patladı. Aycan korkup küçük bir çığlık attığında ben kapı tarafına baktığımda Azad'tı.

Aycan'ı arkama geçirip korumaya aldığımda Aycan'ın amcası konuşmaya başladı:Azad oğlum napıyorsun sen?

Handan:Azad, oğlum indir şu silahı

Azad hiçbir şey söylemeyip sadece silahı doğrulturken Aycan elimi gereğinden fazla sıkıyordu.

Nasuh Ağa:Azad indir o silahı, ne yapıyorsun sen?

Azad hala silahı bize doğrultmaya devam ederken Aycan konuşmaya başladı:Azad abi, lütfen indir şu silahı bir kaza çıkıcak

Aycan'dan
Azad abi bir anda karşımıza silahla dikildiğinde korkmuştum. Barış'ın elini gereğinden fazla sıkarken Azad abim içmişti ve sarhoştu. Ayakta zor duruyordu.

Barış:Dışarı çık erkek erkeğe, teke tek halledelim

Aycan:Barış..
Bunu söylerken bile korkuyordum.

Barış çeneme hafifçe dokunarak konuşmaya başladı:Tamam olmıycak bişey korkma.

Azad:Çık lan dışarı

Aycan:Azad abi lütfen indir şu silahı.

Azad:Ben seviyordum lan Aycan'ı, ben yanıyordum Aycan'a.

Ben hiçbir şey söylemeden Azad abime bakarken Azad abim hala silahını Barış'a doğrulturken konuşmaya başladı:Geldin çaldın onu benden, aklını kalbinide çaldın lan onun

Nasuh Ağa:AZAD İNDİR SİLAHINI

Azad:DEDE SEN KARIŞMA, BU BENİM VE BARIŞ MURAT'IN HESABI

Barış:Sen ne hesabından bahsediyorsun lan? Benim senin gibi bir adamla hiçbir hesabım yok.

-Ayrıca kim dedi sana, Aycan'a aşık ol diye?

Azad:Ben onu çocukluğumdan beri seviyordum. Ama ne zaman sen geldin herşey mahvoldu

Barış'tan
Aycan önüme geçtiğinde ben konuşmaya başladım:Aycan arkamda kal

Aycan benim dediğimi umursamadan Azad'a bakarak konuşmaya başladı:Azad abi nolur indir şu silahı, bak.. Bak bir kaza çıkacak lütfen

Azad:Abi deme bana Aycan. Sen bana her abi deyişinde benim kalbime bir bıçak saplanıyor

Ben Aycan'ın önüne geçip konuşmaya başladım:Aycan artık benim karım

Azad:Kes sesini. Sen Aycan'ı sevmiyorsun lan. Senin içinde Aycan'a karşı hiçbir şey yok.

-Seviyormuş numarası yapma bana, yemezler

Aycan yine elimi gereğinden fazla sıktığında Azad konuşmaya başladı:Aycan yalvarıyorum sana güvenme şu adama

Barış:Aycan kime güvenip güvenmiyceğini sana sormıycak Azad Yanaç

Azad:Hak etmiyorsun lan sen Aycan'ı

Kalender Ağa:AZAD İNDİR SİLAHINI

Azad:İndirecem, indirecem ama bu herifi ortadan kaldırdığımda indirecem

Azad tetiği çektiğinde Aycan önüme geçtiğinde ben korkuyla bağırdım:AYCAN ARKAMDA KAL

Aycan:HAYIR.

Azad:Aycan çekil kenara

Aycan:Azad abi lütfen indir silahını

Multimedyadaki müziği çalın👇🏻

Azad:Bu herifi öldürdüğümde kurtulacaksın güzelim. Sana cehennem edicekleri o Mabede gitmiyceksin

Aycan:Azad abi lütfen yapma, bak bunu yaparsan kendini yakarsın lütfen indir silahını

Cihan:AZAD İNDİR SİLAHI

Gürkan:AZAD YETER ARTIK SAÇMALADIĞIN, İNDİR ŞU SİLAHINI

Azad, kimseyi dinlemiyordu. Aycan önümde beni korumaya alırken ben ona bişey olmasından, aynı acıyı tekrar yaşamaktan deli gibi korkuyordum.

Barış:Aycan çekil kenara, benim bu heriften korkum yok

Aycan:Benim var ama.

Barış:Yapma, bana bu acıyı yaşatma.

Aycan'dan
Barış "Yapma, bana bu acıyı yaşatma" dediğinde gözleri dolmuştu ama akmıyordu.

Aycan:Olmıycak bana bişey, söz veriyorum. Aynı acıyı tekrardan yaşamıycaksın

Barış:Çekil lütfen

Doruk:AMCAOĞLU İNDİR ŞU SİLAHI.

Azad:DORUK SENDE KARIŞMA, HİÇKİMSE KARIŞMASIN. BU İŞ KÖKÜNDEN HALLOLUCAK

Aycan:İyi tamam sık

Barış beni kolumdan tutup konuşmaya başladı:Aycan saçmalama arkama geç

Ben Barış'a yan gözle baktım ardından Azad abime bakıp konuşmaya başladım:Cesaretin varsa önce beni vurursun Azad abi

Barış:Aycan saçmalama arkama geç

Aycan:Senin ölmeni izliycek değilim

Barış:BENDE SENİN ÖLMENİ İZLİYCEK DEĞİLİM.

Azad:Aycan çekil bitsin şu herifin işi
Azad abim bunu söyledikten sonra Barış beni bir refleksle kenara çekip fırlattı. Babam beni tuttuğunda Azad abime doğru bir hamle yaptı.

Silahı sağ sola hareket ettirmeye başladılar. Arada da dönüyorlardı. Ben korkuyla bağırdım:BARIŞ BIRAK LÜTFEN

O silah birinde patlıycaktı. Ya Barış'ta ya Azad abimde yada ben ve başkalarında patlıycaktı.

Amcam, yengem ve Yaren'i, Berkan Lale'yi, Ali Eylül'ü, Yaman Feraye'yi, abimde beni korumaya almıştı.

Ben korkuyla olucakları beklerken bağırdım:BARIŞ BIRAK ŞU SİLAHI

Barış beni dinlemiyodu. Konak kapısı açıldığında silah patladı ve ben kulaklarımı kapatıp bir çığlık attım.

Kim vuruldu?

Soruya yorumlarınızı bekliyorum. Seviliyorsunuz canlar...❤️❤️❤️❤️

Yiğit

Loading...
0%