Yeni Üyelik
1.
Bölüm

-Giriş-

@riiannass

Sanırsam 3 yaşındayım.. Belki 4? Anılar bulanık. Gereğinden fazla bulanık. Bir tek o kişinin yüzünü seçebiliyorum o cehennemde.

Evimize girmişler. Evimiz küçüktür, kapıdan girdiğin zaman solda küçük bir mutfak, arkasında 2'li eskimiş kiremit rengi bir koltuk sanıyorum. Mutfağın karışısında 2 adet yatak vardı. O küçücük aklım ile büyüyünce buradan kurtaracağım sanmıştım. Görsel hafızam kuvvetli olmasa bile ses hafızam oldukça keskindir. Dışarıdan bir türlü susmayan bağırışlar. Her bir çığlığı, her bir haykırışı ve her türden yardım çığlıklarını hatırlarım. "Yardım edin!" "Hayır durun benim ailem var...!" "İmdat!"

Aniden önümde babamın cesedi. Kafası kanlar ile kaplı, nereden yaralandığını anlamak güç, çünkü, kafasıda bütün vücudu gibi kanlıydı. Upuzun açık kumral saçlarımda, damla damla kan.

İlk başta algılayamadım kanı. Ayakucumda havaya bakan babama sordum "baba saçımda ki ne?" sesimi duyurmak için ses tellerim kopacak kadar bağırıyordum. Çocuk aklı ermez hiç, her ayrılığa. O çocukta bilmiyordu saçımda ki kanın babamın kanı olduğunu. Hoş, bilsem ne değişirdi? Keşke bilseydim babamın öldüğünü. Bilseydim veda ederdim duymayacağını bilse bile.

Ellerim, yüzüm ve bacaklarım tos toprak içinde, saçlarım dağılmış ve bağırmaktan boğazlarık acıyor. Babamın başını tutmuş siyah hafif uzun saçlarını arkaya atıp kandan temizlemeye çalışıyorum. Kumral teni topraktan esmere dönmüş nasır tutmuş ellerini tutuyorum.

"Baba onlar geliyor kalkman gerek!" Ses yok. Boşluğa bakan bir çift göz. "Baba?" Sessizlik. Sadece dışarıdan gelen bir kaç çocuk çığlığı ve anne feryadı. Kaç çocuk annesiz kalmıştı o gün bilinmez. Kaç kişi "Keşke ölseydim" diye dilek dilemiştir? Kaç kişi "keşke kurtarsaydım" diye dilek dilemiştir? Herkesin amacı aynı. Dilekler farklı.

Evin duvarını kırıp içeri girmişler. Saklanacak hiç bir yerim yok. Zaten 1+0 evde saklanacak pek yer bulamazdınız. Hoş ben yine saklanmıştım bir sepetin içine, o minnacık bedenim ile. Umut fakirin ekmeğidir ne de olsa. Çok geçmeden buldular tabii ki, bir çöpü atarmış gibi beni çuvala tıktılar, gerisi siyahlarla beraberinde gelen zihnimim boşluğu oldu.

Çuvalda baygın bir halde iken babamı rüyamda görmüştüm. Gençti, taş çatlasa 25 yaşındaydı. Lakin görüntü net değildi. Sadece bana yaklaştı ve kulağıma "Kimseye güvenme. Bu kendin bile olsa." Dedi ve karanlığa karıştı. İlk ve son rüyam oldu bu mesaj.

Uyandığım zaman beyaz bir oda da açtım gözlerimi. Keşke beni o evde öldürselerdi. Buraya gelen kişiler ya ölerek çıkar ya ölüsünü çıkartırlar. Yaşam içeride ölüm dışarıda. Lakin unutma yaşamla ölümde aynı dünyada. Dünyaların da aynı olmasına gerektirecek bir zorunluluk yoktur. Önüne gelecek her engele bin adım geride olsan bile bin adım ilerideymiş gibi yaklaşmalısın.

 

Loading...
0%