İtalya ve sebastian'a yaşatacağım şokla ayaklanacak bugün. Uzun zamandır dolabın dibinde küflenmiş giymeye hasret kaldığım şalvarımı giydim,binbir çesit poşete sardığım halı fırçalarımı çıkardım. Bugün burda ya tarih yazcas yada tarih olacas. Sırtladım mutfak halısını artık kendisi lazım olacak bana çünkü bugünden sonra leo'nun eğitim gazabından kurtulamayacağımı biliyorum.
-düş peşime tarçın, halı operasyonuna gidiyoruz.
Tarçınla birlikte sırtımda halı başımda kırmızı yazma akşama "al yazmalım" izleme perilerim geldi. Üzerimde beyaz v yaka tişört altında siyah şalvar tek parmak terliklerimle adana zamanlarım geldi aklıma hey gidi günler heyyy. Kapıdan sokağa çıkınca sebastian'ın bakışları beni buldu.
-kız deli bu ne?
Sinsi bir gülüş attım tabi bana tarçın da eşlik etti ağzını açıp dişlerini göstererek. İki kaşımı kaldırıp
-halı yıkayacağız.
-makarna yapman daha cazip geldi hadi gidelim sen bize makarna yap söz iki tencere yerim.
-yogggggg, bunu sen istedin.
-liza saçmalama polisler bizi tutuklar.
-sence şuan umrumda mı
-delisin diyorum yok diyorsun.
-yooo, hiçbirzaman bunu inkar etmedim. Hatta ettiğim günü bile hatırlamıyorum.
-hadi hadi çok işimiz var. Musluğu aç hortumu getir. Merdivenin altinda yıkamak için hali sabunu almıştım onuda getir.
-liza
- ciddiyim sebastian hadi. Ya bugun bu halı yikayacam yada senin için kotu bir gece olacak. Seçim senin
-keske seni kiraca almadan once deli raporun varmi diye sorsaydim.
-hadiii
Sebastian oflayıp dursa da musluğu açtı sabunları ve hortumu getirdi. Bende halıyı serdim sokak ortasına önce ıslattım bir güzel sonra hortumu tarçın'ın ağzına verdim. Döktüm sabunları halının her yanına bir fırçayı ben aldım birini de sebastian'a verdim. Verdiğim gibi fırçayı incelemeye başladı.
-olay yeri incelemen bittiyse, birde hamaratlığını incelesek mi?
-hayir liza ben bunu yapamam olmaz.
-yapabilirmisin diye sormadim ki yap diyorum.
Zorlada olsa halı çitilemeye başladı. Ama halıdan çıkan çamur beni bile şoka uğratmıştı.
-liza bu ne çamur evde kazı falan mı yapıyorsun?
-saçmalama görmüyormusun halı içinde biriktirdiklerini kusuyor bu benimle ilgili bir problem mi sanıyorsun. Asla değil kendisinin terapiye ihtiyacı vardı.
Sebastian ciddi olup olmadığımı sorgular gibi suratıma baktı ama ben asla alta kalmam tabiatımda yok bu. Her olay beni ilgilendirir ama bir o kadarda benle alakası yoktur.
- sen ciddimisin
-evet,sen hiç ağlamadın mı, gerçi sen her sabah günah çıkarmaya gidiyorsun. Senin günahların yüzünden millet günah işlemez oldu. Papaz din değiştirecek az kaldı.
- al halını kendin yıka
Deyip attı fırçayı döndü arkasını, Birden kolundan tutup durdurdum onu.
- tamam tamam birşey demedim.
Sokağın ucundan sırtı dönük olan polisi görünce sebastian'a lavaboya gidip geleceğimi söyledim. Tarçın'ı da kendimle yukarı çıkardım kendi evime geçip pencereden aşağıya bakınca polisin sebastian'ı çekiştirdiğini gördüm. Polise ben suçsuzum dese de boş çünkü ona hiç inanmadı.
-eee sebastian bey benle ugraşmanın cezasını çek bakalım.
Çıkardım kafamı pencereden
-polis bey çok ayip oluyor bu deli ile mi uğraşacas hergün burda halı yıkiyor.
P: sen hergün mü yapıyorsun bunu?
S: hayir polis bey yalan söyluyor hali yıkayan o
- aaa, birde hayal görüyor polis bey yıkasaydım aşağıda olmazmıydım?
P:yürü birde iftira atıyor insanlara
Polis onu zorla da olsa arabaya bindirip götürdü. Kim şikayet ettiyse intikamımı aldı. Kendisine don atlet götürmek farz oldu. Sonuçta kendisi hem komşum hem ev sahibim. Üzerimi değiştirmeden önce halımı toplamaya indim birgüzel duruladım yanliz çok iyi yıkamış kendisi. Aldım içeri merdiven korkuluğuna astım, kapı önünü yıkadım. Yukarı çıkıp değistirdim üstümü. Makyaj yapmayayım üzgün olduğum belli olsun. Tarçın'nın mamasını ve suyunu önüne koyup evden çıktım. Yol uzun olacağı için taksiye bindim durdurdum bir taksiyi. Taksiciye
-andiamo alla stazione di polizia. Dedim. Dediğimi başıyla onaylayıp taksiyi sürdü. Başımı pencereye yaslayıp yolu izlemeye başladım. Burda insanlar o kadar mutlu ki bazen onların mutluklarına kibar olmalarına şaşırıyorum. Kırmızı ışıkta durunca önümüzden. Yaşlı bir kadın geçti kadının bedeni yaşlılık belirtisi gösterse de ruhu bu duruma aykırı davranıyordu.dikattimi kenarda oturan elinde kırmızı balonu ile dans eden kırmızı ayakkabılı üzerinde beyaz elbisesi olan sarı saçlı, saçları iki tarafa toplanmış uçlari kıvırcık olan bir kız çocuğu çekti. Elindeki balon birden elinden kaçıp havaya uçtu gözlerim o balona odaklandı balon uçtukça ben çocukluğuma gittim.
**2008**
9 yaşındayım bir bayram sabahı annem bizi dışarı çıkarmıyor bende ağlıyorum
-bugün bayram anne bende çıkıp gezeyim lütfen
ne yaptıysam annem beni dışarı çıkarmadı. Kapıyı da gelen kimseye açmadı. Akşama kadar ağladım ama annem o kapıyı açmadı merdiven üzerinde gelen geçeni izlerken ayaklarımın üzerinde sırtında çay şeker taşıyan bir karınca gördüm yüzüm güldü annem izin vermese de bayramlaşmaya gelen bir canlı vardı aldim ağzındaki şekeri mutfağa o duşmesin diye dikkatle gittim şekerlikte duran bir toz şekeri serptim ayağıma abim mutfağa girince
- ne yapıyorsun kız?
- bak abi ayağımdakine annem izin vermedi ama Allah benle bayramlaşması için birini gönderdi.
Abim 18 yaşında esmer hafif sakalları çıkmış benim gözümde dünyanın en yakışıklı abisiydi.
- evet güzelim Allah sana bayramlaşmak için birini gönderdi bak bende geldim bayramlaşmaya bana da şeker yok mu ? Ama once gel bayramlaşalım.
Bana sarıldı saçlarımdan öptü
- iyi bayramlar güzelim
-iyi bayramlar abi
- eee hani bana şeker yok mu?
Aldim elime biraz çay şekerini döktüm abimin avuç içine. Tek hamlede attı ağzına.
-bu zamana kadar yediğim en güzel bayram şekeri.
- gerçekten mi?
Bende attım ağzıma bana da çok guzel gelmişti ama guzel olan şeker değil abimin benimle bayramlaşmasıydı. Ve sonradan öğrendim ki annem yengem yüzünden bizi çıkarmamış dışarı babam çalışmadığı için şeker alamamış bizimkiler. Amcam dan para istemiş babam " en azından liza'ya kıyafet alalım o daha çok küçük" demiş. Yengem de "liza da gezer size şeker toplar verirsiniz misafire" demiş şekeride almanıza gerek yok ona göre para vereces size demiş. Babam parayı almayıp eve geri gelmiş. Annemde bu yuzden beni dışarı çıkarmamış ama yengemin bilmediği bişey vardı asıl bayram insanın akşam rahatlıkla başını yastığa koymasıydı. Yasin abim bana o gün hiç unutmadığım bir bayram yaşatmıştı.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |