Hayaller bazen bir yıldız gibi parlak ve ulaşılmaz,bazen de bir nefes kadar yakın ve gerçek. Biraz ağla geçer liza en büyük adımı atıp geldin buraya kalk birşeyler ye sonra doğru pastaneye. Buzdolabının boş olması benim beceriksizliğimden değil fakirliğimden çünkü tüm paramı dil kursuna verdim. Aaa dolapta ekmek varmış ve hüsran. Sezen aksu'nun dediği gibi sevinmek sanki suçtu. Ey ekmek söyle bana kaç savaş kaç çağ gördün de bu kadar hayatta kaldın. Antikacılara satsam zengin olacağım bir adet taş kesilmiş ekmeğim oldu. Açlıktan değil pintilikten öleceğim birazdan. Acaba dünkü kurabiyeleri sebastian'a vermesemiydim o kadar da kötü değillerdi. Açlıktan şaşırdım. Üstümü değiştirip çıkayım. Neyseki,Tarçın'ın maması taze, maması ve suyunu verdikten sonra evden çıktım. Yol serüvenimden sonra hayallerimi süsleyen pastaneme vardım. İçerideki kalabalık beni şaşırtmıştı, bu saate bu kadar kalabalık alışkın olduğum durum değil. Neyseki yolum belliydi mutfak.
-günaydın leo,
-ooo liza seni beklemiyordum.
-neden
-dün sen kaçınca gelmezsin diye düşündüm.
Ahhh aptal kafam kurabiyeleri kaçıracam diye binbir şekle girdim gelde anlat durumu.
-ahh hayır hayir yanlış anladın ben heyecanladım
-fark ettim. E madem burdasın şunların tadına bak.
Bana gösterdigi kurabiye ve küçük keklerin tadına baktım hepsi beni büyülemişti açım zaten be vicdansız adam şimdi ben bunların hepsini nasıl yemeden duram ah ah anamm garip anam.
-eee
-eee
-nasıllar
-ne nasıl
-tatlılar nasıl liza? Sen iyimisin
- aa tatlı evet, çok güzeller. Oldukça büyülendim.
(Kibar bir gülme ile)
-halinden belli oluyor büyülendiğin.
-peki dün yaptığın kurabiyeleri komşun beğendi mi?
- bayıldı, bu kadar güzel olduklarını beklemiyordu, kapının önüne oturup ağladı bile.
Adama,nasıl derim tuzlu kurabiye yedi sonra karısının yemeklerine pişman oldu da oturdu ağladı,edep sen ne güzel şeysin.
- wow, o zaman bugün aynı kurabiyelerden yap ta,müşterilerde tadına baksın.
El fatiha, gelde şimdi açıkla. Bence yolun başındayken kaçmak kovulmaktansa ben istifa etmiş olurum.
-aaaaaaa
Ne oldu,o ne çığlıktı? Leo önde ben arkadasından mutfaktan hızla çıktık. Orta yaşlarda kumral bir müşteri pastane'nin ortasına oturmuş çığlık atıyor ve herkesin şaşkın bakışları onun üzeride. Kim yaklaşmaya çalışsa izin vermiyor ve ağlaması daha da artıyor. Sakin olun kurtarıcınız geldi deyip ortaya atlamak vardı da o kadar şov yapma liza. Yavaş adımlarla yaklaştım kadına. Bir adım, iki adım derken birden bağırdı kendimi sandalyeye oturmuş buldum. Hayatta iki önemli kural vardır bir su içen yılana,iki ağlayan kadına yaklaşma. O sırada leo'nun kadına yaklaşmış onu sakinleştirmeye çalışıyor olduğunu görünce bir rahatlamadım değil. Mübarek ağlamıyor sesiyle yere titreşim uyguluyor. Bu kadın ile keloğlan'da ki bebek yarışır valla.
-liza, mutfağa..
Leo,kadını ikna etmiş mutfağa götürüyor umarım bana demez onun için kurabiye yap ikinci sebastian vakası daha kaldıramam gerçi sebastia'nın ağlamasına razıyım. Mutfağa girince kadın masada oturmuş, ağlaması dursada iç çekişleri devam ediyor her an bir deprem etkisi yaratabilir, korkmuyor değilim. Tencereyi başıma kask olarak mı taksam sonuçta iş güvenliği önemli. Leo'ya yaklaştım kulağına eğildim.
-neden kükrüyor, ay pardon neden ağlıyor?
-sesiz ol! Yeni sakinleşti
(Fısıltı ile)
- tamam da neden ağlıyor.
-erkek arkadaşı ona ihanet etmiş.
(Bağırarak)
-kız sen bunun için mi kükredin, ay pardon ağladın.
Kadının şaşkın bakışları ve hızlı iç çekişleri tehlikenin geldiğini gösteriyor. Kenarda olan tencereyi başıma geçirdim. Korkuyorum anam ne yapayım yani. Kadına yaklaşmaya başladım ki bir kahkaha attı töbe yarabimm. O neydi?
-kız iki dakika bir kükreme, düzgün ağlayıp,gülemiyormusun?
(İç ses; kesin adam sesinden korkup kaçtı, ben olsam bende kaçarım, 9.5 etkisi yaratıyor resmen)
- sana akıl verecem.şimdi sen bu adama ders vermek istiyormusun?
-evet
- hah işte bana bunlarla gel kararlı insan severim. Git adamın posterini bastır, as italya sokaklarına bu adam bana ihanet etti de. Belki biraz utanır.
Kadın kalktı, ayy imdat bana yaklaşıyor kulağıma kükremese iyi tencereyi başımdan çıkardı anlımdan öpüp gitti. Ne yaşadım ben az önce normal bir hareket sergiledi.
-liza ne yaptın sen?
- ne yaptım ben
- kadına nasıl böyle bir akıl verirsin sen?
-çok güzel bir fikir değil mi?
- türkiye'ye dönmeyi bu kadar çok istediğini bilmiyordum.
-neden?
- çünkü o kadına ihanet eden başkonsolosun oğlu
-neeeee, vay babooo ben nerelere gidemmmmm leleeee...
Leo'nun bu kız delirdi bakışlarını üzerimde hissedince yere çökmekten de utanmadım. Dilini ısırmayan dizini döver bu böylemi deniyordu offff ben nerelere gidem dizimi de arada dövemden edemedim.
- leo aç ordan bir türkü ağlamam boşa gitmesin.
Demiştim bu kadın keloğlan'da ki bebek ile yarışır diye bir ağladı bir güldü başıma felaket çorabı ördü gitti.
- ne açayım?
Adama kültür şoku yaşatmadığım kalmıştı onuda yaşadı. Sağolsundu ben.
- gir youtube yaz türkü ilk çıkanı aç işte.
Aldı telefonu eline artık ne anladıysa yazdi. Sonunda açtı birini de,açmaz olaydı. Nurettin rençber'den "ayrılık vakti"açmış. Elin İtalyanı bile dalga geçiyor diyecem de adam nerden bilsin ahey aheyyyy. Ben dizlerimi döverken leo beni izliyor. Birden felaket kadın içeri girdi.
- verdiğin akıl hiç zekice değil ben bunu kendime yakıştırıp yapamam. Adam bana bu kadar kötü bir ihanet etmemişti düşündümde verdiğin fikir onun yaptığı ihanetten daha berbart onu affetmeye gidiyorum. Karşıma çıktığın için teşekkür ederim.
Kadın çıktı ama ben öküzün trene baktığı gibi bakiyorum kapıya. Sebastian vakası yaşamayalım dedik daha beterini yaşadım. Sonuç olarak burda kalıyorum.
- leo eşarbını yan bağlama aç kurbanın oliyim eşarbıni yan bağlama...
Adam ne dediğimi anlamadi aldım elinden telefonu açtım eşarbıni yan bağlama
-ahhhh eşarbını yan bağlama....
Leo bugün travmatik şok geçirmezse iyidir. Adam hafıza kaybı geçirse sadece benim yaptıklarımı hatırlayacak vaziyette beni izliyor şuan. Sanırım durma zamanı bu günün geri kalanına saklamalıyım vukuatlerimi. Çünkü adam benden kurabiye yapmamı bekliyor.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |