@rapunzel_102219
|
Satır başı yorumlarınızı bekliyorum, ayrıca ⭐ doldurmayı unutmayın canlar....❤️❤️❤️❤️ Gece saat 23:00 Yanaç Konak/Aren oda Aycan'dan Aren'imin odası benim odamla karşı karşıya ve dışardaydı. Odaya girip kapıyı kapattım. Yatağıma doğru yürüdüğümde ikili koltukta Barış oturuyodu. Aycan:Ne işin var burda senin? Nasıl girdin? Barış hiçbir şey söylemeyip koltuktan kalkıp yanıma geldi ve bana sarıldı. Bende ona sarıldığımda hoşuma giden, mest olduğum o parfüm kokusu midemi bulandırmıştı. Barış'ı kendimden uzaklaştırıp hızla odamdaki lavaboya gidip kustum. Yüzümü yıkayıp havluyla kuruladım. Odaya geri döndüğümde konuşmaya başladım:Sen nasıl girdin yine buraya? Barış:Girdim işte Aycan:Barış ya yakalansaydın? Barış:Ama yakalanmadım Aycan:Yakalanadabilirdin ama Barış:Seni bir yere götürücem Aycan:Ya nereye gece gece? Yine kaçırmaya niyetliysen gelmem Barış Barış:Geri getiricem söz veriyorum. Uyumadığımız sürece Aycan:Ne demek bu? Barış:Sürpriz prensesim Aycan:Merak ediyorum ama yarın gideriz Barış:O büyülendiğim gözlerin öyle demiyor ama güzellik Aycan:Ne diyormuş bu büyülendiğin gözlerim? Barış:Gidelim diyor Aycan:Gidelim dediği ne belli? Barış:Ne demek ne belli? Ben yalan söylemem prenses Aycan:İyi tamam gidelim. Ama geri getircen Barış:Uyumadığımız sürece söz Aycan:Şu çiftlik evine mi gitcez? Barış:Evet. Orda seni bir sürpriz bekliyor Aycan:İyi tamam gidelim. Ama bir üstümü değiştireyim Barış:Bence gayet güzel. Kedicikli falan, yakışmış. -Tatlılığına tatlılık katmış Aycan:Ev halim napayım ben? Barış:Tamam sustum, kızma hemen Aycan:İki dakika içinde gelirim. Barış:Gerek yok. Arka taraftan çıkıcaz zaten Aycan:Bana hamile halimle duvar tırmandırmayı düşünmüyon herhalde? Barış:Onu ayarladık herhalde güzellik -Neyse gel hadi Barış elimden tutup beni odadan çıkartıcakken konuşmaya başladım:Ya dur en azından ayakkabılarımı giyeyim. Barış bakışlarını yere indirdiğinde hafif sırıtıp konuşmaya başladı:Çok güzelmiş ayakkabıların Aycan:Dalga geçme Barış. Napayım benim ev halim böyle Barış:Tamam kızma tatlı kedim benim Aycan:Barııış Barış:Tamam sustum. Değiştir madem ayakkabılarını. Ben ayakkabılarımı çıkarıp botlarımı giydiğimde Barış kendi kapüşonunu çıkartırken konuşmaya başladım:Ben alırım dolaptan kendime bişeyler. Sen üşürsün bu seferde Barış:Acelemiz var. Aycan:Sürpriz bekleyebilir bence biraz Barış:Beklemez. Aycan:Senin benimle baş başa kalasın gelmiş olmasın? Barış:Olabilir. Barış'ın kapüşonunu giydikten sonra yine uzun gelmişti. Barış elimi tutup beni peşinden sürükleyip konağın arkasına geçtiğinde Yaman tepedeydi. Merdiveni aşağıya indirdiğinde Barış konuşmaya başladı:Çık hadi merdivenden Ben dediğini yaptığımda Barış'ta çıktı. Barış:Eyvallah kardeşim Yaman:Ne demek kardeşim her zaman. Aycan:Siz ikiniz plan mı yaptınız? Yaman:Barış seni bir yere götürüceğini söyledi bende geleyim yardım edeyim dedim Aycan:Bende Feraye'yi görmeye geldim desene şuna sen Yaman:Yok o kadarda değil. Feraye'yi yakmam. Neyse hadi siz keyfinize bakın Barış:Bundan sonrasını ben hallederim kardeşim Yaman:Tamam kardeşim. Barış'la arabanın önüne geldiğimizde ben tam arabaya binicekken Barış gözüme bişey bağladı. Aycan:Bu ne? Barış:Bandanan. Aycan:Neden bağlıyon gözlerimi? Barış:Sürpriz ya hani güzelim Aycan:Gözlerimi bağlaman şart mı? Barış:Şart. Barış beni arabaya bindirdiğinde kapımı kapattı. Araba hareket etmeye başladığında bindiğini anlamıştım. Barış:Gidene kadar açmak yok Aycan:Tamam Yazardan -Sen ayrıldığın adamdan hem çocuk yap hemde onunla gecenin bir yarısında gizlice git, oh ne ala memleket valla. -Ama sen görecen. O bebeği yaşatmayacam, o bebek düştüğünde zaten Barış Murat seni bırakacak. -Seni mahvedecem Aycan hanım. 🦅🔥🐥 Barış'tan Arabayı durdurup konuşmaya başladım:Geldik Aycan:Sonunda. Açıyom artık Barış:Hayır, bekle Arabadan inip Aycan'ın kapısını açıp arabadan indirdim. Arabayı kilitleyip arkasına geçtim ve bir elimi karın bölgesine diğer elimlede elini tutup yürüttüm. Aycan'dan Barış:Tutuyorum ben seni -Önünde basamak var Korkak bir şekilde o basamağı bastığımda havalanmıştım. Barış beni kucağına almıştı. Aycan:Aşkım omzun acıycak Barış:Bişey olmaz sana değer. Barış beni indirdiğinde hala gözlerim kapalıydı. Barış'tan Yere indirip gözlerini açtım. Aycan:Ne yani bu mu? Salon mu? Barış:Ne bekliyordunuz küçük hanım? Aycan:Ne bileyim sürpriz diyince romantik ortam gibi bişey Barış:Az daha sabretsen yukarı çıkarıcaktım. -Çok konuşuyorsun napayım dayanamadım. Aycan:Yukarda ne var? Barış:Yukarısını en son görüceksin Aycan:Ben şimdi görmek istiyom. Barış:Sırayla Aycan'dan -Salondan açılan bir bahçe var. Ben camdan dışarı baktığımda kalp şeklini andıran bir salıncak vardı. Barış arkama geçip bana sarıldı ve konuşmaya başladı:Bu salıncakta kızımızı veya oğlumuzu sallıycaz uyutucaz yada seninle baş başa kalıcaz Düşüncesi bile çok güzeldi. Barış elimi tutup beni salondan çıkarıp aşağıya indirirken konuşmaya başladı:Burası mutfak Mutfak baya güzeldi. Barış:Burda birlikte yemekler, tatlılar, istediğin herşeyi yapıcaz -Hem bana boşanıcağımız gün yaptığın keki yapmanı istiycem Aycan:Beğendin mi? Barış:Beğenmek ne kelime, bayıldım. Aycan:İlk ve son kez elimden bişey ye istedim. Ama en sevdiğin şeyin san sebastian cheescake olduğunu bilmeden yaptım. Barış:Yinede yaptın ve çok güzeldi. Tadı damağımda kaldı Aycan:Evlenince yaparım o zaman Barış:Söz mü? Aycan:Söz Barış dudağıma yapıştığında onun öpüşüne karşılık vermeye başladım. Biraz öpüştükten sonra ayrıldık ve Barış elimi tutup beni yukarı kata çıkartıcakken durdu. Yine gözlerimi kapatmıştı. Aycan:Ya ne var bu kadar gözlerimi kapatcak yukarda? Barış:Sabret Barış beni kucağına alıp yukarı çıkartırken ben konuşmaya başladım:Barış omzun acıycak, tam iyileşmemiş olabilir, onu geçtim ben seni.. Sözümü tamamlamadan Barış dudağıma bir öpücük kondurdu. Barış:Sana canım feda olsun Gözlerimi açtığında yatak odasıydı. Gül yaprakları yok Balkon kapısına doğru yürüdüğümde burdada salıncak vardı. Aycan:Aşkım çok güzelmiş bu ev Barış:Beğenmene sevindim bitanem Aycan:Burası.. Barış:Evet. Arjin'le yaşadığımız evdi. Ama şimdi seninle yaşıycağım ev Aycan:İyide burda onunla bir sürü güzel anı biriktirdin. Barış:Biliyorum. Ama şimdi o yaşadığım şeyleri seninle yaşamak istiyorum Aycan:Zor olmıycak mı senin için? Yani sonuçta bu ev.. Sözümü tamamlamadan Barış dudağıma bir öpücük kondurup konuşmaya başladı:Şşşş ben hayatıma seninle yeniden sil baştan başladım. -Sen hayatıma girdiğinde, senin bu gül kokan saçını koklamaya başladığımda sil baştan yeniden başladım ben herşeye Aycan:Çok başlamış sayılmazsın ama Barış:Loran ortaya çıkmasaydı, başlamaya hazırdım ama -Neyse ne şimdi tekrar gözlerini kapatıcam Aycan:Yaağ Barış hafif gülüp arkama geçip gözlerimi kapattı ve yine beni kucağına aldığında konuşmaya başladım:Aşkım yürürüm ben kendim alıp durma kucağına Barış:Düşersin Aycan:Sen tuttuğun sürece düşmem. Barış beni bir acıyla indirdiğinde konuşmaya başladım:Omzun acıdı işte, açıyom ben artık Barış:Şşşş dur. Barış'tan Aycan:Evet aç hadi Aycan'dan Bebeğimizin odasıydı. Dönence budur Elim dönenceye gittiğinde sevdiğim adam konuşmaya başladı:Bebeğimizin odası. Aycan:Bu oda eski mi yoksa yeni mi yaptırdın? Barış:Nasıl yani? Aycan:Hani Arjin'den bir kızın olucaktı ya.. Barış:Yooo yeni. Biz bebeğimizin cinsiyetini yedi aylıkken öğrendik, öylede olunca bişey alamadık. Aycan:Bu beşiğide bir yerde gördün hoşuna gitti aldın dimi? Barış:Evet. Aycan:Peki ya erkek olursa? Barış:Değiştiririz sıkıntı yok -Sen beğendin mi onu söyle? Aycan:Bayıldım Barış yanıma gelip dudağıma bir öpücük kondurarak konuşmaya başladı:Duvarlar boya değil duvar kağıtlarıyla kaplı Aycan:Birlikte boyarız o zaman Barış:Boyarız meleğim. -Sürpriz bu kadardı güzellik. Söz verdiğim gibi seni şimdi götürmek zorundayım Aycan:Seninle kalmak istiyorum, senin omzunda biraz yatmak istiyorum Barış:Emin misin? Uyursan uyandırmaya kıyamam Aycan:Bişey olmaz. Barış:İyi tamam gel bakalım Barış tam beni kucağına alıcakken konuşmaya başladım:Alma artık yeter. Barış:Tamam. Barış'la odamıza geçtiğimizde ben kapüşonu çıkarırken Barış dolaptan kendine bişeyler alıp banyoya gitti. Geldiğinde ben hemen başımı omzuna yerleştirdiğimde Barış saçımı okşamaya başladı. Aycan:Sabahları senin göğsünde uyanmayı çok özledim Barış:Bende senin kokunla uyanmayı çok özledim Aycan:Sen gizli gizli beni mi izliyodun? Barış:Göğsümde olduğun için biraz zor oluyordu. Ama kokunu duyuyordum. -Kaybettiğim koku yıllar sonra seninle döndü Aycan:O da mı benim gibi kokuyodu? Barış:Evet. Senin gibi gül kokuyordu. Aycan:Hala seviyorsun dimi onu? Barış:Bitanem nolur bana cevabını veremiyceğim sorular sorma Aycan:Kırılmam merak etme Barış:Peki madem merak ediyorsun söyleyeyim. Ben seni sevmek istiyorum artık. Aycan:Sana Arjin'i unut diyemem. Unutamıycağını biliyorum. Barış:Unutmak kolay değil. Ama senide kıramam Aycan:Beni kırmazsın. Beni bir başkasıyla, Zeyd'in yaptığı gibi bişey yapmadığın sürece beni kırmazsın Barış:Öyle bişey asla olmıycak bebeğim. Aycan:Seni çok seviyorum Barış:Bende seni çok seviyorum hayatım Yanaç Konak Yaren'den Offf delirecem. Yaren:Sen istedin bunu Aycan hanım. Ben sana napacağımı çok iyi biliyorum. Telefonumu elime alıp Loran Kozan'ı aradım. Çalıyordu ama açmıyordu. Yaren:Aç be adam Telefon sonuna kadar çalıp kapanmıştı. Yaren:Allah seni kahretmesin emi Loran Kozan Asdor yatak odası Asiye'den Telefonu komidin üstüne geri koyup Doruk'u uyandırmaya çalıştım:Doruk.. Doruk:Hı? Asiye:Uyan hadi Doruk:Hıhı Asiye:Doruk uyanır mısın? Doruk:Ne uyan güzelim ya. Daha tavuklar uyanmadı Asiye:Doruk ne tavuğu ya? Kalk. Doruk:Bende onu diyorum ne tavuğu Asiye:Doruk kalk bir yaağ Doruk bir anda yataktan kalkıp konuşmaya başladı:Sancın var. Asiye:Ne? Doruk:Eeee şimdi dur eee, seni hastaneye götüreyim ben ama öncesinde üstümüze bişey alalım Doruk dolaptan bişeyler alırken ben dayanamayıp gülmeye başladım. Doruk arkasını dönüp konuşmaya başladı:Niye gülüyorsun Asiye? Bebeğimiz gidiyor Asiye:Doruk bebeğimizin gittiği falan yok bir sakin olur musun? Doruk:Olamam Asiye sakin falan. Doruk beni kucağına aldığında konuşmaya başladım:Ya dur deli, sancım yok. -Sadece canım karpuz çekti. Doruk:Bu mevsimde Asiye:Rüyamda gördüm napayım? Alıcak mısın? Doruk:Zor ama bulurum. Doruk beni yatağa bırakıp kapıya gitti. Sonra durup konuşmaya başladı:Bi dakka sen aşeriyorsun Asiye Asiye:Evette git al karpuzumu bana Doruk yanıma gelip alnıma bir öpücük kondurup konuşmaya başladı:Sanada pirincimede karpuz feda olsun. Asiye:Pirinç mi? Doruk:Bebeğimiz işte. Neyse gidip bulacam size karpuzu Asiye:Dondurmada al Doruk:Tamam. Neyli? Asiye:Algida kaseli çikolatalı olanlardan Doruk:Tamam, uçtum Doruk'tan -Hadi bakalım Doruk Yanaç bulursun sen Hızlı adımlarla Azat'ın odasına girdiğimde yüzüstü yatıyordu. Doruk:Kuzen Azat:Hı? Doruk:Kuzen acil durum Azat:Git hallet oğlum bana ne acil durumdan Doruk:İşte birlikte halledicez. Azat:Neyi? Doruk:Asiye karpuz istedi bide dondurma Yazardan Doruk:Duydun işte gidip almamız lazım Azat:Oğlum de git yat uyu, bu saatte ne karpuzu ne dondurması? Doruk:Aşerdi kız, kuzen Azat:Gece gece ne aşermesi oğlum? Doruk:Ne bileyim oğlum? Rüyasında görmüş Azat:Oğlum biz bu saatte karpuzu nerden bulacaz? Onu geçtim bu mevsimde ne karpuzu? Doruk:Bulucaz bir şekil. Sen gelicek misin, gelmiycek misin? Azat:Geliyorum. Uykumun içine ettin zaten Doruk:Sen var ya aslansın kralsın. Azat:Çık hadi, gidelim bulalım şu karpuzu. Nerden bulacaksak bu saatte İkiside konaktan çıkar Aybar ev Barış'tan Yanına yatıp bende onun kokusuyla uykuya dalmıştım. Aycan'dan Çikolata kavanozu bulduğumda tarihine baktım. Geçik değildi. Bir kaşık alıp salona geçtim ve koltuğa oturdum. Sonrada çikolatayı yemeye başladım. Azdor (Azat ve Doruk) Yazardan Doruk:Ben seni karın hamile kalınca görücem oğlum. Azat:Daha ortada kız olmadığına göre sıkıntı yok Doruk:Onu bunu bırakta hiçbir yer açık değil oğlum. Azat:Hehe zaten bütün adamlar Doruk Yanaç'ın eşi Asiye Yanaç aşerir biz marketlerimizi manavlarımızı açık tutalım dediler -Tövbe tövbe Doruk:Dalga geçme oğlum ya. Azat:Şu işkence bitsin ben başka bişey istemiyorum kardeşim Aybar ev Barış' tan Aycan' dan Barış bana baktığında hızla yanıma gelip karşıma diz çöktü ve konuşmaya başladı:Yanımda göremeyince seni korktum bişey oldu sandım. Aycan:İyiyim ben aşkım. Barış:Sen neden kalktın? Aycan:Şey ya öyle midem kazındı azcık ondan kalktım. Barış'tan Hafif gülerek konuşmaya başladım: Aycan:Al o zaman elimden Barış bunu ne gülüyon? Barış hala gülmeye devam ederken konuşmaya başladım: Barış:Aha Aycan:Ne aha? Barış:Sen aşeriyorsun Aycan. Eee Aycan'dan Barış tam çıkıp gidicekken konuşmaya başladı:Ya dur deli. Barış:Ne dur? Hazırlık yapmamız lazım. Aycan:Barış bir sakin olur musun? Kesti zaten Barış beni koltuğa oturttu ve karşıma çöküp konuşmaya başladı:Söyle. Aycan:Neyi? Barış:Canın ne istiyorsa onu? Aycan:Alıcaksın yani? Barış:Ne istersen. Mardin'dende Midyat'tanda bütün istediklerini almaya hazırım. Aycan:Sınırımız Mardin ve Midyat yani öyle mi? Barış:İstediğin yere giderim. Aycan:Diyarbakır'a gider misin? Barış:Giderim Aycan:İzmir? Barış:Ya istersen Romanya olsun yada Kolombiya dünyanın öbür ucuna giderim. Aycan:Valla şuan şımarmaya çok hazırım. O yüzden bişey demiycem. Barış:Bende sizi şımartmaya çok hazırım Aycan:Barış Barış:Söyle bitanem. Barış'tan Ben güldüğümde Aycan sağ omzuma vurarak konuşmaya başladı:Gülme ama. Elimi Aycan'ımın karnına yerleştirip konuşmaya başladım:Senin canın ciğer mi çekti mercimeğim benim? Aycan:Dalga geç diye mi söylüyom Barış? -Alıcak mısın? Almıycak mısın? Barış:Alıcam Aycan:Tamam git al o zaman Ayağa kalkıp sevdiğim kızın yanağına bir öpücük kondurup konuşmaya başladım:Geliyorum hemen Aycan:Tamam Yukarı çıkıp telefonumdan Beko'yu aradım. Ama açmıyordu. Telefonu kapattığımda nerde olduğunu şimdi hatırlamıştım Beyfendi kampa gidicekti. Yaman aklıma geldiğinde onu aradım. O da uyuyormuş ama durumu anlattım. Azdor Yazardan Doruk:Tek dondurma bulduk valla. Azat:Tamam dönelim geri. Dondurmalar erimesin bari Doruk:Karpuzu bulmadan gidemeyiz. Azat:Yok oğlum hiçbir yerde Doruk:Diyarbakır'da vardır Azat:Heh bir oraya gitmediğimiz kaldı. Doruk:Oğlum orda tanıdık falan yok mu? Azat:Olsa nolucak onlar mı getiricek? Doruk:Getirmez mi? Azat:Zor. Doruk:Tamam sen dondurmalar erimeden Asiye'ye götür bende Diyarbakır'a gidicem Azat:Manyak mısın lan? Doruk:Asiye sağ olsun Azat:Belli. Orda benim bir arkadaş var o getirir yarın Doruk:Asiye şimdi istiyor ama Azat:Başlarım şimdi, çocukta olup olmadığı belli değil adam bana hala karpuz diyor ya Doruk:Ne zamana gelir? Azat:Sabaha karşı anca Doruk:İyi tamam gidelim madem konağa Azat tam arabayı sürücekken Doruk konuşmaya başlar:Yada dur, şu aşardaki yerede bakalım Azat:Allahım sen bana sabır ver ya Azat aşağı yola sürer Aybar ev Barış'tan Aycan büyük bir iştahla yiyordu. Barış:Nasıl? Güzel mi? Aycan:Çok güzel Barış:Belli. Aycan:Dalga geçme Barış Barış:Tamam sustum Yaman:Aga soğan? Barış:Koy Yaman:2 dakika sonra hazır oluyor Aycan:Bir kere sizin deliliğiniz, canım öylesine bir ciğer çekti diye hale bak evin bahçesi ciğerciye döndü. Yaman:Mercimeğe bütün ciğerler feda olsun Yaman bana ciğer dürümünü uzattığında ben tam alıcakken Aycan benden önce davranıp aldı. Aycan:Yaman şimdi sana yenisini yapar tamam mı? Barış:Aga canı öylesine ciğer çekeni görüyor musun? -Daha bana dürüm gelmedi, senin kaçıncı dürüm? Aycan elindeki yarım dürümünü yerken konuşmaya başladı:Lokma mı sayıyon Barış? Yanağından bir makas alarak konuşmaya başladım:Triplenme hemen tatlılık abidesi Aycan:Valla hakkını helal et Yaman. Gece gece sanada iş çıkardık Yaman:Aşk olsun, duymamış olayım Aycan. Amca bunu gerektirir. Mercimeğe bütün ciğerler feda olsun Barış:Yürü be amca Aycan:Çocuğun adı mercimek kaldı. -Acaba diyorum hani amcaya fazla yüklenmesek mi? Barış:O nedenmiş? Aycan:Canım ciğer çekmeden önce sayıyodun Kolumbiya'dan bilmem nereye, bütün ciğerleri getiren Yaman Yaman:Kolombiya olmasın o? Barış:Benimkinin türkçesi bozuk biraz kardeşim Aycan:Barıış Yaman:Aga kızdırma benim yengemi Barış:Ben seni görecem oğlum. Sen daha bide ikiz istiyorsun. Yaman:Hallederiz Allah izin verirse Barış:Yardım ederiz kardeşim. Yaman:Eyvallah kardeşim benim -Aycan, Barış'ın üstüne gitme fazla ya. Ben dedim Aycan' ı yalnız bırakma ben alıp gelecem dedim. Yoksa var ya nasıl tutuşmuştu aga ben bu saatte nerden bulucam ciğeri nerden bulucam diye Aycan:Duydum duydum. Barış:Da işte değerimiz bilinmiyor aga Aycan:İyi tamam başaralım Aycan elindeki dürümü bana uzattığında konuşmaya başladı:Güzel gözüktü burası bana Ben sırıtıp konuşmaya başladım:Afiyet olsun yavrum Yaman:Ben izninizle artık gideyim. Bu arada Aycan bende senin emanetler var Aycan:Ne emaneti? Yaman:Midyat'taki bütün çikolatalar her çeşit var Aycan:Vallaha mı? Yaman:Vallaha Aycan dürümleri bana verip gittiğinde ben güldüm. Aycan gerçekten benim yaşama sebebim olmuştu. Aycan hayatımda yokken ben yaşıyan bir ölüymüşüm meğer. Yorumlarınızı ve beğenilerinizi bekliyorum. Seviliyorsunuz canlar...❤️❤️❤️❤️ |
0% |