40. Bölüm

Satır başı yorumlarınızı bekliyorum, ayrıca ⭐ doldurmayı unutmayın canlar...❤️❤️❤️❤️

Yanaç Konak/Asdor yatak odası

Asiye'den
Doruk gelmişti. Elinde sadece bir kase dondurma vardı.

Asiye:E karpuz nerde?

Doruk:Bulamadım. Ama sözüm söz şimdi Diyarbakır'a gidicem. Ben şey dondurma erimesin diye hemen getirdim.

Asiye:Ya tamam istemiyor artık canım. Boşuna yol masrafı yapma

Doruk:Ağzın söylüyor bunu, gözlerin öyle demiyor

Asiye:Gerçekten istemiyor.

Azat:Buldum.

Azat abim elinde salata kasesiyle odamızdaydı. Kaseyi önüme koyup konuşmaya başladı:Ben bu kocanı gönderdim dondurma erimesin arabayla döndü tabi. Bir yerde satılıyormuş markette daha kapanmamış kılpayı yetiştim aldım.

Asiye:Teşekkür ederim Azat abi

Doruk:Sen var ya aslansın kralsın Azat Yanaç

Azat abim esnedi. Ardından konuşmaya başladı:Bir dahakine sakın beni uyandırma sıra Ateş'te

Doruk:Tamam amcaoğlum

Azat:Hadi yenge sana afiyet bal şeker olsun ve cümleten iyi geceler

Asdor:İyi geceler

Doruk'tan
Azat gittiğinde konuşmaya başladım:Bitanem ben dondurmayı bir kaseye çekeyim mi?

Asiye:Yok ya böyle yerim.

Doruk:Tamam

Asiye:Sende ye

Doruk:Yok sen ye, pirincime afiyet bal şeker olsun

Asiye önce dondurma yiyip sonra karpuzdan bir ısırık aldığında konuşmaya başladım:Aşkım yavaş ye boğulucaksın

Asiye:Bişey olmaz.

Aybar ev/Yatak odası

Aycan'dan
Barış'la yatakta oturmuş çikolata kavanozu yiyorduk. Benim bacaklarım Barış'ın bacaklarının üstündeydi.

Barış:Aycan

Ben hiçbir şey söylemeyip ona baktığımda konuşmaya başladı:Sen şimdi geceye çikolatayla başladın sonra ciğere geçtin şimdi yine çikolata hani mide fesatı geçirmeyesin

Aycan:Bişey olmaz. Hamuş söylemişti, bebeklerin tat alma duyusu geliştiğinde anne böyle tatlı bişeyler yediğinde bebek yutkunup hareket ediyormuş biliyor musun?

Barış:Bilmiyordum.

-Aycan o gün malabadi köprüsünde benim bebeği öğrendiğimde nasıl tepki verdiğimi gördün. Peki sen ne hissettin?

Aycan:Yani ilk başta tepkim çok iyi değildi

Barış:Nasıl yani?

Aycan:Yani işte ilk midem bulanmaya ve başım dönmeye başladığında şüphelenmedim sonra işte aynı şeylerin Asiye'yede olduğunu öğrendiğimde şüphelenip dedemler şirkete gittikten birkaç saat sonra bende konaktan çıktım bir eczaneden test aldım konağa döndüm yaptım.

Flashback (3 mayıs 2024) (yazardan)
Tek çizgi olmuştu.

Aycan:Tek çizgi, diğer çizgi belirginleşmesin nolur. Nolur

Diğer çizgide yavaş yavaş belirginleşmeye başladığında Aycan konuşmaya başlar:Hamileyim

Flashson

Aycan:İki çizgide belirginleştiğinde hamile olduğumu anlamıştım. Tek Melike, Asiye ve Feraye biliyodu, onlar dışında kimseye söylemedim.

-Sonra hazır olmadığımı, ne bileyim senden boşandıktan sonra karnımda senden bir parçayı taşımak istememiştim.

-Birleşmiyceğimizi düşünüyodum çünkü. Belkide sana kırgın olduğum içindir sebebini bilmiyorum.

-Asiye ve Feraye'ye bebeğimi aldırmak istediğimi söylediğimde ikiside yapma, pişman olucağın şey yapma gibi şeyler söyledi.

Barış:Ne durdurdu peki seni?

Aycan:O huzur veren ses, kalp atışı

-Aldırmak için gitmiştim, sonra işte Başak hanımın asistanı olan kız yanlışlıkla bir düğmeye basınca kalp atışlarını duydum. Kız "pardon yanlışlıkla oldu" dediğinde ben aldırmaktan vazgeçtim.

-Yapamadım işte. Kıyamadım o gün. O kalp atışı sanki beni bırakma anne der gibiydi.

Barış'tan
Aycan ağlamaya başladığında ben onun karnına bir öpücük kondurdum.

Sonra sevdiğim kıza bakarak konuşmaya başladım:Bana aynı duyguyu tekrar yaşattığın için sana ne kadar teşekkür etsem azdır

Aycan:Ağlıyon mu sen?

Barış:Yoo ağlıyorum, gözüme toz kaçtı.

Aycan:Çok kötü yalancısın, yanağından yaş süzülmüş.

Ben elimi Aycan'ın yüzüne yerleştirerek gözyaşlarını silerek konuşmaya başladım:Sen kendine bakta konuş

Aycan:Yalnız ağlamak bebek için hiç iyi değil

Barış:Bunlar mutluluk gözyaşları yalnız

Aycan:Olabilir yinede iyi değil.

Aycan çikolatasını yemeye devam ettiğinde dudağına bir öpücük kondurduğumda konuşmaya başladı:Çikolata mı yiyorsun sen?

Barış:Dudağına bulaşmış

Aycan dudağıma kaşığı değdirip oda öptü. Ben elinden kavanozu alıp arkamdaki komidin üstüne koydum.

Sonra Aycan'ı gıdıklamaya başladığımda konuşmaya başladı:Barış yapma. Barış çocuk oynadı yerinden, yapmağ

Durduğumda Aycan'ın gözlerine baktığımda mutluluktan gülüyordu.

Barış:Sizi çok seviyorum

Aycan:Bizde seni çok seviyoz

Barış:Başka çikolata istiyor musunuz prenseslerim?

Aycan:Cık. Biraz daha yersem kusarım

Barış:O zaman yatalım. Ama konağa gitmek istersen götürürüm

Aycan:Burda kalmak istiyom

Barış:Tamam.

Ben yatağa yattığımda Aycan başını omzuma yerleştirdi. Bende saçının kokusunu içime çekip

saçına bir öpücük kondurdum.

Aycan:Sen kızımız olsun istiyorsun sanırım?

Barış:Sağlıklı olsun kız erkek fark etmez

Aycan:Bence kız istiyorsun

Barış:Olabilir. Hadi uyu bitanem

Aycan:İyi geceler maviş

Barış:İyi geceler hayatım

🦅🔥🐥

Sabah saat 11:30/Yanaç Konak

Doruk'tan
Asiye'mi izliyordum. Dayanamayıp dudağına bir öpücük kondurduğumda uyanmıştı.

Doruk:Günaydın Asiye'm

Asiye:Günaydın aşkım

Kapı çaldığında gir komutunu verdim. İçeri giren Aren'di.

Doruk:Aslanım noldu?

Aren:Ablam yok odasında

Doruk:Lavabodadır aslanım

Aren:Orda da yok

Asiye:Kahvaltıya inmiştir belki

Doruk:Hadi bizde inelim.

Aren:Ben gidiyorum o zaman kahvaltıya

Doruk:Tamam aslanım sen in bizde geliyoruz

Asiye'yle yataktan kalktık. Sonra Asiye giyinmek için lavaboya girdi bende yatak odasında giyinmeye başladım.

Aybar ev

Barış'tan
Uyanmıştım. Omzumda yatan prensese baktığımda hala uyuyordu.

Başını omzumdan kaldırmadan bana baktığında konuşmaya başladım:Günaydın hayatım

Aycan:Günaydın. Sen beni mi izliyon?

Barış:Evet

Aycan:Bu anı bozmak istemiyom ama acıktık biz

Barış:Yaparım hemen bitanem

Aycan:Bende sana yardım ederim

Barış:Sen oturup beni izliyorsun

Aycan:Bende yardım edeyim nolucak?

Barış:Yorulma diye dedim bitanem

Aycan:Yorulmam merak etme.

Barış:İyi tamam. İnelim madem birlikte aşağıya

Aycan:Sen in bende bir elimi yüzümü yıkayıp geliyorum

Barış:Tamam meleğim

Sevdiğim kızı alnına bir öpücük kondurup birlikte yataktan kalktık. Aycan bir anda kendini geriye bıraktığında onu tutup konuşmaya başladım:İyi misin meleğim?

Aycan:İyiyim. Öyle bir anda aniden kalktım ya başım döndü

Barış:Emin misin? Hastaneye gidebiliriz

Aycan:Hastanelik bir durum yok aşkım. Gerçekten iyiyim. Dediğim gibi aniden kalktım ya ondan başım döndü

Barış:Tamam o zaman. Ben aşardayım sende bir elini yüzünü yıka, kendine gelirsin

Aycan:Tamam aşkım

Barış:Bu arada ben Feraye'ye mesaj attım senin benimle olduğunu söyledim

Aycan:Tamam aşkım.

Aycan'dan
Barış odadan çıktığında bende odanın içindeki lavaboya girip yüzüme soğuk su çarpıp havluyla kuruladım. Tam çıkıcakken midem bulanmıştı ve kusmaya başladım.

Yanaç Konak

Ateş'ten
Hepimiz kahvaltıdaydık. Aren tabağındakilerle oynuyordu.

Ateş:Aslanım sorun ne?

Aren:Yok bişey abi

Doruk:Uçaklı otlu peynirli börek geliyor yalnız sana.

Ateş:O otlu peynir bana mı geliyor yoksa?

Aren:Hayır bana.

Nasuh Ağa:Ateş Doruk çocukla çocuk olmayın

Ateş:Amacımız sadece Aren'i biraz güldürmekti dede

Nasuh Ağa:Neyse ne? Aycan nerde odasında mı?

Feraye:Odasında değil dedem

Nasuh Ağa:Nerde?

Feraye:Dı...

Yaren:Barış Murat'la gitti. Ben gördüm dedem sana haber verecektim ama seni uyandırmak istemedim

Nasuh Ağa:Sabahın köründe mi gitti?

Yaren tam konuşucakken Feraye konuşmaya başladı:Evet dedem. Barış onu kahvaltıya çağırmış o yüzden erken çıktı.

Feraye'nin yalan söylediğini anlamıştım.

Nasuh Ağa:De hayde hepimiz şirkete gidiyoruz

Cihan bey:Babam sen yine biraz dinlen istersen.

Nasuh Ağa:Yok Cihan bende geleyim sizinle.

Cihan bey:Sen nasıl istersen babam

Nasuh Ağa:Feraye

Feraye:Efendim dedem

Nasuh Ağa:Yaman'la konuş nişanı yapalım bir an önce. 2 yıldır çıkıyorsunuz, artık ilişkinizin adını koyma vakti geldide geçiyor. Elalem laf söz yapıyor sonra

Feraye:Tamam dedem konuşurum bugün

Nasuh Ağa:Tamam.

Doruk, Azat, amcam ve babam ayağa kalktık. Dedemler önden giderken Feraye'ye bakıp konuşmaya başladım:Yalan söyledin dimi? Aycan Barış'la dün gece gitti dimi?

Feraye:Evet. Ama dün gece gittiğini söyleseydim dedem olay çıkarırdı.

Ateş:İyi yaptın fıstığım.

Yazardan
Ateş gittiğinde Handan konuşmaya başlar:Kız sen dedene kendini öldürttürücek misin?

Feraye:Ya napsaydım anne? Aycan hamile, düşük yapma riski var

Aybar ev

Aycan'dan
Aşağıya indiğimde mutfaktan çok güzel kokular geliyodu. Hemen mutfağa geçtiğimde Barış bişeyler yapıyordu.

Arkasından sarılıp konuşmaya başladım:Hani birlikte yapcaktık.

Barış:Hala yapabiliriz. Ben sadece krep yapıyorum

Aycan:Tamam o zaman bende salatalık domates falan doğruyayım

Barış:Tamam bitanem. Ama dikkat et elini kesme

Aycan:Tamam sevgilim.

Dayanamayıp kreplerden birinden biraz koparıp ağzıma attığımda konuşmaya başladım:Çok güzel olmuş aşkım, eline sağlık

Barış:Afiyet olsun meleğim.

2 saat sonra/Yanaç Konak

Aycan'dan devam
Barış beni konağın önüne getirdiğinde ikimizde arabadan indik ve ortada buluştuk.

Aycan:Kahvaltın çok güzeldi

Barış:Beğenmene sevindim bitanem.

Aycan:Bu arada sana o sevdiğin cheescakeyi evlenince yapcam

Barış:Söz mü?

Aycan:Söz

Barış dudağıma bir öpücük kondurup konuşmaya başladı:Şirkete gitmem lazım, sen konağa geç hadi

Aycan:Tamam. Arabayı yavaş kullan hız yapma

Barış:Tamam bitanem.

Ben tam üzerimdeki kapüşonu çıkartıcakken Barış konuşmaya başladı:Kalsın sende bitanem

Aycan:Tamam o zaman ben gideyim

Barış:Tamam, dikkat edin kendinize

Aycan:Sende kendine dikkat et

Barış:Tamam.

Barış arabaya binip gittiğinde bende konağa girip hızla merdivenlerden yukarı çıktım. Odama girdiğimde yatağımın üstünde siyah fermuarlı gamboç dedikleri şey vardı.

Fermuar kısmında bir not vardı.

Notu elime alıp okumaya başladım:Üzerinde görmek için sabırsızlanıyorum hayatım

Barış Murat Yağcı

Gülümseyip gamboçu tam açıcakken içeri Feraye ve Asiye girdi.

Feraye:Enişteden geldi galiba?

Aycan:Evet ondan.

Asiye:Abim ne göndermiş olabilir ki?

Feraye:Ay merak ettim aç bak hadi.

Gamboçun fermuarını açtığımda bindallı vardı. Bindallıyı Feraye ve Asiye'nin yardımıyla gamboçtan çıkarıp inceledim.

Kırmızı, kol kısımları yırtmaçlı üzerinde sarı motifler olan bir bindallıydı.

Feraye:Bu ilk giydiğinden bile daha güzelmiş kuzu.

Asiye:Hakikaten çok güzelmiş

Aycan:Bende beğendim.

Feraye:Şuraya asalımda kırışmasın

Feraye, bindallıyı askılığından dolabın kapağına astığında telefonum çalmaya başlamıştı. Ekrana baktığımda Barış arıyordu.

Feraye:Biz çıkıyoruz sen rahat rahat konuş

Feraye ve Asiye çıktığında ben yatağa oturup telefonu açtım.

Telefon görüşmesi
Camgözlüm🤍:Efendim

Kartalım❤️:Beğendin mi bindallıyı?

Camgözlüm🤍:Çok güzel, çok beğendim.

Kartalım❤️:Denedin mi?

Camgözlüm🤍:Hayır

Kartalım❤️:İstersen bir dene, olmazsa değiştiririz

Camgözlüm🤍:Ne yani ben şişman mıyım onu mu demek istiyon?

Kartalım❤️:Ben öyle bişey mi dedim şimdi?

Camgözlüm🤍:O anlamda dedin Barış

Kartalım❤️:Ben senin anladığın tarzda bişey söylemedim meleğim.

Camgözlüm🤍:Ya ne dedin o zaman? Sen demedin mi olmazsa değiştiririz diye?

Kartalım❤️:Dedim ama o anlamda değil bitanem. Sana şişmansın demedim

-Hamile olduğun için bedeninden biraz yüksek aldım, bol gelebilir diye düşünüyorum, o yüzden dedim.

Camgözlüm🤍:Kaç?

Kartalım❤️:38

Camgözlüm🤍:Tamam olur o. O civarlarda giyiyorum zaten.

Kartalım❤️:Sen nasıl istersen güzelim.

Camgözlüm🤍:Sen daha beni istemeye gelmedin yalnız?

Kartalım❤️:Bu akşam gelicez.

Camgözlüm🤍:Gerçekten mi?

Kartalım❤️:Gerçekten

Camgözlüm🤍:Dedemlere söyleyeyim o zaman ben

Kartalım❤️:Babam söyledi.

Camgözlüm🤍:İyide dedem hep evdeydi.

Kartalım❤️:Sen benleyken babam oraya geldi, konuştu dedenle bitanem

Camgözlüm🤍:İyiymiş.

Kartalım❤️:Sana sürprizlerim var güzellik

Camgözlüm🤍:Neymiş?

Kartalım❤️:Yarını bekle.

Camgözlüm🤍:Ama biz merak ederiz

Kartalım❤️:Bebeğimizi bahane etme

Camgözlüm🤍:İyi tamam. Neyse kapat ben hazırlancam

Kartalım❤️:Tamam bitanem. Sizi seviyorum hayatım

Camgözlüm🤍:Bizde seni seviyoz aşkım

Görüşme biter
🦅🐥🦅🐥🦅🐥

Yaren'den
Aycan hanımın odası dışarda olduğu için dayanamayıp kapısına dayandığımda telefonla konuşuyordu ve bende dinlemiştim.

Aycan hanımın Barış'a "aşkım" dediğinde sinir olmuştum. Hızla odasının kapısından uzaklaşıp aşağıya indim.

Merdivenlerden bir sinirle inerken Melike bana çarpmıştı.

Yaren:Önüne baksana, kör müsün?

Melike:Görmedim

Yaren:E normal tabi. Aklın beş karış havada olunca görmemen gayet normal

Melike:Sen ne diye dellendin yine?

Yaren:Sana ne.

Önünden yanına geçip hızla konaktan çıktım ve Tuncer'in (koruma) arabasına bindim.

Akşam saat 21:30/Yanaç Konak

Aycan'dan
Hem isteme için hemde nişan için hazırlanmıştım. Makyajımı yapmaya başlamıştım.

Asdor yatak odası

Asiye'den
Pembe çiçekli bir elbise giymiştim.

Makyajımıda yaptığımda Doruk arkamdan sarılıp konuşmaya başladı:Çok güzel olmuşsun prensesim

Arkamı döndüm ve ellerini tutarak konuşmaya başladım:Teşekkür ederim. Sende çok yakışıklısın aşkım

Doruk:Ama bişey eksik.

Asiye:Ne eksik?

Doruk:Kapat gözlerini.

Asiye:Doruk noluyor?

Doruk:Kapat gözlerini Asiye'm hadi

Ben dediğini yaptığımda konuşmaya başladı:Açma sakın

Asiye:Tamam açmıyorum.

Boynumda hafif soğuk bişey hissettiğimde kolye taktığını anlamıştım. Ama gözlerimi açma dediği için açamıyordum.

Asiye:Açayım mı artık?

Doruk kolyenin içinden saçlarımı çıkarıp konuşmaya başladı:Şimdi aç

Boynuma takılan kolyeye baktığımda çok güzel bir kolyeydi.

Asiye:Doruk bu çok güzel

Doruk:Beğenmene sevindim güzelim

Asiye:Beğenmek ne kelime,bayıldım.

Doruk:Çok yakıştı.

Asiye:Teşekkür ederim aşkım

Doruk'la birbirimize sarıldık.

Doruk:Şu anın bozulmasını istemiyorum. Ama gitmek zorundayız

Asiye:Abimler gelirler zaten artık.

Doruk:Gece benimsin yalnız.

Asiye:Şimdilik hayır Doruk

Doruk:Arkasına ikinciyi yaparız işte ne güzel

Asiye:Doruuuk.

Asiye:Gülme Doruk

Doruk:Senin hormonlar tavan yaptı anlaşılan

Asiye:Bak zaten korkuyorum bişey olucak diye. Beni germe Doruk

Doruk:Şşşş tamam özür dilerim hayatım.

Asiye:Tamam affedildin. Neyse hadi gidelim.

Doruk'la el ele tutuşup odadan çıktık.

Aycan'dan
Tamamen hazır olduğumda son kez kendime boy aynasından kendime baktım.

Sonra odamdan çıktığımda merdivenlerden aşağıya eteğimi biraz kaldırıp indim. Doruk abim boşta olan elimi tutup beni bir tur kendi iç çok güzel olmuşsunuz prenses

Aycan:Teşekkür ederim abi.

Ateş:Benim küçük civcivim ne giyse yakışır

Ateş abime gülümsediğimde Yaren gelmişti. Ve yine siyahtı.

Gerçekten bu kızın siyahla alıp veremediği ne vardı?

Kapı çaldığında dedem konuşmaya başladı:Aycan bak kapıya, ben bir lavaboya gidip geliyorum

Aycan:Tamam dedem

Dedem merdivenlerden yukarı çıktığında bende eteğimi biraz kaldırıp yürürken heyecandan midem bulanmaya başlamıştı.

Gelenler Berkan ve Lale'ydi.

Berkan:Vay yengem benim be çok güzel olmuşsun

Aycan:Teşekkür ederim Beko

Lale:Gerçekten çok güzel olmuşsun kuzum

Aycan:Teşekkür ederim kuzum

Berkan ve Lale içeri geçtiğinde ben kapıyı kapattım. Berkan ve Lale nezaketen dedemin elini öptüler.

Doruk:Hoşgeldiniz kardeşim

Berkan:Hoşbulduk yakışıklı

Ateş:Hoşgeldiniz

Lale:Hoşbulduk Ateş abi

Berkan:Tövbe estağfurullah bu kılık ne kız? Cenazeye mi hazırlandın?

Yaren:Sana ne?

Doruk:Yaren siyahlar kraliçesi ya. Hep böyle

Yaren:Doruk bulaşmayın bana.

Ateş:Yalan değil valla Yaren. Çocukken bile bu kadar siyah giymiyordun, hatta hiç giymiyordun

Yaren:Ateş abi bulaşmayın bana.

Yaren'den
Aycan yanımızdan yine kapıya gittiğinde açtı ve bu sefer gelen Barış Murat'lardı. Aycan hanım nezaketen Barış Murat'ın ailesinin elini öptü.

Onlar içeri girdiğinde Barış Murat gelmişti.

Yine çok yakışıklıydı. Ama bu sefer siyah değildi.

Mavi bir gömlek siyah bir pantolon giymişti.

Üzerinde de siyah bir ceket vardı.

Mavi resmen gözlerinin rengini ortaya çıkarıyordu. Ve buda benim ona daha fazla aşık olmama sebep oluyordu.

Elinde pembe gül buketi vardı ve gerçekti.

Aycan o gül buketini eline alırken bir an ben kendimi hayal ettim.

Hayalimin bozulmasına yanımda duran annem sebep olmuştu. Herkes çıkmış bir annemle ben kalmıştım.

Handan hanım:Yaren boş hayallere kapılma kızım

Yaren:Offff anne ya sende başlama hemen. Öyle daldım sadece.

Handan hanım:Ben biliyorum o dalmayı. Barış Murat'ın içine düşüceksin

Yaren:Seviyorum anne napayım? Dedem de dinlemiyor zaten beni

Handan hanım:Yaren çık yukarı beni delirtme kızım

Yaren:O ortamda bulunacağımı düşünmüyorsun herhalde annecim

Handan hanım:Bulunacaksın Yaren. Ayrıca tepsiyide sen tutacaksın

Yaren:Anneeğ

Handan hanım:De hayde çık yukarı kızım

Ben oflayıp yukarı çıkarken Aycan hanım merdivenlerden iniyordu.

Şeytan diyor "tak çelmeyi yada ittir merdivenlerden yuvarlansın kendide bebeğide gebersin gitsin" diyor.

Hanfendi mutfağa indiğinde bende annemle yukarı çıktım

Aycan'dan
Mutfağa girip kahveyi yapmaya başladığımda Feraye gelmişti.

Feraye:Koyucaksın dimi kahveye tuz?

Aycan:Evet ama sadece tuz, başka bişey koymıycam

Feraye:Oldu canım, yaptığı yanına kâr mı kalıcak?

Aycan:Ney?

Feraye:Hani seni boşadı ya Aycan'cım

Aycan:Olabilir. Ama şimdi birlikteyiz

Feraye:Valla ben koyarım

Aycan:Feraye koyarsan bende Yaman'ınkine koyarım

Feraye:İyi tamam ya

Feraye fincanları çıkartırken konuşmaya başladım:Ben nasıl anlıycam tuzlu kahveyi?

Feraye:Hoşuma gitmişti aldım.

Aycan:İyide sen kendine aldın bunu

Feraye:Yaman bey için başka bişey alıcam

Aycan:Tamam o zaman sen getir onuda

Feraye:Olmaz öyle şey. Sen götürceksin. Sen bu kahveleri götürürken ben eniştenin kahvesini ayarlıyayım

Aycan:Tamam zaten o ocakta hazır. Ama tuz haricinde bişey katmak yok

Feraye:Karabiber bir çimdik.

Aycan:İyi tamam kat. Ama bir çimdik

Feraye:Tamam git hadi sen

Merdivenlerden yukarı çıkıp salon tarafına geçtiğimde Barış yoktu. Kahveleri büyüklerden başlayıp sırayla dağıttığımda Yaren bana ters ters bakıyordu.

Salondan çıktığımda Feraye elinde kahveyle gelmişti. Ben elindeki kahveyi tam alıcakken Barış yanağıma bir öpücük kondurup konuşmaya başladı:Kahvem füzeli sanırım güzellik

Aycan:Bakıcaksın şimdi. Geç hadi salona ben kahveni getireyim

Barış:Tamam bitanem

Barış tekrar yanağıma bir öpücük kondurup içeri geçti. Bende Feraye'nin elinden kahveyi alıp içeri geçtim.

Tam Barış'ın karşısında durup kahveyi önündeki sehpaya koydum. Ardından yanına oturdum.

Barış fincanın üzerinde yazan yazıyı okudu:Damadın yakışıklısı kahveyi tuzlu içer tuzuna katlanır. İç kahveyi

-Emrinize amadeyim prenses
Barış'ın bu söylemine hafif güldüm. Barış kahveden bir yudum aldığında öksürmeye başladı.

Arzu anne:Oğlum iyi misin?

Barış:Sıcak, yandım

Doruk:O sıcak olduğundan değil bence, karabiber katılmış

Barış:Çok fena hemde, birileri benden intikam almak istiyor

Ben nolduğunu anladığımda yanımda oturan Feraye'ye bakıp konuşmaya başladım:Ne kattın sen kahvenin içine?

Feraye:Karabiber ve isot kuzi

Aycan:İyi halt ettin, yaktın bebeğimin babasını

Feraye:Valla seni üzdüğüne saysın

Aycan:Aynısını bende Yaman'a yapıcam bunu bil

Feraye:Yaman'ım içer.

Barış'a baktığımda kahveyi su içer gibi içmeye başladığında ben konuşmaya başladım:İçme dur

Ateş:Hakikaten içti oğlum bu

Doruk:Valla içti

Barış fincanı tabağın üstüne bırakıp suyu aldığında sudan bir yudum aldığında konuşmaya başladı:Çok güzel intikam

Aycan:Nasıl?

Feraye:Suda da tuz var

Aycan:Yog artık

Feraye:Kendi kaşındı napayım?

Halis Ağa:Artık lafa girmenin vakti geldi

Nasuh Ağa:Söz senindir Halis Ağa

Halis ağa tam söze giricekken içeri babaannem girmişti.

Babaannemiz😂

Babaanne neden çıkıp geldi acaba bir anda?

Soruya cevaplarınızı bekliyorum. Seviliyorsunuz canlar...❤️❤️❤️❤️