Yeni bölümden sevgilerleeee

Ayol oy vermeyi unutmayın he

seviyorum sizi...

Yorumlarınızla beni taçlandırın

bebeklerim...

💕💕💕💕💕

*******

Kar yağar kar üstüne

Derdim var dert üstüne

Cellat boynumu vursa

Yar sevmem yar üstüne

Kar yağar kar üstüne

Derdim var dert üstüne

Cellat boynumu vursa

Yar sevmem yar üstüne

Amman ey, amman ey

Halım yaman ey

Seni gelin getirem

Arpa, buğday zaman ey

Amman ey, amman ey

Halım yaman ey

Seni gelin getirem

Arpa, buğday zaman ey

Kar yağar, ayazlanır

Gün doğar, beyazlanır

Ben yarimi görmezsem

Şu gönlüm marazlanır

Kar yağar, ayazlanır

Gün doğar, beyazlanır

Ben yarimi görmezsem

Şu gönlüm marazlanır

Amman ey, amman ey

Halım yaman ey

Seni gelin getirem

Arpa, buğday zaman ey

Amman ey, amman ey

Halım yaman ey

Seni gelin getirem

Arpa, buğday zaman ey

Mırıldanarak bahçedeki salıncakta öne arkaya gidiyordum.

Saat gecenin bilmem kaçı

Ben hala aynı yerdeyim

Aynı zaman dilimine sıkışmışım.

Kimsesizliğime ortak bulamadım derken

O çıktı karşıma.

Bir baba gibi sardı, sarmaladı.

Bir abi gibi korudu kolladı.

Gözümden firar eden bir yaşı avuçlarıma hapsettim.

Ne kadar zamandır bahçede böyle oturdum bilmiyorum fakat etim buz kesmişti.

Sabah kahvaltıdan sonra olanlar zaten beni sarsmışken üstüne birde Mirza birkaç kişiyle görüşüp Mahir ve barlas beyin ardından çıkıp gitmişti.

Öylece beni bıraktığı yerde duruyordum.

Minel hanım bir iki kere yanıma gelmiş olsa da ne dediğini dinlememiş öylece bakmıştım sadece.

Sadece Mirza gelse ve uyusak diye düşünüyordum. Bu şehir zaten beni boğuyordu. Anılar bir urgan gibi boynuma dolanmış nefesimi kesiyordu.

Korkuyordum...

Ödüm kopuyordu bana iyi gelen birini kaybedicem diye.

Bu saate kadar bir haber yoktu aramalarım meşgule düşüyordu.

Neredeydi acaba ne yapıyordu...

İLAHİ BAKIŞ AÇISI

Barlas ve Mahir heryeri arasalar da serhat aydoğduyu bulamamışlardı.

Mahir öfkeyle burnundan soluyordu.

" Orospu çocuğu cehennemin dibine mi girdi. Nerede bu sokuk herif. " Dedi.

Barlas ise babasından halliceydi.

Kız kardeşinin olacağını öğrendiğinde mutluluktan evin içinde koşturup durmuştu.

Ama onun minik bal arısı doğumda öldüğünde anne ve babası yıkılmışlardı.

Şimdi aslında ölmediğini öğreniyorlardı.

22 yıl ondan ayrı kalmışlardı.

Serhat aydoğdunun böyle bir şerefsizlik yaptığına ihtimal vermek istemeselerde böyle bir tesadüfün olması da pek mümkün değildi.

Serhatın kaybolması da bunu kanıtlar nitelikteydi.

Barlas ve Mahir serhatı ararken mirza da

Eski bağlantılarını kullanarak devranı bulmuştu.

Eski bir dostuyla devranı yakalayıp bir depoya götürmüşlerdir bile serhatın ise sinyali bir yerde bitiyordu ve kesilen sinyale yakın bir yerde kendisine ait bir mülk vardı orada saklandığı belliydi.

Mirza Mahir beye ulaşarak durumu anlattı. Devranı tuttuğu yerin konumunu atarak serhatı da buraya getirmelerini de söyledi.

Barlas ve Mahir kendileri saatlerdir bulamazken Mirza'nın nokta atışı bulmasını hem taktir etmiş hemde sorgulamışlardı.

Mirza'nın attığı konuma doğru yola çıktılar hemen. Yanlarına 20 koruma alarak konuma yakın bir mevkide durdular.

"Onur! " Diye seslendi Mahir.

"Buyrun Mahir bey. " Diyerek koruması onur Mahir beyin yanına geldi.

" O pezevenk kaçmayacak duydun mu beni. "Dedi.

Onur onaylayarak diğer korumaların yanına gitti.

Eve doğru harekete geçtiler.

Dışardaki 5 korumayı sessizce onur ve korumalar 5 hallettikten sonra. Mahir yavaş adımlarla kapıya doğru ilerledi.

Barlas da arkasından babasını takip ediyordu.

Kapıya vardığında sakince kapıyı çaldı.

( FBI OPEN THE DOOR XPXPX)

içerden gelen tıkırtılar dışında bir şey yoktu. Bir kere daha kapıyı çaldı ardından birkaç adım sesiyle kapı açıldı.

Kapıyı açan genç bir kadındı Mahir beyin sus işareti ile kadın başını salladı ardından kızı korumalara yönlendirdi. Kadın onurun yönlendirmesi ile arabaya doğru gitti.

Kız korkuyla yanındaki adama bakıyordu. Gözlerinden yaşlar akarken onura döndü

" Beni öldürecek misiniz. "

Dedi titrek bir sesle

" Hayır küçük hanım sizi sadece arabada biraz misafir edicez ardından evinize bırakıcaz. "

Dedi. 

Kadın umutla karşısındski adama bakıyordu. Etraf karanlık olsada çatık kaşları ve heybeti ortadaydı.

" Gerçekten mi. Peki serhat beye ne olacak. " Dedi.

Fakat cevap alamadı.

" O kötü biri onu hapse atamaz mısınız. " Dedi masumca.

Onurun çatık olan kaşları daha çok çatıldı. Vücudunu tamamen yanındaki küçük kadına döndü.

" Sana birşey yaptı mı. " Dedi. Kendini sakın tutmaya çalışırken dişlerini kırabilirdi yani.

Kızın gözleri doldu.

" Sadece birkaç aşağılayıcı söz . " Dedi sesi titriyordu.

" O korkunç biri. "

" Sen burada bekle gerisini merak etme ve bu geceyi unut. " Dedi

Kız onaylayınca onu arabaya bindirip kapıları kilitledi.

Ve arkasını dönüp eve geri döndü.

Onur kızla ilgilenirken Mahir bey kızın çıktığı kapıdan içeri girdi.

İlerideki odadan gelen gürültü ile orada olduğunu anladı.

" Lalin nerede kaldı şu şarap bir işi de hızlı becer beceriksiz. "

İğrenç sesi bütün evi doldururken Mahir yumruklarını sıkarak ileri atıldı. Sesin geldiği odaya hızla girdi ardından gelen barlas ve beş koruma odayı doldurdu.

Serhat karşısında gördükleri ile ipi kopmuş dana gibi oradan oraya koşturup kaçacak delik arıyordu.

Mahir serhatın boynunu sertçe kavrayarak arkasındaki duvara çarptı.

Nefesi kesilen serhat amele sümüğü gibi yapıştığı duvarda çırpınıyordu.

Mahir'in geçirdiği yumrukla yeri boylayan serhat geri geri giderek biraz alan açtı kendine.

" Lan orospu çocuğu. Yaptın mı lan bunu bana kızımı çaldın mı lan benden. "

Deyince dudağından akan kanı silen serhat pis bir gülümsemeyle başını kaldırdı.

" Sunanın kaçtığında senin yanında olduğunu öğrenince artık saklanacak birşey kalmadı zaten minelle arasındaki benzerlik ortada . " Dedi pis pis.

" Yaptım ulan hemde öyle bir zevkle yaptım ki anlata- "

Sözünü kesen karnına gelen sert tekmeyle kesildi.

" Ulan sokuk herif senin evveliyatını sikerim lan. Kardeştik lan biz. "

" Sen benden mineli çaldığında bitti lan o kardeşlik. Babamı çaldın lan babamı annemi mineli herşeyimi çaldın bende senden kızını aldım. "

" Lan kancık ben mi aldım lan sen kendin bu hale getirdin annemiz ve babamız senin tavırlarından dolsyı istemedi seni her gece başka katıyla işi pişiren ben miydim ulan. "

" Ayrıca minele olan duygularını bilmiyordum bile ulan evlendikten sonra geldin bağırdın çağırdın ne yapsaydım lan. "

Dedi öfkeyle

" Kızımdan ne istedin bu kadar mı insanlıktan çıktın. "

Serhat güldü.

" Geç kaldın mahir özden kızını öyle bir hale getirdim ki hayatı boyunca unutamıycak ne beni nede hatıraları. "

Mahir'in gözü döndü o an.

" Barlas kır ulan şunun kemiklerini. "

Barlas sanki bunu bekliyormuş gibi öne atıldı adamın üstüne adeta çullanarak duvardan duvara vurdu. Mahir oturduğu kanepede zevkle onları izliyordu.

En sonunda kan revan içinde yerde yatan serhat ile barlas ayağa kalktı. Mahir'in işareti ile korumalardan biri elinde benzinle odaya girdi. Ardından serhatın üzerine boca etmeye başladı.

Serhat üzerine dökülen sıvıyla sürünerek kaçmaya çalışsada çok geçti

Benzin olduğunu anladığı an yüzünü mahire döndü.

" Ya- yapma ma-mahir bbiz kardeşiz y-yapma. " Dedi. Korkudan konuşamıyordu bile.

"Yaptım bile.! " Dedi ardından elindeki sigsrayı serhatın üstüne fırlattı.

Alev alan serhat çığlık atarak çırpınırken mahir ve barlas evden çıktı srdından onura seslendi.

" Onur ev kaza ile yandı. Delil bırakma. "Dedi ardından

" Kızı da evine bırakırsın. "

mirzanın attığı konuma doğru yola çıktılar.

Aradan geçen 1 saatin sonunda vardıkları deponun kapısında Mirza ve yanında bir adam göründü.

Arabadan inerek Mirza ya yaklaştılar.

Mirza serhatı göremeyince kaşlarını çattı.

" O bok böceği tipli puşt nerede. "

Dedi. 

Barlas hafif gülerek cevapladı.

" İşi çıktı gelemedi. Diğer paket ne oldu. "

Dedi. 

" Paket hazır siz gelmeyince fiyonkunu taktık evine yolladık. " Dedi.

Mahir onaylayan bir biçimde kafasını salladı.

" Ee herkes ayrı ayrı halletmiş işini eve dönelim bari. " Diyerek hepsine bir bakış attı.

Herkes onaylayınca arabalara dağıldılar.

Mirza arkadaşı Turan ile vedalaşarak arabaya atladı ve eve dönüş yolu göründü.

SUNA'DAN

Bahçeye giren 3 arabayla oturduğum salıncaktan kalkarak arabalara doğru koştum .

Mirzayı görmemle üstüne atlamam bir oldu sıkıca sarıldım. O da kollarını bana sararak beni bedenine yasladı.

Ne kadar öyle kaldık bilmiyorum ama arkamdan gelen öksürük sesleriyle ondan ayrıldım.

Mahir bey ve barkas bey mirzaya çok kötü bakıyorlardı.

Mirzaya döndü tekrar bakışlarım

" Neredeydiniz allah aşkına öldüm meraktan. "

Mirza kızın saçlarına bir buse kondurdu.

" Güzelim işimiz vardı hallettik geldik hem sen niye uyumadın. "

Mirza muzip bir sesle devam etti.

" Ne o ben yokken gözüne uyku girmedi mi. "

Şuna öksürerek ondan biraz uzaklaştı. Son söylediğini ne kadar kısık sesle söylese de duyma olasılıkları vardı.

Ve şu bakışlara bakılırsa duymuşlardı.

Mirza'nın umurunda bile değildi aramızda açtığım mesafeyi tekrar kapattı ve büyük elleriyle belimi sardı sırtımı göğsüne yapıştırdı .

Dudaklatını kulağıma yaklaştırdı. Kısık bir sesle

" Buz gibi olmuşsun hadi odamıza gidelim de seni ısıtayım. "

Söyledikleri ile yüzüm kızarırken utançla yere baktım ardından Mirza birşeyler diyerek bizi Mahir beylerin yanından uzaklaştırdı.

Eve girdik ve yavaşça merdivenleri tırmandık.

Odamıza girdiğimizde Mirza hızlı bir duş alacağını söyleyerek banyoya girerken bende üstüme gecelik geçirip yatağa girdim. Cidden vücudum soğuktan kaskatı olmuştu.

10-15 dk sonra Mirza belinde düştü düşecek gibi duran havluyla çıkınca şokla bakakaldım.

Başımı hemen başka yere çevirirken onun ufak çaplı bir kıkırtısını duydum yaptığım hareketi görmüştü demekki.

Ben giyinmesi için beklerken o hızlıca giyinip hemen yanımda yerini aldı.

Ardından beni tutup kendine çekerek satıp sarmaladı.

Vücudundan vücuduma akan sıcaklık beni iyice mayıştırırken saçıma bırkatığı öpücükler iyice uykumu getirmişti.

Sonunda dayanamayarak uykuya daldım. Mirzayı sorgulamak da yarına kaldı böylece.

İyi uykular sevgilim...

********

Kestikkkkk

Ne 

Ne 

Ne

Ayol noluyo noluyo

Kız sakın oy vermeyi ve güzel yorumlarınızla beni mutlu etmeyi unutmayın sizi seviyorum kocaman öptüm

💕💕💕💕